-
Müslümanlık İnce İnsanlıktır
Tasavvuf, bugünün insanına ihtiyacı olan en büyük şeyi yani sevginin nasıl talim ve meşk edileceğini söyler. Müslümanlık İnce İnsanlıktır, Ömer Tuğrul İnançer’in Hakk’a ayna olan nutuklarından seçilmiş bir demettir. Fiziken aramızdan ayrılsa da Tuğrul İnançer, yazdıklarıyla bugün de gönüllerimize hitap etmeye; sosyal, ekonomik ve kültürel meselelerimize ışık tutmaya devam ediyor. Onun her satırı geçmişin zarafetini yansıtırken bugünün Müslümanına da dinî ve ahlaki meselelerin önemini yeniden hatırlatıyor. Tekke ve zaviyelerde asırlardır diri tutulan nezaket ve zarafetin örneklerini yaşayarak gösteren İnançer bu kitabında, evlilikten faize, ana-baba hakkından evlat hukukuna, ibadet ahlakından sosyal sorumluluklara, para ile imtihandan adalet ve zulüm dengesine kadar pek çok konuda kalıplaşmış yanlışlara karşı inananları daha dikkatli olmaya davet ediyor; zihinleri berraklaştırıp ezberleri yeniden düşünmeye çağırıyor. Tüm bunları kendine özgü, nüktedan ama her zaman dobra ve uyarıcı üslubuyla yapıyor. Dileriz ki bu eser, hakikatin sesine tercüman olan Tuğrul İnançer’in irşad halkasının genişlemesine vesile olur.
182.00 ₺ -
Nasihatname
Ehlisünnet akîdesinin itikatta imamlarından olan İmam Mâtüridî’ye izafe edilen eserlerin tanınması ve gün yüzüne çıkarılması son derece önemlidir. Bunların arasında geçen Pendnâme ve devamında yer alan Münâcât, Farsça yazılmış risale türü eserlerdir. Metinlerin içeriği geniş ölçüde Mâtüridî’nin görüşleriyle örtüşür. Nasihatnâme adıyla yayınladığımız bu eser, on bölüm şeklinde tasnif edilmiş ve her birinde dinî/ahlâkî tavsiyelere yer verilmiştir. Farsçası ile mukabeleli olarak neşrettiğimiz eser, İmâm Mâtüridî üzerine yapılan çalışmalara ve onun anlam dünyasını tanımaya katkı sağlamayı hedeflemektedir.
169.50 ₺ -
Kuran Tarihi
Kur’an-ı Kerim müslümanların inancına göre mahza hakikatin ifadesi olan Allah kelamı, O’ndan insanlığa nazil olmuş evrensel bir vahiydir. Bu yüzden müslümanlar on dört asırdır bu metnin indiği şekliyle muhafaza edilmesi ve tek bir harfinin bile tahrifata uğramaması için üzerlerine düşeni yapmışlar, onu yazının en güzel formlarıyla kayda geçirmiş, ezberlemiş ve her vesileyle tilavet etmişlerdir. Ortaçağlardan günümüze kadar Kur’an metninin vahyedilişi, vahiy katiplerince tespit edilişi, ezberlenmesi, toplanması ve derlenmesiyle ilgili olarak müslümanların zihninde çeşitli kuşkular doğurmayı hedefleyen çeşitli saldırılar söz konusu olmuştur. Amaç elbette ki Kur’an-ı Kerim’in –haşa- Allah’tan indirildiği şekliyle günümüze ulaştığı inancını sarsmaktır. Müslümanlar bu metnin Allah’ın koruma garantisi altında olduğuna yürekten inanmaktadırlar. Ancak bütün bu ithamlara bilimsel ölçü ve ölçütlere uygun cevaplar vermek, böylece hepsini boşa çıkarmak da müslüman bilginlerin görevidir. M. Mustafa A’zami’nin Kur’an Tarihi adlı eseri bu görev bağlamında büyük önem taşımakta ve alanına yapılmış abidevi bir katkı olarak değerlendirilmektedir. Eser vahyedilişinden derlenmesine kadar Kur’an metninin tarihini derin bir vukufla ortaya koymakta, bunu yaparken Eski ve Yeni Ahit metinlerinin tarihiyle mukayeseli bir çözümleme yürütmektedir. Bu bakımdan eser hem Kur’an metninin otantikliğine yönelik ithamları geçersiz kılan bir reddiye, hem Kur’an metnine dair tarihsel bilgilerin ayrıntılı bir çözümlemesi, hem de Kitab-ı Mukaddes metni hakkında alimane bir inceleme niteliği taşımaktadır.
