-
Şifaül Esrar
Osmanlı tasavvufunun XV-XIX. asırlar arasındaki en büyük mektebi olan ve kırktan fazla kolu ile bütün Osmanlı coğrafyasına yayılan Halvetiyye’nin ilk merkezi Bakü, Pir-i Sânisi Seyyid Yahya Şirvanî idi. Anadolu’dan akın akın Seyyid Yahya’nın hankâhına gelen hakikat âşıkları, buradan aldıkları ilim ve irfanı, yeni bir Yesevî ruhu ile yıllar boyu Anadolu’ya taşıdılar. Edebî ve tasavvufî kültürümüzün şaheserlerinden Şifaü’l-Esrar’ın yolculuğu böyle başladı. Aldatmayan saf hakikatten bahseden Şifaü’l-Esrar, ruhumuzu, kalbimizi ve düşüncemizi temizleme, arıtma ve arındırma yollarını gösterir; beşeriyete kurtuluş müjdeleri gönderir. Ruh medeniyetimizin manevî şifreleri onun satırlarında gizlidir. Şifaü’l-Esrar, Kur’an ve Hz. Muhammed’in(sav) nurlu yolunda dosdoğru giderek, İmam Buharî’den İmam Ebu Hanife’ye, Hz. Ali’den Cafer-i Sadık’a, Nizamî Gencevî’den Mevlâna’ya, Ahmed Yesevî’den Yunus Emre’ye, Sühreverdî’den Şems-i Tebrizî’ye uzanan sağlam ve sahih bir medeniyet dünyasını resmeder. “Aşk perdeyi yırtmak, sırları açmaktır. Aşk âşığı öldüren derttir, ancak âşık bununla iftihar eder. Aşk, hastalıktır ve onun devası kendisindedir. Aşk şaraptır. Mecnunlar onu sevgi kadehi ile içerler de sonra köyler ve şehirler onlara dar gelir. Aşk muhabbetin en son derecesidir.” Kitabı yayına hazırlayan: Doç. Dr. Mehmet Rıhtım
245.00 ₺ -
Tenbihül Gafilin Gafillere Nasihatler 2 Cilt
Ebu’l-Leys Semerkandî (rahmetullahi aleyh) Hazretleri büyük bir Hanefi fakihi ve müfessirdir. Onun zahirî ilimlerdeki üstünlüğü, ilk dönem tasavvuf klasikleri arasında yer alan Tenbihü’l-Gafilîn isimli eserinin özel bir öneme sahip olmasını sağlamıştır. Çünkü bu eser ehl-i sünnete bağlı, sahih tasavvuf anlayışını yansıtmaktadır. Bu kıymetli eseri, tam metin olarak Hüseyin Okur’un tercümesiyle yayınlıyoruz. Tenbihül Gafilin Gafillere Nasihatler - Semerkand - Pozitif Dağıtım - 9786055455538
784.00 ₺ -
Sınır Değildir Gökyüzü
Kitapta Avustralyalı bir bayanın İslamiyet ile müşerref olması ve Tasavvuf'a intisap etme süreci roman diliyle anlatılmaktadır. Müslüman olunca Emetullah ismini alan Jyly'nin nasıl ve niçin Müslüman olduğu ayrıntıları ile verilmektedir. Eşiyle birlikte sıkça yurtdışı gezilerine çıkan Jyly'nin, Kuzey Afrika ülkesi olan Tunus'a yaptığı bir geziyle hayatı değişir. Buradaki insanlarda gördüğü güzelliğin kaynağının İslamiyet'ten geldiğini öğrenince içten içe İslam Dinine sempati duymaya başlar. Tunus'ta kaldığı müddetçe Tunus halkını gözlemler. Avustralya'ya dönünce bile aklı fikri Müslümanların yaşantısında kalır. Kendi kendine İslam'ı araştırmaya karar verir, İslamiyet ile alakalı eline geçen her kitabı okur. Araştırmaları sonucu daha evvel hiç duymadığı tasavvuf kavramı ile karşılaşır. Zamanla Müslümanlığı benimseyen, kendi çabaları ile Temel Arapçayı öğrenen, farkında olmadan sürekli kelime-i şehadet ve kelime-i