-
Baldan Tatlı Sözler Nübüvvet Pınarından
Sen, fikir kadar güzel Ve tek, birden daha tek Itrını süzmüş ezel; Bal sensin, varlık petek Sensin ölüme hisar; Bakisi hep inkisar Sar bizi, çepçevre sar, Rahmet rüzgârı etek! Şeklinde Necip Fazılın tarif ettiği, hidayetimiz için gönderilen ve içimizden biri olma özelliği Kuran ayetleri ile tescil edilen Peygamber aleyhisselam efendimizin ilk neslin elinde rehber olan hadis-i şeriflerinden kırk tanesi bir araya getirildi. Her Müslümanın gayet rahat anlayıp amel edebileceği Peygamber tavsiyeleri... İlk baskısı büyük bir ilgi görerek tükenen BALDAN TATLI SÖZLER'in yeni baskısı hazırlanıyor. Bu arada mavi lale yayıncılık tarafından, EFENDİMİZ'DEN 40 HADİS isimi ile BALDAN TATLI SÖZLER'in içeriği aynı kitap şekli GÜL KESİM ve GÜL RENGİ baskı ile yayınlandı. BALDAN TATLI SÖZLER olarak sipariş verdiğinizde GÜL KESİMLİ 40 HADİS KİTABI adresinize gönderilecektir.
56.70 ₺ -
Ehli Sünnet Ve Cemaat Muhkem Kapının Sağlam Kulpu
Muhkem Kapının Sağlam Kulpu Ehli Sünnet Ve Cemaat kavramı bizler için son nefesimize dek yaşamakla memur olduğumuz istikamet anlamını taşımalıdır. Zira Cenabı Hakk'ın hidayet üzere olmanın ölçüsü olarak tayin ettiği sahabe imanına erişebilmenin yegâne yolu budur.Toprak bütünlüğümüze vatanımıza ve her türlü mukaddesatımıza yönelik yapılabilecek fiili işgallerden daha tehlikelisi aynı mihrakların yürüttüğü zihnî işgallerdir. Zira zihnen işgal edilmiş Müslüman'ın fiilen hür kalmış olması dişleri sökülmüş tırnakları çekilmiş bir aslanın hayat sürüyor olmasından farksızdır. Her ikisi de asli özelliklerini yitirdikleri için bir anlam ifade etmezler.Elinizdeki bu eser istismar ve tahrif hareketlerinin muhtelif çarpıtmalarla içini boşaltıp bambaşka bir surete sokmaya çalıştıkları "Ehli Sünnet ve Cemaat" kavramının ne anlama geldiğine vurgu yapmaktadır. Ayrıca modern zamanda yaşayan bir Müslüman'ın yaşadığı çağda tezahür eden hadiselere müstakimce bakabilmesine mütevazi bir katkı olabilme gayretini gütmektedir.
58.50 ₺ -
Emrazı Sariye 1 Bulaşıcı Hastalıklar
Emrazı Sariye Bulaşıcı Hastalıklar ve Korunma Yolları Bulaşıcı hastalıkları geçmiş ümmetler için azab bu ümmet için ise rahmet, şehadet ve şehîdlik vesilesi kılan Allahü Tealaya sonsuz hamd-ü senâlar olsun. Nihâyetsiz salât-ü selâmlar kendisi hürmetine azapların rahmete dönüştüğü Rasûlüllâh (Sallellâhu Aleyhi ve Sellem)in, kendilerinin yüzü suyu hürmetine salgınlardan Allâh-u Te‘âlâ’ya sığındığımız Ehl-i Beyti’nin ve tâûn gibi bulaşıcı hastalıklar nedeniyle şehîd olan ashâbının ve cümle sahâbesinin üzerine olsun. Şu bilinsin ki; bu risâle “Corona” adıyla ortaya çıkan bulaşıcı bir hastalığın Çin’de başlayıp tüm dünyâyı sarması ve bizim memleketimize de uğraması nedeniyle telîf edilmiştir. Bu risâle; bulaşıcı hastalıkların geçmiş ümmetler hakkında büyük bir azap olduğu hâlde bu ümmet hakkında ne türlü keffâretlere ve türlü rahmetlere sebep olacağı ve ölümle sonuçlanırsa şehîdliğe vesîle olacağını beyân etmektedir. Ayrıca bundan korunma ve kurtulma sebepleri hakkında hadîs-i şerîf ve rivâyetlerde zikredilen duâların beyânı gibi önemli konuları ihtivâ etmektedir. Tabî ki bütün belâlar nefislerimizin şerlerinden kaynaklanmaktadır. Nitekim وَمَٓا اَصَابَكُمْ مِنْ مُص۪يبَةٍ فَبِمَا كَسَبَتْ اَيْد۪يكُمْ وَيَعْفُوا عَنْ كَث۪يرٍۜ “Size isâbet eden herhangi bir musîbet, kendi ellerinizin (bi’l-fiil) kazanmış olduğu (kötü) şeyler(in uğursuzluğu) sebebiyledir. Yine de O, birçoğunu affetmekte (ve onlara cezâ vermemekte)dir. (Aksi takdirde yeryüzünde hiçbir canlı bırakacak değildir.)” (eş-Şûrâ Sûresi:30) kavl-i şerîfi bu hakîkati nâtıktır. Bütün belâların günahlarımız sebebiyle başımıza geldiği husûsundaki bâzı hadîs-i şerîfleri risâlemizin içinde bulacaksınız. Hazreti Mevlânâ (Kuddise Sirruhû) da: أَبْر بَرْ نَابَدْ پَي۪ى مَنْعِ زَكَاةْ وَزْ زِنَا أُفْتَدْ وَبَا أَنْدَرْ جِهَاتْ “Zekâtlar tam verilmediğinden bulutlar gelmiyor, Zinâ çoğaldığındandır ki altı yönden vebâ yayılıyor.” beyitlerinde zekât verme farzı terk