450.00 ₺ -
Hicazda Yıkım ve Kıyamet Karmatîler
Sene 930… Mekke ahalisi ve hacılar için kıyameti andıran bir hac dönemi… Bahreyn’den yola çıkan Ebû Tâhir el-Cennâbî önderliğindeki Karmatî ordusu, önce binlerce hacıyı ve Mekkeliyi kılıçtan geçirdi, ardından da Müslümanlar için en mukaddes nesnelerden Hacerülesved’i çalarak Bahreyn’e götürdü. Bu, Karmatîlerin Hicaz’da yarattığı tek korku faaliyeti değildi. Karmatîler, temelde İslâm dünyasına zulüm ve adaletsizliğin hâkim olduğunu iddia ediyor, eşitlik ve adalet vaadiyle mülkiyeti bile paylaşmayı öngörüyordu. Bu yolda atacakları her adım, işleyecekleri her cürüm, alacakları her can mübahtı. Bazı dönem yazarları, onların namaz ve oruç gibi ibadetleri terk ettiğini, cünüp gezdiklerini, içkiyi helal kıldıklarını aktarıyor, Mekke’de taş üzerinde taş bırakmadan tüm camileri yerle yeksan ettiklerini söylüyorlardı. Karmatîlerin faaliyetlerinin aşırılığı, dönem kaynaklarının abartılı üslubuyla katmerlenmiş, Karmatîliğin esas doktrinleri, siyasi hamleleri ve politikaları efsanelerle örülü bir sis perdesi ardına çekilmiştir. Bu perdenin ardına elini ilk uzatan, ünlü İslâm tarihçisi ve müsteşrik Michael Jan de Goeje’dur. Bu eseriyle konuyu akademik bir zemine taşıyan Goeje, her ne kadar bu konuyu 100 seneden uzun bir süre evvel akademik bir hüviyete kavuştursa da konu hâlâ yeterli ilgiyi görmemiş durumda. Türkiye’deki Karmatî çalışmaları da istisnaları saymazsak Goeje’un çok daha gerisinde. Halil Kaya’nın Fransızcadan mahirane bir şekilde Türkçeye kazandırdığı Hicaz’da Yıkım ve Kıyamet: Karmatîler başlıklı bu kitap, Türkiye’de Karmatîler hakkında yapılacak çalışmalarda mihenk taşı olacak.
83.60 ₺ -
Bedeviler ve Vehhabiler
John Lewis Burckhardt tarafından kaleme alınan "Bedevîler ve Vehhâbîler" adlı eser, Arap Yarımadası’nın çeşitli bölgelerinde yaşayan bedevî kabilelerin ve Vehhâbîlerin detaylı bir incelemesini sunarak, bedevî topluluklarının yaşam tarzı, sosyal düzeni, gelenek ve görenekleri ile Vehhâbî hareketinin siyasi ve dinî yapısını ele alır. Eserde ayrıca Vehhâbî hareketinin kuruluşu, yargı yönetimi, gelir kaynakları, askerî işleri ve Osmanlı İmparatorluğu’yla mücadeleleri ele alınır. Vehhâbîlerin Mekke ve Medine’yi nasıl ele geçirdikleri, Mehmed Ali Paşa’nın Bedevî ve Vehhâbî kabilelere karşı seferleri ve bu süreçte yaşanan diğer önemli olaylar ayrıntılı olarak anlatılır. Suriye Çölü’nde yaşayan bedevî kabilelerin sınıflandırılmasını yapan Burckhardt, bu kabilelerin mevsimlik göçlerini, sosyal yapılarını, yaşam biçimlerini ve Vehhâbîlikle ilişkilerini de gözlemler. Dahası, bazı önemli kabilelerin yaşam tarzları, giyim kuşamları, silahları, beslenme biçimleri, sanatları, dinî ibadetleri, evlilik ve boşanma âdetleri, idare ve yargı usulleri gibi konuları da detaylarıyla ele alır. Bu yönüyle eser, okuyucuya, Arap Yarımadası’nın zengin kültürel mirası ve tarihi hakkında da doyurucu bilgiler verir.
247.00 ₺ -
Nakşibendilik
Nakşibendilik hakkındaki bu eser, konunun dünya çapında uzmanlarından olan Hamid Algar’ın bir omur suren araştırmalarını ortaya koyuyor. Tarikatı teorik/irfani, siyasi, sosyolojik ve tarihi bakımlardan kapsamlı bir incelemeye tabi tutan bu eser, her biri belirli bir noktayı derinliğine inceleyen makalelerden meydana geliyor. Eserin en önemli yönlerinden birisi, İslam dünyasının baştan başa kat edilmesiyle elde edilen gözleme dayalı bilgilerle desteklenmiş olmasıdır. Bir diğer özelliği de, Nakşibendiliğin Osmanlı devrinden günümüze gelinceye kadar ülkemizdeki seyrini özel bir dikkatle incelemesi ve Türkiye’nin din, tasavvuf ve devlet ilişkilerine dair çok önemli katkılar sunmasında yatıyor.
