-
-
Çocuk İlmihali
Küçük kalpleri cennet kadar güzel olan çocuklar, İlmihal bir yönüyle "Hayat Bilgisi" anlamına gelir. Yani hayatımızda yararlı ve zararlı olan tüm bilgiler demektir. Sizler bu kitapla Allah’ın diniyle hayatınızı bilgi dolu yapacaksınız. İmanı, İslam’ı, ibadetleri, sorumluluk kavramını, ahlakı ve görgü kurallarını severek öğreneceksiniz. En yüce ahlakın sahibi Sevgili Peygamberimizin (s.a.v.) örnek kişiliğini kavrayacaksınız. Ayetler, hadisler, öyküler, şiirler ve etkinliklerle güzel dinimiz İslamiyet’i hayatınıza hayat yapacaksınız. Sevgili çocuklar "Okumak" Rabbimizin ilk emridir. Haydi öyleyse cennet yolcusu olmak için "Bismillah" diyerek kitabımızı okumaya ve yüce dinimiz İslam’ı öğrenmeye başlayalım.
182.00 ₺ -
Mısıra Sultanı Kuyudan Gelir
Kur’an kıssaları soyut ve yüksek hakikatlerin ete kemiğe bürünmesi, elle tutulur, gözle görülür hale gelmesidir. Özelde Yusuf kıssası genelde de Kur’ân kıssalarının tamamı bize tarihin akışının Allah’ın irade ve ilminden bağımsız ve başına buyruk bir gidişatının olmadığını gösterir. Özellikle kıssalar kronolojik olarak tersten okunduğunda tarihin yalnızca insanın eseri değil aynı zamanda Allah’ın mimarisi olduğu açıkça hissedilir. İnsan düşünerek ve kendini vererek Yusuf kıssasını okuduğunda, kıssa ile kendi ruhu arasında bir med-cezir yaşar. Bu kıssa, Allah’ın bir kulunu imkânsızlığın en dibinden imkânın zirvesine nasıl ulaştırabileceğine şahit kılar muhatabını. Hz. Yusuf’u kuyudan Kral’ın sarayına taşıyan olaylar zinciri, onun gördüğü rüyanın müjdesine giden yola döşenmiş taşlar mesabesindedir adeta. Yasin Pişgin, Yusuf suresi tefsiri olarak hazırlanan Mısır’a Sultanı Kuyudan Gelir’de Yusuf kıssasını kendi hayatımıza taşımamızın yollarını aşikar ediyor bize. Çünkü Hz. Yusuf’un kuyudan çıkışı, aynı zamanda bizim de kendi kuy(t)umuzdan ve milyonlar içindeki yalnızlığımızdan kurtulmamızın hikmet yüklü yoludur. Can gözüyle bakan, can kulağıyla dinleyenler için elbette…
255.50 ₺ -
Kızılelma 2 Büyük Kartal
Tarih keyfî değerlendirmelere tâbi tutulacak olaylar değildir. Tarih gerçeklere dayanmadığı takdirde hiçbir menfaat içermez. Nizam-ı Âlem maddeleri hakkında “kardeş katlidir” demek, gerçekten doğru bir tespit midir? Çandarlı Halil neden idam edilmiştir? Osmanlı Devletinde askerin ilk isyanı neden olmuştur? Fatih Sultan Mehmed gerçekten Hıristiyanlığa meyletti mi? Râfizîlerin ortaya çıkmasında Yahudilerin etkisi nedir? Şah İsmail kimdir? Yavuz Sultan Selim babasını neden tahtan indirdi? Din, vatan, devlet ve millet kavramları hassas bir denklemdir. İslâm hukukundaki kurala göre, zaruretler haramları mubah kılar. Şah İsmail İran’ın o günkü başkenti Tebriz’e girerken, zeytinyağı ile kaynar kazanlarda beş bin ehlisünnet Müslümanı “Hamdırlar, pişmeleri lazımdır.” diye yakarken... İsfahan’da Osmanlı elçilerine gövde gösterisi yapmak için Şah İsmail taraftarları minareden aşağı atlayarak meydan okurlarken... Şah İsmail kendi annesinin ölüm emrini verecek kadar gözü kararmışken... Türkmen reislerinden Murad Bey’i şişe geçirip kebap yaparken... Câmileri tahrip edip Kur’ân-ı Kerim’i ayaklar altında çiğnetirken... Özbek Hükümdarı Şeybek Han’ı öldürüp kafatasını Osmanlı padişahına gönderirken... Dulkadir topraklarına saldırıp katliam yaparken... Tokat’ta Şah İsmail adına hutbe okunurken... İran’da bir Şîa devleti kurulurken... Hasta ve yaşlı olan bir baba, kimi yerde tepkisiz, kimi yerde yetersiz abileri ve sorumluluk anlayışından yoksun olan vezirlere karşı Şehzade Selim nasıl davranmalıydı? Şartların normal olmadığı yerde elbette süreç de normal olmayacaktı. Bir babanın tahttan indirilmesi ne kadar dramatikse; din, vatan, devlet ve millet denkleminin bozulması daha da dramatik ve hassastır. Takdiri okuyuculara bırakıyorum, ama adalet ve insafı terk etmeden!