tevhid getiren Jyly, büyük sufilerin kitaplarını da okur. Tasavvuf büyüklerinin kitaplarını okudukça, içten içe "Benim de bir Mürşid-i Kamil'e ihtiyacım var" demeye başlar. Tekrar Kuzey Afrika ülkelerine seyahate çıkmaya karar verir. Tunus, Fas ve Cezayir'e gider. Yolda yürürken gördüğü her insan'ı bir Mürşid zanneder. Acaba bu yolda gördüğüm dilenci mürşidim olabilir mi? Yoksa şu camide görmüş olduğum beyaz sakallı nur yüzlü ihtiyar mı ?... Hatta dayanamayıp bazılarına siz Mürşid misiniz? şeklinde sorular sorar. Ne yazık ki aradığını bulamaz ve çaresizlik içinde tekrar Avustralya'ya dönmek zorunda kalır. Avustralya'da tek başına nasibini beklemeye koyulur. Artık şunu iyice anlamıştır, mesele, Mürşid-i Kamil'i bulmak değil, Mürşid-i Kamil'in seni bulmasıdır. Bir yandan tasavvuf Büyükleri'nin kitaplarını okumaya devam eder, diğer yandan bir Mürşid'e layık olup olmadığını sorgular. Bu halden kendisini kurtarması için Allah'a (cc) yönelir. Nihayet ettiği duaların karşılığını bulur. Sanki yıllardır çilesini çektiği o an gelip çatmıştır. Mürşidini bulmuştur artık. Vakit durmak vakti değildir. Tutunmak, bağlanmak vaktidir. Eşi ile birlikte bir Allah Dostuna intisap eder. Jyly adını Emetullah olarak değiştirip, tesettüre girer. Mürşidinden ilk dersini alıp tasavvuf merkezli bir hayat yaşamaya başlar. Evinde ne kadar biblo, heykel varsa bunları kaldırıp yerini Hüsnü Hat ve Lafzatullah ile donatır. Tasavvuf'a intisap etmezden önce ona sıkıcı gelen her şey, şimdi onu Allah'a (cc ) yakınlaştıran bir vesile olmaya başlamıştır. Sessizce kainatı dinler. Bütün mevcudatın kendi diliyle Allah'ı (cc) zikretmesi onun tefekkürünü arttırır. "Harika! Maşuk arayışının ortasında seninle! Nerede ihtiyaç duyarsan orada tutmakta elini" (Mevlana)
129.50 ₺ -
Salavatı Şerifeler Hayırları Müjdeleyen
Abdülkadir-i Geylani hazretlerinin [kuddise sırruhu] derlediği bu salavat-ı şerifeler pek çok veli tarafından okunmuş ve tavsiye edilmiştir. Büyük bölümü ayet-i kerimelerden oluşan bu duaları okumak Peygamberimiz'e (sallallahu aleyhi vesellem) duyduğumuz sevginin ifadesidir.
68.00 ₺ -
Şafii Mezhebine Göre Dinimi Öğreniyorum - Cep Boy
Âlimin uykusu cahilin ibadetinden hayırlıdır. Çünkü ilimsiz amel eden kimse yaptığından çok bozar. Hadis-i şerif Büyük âlim İmam Şafiî’yi önder kabul eden herkesin bilmesi gereken temel konular…
84.00 ₺ -
Hikmetleriye Nasreddin Hoca Latifeleri
Sadeleştirilmiş halini sunduğumuz bu eser, bir Mevlevi olan Şair Burhaneddin'in, seçtiği latifelerdeki tasavvufi mana ve hikmetleri ihtiva etmektedir. Şair Burhaneddin, bugün de hepsi alemin malumu olan bu latifelerin şerhlerinde, "Allah! Allah! bu latifelerden bu anlamlarda çıkarmıymış" dedirtecek şekilde insanı hayrete bırakan yorumlarıyla merakları cezbediyor. Latifelerin yorumlarına uzaktan bakan insan, durup; 'Ne idik, ne olmuşuz' demekten de geri duramıyor.
