-
Hadislerde Ramazan ve Oruç
İslam medeniyetini anlamak için kuşkusuz İslamın müslüman hayatında ve tarihinde oluşturmuş olduğu etkiye bakmak gerekir. Bu etki kendisini ibadetlerde, kurumlarda, düşüncede ve manevi hayatta belirgin kılmıştır.İşte Armağan Kitaplar bu anlama faaliyetini gerçekleştirmek için yayınlanmaktadır. Peygamber Efendimiz (s.a.s.)in hayat-ı seniyyelerini incelediğimizde ve hadis-i şerifleri tetkik ettiğimizde, Ramazan ayını en mükemmel tarzda değerlendirdiğine şahit oluruz. Yakınlarına ve ashabına da Ramazan ayını ihya etmeyi tavsiye buyurduğunu müşahede ederiz. Elbette bizler de Kuranın muhatapları ve Rasûlullahın ümmeti olarak Ramazan ayının kıymetini takdir etmeliyiz. Bunun en güzel yolu, Kuran ayetlerinin ve hadis-i şeriflerin bize çizmiş olduğu doğru yolu kendimize rehber edinmektir.
39.00 ₺ -
Kuranda Temsiller
İslam medeniyetini anlamak için kuşkusuz İslamın müslüman hayatında ve tarihinde oluşturmuş olduğu etkiye bakmak gerekir. Bu etki kendisini ibadetlerde, kurumlarda, düşüncede ve manevi hayatta belirgin kılmıştır.İşte Armağan Kitaplar bu anlama faaliyetini gerçekleştirmek için yayınlanmaktadır. Bütün insanlığa son ilahi mesaj olan Kur´ân-ı Kerim, bir çok bakımdan mu´cizedir. Onun mu´cizevi yönlerinden biri de, getirdiği temsillerde görülür. Etkili, güzel anlatımıyla muhataplarını hayran bırakan Kur´ân-ı Kerim, meselelerini temsiller kullanarak anlatır. Kur´ân, en derin meseleleri temsillerle insanların anlayışları seviyesine indirir.
26.00 ₺ -
Kuran Kılavuzu
İslam medeniyetini anlamak için kuşkusuz İslamın müslüman hayatında ve tarihinde oluşturmuş olduğu etkiye bakmak gerekir. Bu etki kendisini ibadetlerde, kurumlarda, düşüncede ve manevi hayatta belirgin kılmıştır.İşte Armağan Kitaplar bu anlama faaliyetini gerçekleştirmek için yayınlanmaktadır. Kurân-ı Kerim, estetik ve hissî yönelişlerimizi etkilemiş; edebî, görsel ve sesle ilgili sanatlarımıza yön vermiştir. Kurân için, medeniyetimizin ruhu dense yeridir. Ancak, geçirdiği süreç sonucu Türk toplumu, İslâmı oldukça esnek bir değerler sistemine, bir gelenekler ve alışkanlıklar kümesine dönüştürmüş gözükmektedir. Bu süreçte, Türk toplumunun Kurân algısında da önemli kırılmalar meydana gelmiştir.
26.00 ₺ -
Kur’ân’a Göre İdeal Mümin
İslam medeniyetini anlamak için kuşkusuz İslamın müslüman hayatında ve tarihinde oluşturmuş olduğu etkiye bakmak gerekir. Bu etki kendisini ibadetlerde, kurumlarda, düşüncede ve manevi hayatta belirgin kılmıştır.İşte Armağan Kitaplar bu anlama faaliyetini gerçekleştirmek için yayınlanmaktadır. İnsan dünyaya gelmekle, varlık alanına çıkmakla, ahiret boyutuyla birlikte sonu olmayan bir hayatı hak etmiş olur. Bu yüzden, insan olarak var olmak, sahip olunabilecek nimetlerin en büyüğüdür. Sonsuza uzanan yaşamında insan için asıl gaye ise mutluluğu yakalayabilmek ve ideal insan olabilmektir. Bu açıdan dünya hayatı ona sunulan tek fırsattır.
