-
Ülker Yıldızı
Nasıl yaşarsak öyle öleceğiz ve yeniden dirilme gününde nasıl öldüysek öyle kalkacağız Ayağa Çıra Yayınlarından okuyucusuyla buluşan Ülker Yıldızı, bir annenin kendini özünü arayış hikâyesidir. Yazar, annenin serüvenini Ülker Yıldızı adını koyduğu oğlu üzerinden okuyucularıyla paylaşıyor. Genç kızlık döneminden itibaren yalnızlıkları yaşayan ve adeta yalnızlığın kızın kaderi haline geldiği süregelen bir hayat ve bu hayata dâhil olan insanlar, yaşanan olaylarla toplumsal açmazların çözümü noktasında öğüt ve örneklerle dolu bir kitap çalışması Ülker Yıldızı Fani olan şu dünya hayatında yaratılan en değerli varlık insan olmalıyken derin ve sonsuza uzanan bilinmezliği ve özünde saklı olan muamma, muğlâk görüntülü yüzlerin gizeminde kaybolmuştur. Oysaki yaratıcının yarattığı cevher ve değerlerin gün yüzüne çıkması gerekmektedir. Bu değerleri gün yüzüne çıkarmak, insanın birincil vazifesi olmalıdır. Sıradanlaşmaktan kurtulup ulvi bir amaca yaratıldığının farkına varmalıdır. Bu değerlerden habersiz öyle çok insan var ki bu insanları küçük bir dokunuşla asli mihverlerine çekebiliriz Bu ve benzeri birçok mesajı içeren Ülker Yıldızı okuyucusunu bekliyor Sade ve güzel bir anlatıma sahip kitap, şimdiden okuyucu nezdinde olması gereken yerini almaya başladı İyi okumalar
22.50 ₺ -
Yürüyelim mi Biraz
Susmalar, sorgulamalar, içinden konuşmalar Dalıp gitmeler, gülümseten, düşündüren yazılar. ** ** ** Şiirin, öyküsünün, denemenin Kısa sözlerle süslendiği doyurucu bir kitap. ** ** ** Bir sayfasından sıkılmadığınız Kendinizi diğer sayfasında bulacağınız Evet, tam da bu; Kendinizi bulacağınız, kendinizi okuyacağınız bir kitap.
90.00 ₺ -
Sözün Yazgısı
Varlığı en iyi kimler anladı? En az anlatanlardan başka Yeryüzünün işaretleriyle En çok kimler konuştu? En az konuşanlardan başka Benlik tuzağından En doğru kimler kurtuldu? Kendini en az gösterenlerden başka Sözün güzelini kimler söyledi? En fazla susanlardan başka En derin bilgiyi kimler bildi? Bilinmek için değil; Bilmek için uğraşanlardan başka…
37.50 ₺ -
-
Sen Yola Düşende
Umudu olanlara bir istasyon hayal edip bu hayali pratize ederek okuyucularına güvenli bir liman kuran değerli dostum ve kardeşim Mehmet Kızılay, Umut İstasyonundan sonra ikinci kitabı "Sen Yola Düşende" ile okuyucularıyla buluşuyor. Uzun ve titiz bir çalışmanın ürünü olan "Sen Yola Düşünce" sarf edilen edebi cümlelerden öte bir anlama sahiptir. İslami ödev ve sorumluluklarımızı da bizlere her satırında hatırlatan bu kitabı zevkle okuyacağınızı ümit ediyorum. Bazen, insanı düşünceye ve eyleme sevk edecek sebeplere ihtiyaç duyulur. Bazen tanımadığımız bir insanın söyleyeceği bir cümle, bazen bir ezgi, bazen de bir kitaptır bu sebep. Bazı kitaplar insanın hayata bakış açısını değiştirir, bazı kitaplar hayatın kendisini değiştirir. "Sen Yola Düşende" önce hayata bakış açımızı değiştirecek sonra da hayatımızı değiştirecek bir kitap. "Sen Yola Düşende" bu kitabı okuyan her bir okuyucuya tek tek hitap eden bir üslup ile hitap ediyor. Gönül dili ile yazılan kelimeler gönüllerde yankı bulur. İçinde aşk ve umut olan her eser güzeldir. Aşka ve umuda dair cümlelerin sıra selviler gibi dizildiği bu eser güzelliğini cümle aralarında peçesini kaldırarak gösteriyor. Bütün güzelliğe şahit olmak için bütün cümlelerini gönül gözümüz ile okumamız gerekiyor
22.50 ₺ -
Okuma Yazmanın Neyi Olur
Diğer ülkelerle kıyaslandığında televizyon izleme dalında bize ait rekorları kırarken, gazete tirajlarında, basılan kitaplarda ise yeni matbaa ile tanışan ülkelerden bile geri kalışımız acı bir durum ve gerçekliktir. Her 95 kişiye bir kahvehane, her 65 000 kişiye bir kütüphane düştüğü bir ülkede, bu okuma seferberliğinin ne kadar zorunlu olduğunu belirtmeme gerek var mı?