442.50 ₺ -
Hadislerle Tasavvuf
Tasavvuf, İslam ümmetini derinden etkileyen dinî ve sosyal unsurlardan biridir. Bu özelliği bakımından geçmişte de günümüzde de varlığı inkâr edilemez bir gerçektir. Bütün İslami ilimlerde olduğu gibi tasavvufi hayat ve düşüncenin de Kur’ân’dan sonra ikinci kaynağı Hz. Peygamber’in (s.a.v.) sözleri, tavsiyeleri ve yaşama şekli olan sünnetidir. Yaşanan bir hakikat olarak tasavvufun anlaşılmasında, Kur’ân’ın nasıl yaşanması gerektiğini ortaya koyan hadislerin son derece önemli bir rolü vardır. “Hz. Peygamber’in hayatında tasavvufi ilkeler olabilir mi?” diye sormak bile abestir çünkü bizzat peygamberlik müessesesi, tasavvufi hayatın en mükemmel şekilde yaşanmış hâli ve tasavvuf yoluna tabi olanların takip ettiği nümune-i imtisaldir. Tasavvuf erbabı her işinde nebevî sünnetin ayak izlerini takip etmeyi şiar edinmiştir. Bu eser, tasavvufun prensiplerinin hadisler esas alınarak değişik yönleriyle yorumlandığı bir çalışmadır. Müellif Eşref Ali Tânevî eserinde, önce tasavvufi prensiplere konu olan hadisleri ele almakta, sonra bu hadislere bağlı kalarak uyulması gereken tasavvufi prensipleri ortaya koymaktadır. Bu çalışma hadislerin anlaşılmasında izlediği nevi şahsına münhasır yöntemiyle kendi sahasında tek olma özelliğine sahiptir.
270.00 ₺ -
Sohbetlerle Hac ve Umre
Hac ve umre; bir mübarek sefer, gönüllerin hasretiyle yandığı kutlu yolculuk… Hac ve umre; en hikmetli, ihtişamlı ve görkemli ibadetlerden biri… Mahşer provasında, dünyanın her yerinden insanların aynı anda hareket ettiği kulluğun temsiliyeti.. Hacca ve umreye gideceklerin hazırlık safhasında mutlaka okuması gereken bu eser, hac ve umreyle ilgili her biri emsalsiz sohbetlerden, makalelerden oluşuyor. Prof. Dr. M. Es'ad Coşan Hocaefendi'nin hac ve umrenin bütün rükûnleri usul ve âdâbı hakkındaki konuşmalarını; hatıralarıyla hac esnasındaki sohbetlerini ve makalelerini içeren 544 sayfalık bu kapsamlı eser yeni başucu kitabınız olacak. Bu kıymetle eserde, hacca ve umreye gideceklerin hazırlık için istifade edeceği sorular ve cevaplarını da sohbet tadında okuyacaksınız. Bu eser merhum Prof. Dr. M. Es'ad Coşan Hocaefendi'nin hac ve umre ile ilgili konuşmaları ve bir kısmı da bizzat kendilerinin hacda ve umredeyken hacılara hitaben yaptığı konuşmalardan derlenerek hazırlanmıştır. Mahmud Es'ad Coşan Vakfı ilmi heyeti tarafından titiz bir edisyon çalışması ile gözden geçirilen bu eser her müslümanın kütüphanesinde olması gereken bir temel eserdir. Aynı zamanda hacca ve umreye gidecek olanların gitmeden önce hazırlık olarak okuyacakları kitapların başında yer alır.
262.50 ₺ -
Alemi İslam Yazıları
DAHA YAKINDAN VE DOLAYSIZ… Âlem-i İslâm Yazıları, Taha Kılınç’ın kaleme aldığı makalelerden derlenmiştir. Bu çerçevede, arşivde bulunan 600’den fazla yazı titizlikle taranmış, kitaplaşmasında fayda görülenler ilgili başlıkların altında bir araya getirilmiştir. Yazıların sıralamasında kronoloji gözetilmeyerek, anlatımın ahengine uygun bir bütünlük yakalanmaya çalışılmıştır. Üslup ve ifadeye ise müdahale edilmemiştir. Uzun yıllardır, her boyutuyla İslâm coğrafyasına odaklanan Taha Kılınç, bir yandan konuyla ilgili kitap ve makaleler yazarken, diğer yandan seyahatlerini de yoğun biçimde sürdürmektedir. Bu yöntem sayesinde teorik bilgiyle sahada akmakta olan pratik hayatı buluşturmaya çabalayan Kılınç, çalışmalarının temel hedefini “Sınırlarımızın ötesinde yaşananları, meraklı ve ilgili bakışların dikkatine sunmak” olarak tarif etmektedir. Âlem-i İslâm Yazıları’nın, Türkiye’de İslâm dünyasının daha yakından ve dolaysız biçimde tanınması yolunda mütevazı bir rehber olmasını dileriz.