156.00 ₺ -
Hatıratı Müceddid Mahmud Ustaosmanoğlu
Onların sözleri deva, nazarları şifadır. Onlar öyle bir topluluktur ki onlarla beraber bulunanlar şaki olmazlar. Onlar Allah adamlarıdır. Onlar sebebi ile yağmurlandırılır ve yine onlar sebebi ile rızıklandırılır.” Amacım odur ki; bu hatırat eseri vesilesi ile asrımızın Müceddidi Muhterem Üstazım Mahmud Ustaosmanoğlu (Kaddesellâhü Sirrahu) Hazretleri, gerek zamanımızdaki ve gerekse gelecek nesiller tarafından hakkı ile tanınsın. Hususen ihvanı, umumen tüm ehlullah muhibbi müminler, bu kıymetli zattan ve eserlerinden faidelensin. Rabbimiz tüm okuyucularımızı vâfir (bol) manada nasibdâr eylesin. “Münkirin (kabul etmeyenin) nasibi hırmandır (mahrumiyettir)” “Bu yolu bulmayanlara üzülmem, bulup ta nasipsiz kalanlara üzülürüm.” (Şâh-ı Bahâeddin Nakşibendî Kaddesellahü Sirrahu)
598.90 ₺ -
-
Kuranı Azim ve Tefsirli Kelime Meal 2.Cilt
Kuranı Azim ve Tefsirli Meali Şerifi 1.Cilt (Kırık Manalı ve Soru Edatlı) İsmailağa Yayınevi olarak, mürşidimiz Mahmûd Efendi Hazretlerimiz’in 36 senedir Rûhu’l-Furkan Tefsîri’ni kendileriyle birlikte yazdığı ilmî heyet tarafından Üstâdımız Mahmûd Efendi Hazretleri’nin usûlü üzere kaleme alınan “Kırık Mânâlı ve Soru Edatlı Kur’ân-ı ‘Azîm ve Tefsirli Meâl-i Şerîfi’ni siz değerli okuyucularımızın istifâdesine arz ediyoruz. Her cildinde 5 cüz bulunmak sûretiyle Kur’ân-ı Kerîm’in tamâmının 6 cilt içerisinde yayımlanacağı bu kıymetli eserin, şu anda çalışması devam eden diğer ciltlerini de inşâallâh en kısa zamanda neşredeceğiz. Allâh-u Te‘âlâ’dan, emeği geçenlere âfiyetle hayırlı uzun ömürler ihsân etmesini, onları bu hizmeti tamamlamaya muvaffak kılmasını ve tüm Müslümanlara ölmeden evvel Kur’ân-ı Kerîm’in tamâmını okuyup anlamayı nasîb etmesini niyâz ederiz. HAZIRLAYANLAR Cübbeli Ahmet Hoca, Ahmet Mahmut ÜNLÜ Ahmet Abdullah KOZLU Yusuf ÇELENER
360.00 ₺ -
Şehid Bayram Hoca Mektubat Dersleri 5 Cilt Takım
Kitap Seti 5 Ciltten Oluşmaktadır: Şehid Bayram Hoca Mektubat Dersleri 1 (Terzi Dükkanı) Şehid Bayram Hoca Mektubat Dersleri 2 (Terzi Dükkanı) Şehid Bayram Hoca Mektubat Dersleri 3 (İsmailağa İhtisas) Şehid Bayram Hoca Mektubat Dersleri 4 (İsmailağa İhtisas) Şehid Bayram Hoca Mektubat Dersleri 5 (İsmailağa İhtisas) Kitap içeriğinden: … “(Mektubat’ı) adet olsun, gelenek görenek yerine gelsin diye okuduk, gittik” vesaire. Öyle değil. Şu mektup benim kafamda devrim yapmalı. Yeni yeni kararlar almaya beni mecbur etmeli kardeşim. … Ders niye okunur? İnsana mesaj vermek için. İnsanda aktif olmayan, hareket halinde olmayan duyguları tetiklemek için, değil mi? Eyvallah. Ders niye okunur? Şuradan (gözden) bir iki yaş gelsin diye, değil mi? Eyvallah. Ben bu ibareyi beş dakikada okurdum, geçerdim. “Aaa, Bayram Hoca Mektûbât okudu bize.” Hayır. Öyle değil. Ağzına yemek koymak mühim değil. Ağzına koyduğun yemeği ne yapacaksın? Çiğneyeceksin. Bak, ağızda sindirim var. Yemek borusunda sindirim var. Midede sindirim var. İnce bağırsakta sindirim var. Ondan sonra o yemek ne oluyor? Kana karışıyor. Can oluyor sana, kan oluyor sana, değil mi? Haa, ilim de aynen böyledir. Efendi bir defa Sultan Selim'de konuşurken şarjörde ne varsa hepsini boşalttı. Dedi ki: “Sesim yetse okuyun, okuyun! Okuyun, okuyun! Diye Arş’a kadar bağıracağım.’’ Okuyana helâl olsun. Okuyamayana Cenâb-ı Hakk hidâyetler versin. Bu iş ilimsiz olmuyor. Bu, işin birinci ayağı. İkinci ayağı şu: Okuyorsun ama nasıl okuyorsun? Hatta bugün, “nasıl okuyorsun?’’ sorusunun cevabını çok iyi araştırmak gerekiyor. Yani öyle veya böyle bir şeyler okunuyor. Ama nasıl okunuyor? Mevlânâ Celâleddîn-i Rûmî (Kuddise Sırruh) buyuruyor ki: “Kitapları okumadan önce kendinizi okuyun.” Ağzın bal yesin Sultan’ım. Ne demek istiyor? Yani tarikatla, tasavvufla, bir mürşid-i kâmille işin irfan tarafını elde etmeye bakın, sonra ilm-i zâhiri konuşturun, diyor. Ama oraya gelmek için de buradan geçmek gerekiyor.