98.00 ₺ -
Hz Aliden Hikmetler
Hz. Ali (kerremallahu vechehû) ilmin kapısıdır. İlahi ilme uygun, derin ve güzel bilgi anlamına gelen hikmetin kaynağıdır. Akıl pek çok şeyi düşünmeye kabiliyetlidir. Düşündükleri arasından insanı doğru yola ulaştıracaklarsa pek azdır. Bu ender bulunan düşüncelerse ancak güzel ahlakla yoğrulmuş temiz dimağlarda meydana gelir. Hz. Ali’nin güzel ahlakından ve ferasetinden demetler sunan bu eserimiz şu başlıklardan oluşuyor: Hz. Ali’den hikmetler Hz. Ali’ye göre en güzeller Hz. Ali’ye göre en büyükler Hz. Ali’ye göre asıllar Hz. Ali’ye göre amaçlar ve vesileleri Hz. Ali’ye göre işlerin başı Hz. Ali’nin önerdikleri Hz. Ali’ye göre bazı şartlar ve sonuçları
91.00 ₺ -
Hz Hatice Ömer Sabuncu
Ömer Sabuncu bu eserinde, Hz. Hatice (radıyallahu anha) ile ilgili muteber kaynaklarda yer alan bilgileri düzenleyerek sunuyor. Soyu, akrabaları ve çocuklarıyla ilgili detaylı bilgilere yer veriliyor. Müminlerin annesinin Peygamber Efendimiz'e nasıl destek verdiği ve ne kadar yüksek bir ahlâka sahip olduğu açıklanıyor. Ömer Sabuncu'nun yüksek lisans tezi esas alınarak oluşturulan eser yayına hazırlanırken güncel kitap formatına getirildi. Gerekli açıklamalar eklendi, redaksiyon ve diğer editörlük çalışmaları yapıldı. Değerlerimizle modern hayatın beklentileri arasında sıkışıp kalan günümüz kadını için mihenk olacak, örnek, rehber bir eser.
98.00 ₺ -
Nasihatler Erzurumlu İbrahim Hakkı Hazretlerinden (k.s)
Tasavvuf Nedir? Devamlı Rabıtalı Olmak Müritlerin İhlası Mürşide Teslimiyet Hizmet Nasıl Olmalı Veli Kabirlerini Ziyaret Adabı Halkla Münasebet Adabı
32.00 ₺ -
Dünden Bugüne Edep Geleneğimiz
"Dünden Bugüne Edep Geleneğimiz" Radyo Onbeş'te yapılan "Edep Sohbetleri" programının kitaplaştırılmış; kitaplaşırken de şiirlerle, hikayelerle, resimlerle zenginleştirilmiş hali. Bu kitabı okurken Osmanlı terbiyesi ile yetişmiş son şahsiyetlerin davranış biçimlerini görecek, göç ederken bıraktıkları hoş sedanın sesini duyar gibi olacaksınız. Kaybedilmiş bir hazinenin güzelliklerini yeniden elde etmek isteyenler için...
119.00 ₺ -
Mevlananın Gözüyle Aşıkların Namazı
Bu kitapta, Prof. Dr. Abdülaziz Hatip, Mevlânâ Celâleddin Rûmî Hazretleri’nin [kuddise sırruhû] namazla ilgili sözlerine düzenli bir şekilde ve gerekli açıklamalarla birlikte yer veriyor. Büyük bir Allah dostunun namazın manevî yönlerini açıkladığı bu güzel eser, aynı zamanda Mevlânâ’nın dinin zahirine de ne kadar önem verdiğini gösteriyor. Bu yönüyle Âşıkların Namazı, dinin zahirîyle batınının ayrılamayacağını da gösteriyor. “Ey ay yüzlü güzel! Bir gece olsun Allah [celle celâluhû] aşkıyla uyumazsan, geceyi ibadetle ihya edersen, sana sonsuzluk hazinesi yüzünü gösterir. Görünmez bir güneş, gayb âleminin güneşi geceleyin doğar da seni nurlandırır, ısıtır, tûtiyâ yani manevî sürme gözlerindeki gaflet tozunu siler, gözlerini açar. Aklını başına al da bu gece inat et, başını yastığa koyma, yatma da saadetin, manevî mutluluğun sana ne ihsanlarda, lütuflarda bulunacağını gör!”
