-
Kadın Ve Aile İlmihali 2
Namazları hangi vakte kadar geciktirebiliriz? Uçak,gemi veya araç üzerinde iken namaz nasıl kılınır? Kaza namazı nasıl kılınır? Namazı bozan kıraat hataları nelerdir? Hasta namazı nasıl kılar? Namazı çabuk kılmanın hükmü nedir? Seferi olan kişi nasıl namaz kılar? Hangi durumlarda namaz terkedilebilir? Bunlar ve bunlara benzer bir çok fıkhi soruların cevapları.
343.00 ₺ -
Kadiri Tarıkatında Seyru Sülük Makamları
İnsaları Allah-u Teala'ya (C.C) çağıranlar üç kısımdır.Birincisi hal ehli,ikincisi söz ehli,üçüncüsü hem söz hem hal ehli. Hal ehli söz ehlinden makam olarak daha üstündür, hal ve söz ehli hal ehlinden daha üstündür. Söz ehlinin irşadından ancak halle faydalanılır,irşad edici olarak en kamil olanı hal ve söz ehli olandır. Bizim tarikatımızda maksat kerametler acayip haller veya evliya olmak değildir. Tarikatımızdan maksat nefsi islah etmek,onu temizlemek,manevi hastalıklardan,kötü sıfatlardan kurtarmak ve efendimizin ahlakıyla süslemektir.
25.00 ₺ -
Üç Boyutuyla İslam İnanç İbadet Ahlak
Değerli Okuyucu, Bu kitapta,İslamın üç direği olan inanç,ibâdet ve ahlâkla yani müslümanın yaşayışıyla ilgili meseleleri bulacaksınız. Bu tercüme eserin aslı,meşhur fıkıh kitabı İbn-i âbidin'i kaleme alan zatın oğlunun El-Hediyyetü'l Alâiyye isimli eseridir. Ancak,elinizdeki bu eser sadece El-Hediyyetü'l Alâiyye'nin tercümesinde ibraet değildir.Eser,başka itikad ve fıkıh kitaplarındaki mühim bilgiler de ilave edilerek zenginleştirilmiş ve zaten güzel olan eser daha da güzel hale gelmiştir. Başka eserlerde bulamayacağınız nice meseleleri burada bulacağınız hatırlatır ve gönül rahatlığıyla tavsiye ederiz.
200.00 ₺ -
İzahul Avamil
Kainatın Efendisi , peeygamberin serdarı olan Muhammed Mustafa ( Sallahü aleyhi ve sellem)'den intikal eden ve alimler zinciri yoluyla günümüze kadar gelen Arapça ilmi ve bu ilmin yayılmasına vesile olan feyz ve berekete nail olmak isteyen ilim ehillerine, ilk olarak elimizdeki "İZAHU'L AVAMİL" adlı kitabı biiznillah hazırlamaya karar verdik. Arapça eğitim sistemi mahiyet ve muhteva yönünden bir çok eserde tetkik edilmişse de bu bahis içinde ayrı bir önemi bulunan " KIRIK MANA ve TERKİB-İ" bir arada içermediğinden dolayı bu husus bizi bu kitabı hazırlamaya sevk eden en büyük ınsur olmuştur. Elimizdeki bu kitab 3 bölümden meydana gelmektedir. 1.Bölüm:İzahlı kırık manadan ibarettir. 2.Bölüm:Talebenin anlayacağı şekilde terkib örnekleri verilmiştir. 3.Bölüm:Avamil , Mamul ve İğrab'ın ibarelerinin terkibi yapılmıştır. R. AKBAL
325.00 ₺ -
Müslüman Hanımın El Kitabı
Özenle hazırladığımız bu eserde, mümkün mertebe detaylı araştırma yapılarak hem evli hanımlara hem de bekâr kızlara hitap edilmiştir. Çalışmamız genel itibari ile hanımlara hitap etmekle birlikte erkeklerin de faydalanabileceği –özellikle ibâdet ve evlilikle ilgili konularda– bilgilerden müteşekkildir. Çalışmamız, en mûteber kaynaklar taranarak hazırlanmıştır. Tabii ki bunların başında Yüce kitabımız Kur’ân-ı Kerim ve Resûlullah Efendimizin (s.a.v.) sünneti gelmektedir. Bundan sonra geçmişten günümüze fıkıh ilminde önde gelen fakihlerin görüş ve yazılarına da yer verilmiştir. Mevzuların daha iyi anlaşılması için konular madde madde açıklanmıştır. Eserde; İslâm’da Muâşeret, İbâdetle ilgili tüm konular, Taharet, Necâset ve Temizleme Yolları, Tuvalet Âdâbı, Abdest, Meshetmek, Gusül, Teyemmüm, Namaz, Oruç, Zekât, Hac ve Umre’ye yer verdik. Hanımlara ait özel haller; Âdet, Lohusalık ve İstihâza konularının yanı sıra Avret ve Tesettür, Kadının Süslenmesi ve Mahrem Mevzular yer aldı. Evlilikle ilgili konular; Nişanlılık, Mehir, Nikâh Akdi, Cinsel Hayat, Boşanma ve İddet konularını işledikten sonra ise son olarak Kadınlara Dâir Muhtelif Meseleler, Vasiyet, Miras ve Metafizik Meseleler konuları yer aldı. Ayrıca her bölümün sonunda konu ile alâkalı bahislerden müteşekkil fetvalar da bulunmaktadır. Hanımların sormaya ve danışmaya çekindiği birçok mevzuda esere zenginlik katan bu fetvalar günlük hayatımızda çok işimize yarayacak bilgilerden oluşmaktadır