429.97 ₺ -
Hanefi Mezhebi ve Kavramları
Elinizdeki bu eserde sistematiği oturmuş mezheplerden biri olan Hanefî mezhebi konu edilmiştir. Hanefî mezhebiyle alakalı genel malumatları içeren ve mezhebin olmazsa olmazlarını özetleyen bu kitap beş ana bölümden oluşmaktadır: - Mezhep ve Hanefî Mezhebinin Önde Gelen İmamları - Hanefî Mezhebinin Teşekkülü ve İçtihat - Kitabiyat - Istılahlar - Âlimler Mezhep bölümünde; mezheplerin tabii süreci, ashab-ı hadis–ashab-ı rey ve beş Hanefî imamının kısaca bilgileri verilmiştir. Hanefî mezhebinin teşekkülü bölümünde; Ebû Hanîfe'nin içtihad usulü, mezhep âlimlerinin tarihçeleri, tevilleri ve tabakâtı işlenmiştir. Kitabiyat bölümünde; tefsir kitapları, telif edilen kitaplar, Hanefî mezhebinin akaid, fıkıh, metin ve muhtasarları, menzum, şerhler, haşiyeler, ta'liller, ihtilaf kitapları, ferâiz kitapları, bir konuya has kitaplar, kavâid-i fıkhiyye kitapları, usûl-i fıkıh kitapları, tefsir kitapları ve hadis kitapları zikredilmiştir. Istılahlar bölümünde; hükümler, âlimler, kitaplar, meseleler, eşya ve müesseselerle ilgili geniş olan ıstılahlar ve rumuzlara yer verilmiştir. Âlimler bölümünde; birinci asırdan on beşinci asra kadar gelmiş geçmiş birçok âlim tarihine göre sıralanıp birtakım malumatlar verilmiştir.
161.00 ₺ -
Kütübi Sitte Hadis Ansiklopedisi 18 Cilt Takım
Tercüme ve Şerhi Buhari, Müslim, Tirmizi, Ebu Davud, Nesal, İbn-i Mace ve Muvatta’da mevcut bütün hadisler Ortak Hadislerin bir defa alınmasıyla, her hadisin altında hangi kitaptan alındığı kaydedilmek suretiyle tertip edilmiştir Günümüz Türkçesi, konularına hakim bir kalemden şerh Geniş bir konu, yer ve isim indeksi 7338 hadisle tam ve tekmil bir külliyat
7800.00 ₺ -
Kalbin Sırları
“Kalp bir kale gibidir. Şeytan onu ele geçirmek için her an fırsat kollamaktadır. Onun oraya girmesini engellemek için her an uyanık bulunmak, onun giriş yerlerini kapatmak veya oralarda nöbetçi bulundurmak gerekir. Kaleyi iyi tanımayanlar bu işi yapamaz. Bu görev her Müslüman için farzdır. Şeytanın sızma yollarını bilmeksizin kalbi ona karşı savunmakta başarıya ulaşılamaz. Şeytanın kalbe girmek için kullanacağı yollar ve sızma yerleri kulun bir takım sıfatlarıdır. Bunlar çoktur.” Asrının müceddidi Hüccetü’l-İslam İmam Gazalî bu kitabında “kalp” kelimesini merkeze alıyor. Kalbin mahiyetini, özelliğini, kime ve neye nasıl yönlendirilmesi gerektiğini açıklıyor.
84.00 ₺ -
Dilin Afetleri İmam Gazali
İmam Gazâlî (rah), dilin insan hayatındaki yerini ve gücünü ahlâkî bir bakış açısıyla ele alır. Dilin, doğru kullanıldığında insanı yükselten, yanlış kullanıldığında ise kişiyi felâketlere sürükleyen bir araç olduğunu vurgular. İmam Gazâlî (rah), Kur’an ve hadislerden örneklerle dilin, toplum üzerindeki olumsuz etkilerini, fitne, yalan ve gıybet vb. dilin afetleriyle ilişkili tehlikeleri açıklar. Bu eser, dilin doğru ve ölçülü kullanılmasının insanın dünya ve ahireti üzerindeki önemini hatırlatırken, Müslümanlara dilin sorumluluğunu öğretmeyi amaçlar.
75.00 ₺ -
Din İşleri Yüksek Kurulu Fetvalar Yeni
Değişen hayat şartları içinde çözüm bekleyen yeni meselelerin ortaya çıkması, içtihat ehliyetine sahip âlimleri, söz konusu meselelere çözüm aramaya sevk etmiştir. Müctehit âlimlerin ürettiği bu çözümlerin ve ictihadi yaklaşımların adı olan fetva, Hz. Peygamber döneminden itibaren Müslümanların dini hayatının düzenlenmesi ve yönlendirilmesinde etkili olmuş ve fıkhın güncelliğinin muhafazasında önemli rol oynamıştır. Elinizdeki bu eser; Din İşleri Yüksek Kurulunun öteden beri verdiği fetvalardan oluşan arşiv müktesebatının baştan sona taranıp, seçilenlerin, hüküm, üslup ve delilleri bakımından ele alınarak, gerekli güncellemelerle yeniden yazılmasıyla ortaya çıkmıştır.