1330.00 ₺ -
Hatıralarla Mahmud Efendi Hz Hayatı Ciltli
Dîn-i Mübîn-i İslâm’a hizmet için adanmış bir ömür... Mahmud Efendi Hazretleri’nin zorlu süreçlerde ve sıkıntılı zamanlarda ortaya koyduğu mücadele dolu hayatı... İlim ile tasavvufu, Şerîat-ı Garrâ'dan kıl kadar ayrılmadan cem ederek Türkiye başta olmak üzere İslam beldelerinde gönüllere taht kuran şahsiyeti ve hizmetleri... Horasan erenleri, Mâveraünnehir uleması ve Buhârâ meşâyıhının Anadolu’ya gelerek başlattıkları tasavvuf temelli hidayet ve irşad çığırını devam ettiren, Selçuklu ve Osmanlı ile devletleşen bu anlayışın en mükemmel mümessili... Derin ilmi, mükemmel ahlâkı ve takvası, harikulâde gayretiyle, zor ve tehlikeli şartlarda muvaffak kılındığı muazzam hizmetleriyle Asrının Müceddidi kabul edilen Mahmud (Ustaosmanoğlu) Efendi Hazretleri'nin hayatını; dostlarından, talebelerinden, ihvanından ve kendisi ile hukuku olan kişilerden imkan nispetinde söyleşiler yapılarak ihvân-ı kiramın istifadelerine arz edilen geniş anlatımlı bu nadide eseri dağlar misali rahmetlerin nüzulüne, bâhusus değerli ihvanımızın râbıtalarının kuvvetlenmesine, Ümmet-i Muhammed’in Allâh (Celle Celâlühü)ne karşı kulluk vazifelerini edâda kamil bir rehber, en-nihaye bütün insanlığa bir hidayet vesilesi olmasını Allâh-u Teâlâ’dan niyaz ederiz. BESMELE Allâh-u Teâlâ’ya sonsuz hamd-ü senâlar, Habibi Muhammed Mustafa’ya ve onun pâk olan âl-i ashabına salât-ü selamlar olsun. Mevlâmız (Celle Celalühü) Kur’ân-ı Kerîm’inde: AYET 1 “Ey îmân etmiş olan kimseler! Allâh’tan hakkıyla sakının ve sâdık kimselerle (bedenen ve rûhen, madden ve mânen) berâber olun.”1 buyurmuştur. Habibi Muhammed Mustafa (Sallallâhu Aleyhi ve Sellem) Efendimiz de Ebû Hureyre (Radıyallâhu Anh)dan rivâyet edilen bir hadîs-i şerîflerinde: AYET 2 “Şüphesiz Allâh, her yüzyılın başında bu ümmet için onların dînini (sonradan ortaya çıkan bidatlarden temizleyip sünneti ihyâ ederek) yenileyecek bir zâtı gönderir.”2 buyurarak, Rabbimizin Din-i Mübin-i İslâm’ın takviyesi için (kulları arasından hususi seçtiği) dostlarını Ümmet-i Muhammed’e ikram etmiştir. Âyet-i kerîme ve hadîs-i şerifler ışığında Rabbimizin bu asırda dinini tecdid için Ümmet-i Muhammed’e bahşettiği dostlarından birisi asrımızda yaşayan Mahmud Efendi Hazretleri’dir. Daha sonra Mahmud Efendi Hazretlerimizin mücâdele ile geçen hayatını; dostlarından, talebelerinden, ihvanından ve kendisi ile hukuku olan kişilerden imkânımız nisbetinde ulaşıp görüşebildiklerimizle mülâkat yapmaya çalıştık. Sonrasında orada konuşulanları kâğıda dökerek ihvân-ı kirâmın hizmetine sunmak için birkaç yıldır uğraş içerisindeydik. Hamdolsun ki bugün bu çalışmalarımız meyvesini verdi ve bu kıymetli eseri vücûda getirmeye Allâh-u Teâlâ’nın izniyle muvaffak olduk. Samimiyetle yaptığımız bu çalışma ve gayretlere rağmen bu eser de elbette ki noksandan hâlî değildir. Ama inanıyoruz ki Efendi Hazretlerimizin hayatı ve dostları ile geçen hatıralarını cemetmesi cihetinden eşsiz bir eser olacaktır. Mustafa İsmet Garibullah Büyük Şeyh Efendi Hazretleri’nin kıymetli eseri olan Risâle-i Kudsiyye’sindeki: ”Bulam dirsen garib bülbül o yârî, Bu aktab gülşeninde eyle zârî. Gönül ver bunlara feyz ola cârî, Bulur teslim olanlar Feyz-i Bârî. Hemân teslim olup Hakk’a gidelim, Cemâli bâ kemâle seyr idelim.” ”Ey garib bülbül (ey sâlik!) O yâri (Mevlâ’yı) bulayım diyorsan, istiyorsan. Bu kutupların (büyük velîlerin) gülşeninde (gül bahçesinde) öt. Bunlara râbıta et ki feyiz (sana doğru) akıcı ola. Bu zatlara teslim olanlar, gönül verenler Mevlâ’nın feyzini bulur. Hemen teslim olup Hakk’a gidelim, Cemâli bâ kemâle seyredelim.” 