510.00 ₺ -
Aşkın Ev Hali
Erkek: İnsanın dünyadaki cennetidir yuvası. Ben seninle cennetimi kurmak istiyorum. Cenneti dünyama taşımak istiyorum. Kadın: Var Eden, bizi birbirimiz için yarattı. Ben bende olmayanda seni buldum. Bende olmayanlara teslim oldum. Bir tarafta ailesini koruyan ve idare eden, mantığın sesi erkekler; diğer tarafta ise şefkatiyle yuvasına sevgi aşılayan, kalbin sesi kadınlar... Ahmet Bulut’un Gülseren Gümüş’le birlikte kaleme aldığı Aşkın Ev Hali, hem kadın hem de erkek bakış açısına yer verirken, eşleri birbirine yakınlaştırarak cennet gibi bir yuva sunuyor. Çift renkli baskısı, özel renkli kâğıdı, illüstrasyonları ve zenginleştirilmiş içeriği ile Aşkın Ev Hali sonsuza dek aşk için bir başucu kitabı.
199.80 ₺ -
Reşehat Arapça Deri Yeşil
Yazarın, iş tecrübesinden yola çıkarak hazırladığı ve Dünya gazetesinde yayınlanan “Yönetici, Çalışan ve İşe Yeni Başlayanlar İçin Öneriler” başlıklı makalesinin genişletilmiş hâli olan bu kitapçıktaki öneriler, evimizden fazla bulunduğumuz iş ortamında hepimize rehberlik edecek, geleceğimizi şekillendirecek, profesyonelliğe adım atmak için altyapı sağlayarak bizi olgunlaştıracaktır.
265.00 ₺ -
İslami Hareketin Ahlaki Temelleri
Mevdûdi'nin, bu kitabında ele aldığı konular liderliğin ve iktidarın önemi, gücün manevî yapısı, tarihte ve hayatta değerlerin ve manevî otoritenin üstünlüğü, iman ve cihad arasındaki kaçınılmaz bağ, cemaat olmanın gereği gibi hâlâ hayatiyetini ve belirleyiciliğini sürdürmektedir. Ortaya koyup eleştirdiği çelişkiler ve yanlış kavramlar İslâm'ın eksik anlaşılması, meselelerin öncelik sıralarının tersine çevrilmesi, Allah'tan başka şeylere vefa göstermek, görünüşte dindarlık gibi hâlâ kalplerde ve zihinlerde yer etmektedir. Verdiği mesaj vefa ve birleşme için, savaş ve mücadele için, bütün güç ve kuvvetleri Allah'ın emri altına vermek için, gerçek hayatı ve zahirî dinî hayatın manasını özümseme mesajı hâlâ lüzumunu, etkisini ve hayatiyetini korumaktadır. Söylediklerinden hiçbiri ne âciliyetini ve alâkasını, ne de kuvvet ve câzibesini kaybetmiş değildir. Hatta ve hatta, İslâmî dirilişin dünya çapında gelişen ivmesi açısından bütün bunların önemi daha da artmıştır.
90.00 ₺ -
Sebeplilik Problemi ve Allah’ın Varlığı
Sebeplilik Prensibi aklın ve ilmin çok sağlam bir dayanağıdır. Bu prensibe göre her şeyin varlığının bir sebebi vardır. Öyle ise kâinatın da bir sebebi olması gerekir. Ancak, sebeplilik prensibi bir teselsül oluşturduğundan felsefe ve İslam'da Kelam İlminin en büyük problemini doğurmaktadır. Bu kitapta bu problemin çözümünü bulacaksınız. Kitap, felsefenin temel problemi, kâinatın kaynağı, zaman ve zamansızlık, madde ve enerji, ahlâk ve din konularına da girmektedir.
112.50 ₺ -
Rasulullahın İslama Davet Mektupları
İslâm dini, evrensel bir dindir. Bu dinin gerek sözle, gerek yazıyla ve gerekse diğer yayın vasıtalarıyla bütün dünya insanına duyurulması ve kendilerinin Hakk’a dâvet edilmesi temel esaslardandır. İşte Hz. Peygamber, risalet vazifesi ile gönderilmesinden itibaren başlamak üzere vefatına kadar bu dâvet vazîfesini şifâhî olduğu kadar aynı zamanda yazılı olarak da yapmış ve dâvet mektupları göndermiştir. Bu sâyede Arap ve Arap olmayan topluluklar ve yöneticileri İslâm’dan haberdar edilmişlerdir. Bu kitapta Allah’ın Rasûlü Hz. Muhammed (s.a.v)’in 23 kadar mektubuna yer verilmiş; mektupların konuları, gayesi ve özellikleriyle birlikte siyasî etkileri incelenmiştir.