37.50 ₺ -
Arzın Kapısı Kudüs
Kitapları, televizyon programları ve gezileriyle binlerce insanı keyifli bir tarih yolculuğuna çıkaran Talha Uğurluel anlatıyor. Arzın Kapısı Kudüs ilk defa kullanılan fotoğraflar ve şehir haritasıyla sizi şehrin damarlarında gezdiriyor, tam bir görsel şölen sunuyor. Kudüs… Dünyada hiçbir şehir dinler tarihi açısından Kudüs’le yarışamaz. Üç semavi dinin de bu beldeyi aziz tuttuğunu, onun için mücadele ettiğini biliyoruz. Ya bilmediklerimiz… Anlatılmayanlar… Görülmeyenler… *İsrailoğullarını Kudüs’e taşıyan peygamber kimdi? Hz. Musa Kudüs’ü görmüş müydü? * Hz. Süleyman’ın kabri nerede? *Mardinli Artuk Bey’in Kudüs’te ne işi vardı? Kudüs Türk hâkimiyetinde neler yaşadı? *Selahaddin Eyyubi’nin Kadınlar Mescidi geçmişte Tapınak Şövalyeleri’nin yönetim merkezi miydi? *Osmanlı’yı arkadan vuran Şerif Hüseyin ve oğullarının akıbeti ne oldu? *Hitler, Yahudi sürgünü fikrini Roma İmparatoru Hadrian’dan almış olabilir miydi? *Filistin devletinin temellerini atan, Çanakkale gazisi Muhammed Emin el-Hüseyni Türkiye’ye neden kaçak girmek zorunda kaldı? Bu kitabı okuduğunuzda Taht-ı Süleyman’dan Antonia Kulesi’ne, Mescid-i Aksa’dan Kubbetü’s-Sahra’ya birçok mekânı görmüş gibi olacaksınız. Tallha Uğurluel, Arzın Kapısı Kudüs, Timaş Kitap, 978-605-08-2425-4
296.00 ₺ -
Yazının Şahitliği
Ve kitap bitmiştir. Usulca kapatır kapağı. Ama hemen bırakmaz elinden. Gözleri arka kapağındadır. ‘’Bitirdin değil mi?’’diye bir ibareye takılır gözü.Okumaya devam eder sonra: ‘’Kapağını kapadığın her şey bitti sanıyorsun,değil mi? Tıpkı göz kapaklarını kapatp görmemeye çalıştığın gibi. Hayır! Asıl okumaya o zaman başlarsın . Yarım kalmış cümleleri,söylenemeyen sözleri…. Yazılmamış ama hissettirilmiş duygular yakandan tutmuştur bir kere. Artık kapattığın tüm kapaklar bu okumaları bitiremez. Yarım kalmış bir cümlesindir.