91.00 ₺ -
Caliyetül Ekdar Ves Seyfül Bettar
Mevlana Halid-i Bağdâdî hazretlerinin (kuddise sırruhû) şifa kaynağı eserlerinden biri olan Câliyetü’l-Ekdâr ve’s-Seyfü’l-Bettâr; Esmaü’l-Hüsna’yı, Bedir ashabının kıymetli isimlerini, çeşitli duaları ve salâvat-ı şerifleri içermektedir. Câliyetü’l-Ekdâr ve’s-Seyfü’l-Bettâr, “kederleri gideren keskin kılıç” demektir. Bu eseri okumak maddi ve manevi dertlerimiz için bir şifa kaynağıdır. Çünkü Câliyetü’l- Ekdâr’ı okuyan biri duasına hem Mevlana Halid-i Bağdâdî hazretlerini (kuddise sırruhû) hem de esma-i hüsnâ ile Bedir ashabını vesile etmiş olur. Bilal Aksoy’un tercüme ettiği eser yayına hazırlanırken daha faydalı olacağı düşünüldüğü için Arapça metin ile çevirisi karşılıklı sayfalara konulmuştur.
206.50 ₺ -
Mülteka Tercümesi Kelime Anlamlı 6.Cilt
İslam Fıkhı 6 Cilt, "İçecekler" "Faraiz" bahsine kadar kelime kelime mana; *İçecekler Kitabı *Feraiz
375.00 ₺ -
Mülteka Tercümesi Kelime Anlamlı 5.Cilt
İslam Fıkhı 5 Cilt, "Kiralama" "Şüf'a" bahsine kadar kelime kelime mana; *Kiralama *Mükâtebe *Gasb *Şüf'a
375.00 ₺ -
Mülteka Tercümesi Kelime Anlamlı 4 Cilt
İslam Fıkhı 4 Cilt, "Şahitlik" "Ariye" bahsine kadar kelime kelime mana; *Şahitlik *Vekalet *Dava *Sulh *Emanet *Ariye
375.00 ₺ -
Mülteka Tercümesi Kelime Anlamlı 3 Cilt
İslam Fıkhı 3 Cilt, "Vakıf" "Değişik Meseleler" bahsine kadar kelime kelime mana; *Vakıf *Alışveriş *Değişik Meseleler
375.00 ₺ -
Koçyiğit Seyit Battal Gazi
Elenora, Abdüssamed, Ahmer, Anastasya, Mesleme ve diğerleri... Farklı Kültürlerden de gelseler hepsi ona hayrandı. Kahramanlıkları nesilden nesile anlatılan Koçyiğit Seyit Battal Gazi'nin giriştiği destansı mücadelenin romanı... Anadolu'nun bağrından Kız Kulesi'ne uzanan sürükleyici bir maceraya hazır mısınız? Battal'ın destanını Ahmet Yılmaz Boyunağa'nın kaleminden okurken, "Telefonuma mesaj gelmesin!", "Kimse beni rahatsız etmesin!" siyeceksiniz.
122.50 ₺ -
-
Karizma Zamanları
“Karizma bahsi belli bir harekette veya şahısta bir karizmatik niteliğin bulunduğunu teşhis etmeyi sağlayan, tabiri caizse, müjdeleyici bir bahis değildir. Aksine daha ziyade ortaya çıktığı andan itibaren karizma etrafında toplanan, karizmanın davetine icabet eden kitlelerin, bu icabetle birlikte giderek zirvesine ulaşan karizmanın aynı zamanda inişinin de hazırlayıcıları olduklarını gösteren uyarıcı bir bahistir. Karizmanın ilk zamanlarında akıl almaz derecede fedakârca bir bağlılıkla hiç bir çıkar beklentisi içinde olmaksızın harekete intisap edenler, hareket belli bir başarıya ulaşıp daha da cazip hale gelmeye yüz tuttukça hasbilikten hesabiliğe doğru bir geçişin tanıkları, bazen de aktörleri olurlar. Bir kriz anının bütün zorlukları ve riskleri dolayısıyla ilk zamanlar özveriyle dahil olunan karizmatik hareket, karizmanın rutinleştiği bu aşamada bir tür ganimet paylaşımının adresi haline gelir.” Max Weber tarafından geliştirilen ve sosyal bilimler içerisinde çok önemli bir yere sahip olan karizma kavramı son yıllarda Türkiye’deki siyasal yaşamın ana motiflerinden biri haline geldi. Türkiye’nin önde gelen sosyologlarından Yasin Aktay, elinizdeki eserde, bir yandan karizma kavramının oluşum sürecini tartışırken diğer yandan Türkiye’de yaşanan siyasal gelişmeleri karizma sosyolojisi ışığında değerlendiriyor.