150.00 ₺ -
Rasulullahın Diplomatik Münasebetleri ve Barış Andlaşmaları
Hz. Peygamber, risâletinin başlangıcından hicretine kadar geçen ve Mekke Devri olarak bilinen devre içinde bütün girişimlerini, nâzil olan âyetlere mutabık olarak sadece îman, ibâdet ve ahlâk esasları dâhilinde yapmıştır. Fakat, hicret-i Nebevî ile şartlar değişmiş, İslâm, cihad ve kıtâl âyetlerinin de inzâli ile bölgede üstünlüğünü kabul ettirmiş ve Hz. Muhammed, muhâlifleri tarafından bile üstün otorite olarak benimsenmiştir. Hz. Peygamber, risâletinin başlangıcından hicretine kadar geçen ve Mekke Devri olarak bilinen devre içinde bütün girişimlerini, nâzil olan âyetlere mutabık olarak sadece îman, ibâdet ve ahlâk esasları dâhilinde yapmıştır. Fakat, hicret-i Nebevî ile şartlar değişmiş, İslâm, cihad ve kıtâl âyetlerinin de inzâli ile bölgede üstünlüğünü kabul ettirmiş ve Hz. Muhammed, muhâlifleri tarafından bile üstün otorite olarak benimsenmiştir. Geçmişin günümüze ışık tuttuğu ve barışın, her devirde aynı derecede önem taşıdığı, hakikatı başkalarına anlatabilme ve kabul ettirebilmenin bir vecîbe olduğu ve çağımızın genellikle bunalım geçiren insanlığı için gerek barış ve gerekse Hakk’a dâvetin aynı ölçüler içinde ehemmiyet arzettiği dikkate alınacak olursa, Rasûlullah’ın sulh ve dâvet noktasındaki tutumlarını bilmek ve ona göre hareket etmek, başarıya ulaşmada en müessir yol olsa gerektir. Üzülerek belirtmek gerekir ki, asrımızın halkı Müslüman devletleri, Rasûlullah’ın her sahada olduğu gibi bu sahadaki tatbikatını bilmedikleri veya bildikleri halde onu sadâkatla uygulamadıkları için daima gayri müslim güçlerin tasallutundan kendilerini kurtaramamaktadırlar.
240.00 ₺ -
Şûra ve Rasulullah'ın Müşaveresi
İslâm’ın temel prensiplerinden biri olan şûra, son derece ehemmiyet arzettiği halde, üzülerek ifade etmek gerekirse, Sahabe-i Kirâm devrinden sonra ona gereği gibi önem verilmemiştir. Onu, insanın ne şahsî hayatından, ne de devlet hayatından çıkarıp atmak mümkündür. Çünkü şûrâ, gerek fert, gerek toplum ve gerekse devlet olarak hayatımızın siyasî, sosyal ve iktisadî bütün kesimlerini kapsamaktadır. Şûra İslâmî devletin temel esaslarından birini teşkil etmektedir. Kur’an-ı Kerîm’in iki âyetinde "Onların işleri aralarında şûra iledir" ve "İş hususunda onlarla müşavere et" buyurularak meşveretle hareket etmek mü'minlerin sıfatlarından sayılmıştır. Bu konuda Türkçe’de yazılan ilk eser olma özelliğini de taşıyan kitap bir giriş ve üç bölümden müteşekkildir. Ana başlıkları şöyledir: Şûra ve meşveret kavramları, İslâm’da şûranın kaynağı ve hikmetleri, İslâm ümmetini hayata hazırlama, Müslümanlarda aranan nitelikler ve şûra, Nasihat ve istişare, Doğrunun ve güzelin araştırılması ve istişare, İslâm’da Şûra’nın sistemleştirilmesi, Meşveretin konusu, Meşverette takip edilecek metod, Şûra üyelerinin vasıfları, Müsteşarın görevleri, Müşaverenin çeşitleri, Şûra kararlarının hükmü, Müşaverenin hükmü, Meşveretten sonra takip edilecek yol, Rasûlullah (s.a.v.)’in hayatından örnekler.
180.00 ₺ -
Allahın Kulu ve Rasulü Hz Muhammed
“Sizin için, Allah’a ve âhiret gününe kavuşmaya inananlar için ve Allah’ı çokça ananlar için Allah’ın Rasûlü en güzel bir modeldir.” (Ahzab sûresi, 21) âyeti gereği kendimize model alabilmemiz için onun hayatını ve davranışlarını çok iyi bilmemiz gerekmektedir. Bu kitapta, Peygamberimizin örnek hayatı bütün yönleriyle ele alınıp özlü bir şekilde anlatılmaktadır.