3 kıymetli beyitlerini ve tebe-i tâbiîn neslinden olan büyük hadîs âlimi Süfyân ibni Uyeyne (Radıyallâhu Anh)ın: AYET 3 “Sâlihler anıldığında rahmet(ler) yağar.”4 sözünü kıymetli okuyucularımıza ithâf ederken, bu eserin başta (ihvân) kardeşlerimizin (mânevî) râbıta (bağ)larının kuvvetlenmesine vesile olmasını, sonra da Ümmet-i Muhammed’in Allâh (Celle Celâlühü)ne kulluk vazifelerini edâda güzel bir rehber ve netice olarak bütün insanlığa bir hidayet vesilesi olmasını Allâh-u Teâlâ’dan niyaz ederim. 17 Cemâziyelevvel 1443 / 21 Aralık 2021 Ahıska Neşir Heyeti BESMELE TAKDİM Cenâb-ı Hak, Kur’ân-ı Kerîm’inde şöyle buyurmaktadır: TAKDİM 1 “Âgâh olun; şüphesiz Allâh’ın velileri ki, onlar üzerine hiçbir korku yoktur ve ancak onlar mahzun olmayacaklardır! O kimseler ki iman etmişlerdir ve hakkıyla sakınmakta bulunmuşlardır.”5 Ebû Hureyre (Radıyallâhu Anh)dan rivâyet edilen bir hadîs-i kudsîde Rasûlüllâh (Sallallâhu Aleyhi ve Sellem) şöyle buyurmuştur: TAKDİM 2 “Allâh-u Teâlâ buyuruyor ki: ‘Ben kulumun Bana olan zannı yanındayım (Bana nasıl itikat ederse öyle bulur). Kulum Beni andığı zaman Ben (mânen) onunla beraberim, o Beni nefsinde (içinde, gizlice) zikrederse, Ben de onu nefsimde (Zât’ımda) zikrederim. Eğer o Beni bir cemaat içinde zikrederse, Ben de onu onlardan daha hayırlı bir cemaat içinde anarım. Kulum Bana bir karış yaklaşırsa, Ben ona (mânen) bir arşın yaklaşırım. Kulum Bana bir arşın yaklaşırsa, Ben ona (mânen) bir kulaç yaklaşırım. Kulum Bana yürüyerek gelirse, Ben ona (mânen) koşarak gelirim.”6 Mevlâ Teâlâ, Hûd Sûresi’nin 120. âyet-i kerîmesinde şöyle buyurmaktadır: TAKDİM 3 “O peygamberlerin haberlerinden her birini, kendisiyle senin gönlüne (sabır ve) sebat vereceğimiz şeyleri böylece sana peş peşe anlatmaktayız. İşte bunda sana, o hak (ve hakikatleri ihtiva eden bilgiler), büyük bir vaaz(u nasihat), inananlar için de iyi bir öğüt gelmiştir.” Sâlih zatlardan birisi şöyle söylemiştir: “Yaşanmış hikâyelerin dinleyiciler üzerinde gerçekleşen tesiri, diğer yollarla gerçekleşen tesirden daha kâmil ve etkileyicidir. Bu sebeple yaşanmış hikâyeler ve kıssalar, Allâh’ın ordularından bir ordudur ki Allâh-u Teâlâ onlarla ârif olma yolundakilerin kalbini sabitleştirir, güçlendirir.” Âyet-i kerîmenin ifade ettiği “Büyük bir vaaz-u nasihat” olacağını ümit ettiğimiz ibret dolu kıssaların anlatıldığı bu eserin, şeriat ve tarikattaki noksanlarımızın ve kusurlarımızın telâfisine vesile olmasını Cenâb-ı Hak’tan niyâz ediyoruz. Üstâdımız Mahmud Efendi Hazretleri şöyle buyurmuştur: “Kâmil bir mürşidi bulduktan sonra iş tamam değil, bu defa da onu (hakkı ile) dinlemek lazım.” Mahmud Efendi Hazretleri’nin ilmî ve amelî fazîletleri ile bir ömür buyunca yaptığı hizmetleri, kendisini tanıyanlar nezdinde yakînen bilinmektedir. Bu hizmetlerin semereleri ise inkâr edilemez bir hakikat olarak gözler önündedir. Nitekim Mahmud Efendi Hazretleri, hafızlığını yaptığı altı yaşından itibaren cemaatle namazı hiç bırakmamış, farzlar, vacibler, sünnetler şöyle dursun, İslâm’ın en küçük bir edebini dahi terk etmeye razı olmamıştır. Günlük uykusu birkaç saati geçmeden bütün vakitlerini ilme, zikre ve tebliğe sarf eden Mahmud Efendi Hazretleri, binlerce hoca, on binlerce talebe yetiştirmiş ve milyonları Ehl-i Sünnet yolunda şuurlandırmaya muvaffak olmuştur. O, Horasan erenleri, Mâverâünnehir ulemâsı ve Buhârâ meşâyih-ı kirâmının Anadolu’ya gelerek başlattıkları tasavvuf temelli hidayet ve irşad yolunu devam ettirmiş, Selçuklu ve Osmanlı ile devletleşen bu anlayışın en mükemmel bir mümessili olmuştur. 