256.00 ₺ -
Soruların Peşinde 1
* Bir yaratıcı var mı? * Varsa bunun Allah olduğunu nereden bileceğiz? * Allah’ı görmüyorum, neden inanayım? * İman, sorgusuz inanç mıdır? * Her şeyi Allah yarattıysa Allah’ı kim yarattı? * Fizik kanunları ilah olabilir mi? * Allah kaderimi yazdıysa benim suçum ne? * Allah merhamet sahibi ise kötülükler neden var? * Gayri müslim ülkelerde doğanların durumu ne olacak? Ateizm ve deizme dair bu ve benzeri sorulara cevapların yer aldığı bu eser; inanç ile akıl arasındaki köprüyü kurarak şüpheleri gidermeyi ve şüpheye düşen kalpleri huzura kavuşturmayı hedefliyor. Varoluşsal sorularınıza yanıt ararken, okuyucuyu İslam’ın sunduğu derin ve mantıklı bakış açısıyla tanışmaya ve akleden kalbin rehberliğinde bir yolculuğa çağırıyor.
252.00 ₺ -
Bir Başka Adıyla Ahlak Suresi
İbrahim Oruç, kelimeler ve mesajlar çerçevesinde incelemelerine Hucurat Sûresi ile devam ediyor. Müslümanın edep, ahlak ve hadd sınırlarını bildiren sûreden, günümüz hayatına alacağımız mesajlar.
192.50 ₺ -
Bir Fincan Arapça
Bir Fincan Arapça, Muarrib'in sosyal medya içeriğini oluşturan güzel ve özlü sözleri ve daha fazlasını ihtiva eder. Onunla, kahvenizi keyifle yudumlarken, arkadaşlarınızla muhabbet ederken, yoğun dilbilgisi derslerinin aralarında, Arapçanın gönüle hitap eden yönünü keşfedeceksiniz. Ayet ve hadisler; edebiyatçılar, bilginler, liderler ve fikir önderlerinden sözler, atasözleri, film replikleri, şiirlerden ve kitaplardan alıntılarla size bazen tebessüm ettirecek, bazen bir özeleştiriye sebebiyet verecek; bazen sizi geçmişe götürüp, gelecek adına umutlandıracak; bazen de bir ah çektirecek. Bir Fincan Arapça sizi iki dilli keyifli bir yolculuğa çıkartırken, tercümelerin nasıl yapıldığına kafa yoracak ve kelime dağarcığınızı zenginleştirmeye fırsat bulacaksınız.
140.00 ₺ -
Mizahlı Arapça
İbrahim Oruç'un kaleminden, Mizahi yaklaşım ve akılda kalıcı örneklerle Arapça dilbilgisi özeti. Nedir Bu Nasara Zeydun Amran? Arapçada “Nasara Zeydun Amran” diye bir söz vardır ve anlamı, ‘’Seven sevdiğiyle güzelleşir’’ şeklinde çok naif değil mi?’’ sorusuyla sosyal medyada dolaşıma sokulan bir cümle olmuştur. Bu cümle, kısa sürede birçok kullanıcı tarafından paylaşılmıştır. Bunun ardından kimileri bunu, ‘’Seven sevdiğiyle güzelleşir’’ şekliyle doğru sanarak paylaşmış, kimileri de doğru çevirisinin bu olmadığını söylemiştir. Bizler de bunun üzerine “Nasara Zeydun Amran”, “Seven Sevdiğiyle Güzelleşir” değil, “Zeyd, Amr’a yardım etti” demektir’’ şeklinde kaşe yaptırarak doğrusuna temas etmeye çalıştık. :) Bütün bunların yanında halbuki; • Seven sevdiğine yardım ederek ikisi de güzelleşir. • Seven zaten sevdiğine ve diğer kimselere yardım ederek güzelliği egemen kılabilir. • Seven, sevdiğine sevdiği için yardım ederek güzelleşmeyi hedef haline getirmeyi hayatında temel ölçü olarak kabul etmiştir. • Sevgiyle güzelleşmeyen insan yoktur, ola ki böylesine denk gelirseniz ona “Nasara Zeydun Amran” hikayesini anlatın, o da güzelleşecektir.
192.50 ₺ -
114 Ayet Mesaj
Kitap, Kur'ân-ı Kerim'de verilen farklı ve önemli mesajları ihtiva etmektedir. Âyet-i kerimelerde geçen bazı kelimeler, köklerine inerek farklı bir bakış açısı ile değerlendirilmiş; buradan hareketle de âyetlerin bizlere mesajlarına yönelik çıkarımlar yapılmıştır. Kur'ân-ı Kerim'den, bünyesinde Arapçanın da anlam zenginliğiyle birçok mesaj barındıran 114 âyet-i kerime titizlikle seçilmiş ve işlenmiştir.