120.00 ₺ -
İslâm’ın Tebliğ Tarihi
İslâm medeniyeti ve sanat tarihi üzerine yayınları bulunan İngiliz müsteşrik Arnold, bu çalışmasında, İslâm’ı misyonerliğe dayanan dinler arasında sayarak Kur’ân’ın tebliği ve iknayı emrettiğini, din değiştirmelerde şiddeti, zorlamayı yasakladığını dile getirmektedir. Bir tebliğci olarak Hz. Muhammed (s.a.v)’den örnekler verilerek, sonraki dönemlerde İslâm’ın Hıristiyan dünyasında ve diğer dinlerin hâkim olduğu Avrupa, Asya ve Afrika’da yayılışı bir batılıda az görülebilecek tarafsızlıkla anlatılmaktadır. Yazar, Hıristiyan misyonerlerin sürekli tekrarladıkları, “İslâm’ın kılıç zoruyla yayıldığı” iddiasını reddetmekte, insanların Müslüman olmaya karar verirken nelerden etkilendiklerini de araştırmaktadır. Kitap, Hz. Peygamber’den bu yana her zaman ve mekânda mü’minlerin dinî bir vecibe olarak tebliğ faaliyetine devam ettiklerini örnekleriyle yansıtmaktadır. Bu yönüyle kitabın, İslâm’ın yayılış tarihini bütüncül bir bakış açısıyla ele aldığı söylenebilir.
337.50 ₺ -
Mükemmel Bir Eş Olarak Hz. Muhammed (s.a.v)
Allah’ın son Nebîsi ve Rasûlü Hz. Muhammed (s.a.v) her sınıf ve seviyede insan için yaşanacak bir örnektir. Kitapta, İslâm’ın kadına verdiği değer, Hz. Peygamber’in evlilik hayatı, zevceleri, muhtelif evliliklerinin sebepleri ve mükemmeli bir eş oluşu ayrıntılarıyla izah edilmektedir. Her zaman ve mekânda hanımları ve çocuklarıyla bir aile hayatı süren eşler de Hz. Muhammed (s.a.v)’in hayatından kendilerine büyük ibret ve misaller bulabilirler.
217.50 ₺ -
Mevlânâ ve Akıl
Mevlânâ Celâleddîn Rûmî’nin Mesnevî’si, insanlığın düşünce dünyasının hârikalarından biridir. Tıpkı engin ve uçsuz bucaksız bir okyanus gibi. Çok az gemi bu dalgalı denizde yol alabilir. Mânâ ve hikmet derinliklerine varabilmek için elbette ki tehlikeli bir dalış, tehlikeleri göze alan bir yüzücülük gerekir. Aynen, ısrarla “Konuk Öldüren Mescid”e gitmek isteyen gözü kara yolcu gibi. Bu yolcu, canına yönelik herhangi bir zarar görmediği gibi, sonunda mescidin gizli hazinesi sayılan çok büyük sırları da öğrenir. Herkes bu tehlikelerle dolu, korkunç engine dalış gücüne sahip olamaz. Ölümden korkanlar, o tarafa dönüp bakamazlar bile. Bazı amaçsız maceraperestler olur, bunlar bazen avuçlarını açıp bu denize daldırırlar, ama enginliğini, sahilsizliğini fark eder etmez, hemen yüzünü çevirip kenara çekilirler. Artık bu okyanustan ne anlamışlarsa onunla yetinirler. Kimini tutup kenara fırlatan, kimini de içine çekip boğan dalgalardan biri “akıl” ve “düşünce”dir. Mevlânâ, aklı, ilk manevî varlık, daha doğrusu diğer yaratılmışlardan ayıran ve üstün kılan bir özellik olarak vasfeder. Akıldan yoksun kimseyi de insanlıktan çıkmış, hayvanlık derekesine inmiş bir varlık olarak tasvir eder. Fakat Mevlânâ’nın bu düşüncesi, varlığın yaratıcısı tarafından yaratılışın bir süsü olarak öngörülmüş “akl-ı selîm” ile ilgilidir; beşerin iç âleminde noksan bir özellik olarak yer alan cüz’i ve eksik akıl ile değil. Hevâ ve hevesten uzak ve Allah’ın emirlerine itaat eden akıl yani. Nitekim Mevlânâ “peygamberliği” kâmil akıl olarak isimlendirir ve genel aklın bu özel akla muhtaç olduğunu belirtir. Mesnevî, İslam düşüncesi alanında ansiklopedi ayarında bir eserdir. Nitekim İslâmî ve beşerî ilimlerin her dalından bir şeyler bulmak mümkündür. Bütün bunları anlamak da, ancak “Hüsameddin Çelebi” gibi kurcalayıcı bir zihne sahip, sırra susamış ve gafletten uzak duru zihinliler için mümkündür. Bu kitap akl-ı selîmin bir müdafaası olduğu kadar, bir ölçüde de Mevlânâ Celâleddîn’in “akıl muhalifi” olmadığını ortaya koymaktadır. Bu kitap, Mevlânâ’nın fikirlerini tümüyle içermese de, özellikle manzum eserlerinden hareketle onun düşüncesinin “öz”ünü gözler önüne sermektedir.