edildiğinden dolayı yağmurların yağmamasından, mahsullerin eksikliğinden ve bereket kalmadığından bahsediyor. Vebâ gibi bulaşıcı hastalık mikroplarının da zinâ gibi fuhşiyât yüzünden yayıldığına dikkat çekiyor. Zâten Abbâs (Radıyallâhu Te‘âlâ Anh)ın, yağmur duâsı öncesinde buyurmuş olduğu: اَللّٰهُمَّ إِنَّهُ لَمْ يَنْزِلْ بَلَاءٌ إِلَّا بِذَنْبٍ وَلَمْ يُكْشَفْ إِلَّا بِتَوْبَةٍ “Ey Allâh! Şu bir gerçektir ki; her belâ(ya sebep olan kader) mutlakā bir günah sebebiyle (gökten) inmiştir ve o (yazının meydana getirdiği sıkıntı) ancak tevbe ile açılmıştır.” (ed-Dînevrî, el-Mücâlese, rakam:727, 3/102; İbnü ‘Asâkir, Târîhu Medîneti Dimeşk, 26/358; İbnü Hacer el-‘Askalânî, Fethu’l-Bârî Şerhu Sahîhi’l-Buhârî, rakam:1010, 2/497; el-Kastallânî, İrşâdü’s-sârî, rakam:1010, 2/238; Aynı mlf., el-Mevâhib, 3/374) şeklindeki âyet ve hadîslere dayanan bu beyânı da aynı noktaya temâs etmektedir. Hâl böyle olunca bizlere de bütün günahlarımızdan tevbe-i nasûh ile Allâh-u Tebârake ve Te‘âlâ’ya dönerek çokça tevbe istiğfâr etmek düşüyor.
99.00 ₺ -
Mantıkut Tayr Kuşların İlahisi
Bu kitap, Hz. Mevlâna'nın "Attâr yedi aşk şehrini dolaştı, bizse hâlâ bir küçük sokağın başındayız!" diyerek övdüğü bir İslâm sûfî-şairinin şaheseridir. Bu eser, yine Hz. Mevlâna'nın, "Ben söz söylemede Şeyh Attâr'ın kulu kölesiyim! Ey dost, her ne söyledimse onu Attâr'dan duymuşum!" dediği bir üstadın kaleminden çıkmadır. Gülşen-i Râz'ın yazarı Şebüsterî, "Yüzlerce yıl geçer de Attâr gibi bir şair gelmez!" der. Hüsn-ü Aşk'ın yazarı, dâhî şairimiz Şeyh Galib de ilhamını Attâr'dan aldığını söyler. Hz. Attâr, bu eseri yazmak için şairliğini bir araya getirerek tasavvuf edebiyatında yepyeni bir çığır açtı. Batı dillerinin hemen hemen hepsine defalarca tercüme edilen, dünyanın pek çok diline aktarılan ve bütün insanlığa seslenen bu eser, herkesi etkileyen kendine özgü çok çarpıcı bir özelliğe sahiptir. Dünyanın seçkin aydınlarının sık sık göz atmak ihtiyacı duydukları bir başucu kitabıdır. Büyük psikolog ve psikiyatristlerin de insan ruh ve karakterini anlamak için kullandıkları bir kaynak eserdir. Bu kitabın en önemli özelliği, insanı eski hâlinde bırakmaması ve okuyucusunu gönül adamlığı yolunda ilerlemeye yönlendirmesidir. gizle
162.80 ₺ -
Allah Aşkı
Ünlü bir sûfî bizlere şu müjdeyi verir: “Eğer insanlar, nasıl bir Allah’ın kulu olduklarını bir bilselerdi, sevinçten uçarlardı!” Elinizdeki eser, işte o bilgiye ermiş, yani “nasıl bir Allah’ın kulu olduklarının” farkına varmış, seçkin insanların Allah’a olan sonsuz muhabbetlerini, onların tarifsiz Allah aşklarını dillendiriyor. Gerçek Sevgili’nin O olduğunu, O’nun ve Elçisi’nin dışındaki sevgililerin geçici, yanıltıcı ve boş olduğunu, bu kitabın sayfaları arasında gezinirken sizler yakinen göreceksiniz. Var olan o Allah sevginizi, bu eserde anlatılanlar daha bir perçinleyecek ve daha bir alevlendirecek… Böylece gerçek bir gönül huzuruna ve ruh dinginliğine kavuşacaksınız. Kitapta sözü edilen ve Allah aşkıyla yanıp tutuşan o büyük sûfîlerin sözlerinden işte bir örnek: “Ben Rabbimi sonsuz bir aşkla seviyorum! Eğer benim cehenneme atılmamı emretse, O’na olan sevgimden dolayı cehennemin alevini hissetmem! Beni cennete koymalarını ferman etse, O’nun sevgisinden dolayı oradan da bir haz almam! Çünkü O’nun sevgisi bende her şeye baskın!” Rukıyye Hanım
55.50 ₺ -
Cennetin Davetlileri
Büyük ruhâniyetli âlim Ebu’l-Ferec İbnu’l-Cevzî, bu eserinde insanlığın en büyük korkusunu, bu dünyadan ayrılma ürküntüsünü giderecek ve gönülleri yatıştıracak öğütler veriyor. O korkuyu yenenlerden sayısız örnekler sunuyor: İnsan, öte âlemde yaşayacağı sonsuz hayatı zihnen bir hayal etmeli! O hayatın ebediyen süreceğini, son ve sınır nedir bilinmeden bitmez tükenmez yaşayış içinde olacağını gözünün önüne getirmeli! O zaman içinde duyacağı sevinç, nasıl bir acı olursa olsun, bütün acılarını unutturur. Dahası, öylesi bir cennete erişmek için ölümün gerekli olduğunu da bileceği için, artık ölüm ona tamamen anlamsız ve önemsiz gelir.