26.00 ₺ -
Çağdaş İnkarcılık
İslam medeniyetini anlamak için kuşkusuz İslamın müslüman hayatında ve tarihinde oluşturmuş olduğu etkiye bakmak gerekir. Bu etki kendisini ibadetlerde, kurumlarda, düşüncede ve manevi hayatta belirgin kılmıştır.İşte Armağan Kitaplar bu anlama faaliyetini gerçekleştirmek için yayınlanmaktadır. Günümüzde kılıktan kılığa giren inkârın teşhisinin daha güç hale geldiğinden bahsedebiliriz. Öyle ki piyasada kurtlar adeta kuzu postuna bürünmüş vaziyettedir. Eğer şeytanın en büyük marifeti hakkı batıl, batılı da hak suretinde göstermek ise, her halde tarihin hiçbir döneminde şeytan günümüzde olduğu kadar araç ve yöntem bolluğuna sahip olmamıştır.
26.00 ₺ -
İslâm İnancında Gayb Alemi
İslam medeniyetini anlamak için kuşkusuz İslamın müslüman hayatında ve tarihinde oluşturmuş olduğu etkiye bakmak gerekir. Bu etki kendisini ibadetlerde, kurumlarda, düşüncede ve manevi hayatta belirgin kılmıştır. İşte Armağan Kitaplar bu anlama faaliyetini gerçekleştirmek için yayınlanmaktadır. Gayb âlemi her zaman insanların ilgisini çekmiştir. Bu nedenle tarihin her devrinde peygamberler dışında da bu âlemle irtibatlı olduğunu iddia eden insanlar çıkmıştır. Kâhin, arrâf, müneccim, büyücü, şifa dağıtıcı, şifreci gibi değişik adlarla ortaya çıkan insanlar gaybdan haber verme, şifa dağıtma ve tabiata tasarrufta bulunma iddiasında bulunmuşlardır.
26.00 ₺ -
İslamda Dünya Ahiret Dengesi
İslam medeniyetini anlamak için kuşkusuz İslamın müslüman hayatında ve tarihinde oluşturmuş olduğu etkiye bakmak gerekir. Bu etki kendisini ibadetlerde, kurumlarda, düşüncede ve manevi hayatta belirgin kılmıştır.İşte Armağan Kitaplar bu anlama faaliyetini gerçekleştirmek için yayınlanmaktadır. Bireysel ibadetlerimizden insan ilişkilerimize kadar bütün manevî dünyamız temelde bir kaygının izlerini taşır: Âhiret. Allah Teâlâ ile karşılaşacağımız ve ömrümüzün hesabını vereceğimiz bu uhrevî düzlem hem kaygı hem de cazibe merkezi olarak bütün inananların kulluk bilincinin en derinlerinde yer almaktadır. Ne var ki içinde yaşadığımız ve bütün kuşatıcılığı ile bizi çepeçevre saran dünya hayatı, kimi zaman âhiret bilincimizi örselemekte ve ne acıdır ki kimi zaman da adeta unutturmaktadır.
32.50 ₺ -
Cennetin Yolu Ana babaya İtaat
İslam medeniyetini anlamak için kuşkusuz İslamın müslüman hayatında ve tarihinde oluşturmuş olduğu etkiye bakmak gerekir. Bu etki kendisini ibadetlerde, kurumlarda, düşüncede ve manevi hayatta belirgin kılmıştır.İşte Armağan Kitaplar bu anlama faaliyetini gerçekleştirmek için yayınlanmaktadır. Ana-babaya ihsanda bulunmak, onlara itaat ve hizmet etmek, cenneti kazandıran iyi amellerin başında gelir. Annelerin, çocukları için neler çektiklerine, nelere katlandıklarına bakıldığında, sırası geldiğinde aynı ilginin onlara da gösterilmesi gerektiği daha iyi anlaşılır. Onlar cenneti bize bir gül demeti gibi sunan vasıtalardır. Onların vasıtasıyla cennete uzanmak, bir güle uzanmak kadar yakın; ya da kaybetmek, bir gülü elinin tersiyle itmek kadar kolaydır.