90.00 ₺ -
Kuran ve Sünnete Göre Müslüman Kadının Örtüsü
Kur’ân âyetleri, Rasûlullah’ın (s.a.v) sünneti ve ilk nesil Müslümanların söz ve davranışları incelendiğinde, kadının, evinden dışarı çıktığı zaman bütün bedenini, hangi tarzda olursa olsun bir elbiseyle örtmekle ve el ve yüzü hâriç, zinetlerini sergilememekle yükümlü olduğu açıkça görülür. Müslüman kadının evinin dışındaki örtüsünde bulunması gereken özellikler sekiz maddede özetlenebilir: 1. İstisna edilen kısımlar hâriç, bütün bedeni örtmelidir. 2. Elbisenin kendisi zinet olmamalıdır. 3. Sık dokunmuş, içini göstermeyen bir elbise olmalı; şeffaf olmamalıdır. 4. Bol olmalı; vücut hatlarını gösterecek şekilde dar olmamalıdır. 5. Elbiseye koku sürülmemelidir. 6. Sadece erkeklerin giydikleri elbiselere benzememelidir. 7. Gayrimüslim kadınlara mahsus kıyafetlere benzememelidir. 8. Şöhret amacıyla giyilen, dikkat çekici türden bir elbise olmamalıdır.
135.00 ₺ -
Yönetici ve Devlet Adamı olarak Hz. Muhammed (s.a.v)
Yüzyıllar boyu yönetimden mahrum kalan Arap Yarımadasında, doğuda Fars, batıda Roma İmparatorluklarının arasında kabile ve boylara bölünmüş olarak sosyal, siyasî, iktisadî ve dinî bakımdan istikrarsızlık hüküm sürüyordu. Mekke'de de yerleşim merkezinin yönetimi Kureyş reislerinin elindeydi. Kabileler arasında sık sık çarpışmalar başgöstermekte ve müttefik güçlerin varlığında çatışmalar bütün bölgeye yayılmaktaydı. Kabileler arası ortaya çıkan kan davaları ise yıllarca süren bir mezalime dönüşmekteydi. İşgal ve yağmalama sıradan olaylardandı. Kuvvetli kabilelerin saldırıp köleleştirdiği güçsüz kabileler acınacak sefil bir hayata sahiptiler. Genelde İbrahim[a.s]'ın dininden gelmekteyseler de, bu dinin temel öğretilerini tamamen unutup puta tapıcılığa dönmüşlerdi. Belli başlı dinî merkezleri olan Kâbe, ağzına kadar putlarla doluydu. Rasûlullah[s.a.v] bu çevrede doğdu. Siyasî olarak Araplar yüzlerce kabileye bölünmüşlerdi. Sürekli savaşta olmalarına ilaveten hayli ahlâk dışı bir hayat sürdürüyorlardı; içki, kumar ve zina toplumun bütün sınıflarında, özellikle varlıklılar arasında yaygındı. Hz. Muhammed[s.a.v] peygamberlik görevine 40 yaşında başladı; 23 yıl içerisinde bu parçalanmış topluma birlik getirerek onlara yeryüzünün bu bölgesinde ilk kez kanun ve nizamı yerleştiren güçlü bir merkezî yönetim armağan etti. Bir insanın karanlık ve cehaletin ortasında tek başına kıyam etmesi ve –kendine katılan birkaç kişi dışında– yurdunun insanlarının muhalefetine rağmen bütün insanlığı bilgi ve iyilik ışığına çağırması mucizeden başka bir şey değildir. O gayretlerine aralıksız devam etti ve çeyrek yüzyıldan daha az bir sürede tüm kavimleri İslâm sancağı altında birleştirmeyi başardı. Onlara kendisinden sonra da gelişen, aynı zamanda tüm komşu imparatorlukları yenip hepsini İslâm kardeşliği bağıyla birleştiren güçlü, kuvvetli, merkezî bir yönetim sağladı. Allah’ın Rasûlü’nün tebliğ vazifesine ilâve olarak yeryüzünde adâleti tesis ile de yükümlü olduğunu ve bütün bu vazifeleri önderlik vasfı, devlet adamlığı nitelikleri, adâleti, basireti, siyaset alanına taşıdığı yazılı anayasa ve istişare prensipleri, fikir, inanç ve ifade hürriyetini vazetmesi ve bizzat uygulamalarıyla hakkıyla yerine getirdiğine tarih ve insanlık şâhit olmuştur.