37.50 ₺ -
Sahabe-i Güzin Bİzimkiler
Bizimkiler… Hikaye gibi,şiir gibi,roman gibi… Biraz Ebu Zer,biraz Musab,biraz Hatice… Yağmur gibi,damla gibi,deniz gibi… Uzaklardan ışıkları görülen loş şehir evleri… Yıldız,gece,ay… Aniden önümüze çıkıp dalgınlıklarımızı şaşırtan bir şafak… Altından geçmek için can atılan gökkuşağı… Yok gibi,zor gibi,var gibi… Durup dinlenilecek bir yudum sığınak … Can gibi…
41.25 ₺ -
Yitik Özgürlük
Her şey çok güzel, her şey çok iyi giderken mehtaplı gecelerin ardından kara bulutlar çöktü,şimşekler çaktı sürgün ülkenin üzerine. Ordu, bir grup generalin önderliğinde ülke yönetimini ele geçirdi. Bütün ülkeyi ilan ettikleri sıkı yönetimin demir postalları altında inim inim inlettiler. İlk attıkları adım kanlı oldu. Sonrakilerde kanla devam etti. Öyleki nergis kokuları yerini kan kokusuna, barut kokusuna bıraktı . kan kokusu ağaçlara, ormanlara, vadilere sindi;dere yatakları kimsesz mezarlar haline geldi. Yer yer insan cesetleri görülür oldu. Evler yakılıyor, köyler yakılıyor, ormanlar cayır cayır yakılıyordu. Göçler başlıyordu. Bu toprakların binlerce yıllık sahipleri, bu toprağın çocukları yerlerinden sürülüyorlardı. Ve geride sadece külleri değil, hicranları kalmıştı. İşte şimdi sıra o köylülerdeydi. Fermanları verilmişti bir kere, onlarda göç etmek zorundaydı. Çareleri kalmamıştı, iki yolları vardı;ölüm yolu yada dağlar ve vadiler; yani kaçış yolu. Ölümden, kandan, zulümden kaçış. Özgürlüğe kaçış… Ülkede yapılanan darbenin sonucunda rejimi benimsettirmek ve isyanı bastırmak için darbeciler tarafından zindandan çıkartılan Bozo, Ölüm Timinin başına geçirilmiştir. Görevleri operasyon ve eylem… Bozo’nun ajanlık tekliflerini reddedince Osman, üç kurşunla köyün ortasında öldürüldü. Evi barkı yıkıldı. Köyleri yakıldı, boşaltıldı. Ve sürgün edildi. Ailesinin ve halkının başına gelen bu trajik hadisenin hesabını sormak için adalet arayışına giren Yusuf, çözümü kurşunların patlatılmasında buldu. Tim komutanı Bozo’dan geçmişin intikamını almak için sırtında aşkın yüküyle yola çıkan Yusuf’un hazin serüveni başlar.
37.50 ₺ -
Yaşayan Kuran Hz Fatma
Hz. Fatma’yı tanımak bir anlamda İslam’ı tanımaktır, tanıtmakta İslam’ı tanıtmaktır. Hz. Fatma İslam’ın ete kemiğe bürünmüş şeklidir çünkü. Hz. Fatma’yı öğrenmek ve öğretmek İslam’ın ve Kuran’ın daha doğru anlaşılmasına vesile olacaktır. Çünkü o babası gibi yaşayan bir Kur’andır. Hz. Fatma’da Meryem’in iffeti ve adanmışlığı, Asiye’nin mücadelesi, annesi Hatice’nin cömertliği, Hz. Aişenin ilmi bir araya gelmiştir. Onun için Peygamberimiz ‘’Fatma tüm kadınların efendisir.’’buyurmuştur. ‘’İnanıyorum ki günümüz babaları kızlarıyla ilgili konumları bir kez daha gözden geçirecekler bu kitabı okuduklarında.’’ Hatice Atasoy ‘’Bu kitabı okuyanlar aslında kız çocuklarına sahip olmanın ne kadar özel bir şey olduğunu bir kez daha anlayacaklar.’’ Müge Kaya
45.00 ₺ -
Sevgili Yalnızlığım