2009 senesinde Şâm-ı Şerîf’i ziyareti sırasında kendisi şerefine ulemâ meclisi tertip edilmiştir. Bunun ardından 2010 yılında milyonlarca Müslüman’ın üyesi olduğu Hindistan Haydarâbâd Diyobend âlimleri heyeti tarafından, Muhammed Kasım en-Nânûtevî Hazretleri adına Mahmud Efendi Hazretleri’ne “İslâm’a Üstün Hizmet” ödülü takdim edilmiştir. 2011 senesinde ise, Kâbe-i Muazzama’nın tavaf alanını kaplayan elli bine yakın ihvânıyla büyük bir umre yapmıştı. İşte bu uluslararası organizasyonların görüntülerinin sosyal medya aracılığıyla dünyaya yayılmasının ardından İslâm âleminin kendisi hakkında bilgi edinme talebi artmıştır.7 Tarikata yeni intisab eden mürîdânın da oldukça ziyadeleşmesi ve hakkında yeterli bilgiye sahip olma imkânını her zaman bulamaması, Mahmud Efendi Hazretleri hakkında kâfi derecede malumat içeren bir eser hazırlanmasını elzem kılmıştır. Bu vesile ile bir an önce süratli bir çalışmaya giriştik ve ilk olarak;2010 senesinde Efendi Hazretlerimize takdim edilen “İslâm’a Üstün Hizmet Ödülü”nün öncesinde muhtasar bir eser hazırlamaya muvaffak kılındık. Daha sonraki süreçte ise bu çalışmayı biraz daha faydalı hale getirmeye gayret ederek, hem ilave bilgiler içeren, hem de görsel olarak eski günleri yâd eden bir eser hazırlamış, bu çalışmayı daha sonra Arapça diline de çevirerek hizmete sunmuştuk. Bu eser, muhtasar da olsa gerekli malumatı içermekte, halen yurt dışından gelen özellikle Arap ulemâsına hediye edilmektedir. Bununla beraber uluslararası camiada, Mahmud Efendi Hazretleri ile ilgili istenilen bilgiye sosyal medya üzerinden de ulaşılabilmesi için Türkçe, Arapça, İngilizce, Rusça, Almanca, İspanyolca, Özbekçe ve Kazakça dillerinde bir tanıtım sunumu hazırladık. Her ne kadar kemâlâtı ile kendini ispatlamış olan bu zâtı anlatmaya yeterli olmasa da, en azından kendisini tanımak isteyenlere hitap edeceğini ümit ettiğimiz daha geniş bir eser hazırlamak gerektiğini müşâhede ettik. Bu kıymetli zâtın uzun yıllar yanında bulunarak üzüntüsüne ve sevincine ortak olan; talebe, hoca, ihvan ve hizmet edenleri, ondan birçok hikmet, fazilet ve kerâmet gibi husûsiyetlerin zuhûruna şâhit olmuşlardı. Kıymetli, bir o kadar da imtihan dolu bu günleri, hayırla ve gözyaşı ile yâd eden hocalarımızı ve ihvânımızı sohbetlerde dinliyor veya muhtelif yerlerden okuyarak hasbelkader istifade ediyorduk. Efendi Hazretlerimizin hizmetkârları olarak, huzur ve hikmet dolu bu hayatın daha tertiplice nesilden nesile aktarılabilmesi için kapsamlı bir çalışma başlatarak çıktığımız uzun yolculuklar neticesinde ulaştığımız hocefendiler, ihvan ve sevenleri ile röportajlar yaptık. Bununla beraber daha eklenebilecek birçok malumatın olduğu kanaatindeyiz. Siz değerli okurlarımız veya tanıdıklarınızın elinde, bu esere yeni baskılarında katılabilecek malumat olabilir. Bunları bizimle paylaşmak sûreti ile bu eserin daha kapsamlı bir hale gelmesi noktasında sizler de bu kıymetli çalışmada katkı sahibi olabilirsiniz.8 Gâyemiz; sonraki nesillere, kaynağından sâfi bir şekilde hazırlanmış eser bırakabilmektir. Tâ ki onlar da bu kutlu kapının füyûzâtından istifade edebilsin ve bu yolda hevesleri daha da ziyade olsun. Tüm bunlarla beraber elinizdeki 2 ciltlik bu eser için “Efendi Hazretlerimizin hayatındaki her merhaleyi tek tek anlatıyor.” diyemeyiz. Nitekim daha eklenecek çok şeylerin olduğu bilinci ile çalışmalarımızı devam ettirmekte, henüz kendileri ile mülakat yapamadığımız hocaefendi ve ihvanımız ile görüşmelerimizi sürdürmekteyiz.