225.00 ₺ -
Askeri Lider Olarak Hz Muhammed (s.a.v)
Hz. Muhammed'in hayatını, haksızlığın ve zulmün karşısında dikilen ve ilahî mesajı tebliğ eden insanın hayatı olarak incelememiz ve anlamamız gerekmektedir. O, bir savaş değil, barış adamı olmasına rağmen tebliğ ile görevli olduğu dini yaşayıp yayarken kendi halkından düşmanlık görmüş, türlü eziyet ve saldırılara maruz kalmış, hicret etmek zorunda kaldığı Medine'de dahi şahsına ve dinine karşı bu saldırılar sürmüştür. Böylece, savaşmaya niyeti olmadığı hâlde, düşmanları tarafından savaşa zorlanmıştı. Başlangıçta az sayıda sahabi ve yetersiz teçhizatla, müttefik düşman kuvvetlerine karşı son derece büyük bir azim ve gayret ile savaşmış ve onları her cephede yenilgiye uğratmıştır. Rasûlullah[s.a.v] savaş planlarının yapılmasında, icrasında ve tamamlanmasında ve savaş alanındaki stratejik hareket ve taktik manevralarında, eşsiz ve benzersiz bir kabiliyet ve feraset göstermiştir. Kureyşlilerin, Yahudilerin ve Arap kabilelerinin birleşik gücüne karşı bizzat 28 büyük ve küçük sefer düzenlemiş ve hepsini kazanmıştır. Ashabının kumandası altında da 50 sefer düzenlenmiş ve hepsi başarı ile gerçekleştirilmiştir. Bu kitapta İslâm ve barış, askerî strateji, liderlik, stratejik coğrafya ve gazve sistemi, savaşın temel ilkeleri, güvenlik, Yahudilere karşı izlenen politika, savaş hukuku, siyaseti ve hikmeti ile son olarak Hz. Muhammed[s.a.v]'in askerî lider olarak değerlendirilmesi yer almaktadır
165.00 ₺ -
80 Soruda Allah Hakkında Merak Ettiklerimiz
İnsanlar çocukluk devrelerinin hemen başında merak güdüsüyle, çoğu da Allah hakkında olan soruları yoğun bir şekilde sorarlar. Anne-babalar çocuklarına anlayabileceği bir dil ve ikna edici tarzda cevaplar vermediği zaman bu sorular giderek girift bir hâl almaktadır. Nitekim beş yaşında sorulan ve cevabı bulunmayan aynı sorunun yetmiş yaşlarında da sorulduğuna sık sık şahit oluruz. Toplumumuzda yaygın olarak sorulan bazı sorularla muhatap olmamızın bize yeni bir çalışma yapma ihtiyacı hissettirdiği açıktır. Özellikle gençleri ve İslâm'ı öğrenmeye ilgi duyanları bazı soruların rahatsız ettiğini görmekteyiz. Ayrıca toplumda Allah inancının kısmen yüzeysel bir düzeyde kaldığı, hayranlık ve saygı derinliği içermediği, inancın hayata yansımadığı gözlemleri de ifade edilmektedir. Paranın, şehvetin, şöhretin ve makamın insanları şımartarak ahlâk ilkelerinin zorlandığı, Allah'ın gündelik hayattan çıkartıldığı ve âdeta camilere hapsedildiği bir dönemi yaşıyoruz. Bu kitapta, benzer nedenlerle, kaynaklara inerek araştırma yapma imkânına sahip olmayanlara derli toplu bilgiler sunulmakta; zihinlerde oluşan istifhamlar, bazen de art niyetle yöneltilen sorular cevaplandırılmaya çalışılmaktadır.
262.50 ₺ -
Hz. Muhammed (s.a.v) – Siret Ansiklopedisi
İslâm Peygamberi Hz. Muhammed sallallahu aleyhi vesellemin hayatı (sîreti) İslâm dinini mükemmel şekilde anlamanın yegâne yoludur. Bu yüzden insanlığa onun öğretisi, ahlâk ve hayat tarzını götürmek her şeyden önce gelen görevimizdir. Bu çalışma, Allah’ın yeryüzündeki Son Elçisi’nin gayret ve aziz hâtırasına mütevazı bir katkı olarak hicretin 1400. yılı kutlamaları münasebetiyle Sîret Ansiklopedisi adı altında ve onun örnek hayatını muhtelif yönleriyle insanlığa sunmak gayesiyle meydana getirildi. Bu eserde, geniş bir İslâm kültürü çerçevesinde Hz. Peygamber’in hayatı bütün yönleriyle ele alınmakta, konular tasnif edilerek ayrıntılarıyla sunulmaktadır. Ansiklopedinin bölüm başlıkları şu şöyledir: Allah’ın kulu ve rasûlü; İnsanlığın eğiticisi; Yönetici ve devlet adamı; Askerî lider, Eş; Baba; Tâcir; Kanun koyucu; Hâkim; Kâmil insan; Rahmet peygamberi; Allah’ın elçileri ve genel vazifeleri; Tarih boyunca şeriat ve din; Bilginin gelişimi; İslâm’ın Avrupa kültürüne genel etkisi; İnsanın değeri; Hz. Muhammed (s.a.v)’in getirdiği yeni ve güçlü hareket; Yeni boyutlarıyla din; İslâm’ın uygulanabilir olması; Kur’ân ve dünya; İslâm’da içtihad; Peygamberliğin sonu.