Sevgili yalnızlığım Benim romantik prensim Ütopyalar ülkemin başkenti İçimin gergefinin usulca dokunanı Berrak, gri, koyu, açık rengi Düş gezgini yüreğimin takılıp kaldığı, hep kaldığı Kimsem Zarar Fayda Ve herşeyim Anladım ki ben sadece senle mutluyum İyiki varsın. *** O benim ihtilal çiçeğim. Kalp eyaletimin mehdisi. Tüm Alametleri tamam, sadece gelişi gülüşü eksik , bir de gözlerime bakışı ki o kıyametim olur, ölüp cennete girişim olur. *** Şimdiye kadar çalmaya çalıştığımen kutsal şey onun gönlü oldu. *** Bütün harflerimle sadece susssam, beni duyabilirmisiniz? *** Ben onunla hep içimden konuşuyordum. *** Aşkın aslı, kendini bulmaktır. *** İşte bu gökyüzü,işte bu yağmurlar,işte bu havatoprak ve sen ey insan ve sen başıboş değilsin *** Kuşlar… Serçe yüreğinizin parmak uçlarından öperim.Kanatlarınızın yükü kadar yükü olanlara selam edin.Yazdım onlara.Deyin.Söyleyin.Haber verin. *** Yazdıkları karşısına yaşam olarak çıkmaya başlayan yalnız bir yazar İmam-hatip’ten atılmışbir araba hırsızı ve sevdiceği…
48.75 ₺ -
İmtihanın Adı Yusuf İle Züleyha
İslami kültürde Yusuf ile Züleyha, edebi bir tür olarak yer alır. Bu ikili üzerine yüzlerce kitap yazılmıştır. Allah’ın (c.c) kitabında yer verdiği Yusuf ve ‘’Vezirin Karısı’’na müfessirlerin,tarihçilerin ve edebiyatçıların ilgisi yoğundur. Özellikle edebi türler içerisinde Yusuf’tan daha çok Züleyha ön plana çıkarılır. Ve Züleyha’nın aşkı… Masum bir aşk … Karşılık bulmayan bir aşk… Bu aşk uğruna adanan bir ömür… Ama bu aşkın günahın aşkı olduğu dile getirilmemiştir. Evli bir kadının kocasını hiçe sayarak eşini aldatma girişiminin çirkinliği aldatılmamıştır. Bu davranışın ahlaki olmadığı dillendirilmemiştir. Öyle ki Züleyha masu kabul edilir. Çünkü aşıktır! Halbuki meşru olmayan ve nikah eşliğinde gelişmeyen sevgi yada aşk, günah içerikli bir yaklaşımdır. Bu ilahi kitaplar bu aşk tarzını ve yaklaşımını doğru bulmamışlardır. Bütün nebiler de ümmetlerini bu davranışlardan uzak olmaya çağırmışlardır. Kur’an ve son Nebi (s.a.v) de ‘’ahsenu’l-kasas’’ olarak bizim dikkatimize sunmaktadır Yusuf ile Züleyha’yı…
45.00 ₺ -
İslamda Mürşid Varmıdır
"Peygamber Efendimiz sav mürşid göndermiş midir? Peygamber Efendimiz sav zikir (tarikat) dersi verdi mi? İslam'da mürşidin kısımları nelerdir? Kamil mürşidde aranan şartlar nelerdir? Her zahiri ilmi olan tasavvufi mürşid olabilir mi? Mürşidin eli öpülür mü? Toplu zikir bid'at mıdır? Zikrullahın faydaları var mıdır? Manevi hastalıklar nelerdir? Kişi kendi manevi hastalığını tedavi edebilir mi? Fasık sultanın hükmü nedir? Zikrin Faideleri, Mezhep imamlarının ve bazı ulemanın Tasavvuf hakkında görüşleri Nefsin çirkin huyları ve temizlenmesinin gerekliliği Manevi hastalıklar ve tedavisi Nefis terbiyesi ve mertebeleri Ehli Sünnet Olmanın Şartları Mürşidde bulunması gereken şartlar Sofiyye indinde ahit Allah dostu mürşide tabi olunacağına dair ayeti kerimeler ve daha fazlası bu kitapta...