682.92 ₺ -
Envarül Aşikin Aşıkların Nurları
Başta Anadolu coğrafyası olmak üzere bütün Osmanlı topraklarında en çok okunan ve sevilen eserler arasına girmiş olan bu kitap, Allâh yolunda seyrü sülük etmek isteyen dervişlerin yol haritası niteliğindedir. Allâh-u Teâlâ'nın ilk yarattığı şey olan Kâinâtın Efendisi'nin (s.a.v) nurundan itibaren bütün yaratılış merhalelerinin anlatıldığı eser, cennet halkının ele alındığı bölümle sona erer. Bu da gösteriyor ki varlığın “Kün (ol)” emri ile başlayan yolculuğu, ahirette-ki menzillerden geçtikten sonra nihayete erecektir. Bu yolun her durağında yolcunun nelerle karşılaşacağı, nasıl hareket etmesi gerektiği, yol tehlikeleri, yolcuya gereken edepler, yol azığı vb. konular güzel örneklerle ve yaşanmış olaylarla ama hepsinden önemlisi tertemiz ve akıcı dille anlatılır.
300.00 ₺ -
Geliştiren Anne Baba
ÇOCUĞUNUZ BİR KEZ ÇOCUKLUK YAŞAYACAK; BU DÖNEMİ ONUNLA DOYA DOYA YAŞAYIN. Bir anne, bana yolladığı mektupta şöyle diyor; “Çok yorgun ve sorumlulukların altında ezilmiş hissediyorum. Annem kendi dönemlerinde böyle bir yılgınlık hissetmediklerini, bu kadar sabırsız ve öfkeli olmadıklarını, bizi seyrederken bile yorulduğunu söylüyor.” Bir başkası da şöyle yazmış; “Otuz yaşında yaklaşık 4,5 ay sonra baba olacak bir baba adayıyım. Bugüne kadar geçen süre içinde baba olacağım düşüncesi üzerinde çok durmadığım için birçok şeyin farkında değildim. Ancak bugün bu düşünce üzerinde ilk adımımı attım ve daha ilk adımımda büyük bir eksik ile yola çıktığımı fark ettim. Bu sanki kutuplara keşfe giden kâşifin yanında soğuktan koruyucu kıyafetlerini almaması gibi bir hisse benziyor.” Yetişen her yeni kuşakla birlikte, onları yetiştiren anne ve babalardan da beklentiler artıyor. Toplumun gelişmesi için öncelikle ailede demokratik bir yapı kurulması şart. Bunun yolu da anne ve babaların geçmişten gelen korku kültürü kalıplarından kurtulmaları ve onur eşitliğine inanan sağlıklı gelişmiş bireyler yetiştirmeleri… Geliştiren Anne-Baba olmak için kendinizi ve çocuğunuzu tanımanız, beklentilerinizi, niyetinizi keşfetmeniz; değerlerinizi ve aile ilişkinizi sağlıklı tutmanız önemli. Bilen, anlayan, seven gözlerle yaşama bakmak kendi elinizde… Güler yüzlü, sakin, güvenen, hayata, ailesine şükür duygusu içinde bakan bir anne, bir baba olmak çocuklarınıza verebileceğiniz en büyük armağandır. Çocuklar böyle bir armağanı hak ediyorlar. DOĞAN CÜCELOĞLU
196.00 ₺ -
-
Beş Şehir
Beş Şehir'in asıl konusu hayatımızda kaybolan şeylerin ardından duyulan üzüntü ile yeniye karşı beslenen iştiyaktır. İlk bakışta birbiriyle çatışır görünen bu iki duyguyu sevgi kelimesinde birleştirebiliriz. Bu sevginin kendisine çerçeve olarak seçtiği şehirler, benim hayatımın tesadüfleridir. Bu itibarla onların arkasında kendi insanımıza ve hayatımızı, vatanın manevi çehresi olan kültürümüzü görmek daha da doğru olur.