5.53 ₺ -
Düşünce ve Kültürde Tasavvuf
İslam medeniyetini anlamak için kuşkusuz İslamın müslüman hayatında ve tarihinde oluşturmuş olduğu etkiye bakmak gerekir. Bu etki kendisini ibadetlerde, kurumlarda, düşüncede ve manevi hayatta belirgin kılmıştır.İşte Armağan Kitaplar bu anlama faaliyetini gerçekleştirmek için yayınlanmaktadır. İslâm Târihinde ve özellikle de Türk-İslâm târihinde, yönetim mekanizmaları, sosyal hayat anlayışı, insan ve diğer varlıklarla ilişkiler, mîmârî, güzel sanatlar, edebiyat ve din bilimleri başta olmak üzere hayâtın hemen hemen bütün alanlarında tasavvufî anlayış ve bakış açısının ağırlıkta olduğu herkesin mâlumudur. Bu açıdan bütün Müslümanların hayât anlayışına yön veren en önemli unsur tasavvuf olduğunu söylemek abartılı olmaz.
84.50 ₺ -
Kur'ân Kıssaları
İslam medeniyetini anlamak için kuşkusuz İslamın müslüman hayatında ve tarihinde oluşturmuş olduğu etkiye bakmak gerekir. Bu etki kendisini ibadetlerde, kurumlarda, düşüncede ve manevi hayatta belirgin kılmıştır.İşte Armağan Kitaplar bu anlama faaliyetini gerçekleştirmek için yayınlanmaktadır. Kur´ânda kıssalara yer verilmesindeki hikmet elbette tarihi bir olay anlatmak değildir. Bu sebeple kıssalarla ilgili çalışmalarda, kıssaların öğüt veren yönlerine ağırlık verilmesi gerekir. Tabii bu, kıssalarda temas edilen olayların tarihçesini tespit etmeğe engel değildir. Ancak kanaatimize göre, bu tür çalışmalar, Kur´ân kıssaları yerine peygamberler tarihi tarzındaki eserlerin konusu olmalıdır.
9.75 ₺ -
Sufi Ahlakı
İslam medeniyetini anlamak için kuşkusuz İslamın müslüman hayatında ve tarihinde oluşturmuş olduğu etkiye bakmak gerekir. Bu etki kendisini ibadetlerde, kurumlarda, düşüncede ve manevi hayatta belirgin kılmıştır.İşte Armağan Kitaplar bu anlama faaliyetini gerçekleştirmek için yayınlanmaktadır. Tasavvuf, bir ahlâk ilmi olarak da tanımlanmıştır. Sufiler, bir taraftan İslamın ahlâka dair verilerini ele alıp incelerken bir yandan da bunların gereğini yerine getirme gayreti içerisinde olmuşlardır. Böylece hem yaşantıları hem de eserleriyle, ahlâk alanında sonraki nesillere hatırı sayılır bir miras bırakmışlardır.
26.00 ₺ -
Gündemdeki Tartışmalı Dini Konular
Dini yoğunluğun ve coşkunun normalin üstünde olacağı mevsimlerde, tartışmaların basın-yayın yoluyla gündeme getirildiğine ve ilmi birikimleri, alanlarının uzmanlarınca yeterli bulunmayan, ancak medyanın takdimiyle ilahiyatçı-yazar kodu ile çıkarılan insanlar arasında ekranlarda yüksek seslerle münakaşa havasında tartışıldığına şahit olmaktayız. İşte bu eser; Müslüman toplumların gündemini sık sık işgal eden ve her düzeyden insanı ilgilendiren; ibadet ve aile hayatımızla ilgili yüz kadar konu ele alınarak, gerek tarih içinde, gerekse günümüzde bu konularla ilgili olarak yapılmış tartışmalar sonucu oluşmuş görüş ve yorumlar objektif bir şekilde aktarılmış, ecdada küfretmeden, şahsi kanaatimiz ortaya konmuş, kutsal metinlerden günümüz sorunlarına nasıl çözümler üretilebileceği gösterilmeye çalışılmıştır.