13.75 ₺ -
İman İslam İlmihali 1.Cilt
Şu bilinsin ki ilmihal fıkıh ilminden bir bölümdür. Fıkıh kelimesinin lugat manası anlayış demektir. din ıstılahı(kullanımı)nda ise fıkıh ilmi şeriat ahkamının ve dini hükümleri bilmekten ibarettir ki; bu ilim farzı ayn ve farzı kifaye olmak üzere iki kısma ayrılır Fıkhın farzı ayn olan kısmı, evvela doğru itikat -inançları bilmektir- Dinin hükümleriiyle ilgili ise taharet, namaz ve oruç meseleleri gibi her gerekli kıldığı her ibadetle ilgili ahkamı öğrenmesi de o insan üzerine farz olur. Mesela malı olanın zekatla ilgili meseleleri, üzerine hac farz olanın hac hükümlerini ve ticaret yapanın ilgili konuları öğrenmesi farzdır. İman İslam İlmihali 1.Cilt - Ahmed Mahmud Ünlü - Cübbeli Ahmet Hoca Yayıncılık - Lalegül Neşriyat - Ahmet Mahmut Ünlü
294.25 ₺ -
Kadın Halleri Risalesi
“Rûhu’l-beyân” sahibi Ismâ‘îl Hakkî Bursevî (Kuddise Sirruhû) Hazretleri’nin beyanı vechile; “Mürsidü’l-müteehhilîn” isimli eserde Kutbüddîn Iznîkî (Rahimehullâh) söyle demistir: “Bir koca, esine evvelâ Ehl-i Sünnet îtikadını telkin edip (asılayıp) onu bidat ehlinin inançlarından kurtardıktan sonra, ilk is olarak ona farzları yerine getirecegi kadar temizlik, hayız ve namaz hükümlerini ögretmelidir. Kendisi bilmiyorsa sorup ögrenerek, aldıgı cevapları hanımına nakletmelidir. Kocası bu vazifeyi yerine getirmeyen bir kadının, bu hükümleri ögrenmek için mutlaka evden çıkarak ilmihâl ögrenmeye gitmesi lâzımdır ve bu hususta kocasının izni ve rızası sart degildir. Ancak, kocası tarafından kendisine ilmihâli ögretilmis bir kadının, kocasının rızası olmadan ilmihâl dısındaki ilimlerden birini ögrenmeye veya zikir meclisine gitmesi câiz degildir. Dîn-i Mübîn-i Islâm’ın hükümlerinden, kadının mesul oldugu bir tek hükmü bile esine ögretmeyen veya onu ögrenmekten engelleyen bir koca onun günahına ortak olur. Nitekim bir hadîs-i serifte Rasûlüllâh (Sallâllâhu Aleyhi ve Sellem): ‘Kıyamet gününde insanların azap cihetinden en siddetli olanı, ehlini (esini ve çoluk çocugunu) cahil bırakandır’ buyurmustur.” (Ismâ‘îl Hakkî, Rûhu’l-beyân 2/184) Bu vesileyle siz okurlarıma sunu taahhüd edebilirim ki; bu kadın ilmihali, Müslüman bir kadının bilip amel etmesi farz olan konuları beyan etmektedir. Dolayısıyla esine ve çoluk çocuguna bu eseri düzgün bir sekilde ögreten kisiler önemli bir vazife îfa etmis olacaklardır.