900.00 ₺ -
İslam Kültür Atlası
İslâm, İspanya’da Kurtuba’dan, Çin’de Kanton’a kadar yayılmış bir dünya dinidir. Günümüzde, diğer dinlerin etkileri zamanla azalmasına rağmen İslâm’ın etkisi artmaktadır. İslâm Kültür Atlası, İslâm’ın dünya görüşünü, inancını, geleneklerini, müesseselerini ve köklerini saldığı kültürler içindeki yerini anlatmaktadır. 300’den fazla resim, levha, tablo ve diğer şekiller ile 80 kadar orijinal haritayla bezenmiş olan kitap, İslâm’ın manasına ve Akdeniz’den Pasifik’e kadar mevcut kültürler üzerindeki şekillendirici etkilerine eşsiz bir rehberdir. Bununla birlikte bu Atlas, sadrece olayların tarihini anlatmakla kalmamakta; aynı zamanda dünya üzerindeki Müslümanların günlük ibadetlerinden, ilim, sanat, hukuk, siyaset ve felsefe alanlarındaki İslâmî mirasa kadar her sahada İslâm medeniyetinin özünün ifadesidir. Yazarlar, İslâm’ın öncüleri olan Araplar, Mezopotamyalılar, Kenanîler ve Yahudiler gibi kolların tesirlerini inceleyerek İslâm’ın en eski temelleriyle işe başlarlar. İslâm’ın bugün dünya üzerindeki farklı geleneklerden gelen toplumlardan nasıl tek bir inanç, düşünce sistemi ve ahenkli bir yapı meydana getirdiğini anlatırlar. Klasik ve çağdaş bilimleri etraflıca bir araya getirmesiyle temayüz eden bu eser, İslâm’ı içten dışa, Batılı ilim adamlarınca gözardı edilen yahut tahrif edilen birçok gerçeği açık, hayatî ve anlaşılır bir şekilde ortaya koymakta; bütün insanlığın yaklaşık bir çeyreğini arkasından sürükleyen bir dinin bütün gerçeklerini dile getirmektedir. Bu kitap, her kütüphane için tamamlayıcı bir eser olduğu kadar, İslâm ve genelde dinî tecrübeyle ilgilenen herkes için vazgeçilemeyecek bir kaynaktır.
900.00 ₺ -
Gerçek Aşk
Fark vardır candan kopup gelen aşkla, iple bedene bağlanan sevgi arasında … İyi insan, erdemli insan, yücelere gönül veren insan… Elbette belli bir ahlâk düzenine ve ölçüsüne uyan; plânlanmış bir eğitimden, daha doğrusu değerler eğitiminden geçmiş insandır. Elinizdeki kitap, işte bu amaca katkıda bulunmak için ortada. İyi insan olabilmenin temel değerlerini ele alıyor ve yaşanan hayatla bir bağ kurarak açıklamaya çalışıyor. “Edep, sabır, ümit, nefis mücadelesi, kıymet bilmek, hakikat üzre olmak, üslup sahibi olmak, affedebilmek, riski göze almak, sorumluluk, üretmek, çaba göstermek... ” Bu değerler, hiç şüphesiz dün olduğu kadar bugün de önemli, yarın da önemli olacaktır
3.43 ₺ -
Zelzele Risalesi
“Şu misafirhane-i dünyada nazar-ı hikmetle baksan, hiçbir şeyi nizamsız, gayesiz göremezsin. Zelzele gibi vakıalar olan şu hâdisat-ı kevniye, tesadüf oyuncağı değiller. (…) Belki öyle hâdiseler, bir Hakîm-i Rahîm'in emriyle ehl-i imanın fâni malını, sadaka hükmüne çevirip ibka etmektir ve küfran-ı nimetten gelen günahlara keffarettir.” “O musibetteki gazab ve hiddet içinde onlara bir rahmet cilvesi var. Çünki o masumların fâni malları, onların hakkında sadaka olup, bâki bir mal hükmüne geçtiği gibi, fâni hayatları dahi bir bâki hayatı kazandıracak derecede bir nevi şehadet hükmünde olarak, nisbeten az ve muvakkat bir meşakkat ve azabdan büyük ve daimî bir kazancı kazandıran bu zelzele, onlar hakkında ayn-ı gazab içinde bir rahmettir.” Said Nursî
3.00 ₺ -
Kuran Işığında Ailemizle 52 Ders
Sevgili anne-babalar ve eğitimciler! Sizleri; aileniz, komşularınız, arkadaşlarınız, öğrencileriniz veya cemaatinizle birlikte yarım saat kitap okumaya davet ediyoruz. Dört kitaptan oluşan serinin birincisi olan Kur'an Işığında Ailemizle 52 Ders kitabı ile Kur'an-Sünnet bütünlüğü içerisinde İslam'ın temel ilkelerini öğrenmenizi hedefliyoruz. Haftada en az bir gün yarım saat bu kitabı okumak, hem düzenli kitap okuma alışkanlığı kazanmanıza hem de dinimizi doğru bilgiye dayanarak öğrenmenize katkı sağlayacaktır. Bu kitabın anne-babalar, din görevlileri ve öğretmenler için düzenli ders yapabilecekleri bir eser olması dileğiyle... -Gümüş Kalemler-