74.00 ₺ -
Hür Yürekli Genç
Genç! Sen sözlerin önündesin! En başta şehvetlerin, Sonra çevren, seni yanlış yönlendiren kötü örnekler, Ardından tembelliğin seni esir eden prangalarındır. Yüreğini elinde tutar onlar. Meleklerle yarışacak gücünü onlar eritir de sen çöker kalırsın bu dünyada. Seni bekler durur Mus?ablar, Hamzalar cennetlerde. Sen ise prangalı olduğun için ne yürüyebilir ne de uçabilirsin. Kırıp attığın zaman prangalarını hür olacaksın. O zaman seni bekleyen Mus?ablar, Hamzalar gibi olacaksın. Umut olacaksın seni bekleyenler için. Bu sözler senin içindir. Nureddin Yıldız
69.30 ₺ -
Ruhun Hastalıkları ve Çareleri
Ruhları Arındıran Eser Bir müminin bu dünyadaki huzuru ve öte âlemdeki sonsuz saadeti, dupduru bir gönle, yatışmış bir kalbe ve dingin bir ruha sahip olup olmamasına bağlıdır. Bir bakıma uygulamalı psikoloji el kitabı niteliğindeki bu eseri yazar, inananlar her iki dünyada da gerçek anlamda mutlu olsunlar diye kaleme almıştır. Efendimiz aleyhisselâmın “Kendini bilen Rabbini bilir!” sözünden yola çıkan kitap, kendini gerçekten bilmek isteyene, insanın ruh hâllerini bütün yönleriyle gösteriyor. İnsana berrak bir ruh aynası tutuyor. Kişinin benliğini, egosunu, nefsinin dalgalanmalarını bütün çıplaklığıyla gözlerinin önüne seriyor. Ve yazar, kişinin sadece ruhsal hastalıklarını göstermekle kalmıyor, her iki cihanda dingin bir hayatı olsun isteyenlere, uygulaması çok kolay reçeteler de sunuyor. Bu esere imza atan ve 10. yüzyılda yaşamış olan Sülemî hazretleri, maneviyat âleminin Kuşeyrî gibi devlerini yetiştirmiş seçkin bir âlim ve mürşiddir.
82.50 ₺ -
Annelik Sanatı
Kadın yalnızdır aslında… Eşi olsa da, çocukları bulunsa da… Sevincinde yalnız… Ağlamalarında yalnız… Çocukluğunda yalnız, genç kızlığında yalnız… Çaba içindedir herkes, ondan bir şeyler koparmak için… Kimi sevgisizliğinin doyurucusu gibi tanır onu… Kimi yalnızlığının gidericisi gibi… Ve belki karşılıksızlığından olsa gerek, verdiği “iyi eder” insanı… Bu kitabın adı her ne kadar Annelik Sanatı olsa da; aslında kadınların eşleri için yazıldı… Annelerin çocukları için… Bir annenin yalnızlığının derinliğini görmek… Ona gerçekten “eşlik” etmek… Ona eşlik ederken, onunla iyi olmak isteyenler için yazıldı… Bir kadının öfkesinin çocuksu zayıflıklarını örtme çabası, kızgınlıklarınınsa artık bunaldığının işareti olduğunu fark etmek isteyenler için yazıldı… Ve belki kendinin nasıl bir anne olduğunu aynada görmek isteyen anneler için yazıldı…
155.40 ₺ -
Allahım Ben Geldim
BU KİTAP 10-100 YAŞ ARASI HERKESE UYGUNDUR! Yarın öbür gün biri yanına gelip de, Boş ver yaaa! Yaşlanınca kılarsın. Senin kalbin temiz zaten, namaz kılmasan da olur. Senin namazın kabul olmaz ki! Sen kiiim, namaz kılmak kiiim? Amman yaa koskoca ömür! Kim her gün beş vakit namaz kılacak şimdi? Zor iş! Sen namaz kılmasan da Allah affeder. Allah’ın senin namazına ihtiyacı mı var? O kadar işin gücün arasında namaz kılmaya vakit yok ki! …gibi cümleler fısıldarsa ona ne cevap vereceğini artık biliyorsun. Bu cevapları arkadaşlarına da söyle bence. Günde 5 defa kendine de söyle. Sonra her ezan çağrısında dön ve Rabbine şöyle de: ALLAH’IM BEN GELDİM!