162.50 ₺ -
Nesillerin El Kitabı
Sen, gaye arkadaşım, hısımlığın ve nesep yakınlığının da ötesinde telakki ettiğim asıl kardeşim!.. İlmin ve imanın, kafasını ve gönlünü imar ettiği sen, İslâm hakikatini tadan ve başkalarına da tattırmayı şiar edinen ideal insan sen!.. Ben diyorum ki sen çok, pek çok sorumlusun ve eğer bunu idrak ediyorsan büyük, hem de pek büyüksün! Bu sorumluluk ile bu idrak daima yanyana bulunduğu ve birbirinin âmili olduğu takdirde sen dünyada da âhirette de mutlusun!
6.18 ₺ -
İslam Felsefesine Giriş
"İslâm felsefesi her şeyden önce bir felsefedir. İslâm medeniyeti ve genel felsefe tarihi içinde kritik roller üslenmiş bir mirası temsil etmektedir. Bu mirasa bir giriş olan bu çalışma, onun ortaya konulması için yapılmış çalışmalara müracaatla vücud bulmuştur. İslâm kültürünü biçimlendirmede on asırdan fazla kritik bir rol oynamış olan felsefî gelenek, son derece zengin, bir o kadar da ileri düzeyde etkin ve büyük ölçüde özerk bir entelektüel harekettir. Ne yazık ki bu gelenek Doğuda da Batıda da yeteri kadar bilinmemektedir. Doğuşundan itibaren geliştiği medeniyette de zaman zaman meşruiyet problemiyle karşılaşan bu düşünce, söz konusu medeniyetin en çok ihmal edilen ve olumsuz yargılarla değerlendirilen düşünce dinamiklerinden birisi olmuştur ve olmaya da devam etmektedir. Bu durumun en önemli sebeplerinden biri İslâm felsefesi hakkında çalışan oryantalistler tarafından oluşturulan yargılar ise de, bunun hala devam ettirilmesi, son dönemlerdeki onun değerini ortaya koyan bilimsel çalışmalara rağmen, hakkındaki çalışmaların belli bir düzeye ulaşmamış olmasıdır (Dimitri Gutas, 2004:170-171)."
11.05 ₺ -
Yılların Özü-Hayatım ve Hatıralarım
"Bizim yaşadığımız toplumda, genellikle hatıralar şifahi olarak nakledilir. Birkaç nesil geçtikten sonra hemen her şey unutulur. Kişi, ailesinin fertleri, onların hayat ve faaliyetleri hakkında hemen hiçbir şey bilmez. Ben de onlardan biriyim. Anne ve babamı biliyorum, dedem, babaannem ve anneanneme ulaştığım için onları da biliyorum. Fakat maalesef dedemin ve babaannemin annesi ve babası kim, isimleri ne, ne işle meşgul olmuşlar, hayatlarını nasıl ve nerede geçirmişler? Bunların hiçbirini bilmiyorum. Son günlerinde Anneannemin yüz yaşını aşkın olarak vefat eden annesi Şâkire Hanımı gördüm, ama babası kim, ismi ne, bilmiyorum. Tarihle meşgul olan bir kimse olarak, hiç olmazsa birkaç nesil öncesinin bilinmesi gerektiğine inanıyorum. Fakat bu gün ben, bu bilgilerden tamamen mahrumum. Bütün bunları düşünerek, ailemi, ailemin fertlerini ve özelliklerini, çocukluğumu, doğup büyüdüğüm memleketimi, uzun süren tahsil hayatımı, tahsil hayatı boyunca kendilerinden istifade ettiğim hocalarımı, onların hususiyetlerini, okuduğumuz dersleri, öğrencilik ve meslek ha-yatındaki arkadaşlarım ve meslektaşlarımı, karşılaştığım ve hakkında bir kanaate sahip bulunduğum kimseleri, daha sonraki nesle aktarmak ve onları bu konularda az da olsa bilgi sahibi kılmak istedim. " ..