10.28 ₺ -
Bir Zamanlar Boğaziçi 1851
Başbakanlık Osmanlı Arşivinde muhafaza edilen 1851 tarihli tek parça panoramik Boğaziçi resmi, bugünkü Beşiktaş ilçesinin ve çevresinin geçmişine ışık tutacak nitelikte. Tophaneden Arnavutköye uzanan ve Boğaziçinin Rumeli yakasının büyük bir kısmını gösteren çizimde saraylar, kasırlar, köşkler, yalılar, camiler, askerî kışlalar, hastaneler, mezarlıklar, selvi koruları ve çiçek bahçeleriyle dalgalanan muhteşem bir şehir bütün ihtişamıyla karşımızda durmaktadır. Bu çizim hem Boğaziçinin mimarî tarihi açısından hem de denizcilik tarihimiz açısından çok kıymetli bir vesikadır.
32.50 ₺ -
-
İmparatorluk Çağı / Dünya Savaş Tarihi 3 (1776-1914)
Dünya Savaş Tarihi serisi, Ortaçağ ve Erken Modern Çağ'ın ardından İmparatorluk Çağı'yla devam ediyor. 1776'dan 1914'e, Afrika, Asya, Avrupa ve Kuzey Amerika'daki muharebe yöntemlerini inceleyen muhteşem bir eser. Dünya Savaş Tarihi: İmparatorluklar Çağı, 1776'dan 1914’e, Afrika, Asya ve Kuzey Amerika’da geçerli muharebe yöntemlerini anlatıyor. Kitap, İngiltere, Fransa ve İspanya’nın dev denizaşırı imparatorluklar kurdukları ve yerli halkların bağımsızlıkları için sömürgecilere direndikleri bir çağda mücadeleyi kazanabilmek için gerek duyulan eşsiz taktikleri inceleyip, savaş sanatında, bir bakıma ne kadar az şeyin değiştiğini gözler önüne seriyor. Beş bölümden oluşan kitabın ilk bölümü, imparatorluklar çağı ordularının belkemiğini teşkil eden piyadeleri, bunların giydiği kıyafetler ile kullandıkları teçhizatı ve nasıl harp ettiklerini, değişen teknolojinin sağladığı avantajları inceliyor. İkinci sırada, süvarilerin oynadıkları rol, özellikle de hareket üstünlükleri ve istihbarat toplama yeteneklerinin sömürge savaşları üstündeki etkisi mercek altına alınıyor. Güney Amerika’ya bağımsızlığını kazandıran tayin edici Ayacucho Muharebesi (1824) bu bölümde inceleniyor. Müttefik İngiliz-Fransız ordusunun Çin imparatorunun yazlık sarayını yağmalamasıyla sonuçlanan Balikiyao Muharebesi (1860) ve Adova’daki feci İtalyan bozgununu (1896) sahneye taşıyan üçüncü bölüm, imparatorluklar çağında profesyonel subayların önemini ve talim ile terbiyenin etkisini tartışıyor. Kitabın dördüncü bölümü, imparatorluklar çağına kagir perde surlar ve geleneksel tekniklerle başlayan kuşatma harbinin teknolojik dönüşümle beraber toprağa kazılan siperler ve dikenli tel barikatlarına evrimini anlatıyor. Amerika Birleşik Devletleri’nin bağımsızlığını garantileyen Yorktown Kuşatması (1780) ve efsanevi Alamo Savunması (1836) da bu bölümde yer alıyor. Son bölüm, bahriyelerin imparatorluk inşaatında oynadıkları düşük profilli ama hayati rolü konu ediniyor. Buharlı gemilerin ortaya çıkışıyla, batılıların o zamana dek giremedikleri Asya ve Afrika’nın kalbine nehir yollarından ilerleyişi, üstün ateş gücü ve zırh levhalar sayesinde adeta yenilmez olan yeni batılı savaş gemilerinin İskenderiye Bombardımanı (1882) gibi “gambot diplomasisi” faaliyetleriyle yerküre üstünde baskı kurmaları, Garp Ocakları korsanları ile Afrika kıyılarındaki köle tüccarlarına karşı yürütülen polis faaliyetleri etraflıca anlatılıyor. Dünya Savaş Tarihi: İmparatorluklar Çağı, çağın savaş, silah ve taktiklerini tasvir eden özel olarak hazırlanmış renkli ve siyah beyaz çizimler eşliğinde, ‒ Sömürgeci güçlerin renkli orduları, Habeş imparatorları ve topçeker filotillaları gibi ‒ düşmanları karşısında zafere ulaşan orduların kullandığı yöntemleri ve diğer orduların neden bu denli başarılı olamadıklarını bütün ayrıntılarıyla betimliyor. Bu kitap, imparatorluklar çağının destansı askeri seferlerine ilgi duyanların en sıkı dostlarından biri olacaktır.