136.50 ₺ -
Ulumu'l-Kur'an Özelinde Tefsirde İhtilaflar
Yüce Allah Kur’an-ı Kerim’de ‘’Şüphesiz Kur’an’ı biz indirdik,onun koruyucusu da biziz’’buyurmaktadır. (el-Hıcr 15/9) Bu ayet,müfessirler tarafından daha çok Kur’an’ın lafzen tahrif edilmesine karşı korunması şeklinde efsir edilmiştir.Ancak bir metin, sadece lafzen tahrif olmaz,manen tahrifi de ihtimal dahilindedir. Bu durum en başta dini metinler olmak üzere her türlü metin için söz konusudur.Sahabe ve tabiin neslinden Sonra ayetlerin manası ve tefsirinde bazı tahrifi yorumlar zuhur etmştir.Bazı müfessirler,bir yandan tahrif edilmeye çalışılan konuları amacına uygun olarak tefsir etmiş,diğer taraftan da maksad-ı ilahi’nin amacına uygun olarak anlaşılmasının yollarını göstermeye çalışmışlardır.Bu çalışma ameliyesi zamanla Ulumu-l Kur’an ve Tefsir Usulu’nu oluşturmuştur. Sahabe ve tabiin neslinden sonra Kur’an’ın yorumlanması noktasında bazı inhirafi yorumlar ortaya konmuştur.Ancak bir ayetin manası konusunda Hz.Peygamber(s.a.s)den gelen farklı sahih rivayetleri ve muahhar asırlarda Kur’an’ın ruhuna uygun düşen ihtilafları -birbirinin alternatifi olan farklı yorumları- Inhirafi yorumlardan aırt etmek gerekmektedir.Birbirinin alternatifi olan farklı yorumlar,tahrifi bir yorum olmayıp bir ayetin manası ve yorumu konusunda müfessirlere ait farklı görüşlerdir.Çünkü insanların farklı yapıları ve özel durumları aynı hakikatin farklı algılanmasına sebep olmaktadır.Mesela normal hayatta güzel bir akarsuyu seyreden insanlar bundan farklı manalar çıkartabilirler.Bir şair bu akarsuda dolayı hissiyatı galeyana gelip güzel bir şiir yazabilir.Bir ressam bu güzel manzarayı tuvale taşımaya çalışırken,bir çiftçi de bu suyu tarlasına taşımanın hayallerini kurar.Bir baraj mühendisi de bu suyun arkasında muazzam bir barajı görüp ondan enerji ve sulamak için projeler düşünür.Aynı konunun kişiler tarafından farklı algılanması hakkında şair ne de güzel söylemiş. İbarelerimiz farklı farklı olsa da senin güzelliğin hep aynı güzelliktir, Senin için söylenen bu sözlerin hepsi senin o güzelliğine işarettir. İşte bu çalışma,yukarıda kısaca bahsedilen konuları,Ulumu’l Kur’an özelinde ele almaya çalışmıştır.
140.00 ₺ -
Süryani Ortodoks Kilisesinde İbadet
Süryani Ortodoks Kilisesi,Yahudiliğe çok benzeyen bir yapı arz eder.Bu izlenimi veren husus,süryanilik teriminin,hembir mezhebi,hem de bir ırkı temsil etmesidir.ibadet dilinin de klasik Süryanice oluşu bu vurguyu güçlendirir. Süryanilerin antik bir Ortadoğu halkı oluşu,Süryanice’nin Sami diller grubuna mensubiyeti,alfabe yazım şeklinin Arapçaya oldukça benzerlik arz etmesi,gerek Anadoluda gerek se Arap ülkelereinde yaşayan Süryanilerin âdet ve geleneklerinin bu coğrafyayla örtüşmesi,Süryani kilisesini Müslümanlara yakın kılan özellikleri arasında sıralanabilir. Süryani ortodoks kilisesi sahip olduğu,ibadet çeşitleri bakımından diğer hıristiyan kiliseleri arasında farklı bir konumu vardır.Süryani Ortodoks Kilisesinin ibadet çeşitleri arasında ‘’slutho’’(salat)adını verdikleri ibadetin, İslamiyetteki Namaza çok benzeyişi,Hz.Adem’den günümüze süregelen tevhidi din anlayışını teyid eden bir husustur.Süryanilikteki namaz ibadetinin,İslamiyetteki namazdan tek farkının ‘’rukusuz’’olması dense fazla mübalağa edilmiş olunmaz.
147.00 ₺