117.25 ₺ -
Tasavvuf İsmail Çetin
Bu eser, eskiden beri sorulan: “Tasavvuf var mıdır, yok mudur, nedir?” sorularına doyurucu cevablar vermektedir: Eserde: Tasavvuf'un, Tevhîdle, Tevhîdin de İhlas, Tenzîh, Tecrîd ve Tefrid'le gerçekleşeceği; Tasavvuf'un esasları; Tevbe, Teslim, Takva, Tevekkül, Sohbet, Sıdk, Sabır, Safâ, Vüdd, Vird, Vefa, Fütüvvet ve Fakr; Tekarrub'un keyfiyetleri; Gizli ve cehri tarikatlara göre virdin keyfiyetleri anlatılmaktadır. "Kul ile Allah Teâlâ arasına hiçbir kimse giremez." sözü, peygamberleri inkar eden Berâhime ve Veseniyye fırkalarının ortaya koydukları bir sözdür. Peygamberimiz aleyhisselâtu vesselâm'a inanmayan; inansa da gereğince amel etmeyen; amel etse de sevgi, samimiyet, sıdk ve sadâkatle özü sözü bir olmayan hiçbir insanın tasavvufu isbat yahud red için söz açmaya hakkı yoktur. Tasavvuf: Peygamberimiz'in ve ashâb-ı kirâmın tarifleriyle İslâmı hem nazarî, hem tatbîkî olarak bilen kimselerden Dînin öğrenilip tatbik edilmesi, Allah Teâlâ'nın zikredilmesiyle hayalden mahlukun silinmesidir; sözle değil, özle fiilen İslâmı yaşamaktır.
112.50 ₺ -
GENCİM NEREYE?
Müellif bu eserinde, zamanımızda teknolojideki hızlı gelişmelerin ve dünya lezzetlerine kolayca erişmenin büyüsüne kapılarak gençlerimizin, gün geçtikçe daha fazla ğayri Müslimin örf ve adetlerine uymalarına, şahsi menfeat peşinde koşarak dünya işlerinde rekabet etmekle Dinden uzaklaşmalarına dikkat çekerek, her Mü'mine, özellikle gençlerimize gereken bilgileri soru ve cevab şeklinde vermektedir. Allah Teâlâ en önce neyi yaratmıştır? “Elest Günü”nde Allah Teâlâ'nın kullarıyla yaptığı antlaşma nedir? Bu antlaşmayı biz niye hatırlamıyoruz? Akıl ve kısımları nelerdir? “İlim ve kısımları nelerdir?” gibi sorularla başlayan eserde; ma'rifet, Rabb ile kulu arasındaki haklar, iman, İslam, şartları, rükünleri, şart, rükün gibi Dînî terimlerin manaları beyan edilmekte; Allah'a, peygamberlerine, kitablara, meleklerine, ahiret gününe ve kadere imanın keyfiyetleri; Allah Teâlâ'nın isim ve sıfatları, Peygamberimiz'e nasıl inanmamız gerektiği izah edilmekte, Peygamberimiz'in siyer-i şerîfi özetlenmekte ve bol misallerle mu'cizeleri anlatılmaktadır. Tevhid, itikad, mezheb, amel, din, ibadet, takva, muamele, emanet, miras, ukûbat = cezâlar, âdâb, teklifî hükümler, farz, vâcib, nafile, haram, mekruh, müfsid, mübah, abdest, ğusül, teyemmüm, namaz, zekat, oruç, hac, günah, küfür, şirk, nifak ve bunlara bağlı konular açıklanmaktadır. Günümüzde gençlerimizi bekleyen tehlikeler ve bunlardan kurtuluş çareleri gösterilmekte, bunun yanında her Müslümanın hayatında olan ve dikkat çeken konular izah edilmektedir; mesela: Aile nedir? Evladın ebeveyninin, ebeveynin de evladının üzerindeki hakları nelerdir? Çocuklara öğretilmesi gereken elli dört farz nelerdir? Kabir ziyareti nasıl yapılır? Komşunun komşusu, arkadaşın arkadaşı üzerindeki hakları nelerdir? Cennet ve cehennemlik kimlerdir? Müellifin “İttifak nedir?” sorusuna cevabı, eserin ehemmiyetini gözler önüne sermektedir.
187.50 ₺ -
Müminim
İçinde bulunduğumuz şu bilgisayar asrında Müslümanların çoğu Dîni cehalete kanaat etmektedir. Ana babalar çocuklarına Dinlerini öğretmekten aciz kalmaktadır. Otuz - otuz beş yaşından sonra tevbe istiğfarla Dîne dönen gençlerimiz, utanıp Dîni öğrenmekten çekinmektedirler. Müslümanlar, Allah ve Rasûlü'nü övmek yerine kendilerini, soy soplarını, partilerini övmektedirler, Müslüman olarak bu topraklarını kanlarıyla yoğuran, inandıkları İslam Dîninin emrettiği İman kardeşliği fidanını diken, Allah için sevgi tohumunu eken, sadâkat ve ihlasla sulayıp teslim eden, kendileriyle iftihar etiğimiz ecdadımızın dillerini unuttuk, yollarını, âdetlerini bırakmaktayız. Onlara uymamız gerekirken başkalarına uyuyoruz. İşte müellifimiz, bu eserini kendisinin de ifade ettiği bu yarayı tedavi edebilmek amacıyla kaleme almıştır. Aslen bu eser müellifin "Müslümanım" adıyla bastığı eserinin genişletilmiş halidir. Konuların soru cevab şeklinde başlıklandırıldığı eserde, Allah ve O'nun Rasûlü'nün, ashâb-ı kirâmın tanınması gerektiği, gerçek Mü'minin vasıfları, iman ve inanç esasları, iman ve İslamın tarifleri, şartları, rükünleri, Dînin Müslümana yüklediği vazifeler, ebeveynin çocukları, komşunun komşusu, arkadaşın arkadaşı, öğretmenin talebesi üzerindeki hakları, Dînî ilimlerin nasıl ve kimden öğrenilmesi gerektiği açıklanmış ve zamanımızda çokça konu edilen dinler arası diyalog meselesine yer verilmiştir.