88.00 ₺ -
Altın Silsile Mustafa Özşimşekler
"Iyi bilin ki, Allah'ın veli kulları için hiçbir korku yoktur ve onlar üzülmeyeceklerdir de... Onlar iman edip takvaya ermis olanlardır... Dünya hayatında da âhirette de onlar için müjdeler vardır.." (Yunus: 62-64) "Salihlerin anıldıgı yere rahmet iner" (Hadis-i Serif ) "Tasavvuf öyle bir ilimdir ki, batıl onun ne önüne geçebilir, ne ardından gidebilir. Onun ne önünde bir egrilik vardır, ne de sonunda. Bütün âlimlerin ilmi, hakimlerin hikmeti bir araya gelip ondan bir sey degistirmek isteseler, sırlarından birini bozmak isteseler ve ondan hayırlısını yerine koymayı arzu etseler, bu arzu ve isteklerine yol bulamazlar. Çünkü o nübüvvet kandilinden alınmıs bir nurdur. Nübüvvetten öte ısık alınacak bir nur yoktur." MEVLÂNÂ HÂDIMÎ Altın Silsile - Mustafa Özşimşekler - Lalegül Neşriyat
330.00 ₺ -
Müslümanca Bir Hayat İçin
Ebubekir Sifil hocanın kaleme aldığı “Müslümanca Bir Hayat İçin” isimli kitabı çıktı. Daha önce “Hikemiyat” isimli kitabıyla basılan Semerkand Dergisinde yazdığı yazılarının diğer bir bölümü “Müslümanca Bir Hayat İçin” kitabında toplandı. Müslümanların tarihleri boyunca şimdiye kadar yaşamadıkları “Din’e yabancılaşma” problemi üzerine önemli tespitler içeren kitabın takdimi şöyle: “Müslümanlar, uzun tarihleri boyunca, bugün yaşadıkları “yabancılaşma” durumunu hiçbir zaman yaşamadılar. Din’le ilişkimiz noktasında içinde bulunduğumuz süreci “farklı” kılan en önemli özellik bu olsa gerek. “Küreselleşme” tabiri, kaçınılmaz olarak “tektipleşme”yi de ihtiva ettiğinden, yaşadığımız “yabancılaşma” durumunu, Müslümanların, mezkûr tabirin patentini ellerinde bulunduranlara her alanda benzemesi olarak ifade etmek yanlış olmayacaktır. Evet, köklü bir “dönüşüm” süreci yaşıyoruz ve bu sürecin işaret levhaları “modernite” istikametini gösteriyor. Süreç önce “algı”da kendisini gösteriyor. Özellikle bir kısım okumuş-yazmışlarımız, Darwinizmin biyolojik versiyonuna refleksif tepkiler gösterirken, sosyolojik versiyonunu iliklerine kadar yaşamanın hazzıyla, bizden önceki kuşakların görüş açılarının daha dar, beyinlerinin daha küçük olduğu vehmini “hakikat” yerine koyarak çıktığı yolda, modernitenin dayattığı düşünce ve hayat kalıplarını mutlaklaştırarak vahiy yerine koyuyor. İslam’da Hükümlerin Esnekliği, Sabit Din Dinamik Şeriat, Ahkâmın Değişmesi… başlıklı çalışmaların bu süreçte yoğunluk arz etmesinin sebebi budur. Yaşadığımız hayat muhkem hükümlerin yerini almış, küresel sistemin düşünce ve hayat kalıpları esas alınmak suretiyle Din o doğrultuda dönüşüme tabi tutulur hale gelmiştir. İtikaddan amele, ahlaktan tasavvura kadar “İslamî” olan ne varsa bu sürecin nesnesi kılınmıştır. Efendimiz (s.a.v)’in pek çok hadisinde dikkat çektiği “ahir zaman durumu”dur bu ve biz, bu külli savrulma sürecinde istikamet üzere kalabilmek için öncelikle bilinçaltı seviyesinde maruz kaldığımız zihin operasyonlarını fark etmek durumundayız. Bunun için ayağımızı nereye basmamız gerektiğini bilmek, olaylar ve olgular hakkında konuşurken bize ait kavram ve hükümleri esas alma dirayetini göstermek kaçınılmaz bir zorunluluktur. Elinizdeki kitapta yer alan yazılar bunu sağlamaya dönük mütevazi bir çabanın ürünü olarak okunmalıdır. Maruz kaldığımız durumun hakikatine ilişkin olarak zihinlerde bir kıvılcım çakmasına vesile olabilirsek amacımıza ulaşmış olacağız.”
58.50 ₺ -
-
-
Umdetül Hallan Fi İzahi Zübdetül İrfan Arapça
UMDETÜL HALLAN, عمدة الخلان , Umdetül Hallan Fi İzahi Zübdetül İrfan Arapça
330.00 ₺ -