175.00 ₺ -
Notlar
İbrahim Oruç Hoca'nın kaleminden, Arapça kelimelerden hayata, insana ve ruha dair, ayet ve hadislerle örneklendirilmiş sosyolojik ve psikolojik mesajlar içerir. Notlar kitabı, İbrahim Oruç'un Arapça kelimelerin derin anlamlarına doğru çıktığı yolculuğun giriş bileti mahiyetinde. Arapçanın Dehlizleri, Arapça Türkçe Kardeşliği ve Hz. Yusuf Kıssası kitaplarını okuyanlara ve dahi bu yolculuğa henüz giriş yapacak olanlara tavsiyemizdir.
140.00 ₺ -
Hz Yusuf Kıssası 111 Ayet 111 Mesaj
HZ. YUSUF KISSASI "111 AYET & 111 KISSA", Muarrib'in 33. eseri. İbrahim Oruç Hoca'nın kalemiyle, Yusuf'un (a.s) kıssasından, surede geçen ayetlerde tercih edilen kelimelerin derin anlamlarından hareketle, hayata dair mesajlar... İbrahim Oruç Hoca'nın kelimelerin derin anlamlarına başlattığı yolculuk Yusuf suresi ile devam ediyor. Arapçanın Dehlizleri ve Arapça-Türkçe Kardeşliği'nden sonra Hz. Yusuf Kıssası "111 Ayet ve 111 Mesaj" eserinde suredeki ayetlerde tercih edilen kelimelerin derin anlamlarını, ince mesajlarını inceleyerek, günlük hayatımıza ışık tutacak mesajları derliyor. Kitap çift sütunlu, büyük puntolu ve renkli altnot tasarımıyla okuyucuya yorulmaksızın bir okuma keyfi sunmayı amaçlamaktadır.
525.00 ₺ -
Kuran Dili Arapça
Kuran Dili Arapça, Muarrib'in 33. yayını. Eser, Hüseyin Küçükkalay Hocamızın 1969'da ilk baskısı yapılan en meşhur eserlerinden. Çalışma, Arapça öğretimini yerine, Arapçaya akademik bir bakış sunma amacı güderek hazırlanmıştır.
227.50 ₺ -
Et Tahbir
et-Tahbîr li ‘İlmi’t-Tefsîr: Celâlüddîn es-Süyûtî (ö. 911/1505) tarafından, Abdurrahman b. Ömer el-Bulkînî’nin (ö. 824/1421) Mevâkıʿu’l-ʿUlûm adlı eseri esas alınarak Kur’ân ilimlerine dair kaleme alınan eserdir. et-Tahbîr li ‘İlmî’t-Tefsîr, Allâme Süyûtî’nin Ulûmu’l-Kur’ân alanındaki ilk çalışmasıdır ve 872 (1467-68) yılında tamamlanmıştır. ET-TAHBÎR Lİ ‘İLMİ’T-TEFSÎR’İN YAZILIŞ SEBEBİ VE TARİHİ İmam Suyûtî, ilim tahsili döneminde, geçmiş âlimlerin hadis ilmi hakkında yaptıkları gibi Kur’ân ilimlerinin türleri üzerine de bir kitap yazmamış olmalarına şaşırmıştır. Daha sonra, hocası Kâfîyecî’nin et-Teysir fî Kavâ‘id ‘İlmi’t-Tefsir adlı eserini görmüş ve ondan bir nüshasını almıştır. Kitabın hacmini küçük bulmuş hatta şöyle demiştir: “Bu, susuzluğumu gidermedi ve beni asıl maksada ulaştıracak bir yol göstermedi.” Daha sonra Celâleddin el-Bulkînî’nin Mevâkı‘u’l-‘Ulûm min Mevâkı‘i’n-Nücûm adlı eserine muttali olmuş ve onun düzenli, açıklayıcı, çeşitli ve güzel bir tertip ile yazılmış, hoş bir eser olduğunu görmüştür. Mevâkı‘u’l-‘Ulûm kitabını incelemesi, onu et-Tahbîr li ‘İlmi’t-Tefsîr adlı kendi eserini yazmaya teşvik etmiştir. Bu kitabında Bulkînî’nin Mevâkı‘u’l-‘Ulûm min Mevâkı‘i’n-Nücûm eserinde zikrettiği konuları ele almış ve faydalı eklemeler yapmıştır. et-Tahbîr li ‘İlmi’t-Tefsîr kitabını 872 (1467-68) yılında tamamlamıştır. Daha sonra Kur’ân ilimleri üzerine geniş kapsamlı bir kitap yazma fikri zihnine gelmiştir. Bu kitapta, ayrıntılı bir şekilde konuları ele almayı ve tam bir araştırma yöntemi izlemeyi planlamıştır. Bu alanlarda daha önce derinlemesine çalışılmamış olduğunu düşünmüştür. Ancak Zerkeşî’nin el-Burhân adlı eserini işitmiş, onu (temin ederek) incelemiş ve bundan çok memnuniyet duymuştur. Bu eser, Suyûtî’nin içinde sakladığı eseri yazma azmini artırmış ve hedeflediği eseri oluşturma konusunda kararlılığını pekiştirmiştir. Böylece, 878 (1473) yılında el-İtkân adlı eserini kaleme almıştır. Bu tarihe göre, et-Tahbîr li ‘İlmi’t-Tefsîr kitabının yazımı ile el-İtkân arasında altı yıl bulunmaktadır. ET-TAHBÎR Lİ İLMİ’T-TEFSÎR’İN HAZIRLANIŞI 1. İki ana nüshaya mukabele edilerek tahkik edildi. Ayrıca (tahkikte) yardımcı nüshalarda dikkate alındı. 2. Nüshalar arasındaki önemli farklar belirtildi. 3. el-İtkân başta olmak üzere önemli kaynakları olan Bulkînî’nin Mevâkı‘u’l-‘Ulûm min Mevâkı‘i’n-Nücûm gibi eserlerle karşılaştırıldı; önemli farklar ve ilmî ihtilaflar belirtildi. 4. Metin, imla işaretleriyle düzenlenerek ayrıntılı bir şekilde tashih edildi; özellikle hadîs-i şeriflerin, şiirlerin ve garip (anlaşılması zor kelimelerin) doğru yazımına (harekelenmesine) özen gösterildi. 5. Metinde geçen âyetlerin referansı, metnin içinde köşeli parantezler arasında verildi. 6. Kıraatler, doğru bir şekilde kıraat kitaplarından belgelendi. 7. Hadisler ve eserlerin kaynakları belirtildi. 8. Meşhur olmayan şahsiyetlerin kısaca hal tercümesi yapıldı. 9. İlmi meseleler üzerine, açıklama gerektiren yerlerde ta‘lik atıldı. 10. Kitabın başında dirâse zikredildi, sonunda ise ilmi fihrist ilave edildi.
350.00 ₺ -
Hakikat Yolunda
Çağımız insanı bunalım içinde. Çünkü Fıtratı zorlayan ve bozan işler yapılmıştır, yapılmaktadır. İnsanî değerler örselenmiş, maddeye ve açgözlülüğe dayalı dünyevîleşme yaygınlaşmıştır. İhtiyaçlar mübalağa edilmiş, “ihtiyaçların sınırsızlığı” varsayımı, doyumsuzluğa yol açmıştır. Hızlı ve yaygın iletişim ortamında, her an “bip” mesaj ve telkinlerinin şaşırttığı insanlar aynı havuza doluşmuşlar, kıyasıya dil-hâl-fiil-çıkar kavgası ediyorlar. Tarih bu kesitlerin tekrarıyla doludur. Kur’ân- Kerîm haber veriyor: “Sizden önce(ki milletlerin başından) nice olaylar gelip geçmiştir. Yeryüzünde gezin dolaşın da (Allah’ın kānunlarını) yalan sayanların sonunun nasıl olduğunu bir görün.” (Âl-i İmrân, 3/137) Her doğan temiz bir fıtrat üzere doğar. O fıtrat, Allahü Teâlâ’ya kul olmanın şifrelerini taşır. Bozulmamış fıtrat, dünyevîleşmenin empoze ettiği enfüsî ve âfâkî putlara geçit vermez. Ama aileden başlayarak, yakın ve uzak çevremiz, eğitim-öğretim kurumları, medya mecraları ile küresel çapta maruz kalınan telkinler dünyevîleşmeyi öne çıkarmaktadır. Dünyevileştikçe hırsımız ve hızımız artmakta, mutsuzluk ivme kazanmaktadır. Bir çıkış yolu bulamaz isek, âyet-i kerîmede bildirilen ebedî hüsran kaçınılmaz olacaktır. Akıllı ve reşit bütün insanlar DEĞERLER ve EYLEMLER adını verdiğimiz süreci yaşarlar, karar verirler, sorumluluk alırlar. Şöyle ki; Vahiy -- Din -- Ahlâk -- DEĞERLER -- İlkeler -- EYLEMLER Herkes bu süreçte kendine yer bulabilir, irdeleyerek yeniden konumlanabilir, temiz fıtratına dönüş yapabilir. Dünya hayatını yaşarken, ebedî hayatı için saâdet tohumları ekebilir. Ne ekersek onu hasat edeceğiz… Kitap bu konuları açıp sergileyerek farkındalığı artırmaya, herkesi kendini yeniden konumlandırmaya, harekete geçmeye ve ebedî saâdete davet etmektedir.