112.50 ₺ -
Edell-Ul-Hayrat Hamd Sena Salavat
Bu eser, Müellif'in “Cana Can” adlı eserinin yeniden düzenlenmesi denilebilir; şu kadar ki, “Cana Can”ın başlangıcındaki “Dîni oluşturan unsurlar ve salavât-ı şerîfelerin önemi” üzerine başlıklar halinde yapılan açıklamalar ve diğer bazı başlıklar burada çıkarılmış; bazı başlıkların sıra ve içeriğinde değişiklikler yapılmıştır. Bir Müslümanın yatağından kalkıp tekrar yatağına girinceye kadar yapacağı bütün işlerde ve ihtiyac duyduğu her vakitte dilinden düşürmemesi gereken dualar, istiâzeler ve salavatlar bu eserde toplanmıştır. İntisâbından sonra müntesibin vazifelerinden olarak günlere mahsus en faziletli virdler, yataktan kalkıştan itibaren yapılan günlük işlerde okunacak istiâze ve dualar, zamanımıza kadar büyük tasavvuf imamları tarafından ehemmiyetle tavsiye edilen Ğavs-ı Semedânî ve Kutb-u Rabbânî Şeyh Abdulkâdir Geylânî aleyhi rahmet-ur-Rahmânî'nin senâ, salavat ve virdleri, Rasûlullah sallâllahu aleyhi ve sellem'in ashabına öğrettiği salavat, Ali kerremallâhu vechehu, İbnu Mes'ûd radıyallâhu anhu'nun salavatları, Şeyh Hasen-i Basrî, Cüneyd Bağdâdî, Şeyh Ahmed el-Bedevî, Şâh-ı Nakşibend rahimehumullâhu Teâlâ gibi birçok şerefli insanların salavatları bu eserde yazılmıştır. Unutmayalım ki salih amellerle, duayla, Esmâ'u-l-Hüsnâ ile tevessül meşrû' olduğu gibi Peygamberimiz sallallâhu aleyhi ve sellem'in üzerine salavat okumakla hem tevessül, hem de tevassul = Allah'a kavuşmaya çalışmak meşrû'dur. Bütün bunların yanında eserde; günlere ve vakte bağlı olmayan, hadîs-i şerîflerden seçilmiş mubarek dualar da bulunmaktadır. Vebâ, tâun gibi salgın hastalıklardan korunmak, sihrin bozulması, nazar, rızkın bollaşması, borcun ödenmesi, vesveseden kurtulmak, menfî fikirlere kapılmamak için okunacak dualar da yazılmıştır. Bu eser zorda kalan Mü'mini himayesine alan, kendisine sığınanı zâhiri ve bâtınî bütün kötülüklerden koruyan ve rûha müdhiş lezzetler tattıran numûne bir eserdir. Bu eser her Mü'minin elinde bulunması gereken bir zikir kitabıdır ve ruhların tedavisi hakkında vârid olmuş reçeteleri ihtiva eder. Bu eser, hem Türkce anlamlı hem de sadece Arabca olarak ayrı ayrı basılmıştır.
135.00 ₺ -
Bilgi Üzerine İman
Bu eserde: Allah Teâlâ'nın sıfatları, Peygamberlerin sıfatları ve Peygamberimiz'e has sıfatlar, İslam Dîninin beş esası: İtikad, ibadetler, muamele = kullar arasındaki alışverişler, hududlar = cezalar, âdablar, İbadetin manası, Tevhîdin manası Sırât-i müstakîm'in manası, Kul hayr ve şerden hangisini seçerse, Allah Teâlâ'nın da kulunu ona muvaffak edeceği, Rabb'imize, Peygamberimiz'e, ana babamıza, idarecilerimize saygının manası, Akrabalarımızın hakları, Öncelikle sakınmamız gereken Dînî yasaklar öz olarak açıklanmaktadır.
37.50 ₺ -
Bedu-l Emali Şerhi
Bu risâlenin giriş kısmında Müellif, eseri tanıtmaktadır: “Allah Teâlâ Zülcelal Hazretleri'ne hamd-u senâ olsun. Rasûlü'ne, âline, ashâbına ve ardınca gidenlere salât-u selamlar olsun. Zamanımızda itikadlar son derece sarsıldığı için kadın olsun erkek olsun bir Mü'minin, her şeyden evvel itikâdını Ehli Sünnet vel'Cemaate göre tashih etmesi, sonra çocuklarına da talim etmesi farzdır, hatta her farzdan önce farzdır. İmam-ı A'zam'dan itibaren zaman zaman Ehli Sünnet'ten büyük âlimler, Ehli Sünnet itikadını özetlemektedirler; Hicrî 569'da vefat eden İmam Sirâceddîn Ali bin Osman el-Ûşî el-Ferğânî de onlardan biridir. Çocuklarımıza ezberlemesi kolay olur umuduyla İmam Ûşî'nin “Bed'u-l-Emâlî Manzûmesi”ni terceme ve şerhetmeyi vazife gördüm. Tashîh-i itikad için “Şübheden Hakîkate”, “Tek Çare” ve “Şuur” adlı eserlerimizde ortalama teferruatla bilgiler yazmıştım. Bu risâlede ise bu üç eserin özetini, tashîh-i itikad için tayin edilen, İmam Ûşî'nin “Bed'u-l -Emâlî Manzûmesi = Kâside-i Lâmiye”sinin Arabîsinin kalıbında tekrar yazarak terceme ve şerhettim ve iki kere de tashîh ettim. Ayrıca Mekteb-i Sultâniyye'nin bidâyetinden itibaren nihayete kadar maarifin düstur tayin ettiği, Hicrî 1320'de vefat eden Yanya'lı Şeyh Hâfız Refi' Efendi'nin Türkçe manzum tercemesini de başına ekledim. Ehli Sünnet vel'Cemaatin itikadını öğretmeye tekeffül eden Refi' Efendi, Mekteb-i Sultâniyye'nin bidayetinde bu manzumeyi çocuklara ezberletiyordu; Rüşdiye ve A'dâdiyye mekteblerinde dahi Hâfız'ın yazmış olduğu “Kasİde-i Emâlî Türkçe Terceme-i Manzûmesi ve Şerhi” risâlesi ezberletiliyordu. Daha önce Sevgi Bağı'yla birlikte neşrettiğimiz “Bed'ul-Emâlî Şerhi” risâlesini şimdi de müstakil olarak basıyoruz. Tevfîk Allah Teâlâ'dandır.” Daha geniş olarak Müellif'in “İttibâ' Ehli Sünnete'dir” eserinde şerhedilen Bed'-ul-Emâlî Manzûmesi'nin içerdiği inanç meselelerini iyice bellemek, anlamak için bu küçük risâlenin, her zaman yanımızda bulundurup boş kaldıkça okuyabileceğimiz bir cep kitabı olarak çok faideli olacağına inanıyoruz.