162.50 ₺ -
Bidat Hurafe Ve Batıl İnançlar
İslâm tarihinin hemen her döneminde bidat, hurâfe ve bâtıl inançlarla mücadele konusu işlenmiş, ancak bu mücadele, bazen çok sert, bazen de çok müsamahakâr yöntemlerle yapıldığı için, beklenen sonucu verememiştir. Oysa bu konudaki mücadele, katılıktan olduğu kadar aşırı müsamahadan da uzak olmalıdır. Bunun için öncelikle dinin iyi öğretilmesi yolu seçilmeli ve bidat, hurâfe ve bâtıl inançlar hususunda ikna ve inandırıcılığa önem verilmelidir. Nitekim din, yeterince bilinmediği ve bâtıl inançların zararlarına inanılmadığı takdirde, bu bâtıl inançlar, bazı alanlarda kolaylıkla dinin yerini alacak ve bugün pek çok İslâm ülkesinde görülen manzara, gerçekte dindenmiş gibi algılanacaktır. Zira günümüzde dinin aslında olmayan pek çok yanlış inanışın, bilgisiz kimselerce dinin gereği olarak görüldüğü ve çok kere bu alanın âdetâ bir kazanç ve sömürü sektörü oluşturduğu apaçık bir şekilde ortadadır. Ülkemizde de yaygın biçimde canlılığını koruyan bu durumun, bir şekilde önlenmesi şarttır.
24.38 ₺ -
Kerbela-Kanayan Bir Yara Gönül Sızlatan Bir Facia
Bir kere Hz. Hasan ile Hüseyin Resûlullah´ın huzurunda oynarlarken Cebrail (as) gelip Hz. Hüseyin´e işaret ederek "Yâ Muhammed! Senden sonra ümmetin senin şu oğlunu öldürecektir" demiş, bunun üzerine Resûl-i Ekrem teessüründen ağlamış ve çocuğu (Hz. Hüseyin´i) bağrına basmıştı. Sonra Cebrail (as) "Yâ Resûlallah! Yanınıza şu toprağı bırakıyorum" demiş. Resûl-i Ekrem, toprağı alıp koklamış, "bu toprakta gam, gussa, belâ kokuyor!" buyurmuş ve Ümmü Seleme´ye hitaben "ey Ümmü Seleme! Bu toprak ne zaman kana tahavvül ederse bil ki o anda bu oğlum katlolunmuştur" buyurmuş. (Sahîh-i Buhârî Muhtasarı Tecrîd-i Sarîh Tercemesi ve Şerhi, VII, 253.) Ebû Eyyûb el-Ensârî Hazretleri bir gün Resûl-i Ekrem (sav)´ in huzuruna girmişti. O esnada Hz. Hasan ile Hz. Hüseyin onun yanında oynuyorlardı. Hz. Peygamber´e, "onları seviyor musun ey Allah´ın Resûlü!" diye sordu. Hz. Peygamber (sav) bu soruya şöyle cevap verdi: -Nasıl sevmem! O ikisi benim, dünyadaki reyhanlarımdır. (Zehebî, Siyeru A´lâmi´n-Nübelâ, III, 282; Suyûtî, Tarîhu´l-Hulefâ, s. 188.)