210.00 ₺ -
-
Kuranı Kerimde Geçen Otuz Yedi Tehlilat
Kurân-ı Kerîmde Geçen ve Bütün Hastalıkların Şifâsı ve Belâların Defi İçin Okunacak Otuz Yedi (37) Tehlîlât (Kelime-i Tevhîd) Kur’ân-ı Kerîm’i bizlerin maddî-mânevî şifâsı için inzâl buyuran Allâh-u Te‘âlâ’ya sonsuz hamd-ü senâlardan ve: “Şifâsını Kur’ân’dan aramayana Allâh-u Te‘âlâ şifâ vermesin.” (es-Süyûtî, Câmi‘u’l-ehâdîs, rakam:23853, 21/407; el-Kurtubî, et-Tefsîr, 10/315; ‘Alî el-Müttakî, Kenzü’l-‘ummâl, rakam:28106, 10/9) buyuran Rasûlüllâh (Sallâllâhu Aleyhi ve Sellem) Efendimiz’e, Ehl-i Beyti’ne ve sahâbesine sınırsız salât-ü selâmlardan sonra! Herkesin mâlûmu olduğu üzere; zikirlerin en fazîletlisi Kelime-i Tevhîd’dir ki tehlîl de Kelime-i Tevhîd söylemekten ibârettir. Ulemânın tesbîti vechile; Kur’ân-ı Azîmüşşân’da 37 âyet-i kerîmede Allâh-u Te‘âlâ’dan başka ilâh bulunmadığını ifâde eden tehlîl zikri mevcuttur. İmâm-ı Beyyûmî ve Hâdimî (Rahimehumellâh) gibi bâzı ulemâ bunları okumanın bâzı havâs ve fazîletlerini beyân etmişlerdir. Abdülhakîm (Rahimehullâh) bu tehlîlâtı evliyânın kutbu Seyyid Ahmed er-Rifâ‘î (Kuddise Sirruhû)dan rivâyet etmiştir. Ahmed Zıyâüddîn Gümüşhânevî (Kuddise Sirruhû) da bütün evliyânın ve ulemânın hızb (vird)lerini cem ettiği 2000 sayfalık “Mecmû‘atü’l-ehzâb” isimli eserinin 1. cildinin 290-294. sayfalarında bu âyetlerin tümünü bâzı ilâvelerle berâber cem etmiş ve bu virde “Hızbü Tehlîlâti’l-Kur’âni’l-‘Azîm” ismini vermiştir. İşte biz bu risâlede sizlere bu hızbi, havâssını ve mânâlarını zikredeceğiz. Allâh-u Te‘âlâ cümlemizi bu tehliller hürmetine maddî-mânevî her türlü sıkıntıdan ve hastalıktan halâs eyleyip Kelime-i Tevhîd ile çene kapamayı bizlere nasîb eylesin. Âmîn!
82.50 ₺ -
Alıştırmalarla Mecmuatun Nahiv
Mecmuatu'n-Nahiv, 2 ana bölümden oluşuyor. Birinci bölümde Avamil ikinci bölümde ise İzhar metinleri yeni dizgileriyle, çok yönlü alıştırma türleri ve Türkçe hap bilgilerle verildi. Kitapta yer alan alıştırma türleri: çoktan seçmeli, bulmaca, tercüme, boşluk doldurma, eşleştirme, soru-cevap. Eserde Arapça metinler için çeşitli boyutlarda Traditional Arabic, Türkçe metinlerde ise çeşitli boyutlarda DIN kullanıldı. İkinci renk olarak mavi tercih edildi, Arapça ifadeler ve zeminler bu renkte kullanıldı. Almalı mı? Öncelikle bu usülle eğitim yapan tüm kurumlara, metinlere alıştırma eklenmiş olması nedeniyle derslerde okutulması adına tavsiyemizdir. Tek başına hiç bilgisi olmayan bir kardeşimiz için, desteksiz olarak çalışmak uygun olmayacaktır. Danışabilecek bir hoca yahut destekleyici Türkçe izahlı bir kitap eşliğinde tek başına da çalışılabilir.
502.50 ₺ -
Kızılelma 1 Kayı Boyundan Cihan Devletine
Osmanlı askerlerini vermiş olduğu söze rağmen diri diri toprağa gömen Timur, nasıl bir mutasavvıf olarak kabul edilebilir? Mülkiyette ortaklığı savunan ve buna kadınları da dahil eden Şeyh Bedreddin kime ve hangi ölçülere göre kahramandır? Tarih ne hikâye ne masal ne de efsanedir. Tarih hamasetle de anlaşılamaz. İnsan tarihi ile kavgalı olduğu müddetçe gerçek kimliğini ve aidiyet duygusunu oluşturması hiçbir zaman tam anlamıyla mümkün değildir. Kişi tarihini inkâr ile entellektüel olamayacağı gibi yanlışların üzerinin örtülmesi ile de gerçekçi olamaz. O halde tarihe bakış nasıl olacaktır? Doğruların doğru kaynaktan alınması ve gerçeklerle yüzleşmekten korkmayarak ama bizi aslımızdan koparmadan özümüzle buluşturarak. Bu şimdi olmayacaksa ne zaman olacak?
156.00 ₺ -
Miftahul Arabiyye Arapça Öğretim Seti Konuşma ve Dinleme
Miftah serisi 16 yaş ve üzeri yetişkinler için hazırlanmıştır. Konular ve işleniş biçimi hem lise hem üniversite çağındaki öğrencilere hitap etmektedir. Miftah serisi deneysel bir dil öğretim setidir. Kitap olarak yayınlanmadan önce içeriği derslerde okutulmuş, artı ve eksi yönleri tespit edilmiş ve düzenlemeler bir ekip çalışmasıyla yapılarak hazırlanmıştır. Arkasında tecrübe olan bir öğretim serisi, Miftahu’l-Arabiyye. Seride dilin temel becerileri olan konuşma, dinleme, okuma ve yazma alanları net olarak birbirinden ayrılmış, her becerinin gelişimi için çok sayıda görsel ve işitsel malzemeden yararlanılmıştır. Kitabın dinleme bölümlerini telefonunuza yükleyeceğiniz bir kare kod (QR) uygulamasıyla dinleyebilirsiniz. Arapçayla ilgili hiçbir tecrübesi olmayanlar düşünülerek sıfırdan ileri seviyeye kadar toplam beş seviyeden oluşuyor. Setin her seviyesi Avrupa Dilleri Ortak Çerçeve Programı (CEFR) dikkate alınarak titizlikle hazırlanıyor. Her seviyeye ait iki kitap bulunmakta. Bu kitaplardan biri konuşma ve dinleme becerilerine; diğeri ise okuma ve yazma becerilerine yönelik. Bu sayede hangi dil becerinizi geliştirmek istiyorsanız ona göre kitap seçme avantajına sahipsiniz. Setin temel parçası olan ders kitapları tamamlandıktan sonra tamamlayıcı olarak çalışma kağıtları, sınav kağıtları, internet sitesi ile set daha güçlü hale gelecek.