26.25 ₺ -
AŞK 2 Cilt
Aşkı anlatan bu eser, aşkı tanımlayıcı bilgilerin yanında: “Allah Teâlâ'nın ruhlarla antlaşması”, “İlâhî sevginin alâmetleri”, “Allah Teâlâ'nın ismi, sıfat ve fiiliyle tecellî etmesi”, “Vahdet-i Mutlaka”, “Vahdet-i Vücûd”, “Vahdet-i Şuhûd”, “Fenâ fil'İhvan”, “Fenâ fiş'Şeyh”, “Fenâ fir'Rasul”, “Fenâ Fillah”, “Bekâ Billah”, «Cemi'», “Fark”, “İlâhî vâridat”, “Vecd”, “Cezbe”, “Tevâcüd”, “Cehrî zikir”, “Semâ' ve şartları” ve daha birçok meselede bizleri aydınlatmaktadır Girdim kafese, esir oldum, Nefis idim, ben ğarîb oldum, Heder oldu aşkım, keder buldum, Şu diyâr-ı ğurbete düşe geldim... Aşkın ateşi yeşertir insanı, Ruhu besler verir iz'anı, Takvayla parlar çoğaltır imanı, Âşığa gelen melek, kovar şeytanı. Her insanda İlâhî sevgi vardır, fakat küfür, İlâhî sevgiyi söndürür; âsîlerin telkîni de aşkın ortaya çıkmasını engeller. İnsan, İlâhî sevgiye ancak Nebî sallallâhu aleyhi ve sellem'e uymakla erişir. İlâhî aşk, Allah Teâlâ'nın kuluna verdiği bir armağan ise de, İlâhî aşka giden yol ve İlâhî aşktan sonrası.... ilâhî aşkı safha safha bu eserde tanıyacaksınız. Üç şey Tevhîdin akidlerindendir: Havf = Allah Teâlâ'dan korkmak, recâ = rahmetini ummak, muhabbet = Allah Teâlâ'yı sevmek. Allah Teâlâ'dan korkan, her şeyden Allah'a kaçmasından aslâ yorgunluk hissetmez. Allah Teâlâ'nın rahmetini uman, dua ve dilekten bıkkınlık duymaz. Allah Teâlâ'yı seven, sevgilisinin ismini söylemekten vazgeçmez. Korkunun parlak bir ateşi vardır. Recânın nûrânî bir ışığı vardır. Sevgi ise nurların nurudur. Ayrıca bu eserde sunulan bilgilerin ve çözümlerin, böylesine kolay, hülâsa ve düzenli sunuluşunun nâdirliğini eseri okurken farkedeceksiniz. Okurken hiç bitmesini istemeyeceğiniz bir duyguyla karşılacak ve aşkın yolunu bulmanın sevinciyle gözünüzü ve kalbinizi bu kitabdan ayıramayacaksınız. Zâtı'nın nurunu ruhunda görürsen Sıfatıyla sıfatın görmez olursen Her işinde fi'lini hâkim görürsen Yüce Zâtı'ndan bağış alırsın Zâtı'nın güneşi doğarsa içinden Ayrılmaz ziyâsı senin ruhundan İsmail, Ezelî nurudur seni kuşatan Nurundan kendini görmez olursun
300.00 ₺ -
-
Min Künuzis Sünne
MİN KÜNÛZİ’S-SÜNNE من كنوز السنة Muhammed Ali Sâbûnî Hocaefendi tarafından kaleme alınan ve seçilmiş hadis-i şerifleri lügat, nahiv, belâğat, râvî ve edebî şerh yönünden inceleyen eserdir.
210.00 ₺ -
Gelin Tacı Timaş
Bu kitap, Allah’a hakkıyla kulluk edebilmenin yol ve çarelerini gösteren en özlü tasavvuf eserlerinden biridir. Batı dilleri dâhil pek çok dile çevrilen bu değerli eser, kalbi Allah’a bağlamak ve O’nun rızasını kazanmak için neler yapılması gerektiğini ikna edici bir dille anlatır. İnsanoğlunu kendi nefsinin nasıl aldatıp kandırdığını ve onun bu aldatışlarından kurtulmak için ne yapmak gerektiğini misallerle öğretir. İbn Atâullah el-İskenderî tasavvufa sonradan girdiği için, tasavvufa yabancı insanlara nasıl yaklaşmak ve onların yönünü Allah’a tam olarak nasıl çevirmek gerektiğini çok iyi bilir. O yüzden de öğütleri, havada kalan sözler değil, insanın içine işleyen, kalbine dokunan nasihatlerdir. Bu eseri okuyan kişi, kendisini gerçek bir şeyhin, bir mürşid-i kâmilin karşısındaymış gibi hisseder. Eğer Allah yolunda yürümek istiyorsa, bu kitap ona o yolu bütün yönleriyle açar. Kendisine hem dünyasını, hem de âhiretini güzelleştirecek reçeteler sunar.
