-
Kelam İlmine Giriş Tenhikul Kelam
Abdullatif Harputi (1842-1916), dirayetli bir kelâm âlimidir. İlk derslerini, Harput Müftüsü Ömer Naimi Efendi 'den almıştır. Sonra Istanbul'a giderek Fatih medre-selerine devam etmiş, devrin müderris ve âlimlerin huzurunda icazet almak sure-tiyle erken bir yaşta "Beyazıt Medresesi " dersiamlığına atanmıştır. Onun bu ilmi otoritesi, Medresetü'l Vaizin ve Osmanlı Dârül Fünfın gibi devrin önemli ilim merkezlerinde müderrislik yapmasına imkân sağlamıştır. Hayatı 19. Asrın sonu ile 20. asrın başına tekabül eden Harputi , yenilikçi bir anla-yışla "Yeni Devir İlm-i Kelâm" öncülerinin arasına girmiştir. Nitekim "Tenkıhu'l Kelâm F'i Akâid-i Ehli'l- İslâm" adlı eserini telif ederken dönemin itikad, ahlak, felsefe, sosyal ve kültürel yapısına dikkat çekerek şöyle demiştir: "Daru'l-Fünğn-ı Osmaniye'de Kelâm İlmini tedrisle görevlendirildiğimde, dinin esas inançlarını içeren, inatçı ve çağdaş dinsizlere karşı koyan bir kitap arayışına girdim. Geçmiş Ehl-i Sünnet kelamcılarına ait böyle bir kitaba rastlamadım. Kelâm ilmi duruma ve konuma göre tedvin edilmelidir. İşte bunlar, beni tedris ve müzakere ortamında böyle bir kitabı yazmaya sevk etti. Bunu hak olan dinimizi ve doğru olan kitabı-mız', hile ve saptırma yoluyla savaşanların saldırısına karşı savunmak için yaptım. İslam inanç esaslarımızı, sahih kelâm kitaplarından derleme yoluna gittim. Sonuçta kitap, içerdiği konular bakımından çağdaş dinsizleri tenkit konusunda akıl sahiplerine örnek olabilecek bir şekle geldi."
210.00 ₺ -
Hiperaktif Çocukların Sosyal Teşhis ve Tedavileri
Dikkat eksikliği ve aşırı hareketlilik yani hiperaktivite çocuk, genç ve erişkinde görülen psikiyatrik bir sorundur. Bu hastalığın çocukluk döneminde keşfedilmesi ve tedavi edilmesi lazımdır. Böyle olmaz ise aynı hal, genç ve erişkinlik dönemlerinde var olabilmektedir. Bunun için doğru zamanda, doğru teşhis ve tedavi yapılabilmelidir. Tedavide geniş kapsamlı psikiyatrik hizmetlere ihtiyaç vardır. Bilindiği gibi psikiyatride 1) Medikal Psikiyatri. 2) Sosyal Psikiyatri temel çalışma alanlarındandır. Yurdumuz bugün için yeter düzeyde sosyal tıp, sosyal psikiyatri, sosyal pediatri çağına, tüm toplumuna hizmet verebilecek çapta girmiş değildir. Elbette devlet ve üniversite büyüklerimiz bunun için büyük çalışmalar yapmaktadır. Herkesin bu alanda kendisine, ailesine, toplumuna hizmet etmesi lazımdır. Bunun birinci yolu insan sağlığının üç yönlü olduğunun iyice bilinmesinden geçmektedir. İşte burada sözünü ettiğimiz Dikkat eksikliği ve Aşırı Hareketlilik hastalığının bio-pisiko-sosyal yönü mevcuttur. Medikal tedaviye ek olarak sosyal psikiyatri hizmetlerinin de devreye girmesi gerekmektedir. Böylece geniş kapsamlı tıbbi hizmetler (Comprehensive Medicine) modern tıbbın gerçek bir ihtiyacıdır. Bu kitabımızda ele almış olduğumuz konu, halk sağlık eğitimi prensip ve hizmetleri doğrultusunda hazırlanmıştır. Amacımız yurdumuzda çok önemli bir sağlık sorunu olan dikkat eksikliği ve aşırı hareketlilik hastalığının sosyal tanısına bir hizmettir. Bu çalışmamız Bilim, Sanat ve Meslek olan Sosyal Çalışma (Social Work) A.B.D.nın, Psikiyatrik Sosyal Çalışma ihtisası, bilgisi, görgü ve deneyimlerine göre özellikle anne, baba, öğretmen, hekim ve diğer ilgilililer için hazırlanmış müracaat kitabıdır.