666.00 ₺ -
Bırak Dağınık Kalsın
Birilerinin hayatından akıp gidiyor o küçük anlar, senin içinse tekrarlanmaktan başka şansı yok bu sahnelerin. Bir maskeli balo sananlar var dünyayı. Herkes maskelerini çıkarsın diyorsun; burası bir maskeli balo değil. Sonra bahar geliyor içine… Tüm şehir ve dostlarımın gözleri de bahar geliyor sana. Peki, otobüsteki bu insanların neden suratı asık? Müdür sana ne ima etmeye çalışıyor? Hüzünlerini nasıl oluyor da kahkahalarla örtüyor arkadaşların? Neden en iyi yaptığımız şey niyetlerimizi saklamak? Bir anlık samimiyet için asırlarca yürüdüm. Sonra hepsini cümlelere sığdırdım. İşte bu kitap sana yalnızca bunu vaat ediyor. Tüm perdeleri açtım, kilitleri çözdüm. Bende gerçek olan ne varsa onlar artık senin.
6.42 ₺ -
Yeni Başlayanlar İçin Metafizik
şairin kaderi şiiridir / ve işini iyi yapanların kaderi / kendilerine yazdırılır. Modern şiirin sınırlarını genişleten Cahit Koytak şiiri, bu kez Yeni Başlayanlar İçin Metafizik başlığı altında hakikatin özünü, varlığın ruhunu keşfe çağırıyor okuru. Kainatı şiir gören, şiir bilen, şiire dönüştüren bir şairden; aklın ve ruhun yaralarını saracak, soruları çoğaltıp cevapları sağaltacak bir kitap. Hangi kitabı okurken, ruhun, Çeşmenin önündeki kap gibi Tanrıyla dolup taşıyor – ya da Yağmurun altında kül gibi Sevgiden ve erinçten eriyip akıyorsa, Korkma, oku o kitabı, Korkma, o kitap sana indirildi. Cahit Koytak “Başka bir yaşam kültürü içinde gördükleri için Cahit Koytak'ın şiirlerine uzak duranlar, yaşayan bir büyük şairi tanımamış olurlar.” Semih Gümüş “‘Yüzyılın’ demek belki aceleci olur, ama onyılların en önemli şiir kitabı olduğu duygusuna kapıldım.” Sevan Nişanyan “Koytak’ın şiirlerini tehlikeli ustalık ürünleri olarak görüyorum. Koytak’ın şiirlerini el yazısı olarak değil, aynı zamanda alın yazısı olarak yazdığını da düşünüyorum. Bu onun nasıl bir vicdana sahip olduğunun gösteriyor. Sadece kendi dünyasını değil, farklı dünyaların şiirlerini kaleme alıyor.” Haydar Ergülen
37.00 ₺ -
Alışverişkolik
Alışverişkolik misiniz? Alışverişkolik olmak; ilk anda insana keyif veren ama arkasından suçluluk hissini davet eden bir alışkanlık, belki de bir tür bağımlılık. Peki neden son yıllarda alışverişe bu kadar bağımlı hale geldik? Psikiyatri Uzmanı Dr. Barış Önen Ünsalver, sürekli tüketimin pompalandığı bir zamanda bizi alışverişe bu kadar tutkun hale getiren psikolojik sebepleri, kişilik tipleriyle alışveriş arasındaki ilişkiyi, alışverişkolik tiplerini, aşırı alışveriş davranışına eşlik eden psikiyatrik durumları ve alışveriş yapma güdüsünü nasıl dizginleyebileceğimizi yazdı. “Acaba bu ayakkabıya da ihtiyacım var mı?” demeden önce bu kitaba bir göz atmalı.