75.00 ₺ -
Tam Kayıtlı Halebi Sağir Tercümesi Fatih Kalender
Osmanlı fukahasından İbrahim el-Halebî’nin (rahimehullâh), Gunyetü’l-Mütemellî isimli kitabının muhtasarı mahiyetinde olan eser, İsmailağa Fıkıh ve Telif Kurulu tarafından tercüme edilerek, sayfa uyumlu mizanpajıyla yayıma hazırlanmıştır.
200.00 ₺ -
Avamil ve İzhar
Klasikleşmiş ve değeri herkesçe kabul edilmiş olan bu Arapça gramer kitaplarının baskı ve tetipleri zamanımızın teknik ve ilmi terakkisine göre çok ibtidai kaldığından bilhassa genç nesile bu kitapları okuyup anlamak çok zor gelmeye başlamıştı .Bundan dolayı bu konuda zamanımızın ihtiyacına uygun başka kitaplar hazırlandı. Ben ise bu konuda yeni kitaplar hazırlamaktansa bu eski kitaplardaki güçlükleri ortadan kaldırmak ve eksiklerini tamamlayarak yenileştirmeyi daha faydalı gördüm. Bu kitapları anlamada güçlüğe sebep olan şeylerden biride : Arapça metninin ibtidai bir tertip ile yazılmış olmasıdır .İşte bu güçlüğü ortadan kaldırmak için Arapça metni yeni baştan zamanımızın anlayışına göre düzenledim. Mesela satırbaşları yaptım. Bazı kaidelerin başına rakam koyarak madde madde yazdım .Örnekleri ve bazı kelimeleri tırnak içine aldım. Metnin tamamını harekeledim. Nokta, virgül ,ünlem ve soru işareti gibi imlâ kaidelerini kullandım. Bunlar Arapça metni kolay anlamak için çok önemli ve faydalıdır. Bu kitaplann eski baskılarında Arapça metni anlamak için sağına ve soluna yazılmış bir çok kayd ve haşiyeler ile yapılmak istenen işi ben bir nokta veya virgül koyarak ya da tırnak içine almakla hallettiğim için bu kayd ve haşiyelerin pek çoğuna lüzum kalmadı. Bu kitapların anlaşılmasını güçleştiren hususlardan biri de ibarenin veciz ve mübhem kapalı oluşu, sanki kelime kıtlığı var gibi daima hazifli ve muğlak ifadeler kullanılmış olmasıdır. Tabi bu güçlüğü yenmek için de bir çok kayd ve haşiyeler yazılmasına lüzum duyulmuştur. Bunlardan bir kısmı Arapça metin anlamak için vazgeçilmez bir ihtiyaçtır. Ben bunlardan önemli olanları alıp parantez içine, metnin arasına, uygun yerlere koydum. Böylece Arapça metni mübhem ve muğlak olmaktan kurtardım. Bu değerli Arapça gramer kitaplarını anlamakta güçlük veren hususlardan biri de bu kitaplarda sanki bir dilbilgisi felsefesi yapılmış olmasıdır Her ilmin kendine mahsus (terimleri) ıstılahları (olduğu gibi Arapça gramer ilminin de pek çok ıstılahları vardır Tabii ki bunlann Arapçalarını olduğu gibi öğrenmek gerekir. Ancak ben bazılarının Türkçe karşılıklarını da parantez içinde ayrıca gösterdim. Metnin Türkçe tercümesini yaparken mümkün olduğu kadar Arapça aslına ve lafzına bağlı kalmaya çalıştım. Ancak bazı yerlerde Arapça metnin lafzına bağlı bir tercüme iyi anlaşılmayabilir Bu sebeple lafza bağlı kalmayı terk edip serbest hareket ederek sadece mânâyı doğru nakletmekle yetindim. Bu kitaplardan azami tayda elde etmek isteyenler önce Arapça metni okumaya çalışmalı ancak anlayamadıkları yerlerde tercümesine bakmalıdırlar. Mezkûr kitaplar tavsiye ettiğimiz bu şekle göre okunursa büyük fayda sağlanır Sadece tercümeyi okuyup kaideleri öğrenmekte tek yönlü fayda vardır Tercümeyi Arapça metin ile karşılaştırarak okumakta ise iki yönlü fayda vardır. 1 -Her Arapça cümleleri ve kelimeleri öğrenmek 2-Hem de kaideleri kolay ve kısa zamanda öğrenmek
107.10 ₺ -
Telhisul Miftah Arapça Yeni Dizgi
Hatîb Kazvînî tarafından kaleme alınan ve Miftâhu'l-Ulûm'un belağata dair yazılmış üçüncü kısmının ihtisarı mahiyetinde olan "Telhîs" kitabı, asıl nüshadaki haşiyeleriyle birlikte yeniden dizilerek okuyucuların istifadesine sunulmuştur.