120.00 ₺ -
-
-
-
-
Padişahın Eşeği
Sevgili Çocuklar, Masallar; düşlerin dolambaçlı patikalarından gerçeklere ulaşmamızı sağlar… Masallar; düşünce dehlizlerimizi renkli ışıklarıyla aydınlatan ışıldaklardır… Masallar; geçmişte yaşanmış gerçek olayların biraz abartılı anlatımıdır aslında… Masalların mesajları içinde gizlidir. Akılla çocukların bu mesajları alacaklarını biliyor ve inanıyoruz… Çünkü çocuklar, küçücük yüreklerine sığdırdıkları sevgiler kadar büyüktürler… Sevgili Öğretmenler, Siz, hayat yolumuzda önderlerimizsiniz. Karanlığı aydınlatır, öğrenmemiz gerekeni öğretir, güzellikleri önerirsiniz. Bu kitabımıza öğrencileriniz için bir ışık tutar mısınız lütfen? Değerli Veliler, İsterseniz bu masalları önce siz okuyun. İnanıyoruz ki, okuyunca içinizdeki çocuğu bulacak ve çocuklarınızı daha iyi anlayacaksınız… Çocuklarınızla çocuk olun ve onlarla birlikte büyüyün...
104.00 ₺ -
Kanarya Gülü
Hedef kitlemiz ikinci kademe (ortaokul) ögrencileri olmakla beraber, bu kitap; gelecegin büyükleri olan çocuklarimizla, içlerindeki çocugu büyütmemis her yastaki büyüklerin zevkle okuyabilecegi bir kitaptir… * Çocuklarinin bedensel gelisimi için gida seçiminde çok titiz davranan velilerimizin; ruhsal ve düsünsel gelisimleri için de ayni titizligi göstereceklerinden emin olmak istiyoruz. Onun için, bu kitabi ve her kitabi öncelikle kendileri okuyup incelemelidirler… * Öğretmenlerimizin, ögrencilerine önerecekleri kitaplari nasil titizlikle incelediklerini biliyor ve takdir ediyoruz. Kisaca diyoruz ki: * Sevgili çocuklar! Karanligi aydinlatmak, cehaletin canina okumak için kitap okuyun!
104.00 ₺ -
Mevlana Celaleddin Rumi Hazretleri
Mevlânâ çocuklarla çocuk olmayı bilen biriymiş ve çocukları çok severmiş.Çocuklar, sokaklarından geçen Mevlânâ’nın,şakacıktan etrafını çevirerek “Artık bizim esirimiz oldun, kurtuluş yok” demişler. Mevlâna gülümseyerek teslim olduğunu bildirmek için ellerini kaldırmış, onların bu oyununa katılarak: “Vah bana, esir düştüm” demiş. Üzülmüş gibi yaparak:“Peki kurtulmam için ne yapmalıyım?” diye sormuş.Çocuklar da gayet ciddî bir şekilde: “Fidye verirsen seni serbest bırakırız, yoksa esir kalırsın!” demişler. Hz. Mevlânâ üstünü başını yoklamış, cebindeki cevizleri çıkarmış ve: “Bunları versem kurtulur muyum?” diye karşılık vermiş. Çocukların da amacı hediye olduğundan, cevizleri alıp Mevlânâ’nın yanından ayrılmışlar. Mevlânâ onların ardından gülümseyerek şöyle demiş: “Tıpkı Yusuf peygamber gibi ucuza gittik.”
61.75 ₺ -
Zaman ötesinde Atasözü Avcıları
Atalarımızın dünyaya bakış tarzları ve yaşam biçimleri hakkında da bize bilgi veren kalıplaşmış sözlere "Atasözü" diyoruz. Bu sözlerin bir kelimesi dahi değiştirilemez... Atasözleri, öğüt ve yargı bildiren bir cümle halindedir. "Deyimler" ile aralarındaki fark budur. Deyimler de, atasözleri de anonim olup; nerede, ne zaman söylendiği ve ilk söyleyeni bilinmemektedir... Sevgili çocuklar, Orhan ile Sadi Dede; düşlerin kanadında, geçmiş zamanlara seyahat ederek; sizler için tam yirmi dokuz atasözünün çıkış hikayesine ulaştılar... Orhan ile birlikte bu heyecanlı macerayı yaşamaya var mısınız? Öyleyse başlayın...
117.00 ₺ -
Ahmed Yesevi
Orta Asya’dan Anadolu’ya birçok Allah dostu gelmiş. Onlara ‘Horasan Erenleri’ derler. Anadolu’nun müslümanlaşması onlarla olmuş. Büyük hizmetler vermişler. Horasan Erenlerini yetiştirip, Anadolu’ya gönderen pîr, Ahmed Yesevî’dir. O büyük bir Allah dostu. Güzel ahlakı, İslâm’a uygun örnek yaşantısı ile, gönüllere taht kurmuş bir veli. Dini ilimleri çok iyi bilen bir âlim. Yüzyıllardır hâlâ ismi anılıyor ve sevgisi devam ediyor. Hikmet dolu şiirleri hep okunmuş. İnsanlar onun şiirlerinden Allah ve Peygamber sevgisini, hatta dini öğrenmişler. Orta Asya’da o kadar sevilmiş ki kendisine “Türkistan Pîri”, “Hazreti Sultan” ve “Hâce Ahmed” denilmiş.