24.05 ₺ -
Çarşafı Şerif Risalesi
Hür Kadının Kıyafeti Çarşafı Şerif Risalesi Mustafa Hacıoğlu Örtünme mevsime ve modaya göre değil, âyete göre olmalıdır. Çünkü tesettür kişiye göre değişen bir tarz (şekil) değil, reforme edilemeyen ve ölçüsü belli olan bir inanç meselesidir. Kitabın ÖN SÖZ’ünden kısaca Örtünme emrinde de olduğu gibi, Rabbimizin tüm emirlerini yerine getirmedeki amaç, şekilciliğin ötesinde takva ya ulaşmak ve yüce Allah’ın rızasıdır. Bu eserde İslamda örtünmenin şekli detaylı delillerle ısbatlanmaya çalışışmış kapsamlı bir çalışma yapılmış emek sarf edilmiştir. Rabbimiz rızası için kılsın. Ancak, bir mümine kadın bu şartlara uygun örtüye şeklen bürünüp kalben bürünmese, benimsemese ve gereğine uygun hareket edip örtüsünün namusunu muhafaza etmese terazide kıymeti olmaz. Nitekim İslâm’ın esasını teşkil eden TAKVA, onca ayetlerde vurgulanmıştır. İnsanları Allah’a ulaştıracak, onun rahmetine, sevgisine kavuşturacak örtünme ise TAKVA ELBİSESİ ile olur. A’raf suresi’nin 26. Ayetinde: “Ey Ademoğulları! Size ayıp yerlerinizi örtecek örtü ve bir de süs elbisesi indirdik. Fakat TAKVA ELBİSESİ hepsinden hayırlıdır.” buyrulur. Bir diğer……….. HZ. FATIMA NE VASİYET ETTİ KUR’AN’DA “ÇARŞAF” YAZIYOR MU? ABDÜLHAMİD ÇARŞAFI YASAKLATMIŞ MIYDI? BAŞ ÖRTÜSÜ HAKİKATEN BİR SEMBOL MÜ? SADECE ÖRTÜNMEK YETER Mİ? KAPANMAK KÖLELİK Mİ HÜRRİYET Mİ? ÇARŞAF MI TÜRBAN MI? TESETTÜR KANSERE SEBEP Mİ? TESETTÜR, KEMİK ERİMESİ YAPIYOR MU? BAŞI ÖRTMEK SAÇ DÖKERMİ? ÇARŞAF-I ŞERİF HAKKINDA NE DEDİLER? İBRET DOLU TESETTÜR HİKÂYELERİ Ve daha fazlasını bu kitapta bulacaksınız…
140.00 ₺ -
Şeytan Ye Diyor İnsan Ne Yemeli Ne Yememeli
Allah. Bizlere Kur’an-ı Kerim vasıtasıyla seslenerek yiyeceklerin ‘temiz’ olanlarından yememizi öğütler. Peki ama hangi gıdalar temiz? Temizden kasıt tam olarak ne? Bir gıdanın temiz (ve helal) olup olmadığını nasıl anlarız? Sözgelimi kalsiyum fosfatla beyazlatılmış, kimyasal yapıştırıcılarla şekillendirilmiş bir kesme şeker temiz olabilir mi? Ya işkence altında, hayatı boyunca gün ışığı görmeyen bir tavuğun et ve yumurtası? Ticari glikoz ve fruktoz şurubuna aroma ve boya ilavesi ile arısız üretilen yapay bal sizce temiz mi? GDO’lu mısırla beslenen, antibiyotik delisi olmuş sığırların eti caiz olabilir mi? Çocuklara bolca yedirdiğiniz hidrojenize bitkisel yağlı ve hatta DDT’li çikolatalar, gofretler? İçinde onlarca zararlı katkı maddesi bulunan beyaz ekmek sizce temiz kapsamına girer mi? İftar sofralarından bile eksik edilmeyen kolalı ve aromalı içeceklerde alkol olduğunu biliyor musunuz? Bu gerçek liste uzar, hayatlar kısalır! Gıda Güvenliği Hareketi Lideri Kemal Özer, Kur’an-ı Kerim’de zikredilen ‘temiz gıda’nın gerçek anlamını arıyor. Yıllardır gönül rahatlığıyla tükettiğimiz ‘şüpheli’ gıdaların ipliğini tek tek pazara çıkarırken; salığı kaybetmemek için tertemiz öneriler getiriyor. Dayatılan hazcı ve tüketim endeksli yaşam tarzını reddediyor, bizleri geleneksel ve tıbbi olanla yeniden buluşturuyor. “Ne yiyeceğimizi şaşırdık” diyenlere ‘dosdoğru’ yolu gösteriyor.
254.77 ₺