160.00 ₺ -
Evladı Rasul Hazaratı
“(Habîbim! Bütün ümmetine): ‘Ben buna mukābil (size İslâm’ı öğretmem karşılığında) sizden hiçbir menfaat istemiyorum, lâkin o (Alî, Fâtıme ve onların çocukları gibi) yakınlar(ım) hakkında sevgi müstesnâ. (Zîrâ onları sevmenizi sizden bekliyorum ve zâten sizin üzerinizdeki haklarımdan dolayı bunu hak ediyorum.)’ de. Artık her kim (Benim Habîbim’in Ehl-i Beyti’ni sevmek gibi) güzel bir amel kazanırsa, onun hakkında Biz kendisine (sevap katlaması yaparak) bir güzellik artırırız. Şüphesiz ki Allâh, (kullarının günahlarını çokça örten bir) Ğafûr’dur, (en ufak bir ameli dahî bolca mükâfatlandıran bir) Şekûr’dur.” İmâm-ı Şâfi‘î’nin en büyük talebesi ve yakını İmâm-ı Müzenî (Rahimehumellâh) şöyle demiştir: “Bir kitap yetmiş kere gözden geçirilse de mutlakā onda bir hatâ bulunur. Çünkü Allâh-u Te‘âlâ Kendi Kitabı dışında hiçbir kitabın hatâsız olmamasına karar vermiştir.” (el-Hatîb, Mûzıhu evhâmi’l-cem‘ı ve’t-tefrîk, 1/14) Ey kāri-i kerîm (kıymetli okuyucu)! “Bir ayıp görürsen (aleyhime konuşacağına) o (hatâyı düzelterek) boşluğu kapat, ne kadar yüce ve üstündür kendisinde ayıp bulunmayan O Zât!” (el-Haskefî, ed-Dürru’l-muhtâr, 6/812)
59.40 ₺ -
Sorulu Cevaplı Sarf Nahiv
Osmanlı medreselerinde asırlarca ders kitabı olarak okutulan ve ana dili Arapça olmayanların Arapça’yı en kolay ve en verimli şekilde öğrenmelerini sağlayan müfredat kitaplarının tamamı Türkçe olarak bir eserde toplandı. Emsile, Bina, Maksut, İzzi, Avamil, İzhar ve Kafiye kitaplarının konuları soru & cevap metodu takip edilerek Türkçe’ye çevrildi ve çeviride ders kitaplarının metnine sadık kalındı. Ancak açıklanması gerekli görülen mevzular dipnotlarda detaylı bir şekilde izah edildi. Musanniflerin misal zikretmediği konularda misaller verildi. Fayda sağlayacağını düşündüğümüz bazı şemalar hazırlandı. Kitapların evvelinde müelliflerin hayatlarına dair kısa bilgiler verildi. 336 sayfadan oluşan kitap 1430 soru ve cevabını ihtiva etmektedir.
175.00 ₺ -
Mübtedi 1 Başlangıç Seviyesi 1
Silsiletü’l-Lisan “Arapça Dil Öğretiminde Modern Bir Yöntem” Merkezi Birleşik Arap Emirlikleri'nde bulunan, “el-Lisanu'l-Umm” adlı Arapça eğitim kurumunun, uzun yıllar üzerinde çalışarak hazırlamış olduğu “Silsiletu'l-Lisan” isimli Arapça öğretim seti artık Türkiye'de! Türkiye distribütörlüğünü Fatih Sultan Mehmet Vakıf Üniversitesinin yaptığı “Silsiletu'l-Lisan” adlı Arapça öğretim seti, (Arapçaya Giriş 1-2, Başlangıç Seviyesi 1-2, Orta Seviye 1-2 ve İleri Seviye 1-2) olmak üzere 4 ayrı seviye ve 8 ayrı kitaptan oluşmakta olup, modern Arapça öğretimi konusunda oldukça iddialı bir çalışma. Konu başlıklarının belirlenmesinde ‘Dewey Sistemi’ içerisindeki ana başlıkların seçildiği eğitim setinin üst kurlarında uzmanlık metinleri oldukça başarılı alıştırmalarla desteklenmiş durumda.
244.80 ₺ -
-
Bırak ve Rahatla
Bazen öyle anlar olur ki duygularımızı yönetemeyiz… Duygularımız bizi yönetir… Öfkemizle baş etmekte zorluk çeker; sevdiklerimizi kırar, incitir, sonra pişman oluruz… Kaygılarımız yaşamımızı esir alır; adım atmakta zorluk çeker, kararsızlıklar yaşarız… Sabah uyandığımızda ‘iyi bir gün geçirmeye’ niyet eder; günü iç daralmaları ile kapatırız… İyi düşünmek yetmez; iyi hissetmekte zorluk çekeriz… İç seslerimiz bir türlü susmaz; hayata tebessüm edemeyiz… Bir telaş, bir acelecilik içinde yaşar; yeryüzünü kendi gözlerimizle seyredemeyiz… Ve tüm bunların değişmeyeceğine inanır, kalitesiz bir yaşama kendimizi mahkûm ederiz… Halbuki, duyguların zarara uğramış yanlarını onarmak, onarılmış duygularla bir iç genişliği içinde yaşamak mümkündür… Değersizlik hislerimizden, yetersizliklerimizden, güvensizliklerimizden ve içimizde yıllar boyunca birikmiş tüm hoşnutsuzluk duygularından arınabilir, ruhsal özgürlüğümüze yeniden kavuşabiliriz… Adem Güneş,Bırak ve Rahatla’da kendimizi nasıl onarabileceğimizi anlatıyor… Altı haftalık bir program içerisinde ‘Duygusal Farkındalık Eğitimi’ sunuyor… Peki ama nasıl? Telaşlı yaşamı bırakıp biyolojik ritmi düzenleyerek ‘sakinliğe’ erişmek… Bastırılmış duyguları bırakıp ‘ruhsal özgürlüğü’ hissetmek… Kaygılı bedeni bırakıp ‘iç genişliği’ elde etmek… Bırak ve Rahatla, geçmişini onarmak ve gerçek kendiliğini bulmak isteyen herkes için…
148.00 ₺