78.00 ₺ -
Meşhur Sünnetin Dindeki Yeri
Sünnetin değişik yönleriyle ilgili geçmişte İslâm aleminde çok sayıda çalışma yapılmış, değerli eserler ortaya konmuştur. Yaklaşık bir iki asırdır İslâm dünyasının yanında Batı dünyasında da bu konuda yoğun çalışmalar yapılmaktadır. Bu çalışmalarda sünnetin değişik yönleri üzerinde durulmuş, onun nasıl anlaşıldığı veya anlaşılması gerektiği incelenmiş veya tarihî bazı hususlar tesbit edilmeye gayret edilmiştir. Bazı çalışmalarda da Müslümanların sünnet anlayışlarında birtakım yanlışlıkların bulunduğu ileri sürülmüş, sünnetin Hz. Peygambere aid uygulamalar olmadığı, toplumda sonradan oluşan bir takım uygulamalar olduğu söylenmiş ve bu arada Hz. Peygamberin ve sünnetinin konumu, birçok hadisin Kurana ve akla uygun olup olmadığı tartışılmıstır
11.05 ₺ -
Çocuk Sorunları ve İslam Sempozyumu
Yaşadığımız bu dünyanın şikayet edilen sorunları hep var olagelmiştir. Bir sıralama yapılabilirse şüphesiz ilk sırayı alacak olan tek sorun vardır: İnsan. Zaman ilerliyor, nesiller değişiyor fakat "insan" hep var olmaya devam ediyor; bu devamı ise çocuk sağlıyor. Bu dönüşümde bir sonraki eleman daima çocuktur. Dönen çarkta yerini alan çocuklara göre dünyamızın bir numaralı sorun kaynağı, ya daha da büyüyecek ya da küçülecek. Dünyamızın bu en önemli sorununun günümüzdeki durumunu ve sebeplerini belirlemek ve Yüce Yaratıcının biz insanlara en son rehberliği olan Kuran-ı Kerimden ve İslam Geleneğindeki birikimden bu konuda nasıl yararlanabileceğimizi araştırmak amacıyla, Dünya Çocuk Günüyle eş zamanlı olarak, bir sempozyum düzenlendi. İşte elinizdeki bu kitap KTÜ Rize İlahiyat Fakültesi tarafından düzenlenmiş bulunan Çocuk Sorunları ve İslam Sempozyumunda sunulan bildirilerin ve yapılan tartışmaların kitaplaşmış halidir.
21.45 ₺ -
Eskimeyen Hikayeler
Gülkurusu Bardağı Taşırmadı Yirmi kişilik bir cemaat vardı. Hepsi aynı kaynaktan feyiz alıyordu. Pek incelmiş pek zarifleşmiş bulunuyorlardı. Bunlar hep birlikte meclislerinin üzerine titriyorlardı. Bir yenisi gelir de acaba ahengimizi bozar mı? diye çok korkuyorlardı. Bunun için kendi huzurlu dünyalarında yaşayan bu yirmi kişinin hallerine imrenen nice kimseler, bunların aralarına katılmak için can atıyorlardı. Fakat bunlar, onları reddediyorlardı. Nihayet bir gün bir davetsiz misafir ansızın içeri giriverdi. Hiç kimse ona karşı kaba davranmaya cesaret edemedi. Ona, hadi geldiğin yere git, diyemediler. Ancak içinde bulundukları incelik ve nezakete uygun olarak birisi kalktı, bir bardağı lebaleb su ile doldurdu ve onu oturdukları odadaki masasının üzerine koydu. Bunun mânâsı, bizim nisabımız tamamdır. Biz artık bir şahsı daha kabul edemeyeceğiz, demekti. Gelen şahıs o kişiler kadar inceldiğini göstermek için cebinden bir gül kurusu çıkardı, su dolu bardağın üzerine koydu ve gül kurusu bardağı taşırmadı. Yirmi kişi tebessüm ettiler ve sen böyle olduktan sonra kabulümüzsün anlamında başlarını salladılar.
26.00 ₺ -
İktibaslar Alıntılar
Bazı yazılar vardır, günlük konuları işler. Bunların ömürleri bir gün, nihayet bir haftayı geçmez. Bazı yazılar da vardır geçmişe ve günümüze işaret etse de zamana ve mekâna bağlı olmadan her devrin meselelerine parmak basar, dolayısıyla tazeliğini ve geçer akçe oluşunu hiçbir sûretle kaybetmez. Böyle yazılar bir müddet devrini doldurmuş yazılar arasında bulunsa, kirli raflar arasında unutulup terk edilse bile, toz toprak içinde kalmış bir altın külçesi gibi meydana çıkarılınca hemen parıldar, değerini ve önemini ortaya koyar.