360.00 ₺ -
İslam İlmihali Ezber Kitabı Dini Bilgiler
İlaveli Baskıdır Müfredat Dualar - Sureler İnsanımızın ve evlatlarımızın dinini öğrenme hususunda hassasiyeti olmasına rağmen çok geniş olan dini konuların çabucak kavranamaması gibi nedenler, bizleri bu eserin hazırlanmasına teşvik etmiştir. Biz de bu durumu göz önüne alarak hacim olarak küçük fakat içerik olarak bir Müslüman’ın hayatı boyunca bilmesi ve ezberlemesi gereken konuları, ezberlenebilmesi kolay olacak bir şekilde bu kitapta toplayabilmeye gayret gösterdik. Bu eser birçok dini bilgiler kitapların içeriğinden derlenmiş ve yüzlerce talebe üzerine uygulanarak geliştirilmiştir. Temel bütün konular ele alınmış; kısa, sade, akılda kalıcı olması için örnek kelimeler az sayıda ve özenle seçilmiştir. Zamanı kısıtlı olan günümüz insanı için bu eserin önemli bir boşluğu doldurması ve İslam eğitimine yeni bir boyut kazandırarak katkı sağlayabilmesi temel gayemizdir. Birbirine eşit sayılan 75 derste her biri yarım saatlik düzenli bir program çerçevesinde çalışılarak, günde 1 veya 2 ders ile 3 veya 1.5 ay gibi kısa bir sürede bitirilebilir (ezberlenebilir). Gerek her bölümden ayrı ayrı, gerek her dersten birer sorularla tekrar tekrar sınavlar yapılabilir. Ezberleme programı için kitabın sonunda ezber takip tablosu da yer almaktadır.
105.00 ₺ -
Ruhul Beyan Tefsiri Tercümesi 30-2 Cilt
Bu kıymetli eserin yazarı Şeyh İsmail Hakkı Bursevi Hazretleridir. Büyük keşif ve kerametler sahibi bir velidir. 1650-1725 yılları arasında yaşamış Bursa’da vefat etmiştir. Her biri ortalama 200 sahife olan 106 kıymetli eserin yazarı büyük bir alimdir. İsmail Hakkı Hazretleri bu tefsiri yazmasının sebebini şöyle anlatıyor: “Manevi babam Muhyiddin-i Arabi Hazretlerinin yardım ve delaleti ile bir gün rüyamda Resülüllah Efendimiz bana ikramda bulundular. Arkamı sığayıp tatlı bir ifade ile “Ümmetim için bir tefsir yaz “ diye emir buyurdular. Bunun üzerine Allahü Teala’dan Ve resülüllah Efendimizin ruhaniyetinden yardım isteyerek bu tefsiri yazdım. İsmail Hakkı Bursevi Hazretleri bu kıymetli tefsirini Bursa Ulu cami kürsüsünden Cemaate anlatarak 12 senede tamamlamıştır. Tercüme 1-16. cilt: Ömer Faruk Hilmi (Urfa- İmamı Azam Ebu Hanife Camii İmam ve Hatibi- Arapça Farsça Mütercim) Tercüme 17-27. Cilt: Osman Şen (İmam - D.İşl. Başk. Rize ihtisas Kursu) Tercüme 28-29.-29,1- 29,2.30-30,1-30,2 Cilt: Abdulkadir Dedeoğlu
420.00 ₺ -
Bir Ömür Böyle Geçti Hayatım ve Hatıralarım
Güzel insanlar bir bir öte dünyaya göçüp gidiyorlar. Geçmişte bıraktıkları hoş bir seda, onlar için sadaka-yı cariye oluyor. Yazdıkları eserler, yetiştirdikleri talebeler, onlar göçüp gitseler de, onların hep güzel hatırlanmalarını sağlıyor. Böyle güzel insanların, hatıralarını yazmaları gerçekten sonradan gelenler için büyük bir nimet. Örneğin rahmetli Ali Ulvi Kurucu’nun hatıraları, her okunuşunda insanı geçmiş iklime götürüyor, tarihe taşıyor, yaşadıkları güzel mekânları hatırlatıyor. Yazılmış her hatıra, tarihe düşülen bir not mesabesindedir. Sonraki nesillere bırakılmış tarihî vesikalardır. Bu gerçekliği her hatıra okuduğunuzda hissediyorsunuz. Nureddin Boyacılar Hoca da tarihe not bırakan, hatıralarını vesika olarak kendisinden sonrakilere bırakacak isimlerden…
142.00 ₺