231.00 ₺ -
İsa Guci Mantık Dersleri
Düşünme yetisi insanoğluna bahşedilmiş en mühim nimettir. Diğer bütün nimetler de ancak onun sayesinde fark ve idrak edilir. Fakat bu nimeti güzel kılan dağınık, düzensiz, hatalı, nakıs düşüncelerin “doğru düşünmek” kıvamına ulaşmasıdır. Çünkü insan doğru düşünmekle, kendini, varlığını, varlığı ve hâlikini idrak eder. Bu yol ancak doğru düşünme sayesinde yürünebilir. Düşüncelerimizi muhakemelerin hatalarından arındırmadan, tefekkür mesaisinde düşüncelere ilişen illetleri tespit etmeden, istidlallerimizde fasit olanla sahih olanı teşhis etmeden “doğru düşünmek” ne yazık ki mümkün olmayacaktır. Mantık işbu düşünce terbiyesinin en kadim yolu, en güçlü disiplinidir. Bu âletten istifade etmeden düşünmek ve imal-i fikretmek mümkünse de düşüncelerimize karışan hataları dakik olarak tespit etmek maalesef mümkün olmaz. Tam da bu nedenledir ki İmam Gazâlî el-Mustasfa’da “mantık bilmeyenin ilmine itimad olunmaz”, Mi’yarü’l-İlm’in başında ise “bu mizanda tartılmayan ve bu miyar ile ölçülmeyen her istidlal bozuktur” der. Çünkü düşünce sürecine arız olan kusurları ancak bu ilmi bilen anlar.
217.50 ₺ -
Neden İman Ederiz
İman, kalpte önce beyaz bir parıltı olarak belirir. Kul salih ameller işledikçe bu parıltı büyür ve artar, sonunda kalbin tamamı bembeyaz olur. Hz. Ali İslâm, insanın hem aklına hem kalbine hitap eden, hayatın her yönünü kapsayan bir kulluk çağrısıdır. Bu çağrı sadece bilgiyle değil bilinç, yöneliş ve iç dünyada gerçekleşen bir değişimle tamamlanır. Dolayısıyla kulluk, sadece dışa yansıyan davranışlardan ibaret değil, insanın içinde adım adım inşa edilen bir süreçtir. Bu yolculuğun ilk ve en önemli adımı, inancın sağlam temeller üzerine kurulmasıdır. Çünkü doğru bir inanç olmadan ibadetler yönünü bulamaz, ahlaki olgunluk ise kalıcı hâle gelemez. İşte elinizdeki bu eser, bu yolculuğun ilk ve en temel adımını ele almakta, sahih inancın ne olduğunu, nasıl yerleşeceğini ve insanın iç dünyasında nasıl karşılık bulması gerektiğini açıklamaktadır. Bu kitapta Allah’ın sıfatlarından kadere, nübüvvetten ahiret gününe kadar birçok temel akâid meselesi sade ama derinlikli bir üslupla ele alınmıştır. Neden İman Ederiz? başlığıyla Türkçeye kazandırılan bu bölüm, Gazzâlî’nin başyapıtı İhyâu Ulûmi’d-dîn eserinin İbadat kısmından seçilmiş ve Dr. Kutbeddin Akyüz’ün titiz çalışmasıyla okuyucuya sunulmuştur.
105.00 ₺ -
Hakiki Mutluluğun Sırrı
Marifet ne çok şey bilmek ne de lafı çoğaltmaktır. Marifet, kalbin Rabbini tanımasıdır. Büyük İslam düşünürü İmam Gazzâlî’nin İhyâu Ulumi’d-din eserinden sonra herkesin anlayabileceği bir sadelikle kaleme aldığı Kimyâ-yı Saâdet, klasik İslam düşüncesinin ahlak, tasavvuf ve nefs terbiyesi alanındaki en etkili metinlerinden biri olmuştur. Gazzâlî bu eserinde, dinî ilimlerin zahiri ile yetinmeyip onları ruhi bir temellendirmeyle buluşturma gayretindedir. Bilginin hikmete, ibadetin ihlasa, ahlakın davranışa dönüşme gerekliliği üzerinden bir mutluluk reçetesi sunar. Bu yönüyle Kimyâ-yı Saâdet, İslam düşünce geleneğinde bilginin pratiğe dönüştüğü nadir örneklerden biridir. İnsanın saadet arayışının ve ruhsal dönüşümünün kadim rehberi olan Gazzâlî’nin bu zamansız eserini, Farsça aslından Dr. Serhat Gültaş herkesin anlayabileceği akıcı bir dille çevirdi. Hakiki Mutluluğun Sırrı ismiyle Türkçeye aktardığımız Kimyâ-yı Saâdet serimizin ilk kitabıyla bu ölümsüz eserin bölümlerini kitaplar halinde yayına hazırlamaya devam edeceğiz.
105.00 ₺ -
Soru Cevaplı Temel İslam İlmihali
Bu Eser, Hanefi mezhebinde mensup kardeşlerimizin günlük hayatta en çok ihtiyaç duyduğu ilmihal bilgilerini, sade ve anlaşılır bir uslüpla anlatmayı amaçlamaktadır. İbadetlerimizi bilinçli şekilde yerine getirebilmemiz için gerekli olan fıkhi hükümler de açıklayıcı bir dille ele alınmıştır. Rabbimizden niyazımız, güzel bir kabul ile öğrendiğimiz bilgileri hayatımıza tatbik ederek dünya ve ahiret saadetini kazanmaktır.
122.50 ₺