22.10 ₺ -
-
İslamda Sevgi Temelinde Beşeri Münasebetler
İslam Sevgi Temelinde Beşeri Münasebetler İslâmî İlimler Araştırma Vakfı tarafından 16-17 Ekim 2009 tarihinde M. Ü. İlahiyat Fakültesi konferans salonunda İslâmda Sevgi Temelinde Beşerî Münasebetler başlıklı tartışmalı bir ilmî toplantı gerçekleştirilmiş ve bu toplantıda Kurânda sevgi; İslâmın temel kaynaklarında insan ve insan sevgisi; Allah-Peygamber sevgisi; Sahabeler arası münesebetlerde sevgi; Sevgi ve nefretin psikolojisi; Sevgi-Nefret dengesi; ilahî ve beşerî aşk; sûfîlerin sevgiye yaklaşımı, Râbia, Gazzâlî ve İbn Arabî örnekleri; Sevgiye götüren yollar ve sevgi önündeki engeller; Sosyolojik bir gerçek olarak sevgi; Sünnet ve Hadislerde sevgi; sevginin lider ve önderler açısından önemi; İman-Sevgi münasebeti; Müslümanların ötekine sevgi gösterip gösteremeyeceği; Sevgi ve dostluğun birbirinden farkı; Başkalarını kendimize benzetme gayreti yerine ötekini olduğu gibi kabul etmemiz gerektiği konuları ele alınmıştır. Toplantıda sunulan tebliğ ve müzakereler bu eserde bir araya getirilerek neşredilmiştir.
65.00 ₺ -
İslami İlimlerde Metodoloji (Usul) Mes'elesi 3
İslâmî İlimlerde Usûl Meselesi konusu, İslâmî İlimler Araştırma Vakfı(İSAV) tarafından 20032005 yılları arasında gerçekleştirilen onbir ayrı ilim dalında tartışılmış ve toplantı metinleri 2005 yılında iki cilt halinde yayınlanmıştır. Sahasının uzmanı ilim adamlarının teklifi üzerine İslâmî İlimlerde Metodoloji/Usûl MeselesiII başlığı altında 2008 yılında İslâm Hukukunda İstihsan Meselesi; Hadis, İslâm Tarihi ve İslâm Hukukunda Metin Tenkidi Meselesi; Yeni ve Çağdaş Bir Tebliğ Metodolojisi Oluşturma Meselesi konularında üç ayrı toplantı daha gerçekleştirilmiş, her üç konuyla ilgili metodoloji problemleri tartışılmış ve elde edilen neticeler bu eserde bir araya getirilerek neşredilmiştir.
18.20 ₺ -
Peygamberimizin Hitabeti
Hiç şüphe yok ki sözde sihirleyen müessir olan bir kudret vardır. (el-Buhârî, en-Nikâh: 47/, VI/137) Resûlullah (s.a.) nübüvvet ve risâlet vazifesinin gereği olarak HİKMETLE, MEVİZA-İ HASENE İLE RABBİNİN YOLUNA DAVET ve ilâhî hükümleri tebliğ maksadıyla; ciddî, samîmî, gösterişten uzak bir hitâbet örneği vermiştir. O, İDDİASIZ FAKAT MÜKEMMEL BiR HATİPTİR Gayesi hitâbet olmamakla beraber, modern hitâbette faydalı ve başarılı olan her usûl ve tekniği, Rasûlullahın, hitâbetinde kullandığını görmek mümkündür. O, kendinden sonra gelen ve samîmî dileklerle İslâma davet görevini yüklenecek olanlara; tatbiki mümkün, faydalı ve başarılı bir hitâbet tekniği bırakmıştır. PEYGAMBER EFENDİMİZİN HİTÂBETİni hazırlarken önce genel manâsıyla hitâbet konusunda yazılmış eserleri gözden geçirdik. Daha sonra hadis kitaplarından elde edebildiğimiz malzemeyi değerlendirmeğe çalıştık. PEYGAMBER EFENDİMİZİN HİTÂBETİ konusunda ilk adım diyebileceğimiz bu çalışmamız, ilerde ilim yolcularının vereceği mükemmel eserlere bir ön hazırlık mahiyeti taşırsa memnun olacağız.
130.00 ₺ -
Peygamberimizin Öğrettiği Dualar ve Zikirler
Her insan, kendi ihtiyacını daha. iyi bilir. Hangi konularda dua etmesi lazımsa onu ister, duaların mutlaka Arapça olmasıda gerekmez. Allah Teâlâ insanların gönüllerindekini, daha gönüllerine gelmeden bilir. Bu sebeple dili dönmeyenlerin, duaları rahatça telâffuz edemeyenlerin, namaz haricinde yapacakları duaları diledikleri dilden yapmaları pek tabiidir. Bir hastanın Türkçe olarak «Ya Rabbi senden şifa dilerim» demesi, bir evlâdın annesi ve babası için «Allahım, anama, babama rahmetinle, mağfiretinle muamele buyur» diye niyaz etmesi pek tabiidir. Ama ben bu duaları Kurânı Kerimde, Hadîsi şeriflerde bildirildiği gibi yapmak istiyorum, diyene de kimse bir şey diyemez. Allah Teâlâya, Peygamberinin yaptığı duayı, yine onun ağzından çıktığı gibi telâffuz ederek arzetmenin de ayrı 1 Bulunduğum bir mecliste dua eden arkadaş pek heyecanlı idi. Merhum Elmalılı M. Hamdi Yazırın tefsirinin başında verdiği bir münacatıezberlemiş onu okuyor ama Allahım, sen yoktun, ben var ettim diyordu. Fakat öyle inanıyorum ki Yüce Rabbimiz bu ifadeyi Allahım, ben yoktum, sen var ettin şeklinde kabul edecekti. bir yeri olsa gerektir. Biz dua edecek kardeşlerimize işte bu bakımdan yardımcı oluruz.
9.75 ₺ -
İslama Göre Haram Davranışlar
Harcanan her türlü çabaya rağmen haram davranışlar konusunda irili ufaklı tüm konuları bu kitapta toplayabildiğimizi iddia edemeyiz. Fakat gerek özel hayatta, gerek sosyal hayatta ve gerekse aile hayatında Müslüman'ın bilmesi gereken ve belki de pek çok kitinin hafife aldığı haram konulardan önemli olanlarını bu kitap sayfaları arasında toplamış bulunuyoruz. Öyle zannediyoruz ki; bazı konuların yüce Allah tarafından neden haram kılındığının üzerindeki sis perdesi, bu çalıma ile bir nebze olsun aralanmış olacaktır. Böylece gören gözü ve çalışan aklı olan herkes, yüce Allahın haram kıldığı şeylerle kullarını zor durumda bırakmak istemediğini, aksine insanların dinlerini, dünyalarını, canlarını, akıllarını, ahlâklarını, ırzlarını, mallarını ve genel varlıklarını korumak için bu sınırlamaları kendilerine koyduğunu bu kitapla anlamış olacaktır.
110.50 ₺ -
Ebedi Yurdumuz Cennet
Kuran-ı Kerimde Ebedi Yurdumuz Olan Cennet için; Geçici dünya hayatımız için yaptırmayı arzu ettiğimiz evimizin semtini ve planını uzun uzadıya düşünür dururuz. Coğrafya kitaplarını alır, sadece kendi yurdumuzu tanımaya çalışmakla kalmaz, ta Amerikayı, Avustralyayı öğrenmeye, tanımaya kalkarız. Bunun gerekli olduğuna da inanırız. Pekiyi ya ebedi yurdumuz olan cennet Cenneti tanımaya, Avustralyayı tanımaktan daha mı az ihtiyacımız vardır?
6.50 ₺