61.75 ₺ -
Savaşçıların Efendisi Alparslan
Cumâ sabahı eşsiz Sultan Alparslan her zamankinden biraz daha farklıydı. Askerinin karşısına çıktığında o bir sultan gibi değildi. Fakat sanki etrafındaki neferlerinden herhangi biriydi. Askerlerinin de ona davranışlarında büyük bir saygı vardı. Ama ona bir İmparator gibi de yerleri öperek, secde vaziyeti alarak yapmacık davranmıyorlardı. Yiğitlerinin arasında bir nefer gibi dolaştı. Onların yüzlerine baktı, gözlerindeki zafere susamışlığı hisseti. Kendisi gibi askeri de kalabalık Bizans ordusundan korkmamıştı. Bu esnada Sultan Alparslan'ın bir şey söylemeksizin onların yüzlerini ve gözlerini okuyan ifadelerle gezişini diller târif edemezdi. Sanki neferler bakışlarıyla şöyle diyorlardı; "Bizim yanımızda sizin gibi mert bir Sultan olduktan sonra, ölüme de gideriz, zafere de... Sen yeter ki emir ver, bize ölümün hangi tarafta olduğunu göster, Sultanım!"
143.00 ₺ -
İkizciler Hike'ta
“Hike” bir izcilik terimidir. Kampların ise olmazsa olmazıdır. Teknik olarak konaklamalı, uzun yürüyüş demektir. Genelde geceleri yapılır. Araya cesaret yürüyüşü eklenir. Gerçekten çok zorlu, yetenek, bilgi, gayret, kararlılık ve ekip işi olan bu hike görevi tüm izciler için aynı zamanda bir gövde gösterisidir de… Bu görevi başaran her izci kendi gücünü de ispatlamış olur. Ancak izcilikte asla “bireysel başarı” yoktur. Her yapılan ve başarılan iş “ekibin başarısı”dır. “Başarısızlık” da öyle…
71.50 ₺ -
Yaz Tatili, Kar Şerbeti
Aylardan ağustostu... Ortada bırakın kar, su birikintisi bile gözükmüyordu. Nereden kar bulup da bize getireceklermiş. Bunları mahalledekilere anlatsam, dünyada inanmazlar. Cesaretimi toplayıp yanlarına gitmeye karar verdim. Kevser'i, sağlam korunaklı bir yere oturttum. Bir yandan aşağıya inmeye, bir yandan da avazım çıktığı kadar bağırmaya başladım. Aklıma kötü şeyler gelmeye başladı, kayalardan yuvarlanmış olabilirler mi? Biraz daha aşağıya indiğimde kuytu bir yerde mağara girişini gördüm. Var gücümle bir kez daha seslendim. Dedem koşarak dışarı çıktı. “Yusuf Ali, ne işin var burada! Buralar çok tehlikeli! Yavaşça yanımıza gel” dedi. Dikkatli bir şekilde ve düşme korkusuyla mağaraya indim. Haylazlıklarım içinde belki en heyecanlısı bu oldu. Kocaman bir mağara karşımda duruyordu. Yerde ağzına kadar kar dolu bir kuyu...
123.50 ₺ -
Gençler İçin Tarih
Tarihler altı Nisan 1453'ü gösterirken, yıllardan beri hazırlıkları süren kuşatma neredeyse başlayacaktı. Sultan Mehmed Han, son emirlerini verdi; "Aslanlarım, artık sözün bittiği ve savaşın başladığı zamana Allah'ın izni ile ulaştık, büyüklerimizin dualarını aldık. "Sonra topçulara dedi ki; "Artık iki tonluk gülle atan toplarım ateşe başlasınlar, diğer küçük bataryalar da onlara katılsınlar." Sonra da havancılara dönerek emrini sürdürdü; "Havancılarım ise, Haliç'teki düşman donanmasına havan ateşi açsınlar." Sonra büyük ordusunun diger sınıflarına da şu emri verdi; "Bu arada mancınıklarım, yürüyen kulelerim, uçan füzelerim durmasın, üzerlerine düşeni yerine getirsinler. Haydi Allah'a emanet olun."
143.00 ₺ -
Gençler İçin Tarih
"Şimdi, kendimi at kişnemeleri arasında, 'Allah, Allah' nidalarıyla insanlara dar gelen Yermük vadisinde hissediyorum. Vallahi Rabbimden beni her gazâda diriltmesini ve o savaşın hakkını vermeyi isterim." Sonra biraz durdu ve dedi ki; "Vasiyetimi bildiriyorum, beni ayağa kaldırın..." Ayağa kaldırdılar; "Kılıcımı getirin!" "Neden efendimiz?" "Burnu üzerine düşerek hırıltılarla ölen deve gibi ölmek istemiyorum. Bu gözler korkaklar gibi uyumadı." Yüzünde soğuk terler birikiyordu; "Ölümü, savaştaymışım gibi ayakta karşılayacağım. Öldüğüm zaman atımı muharebede tehlikelere dalabilen bir yiğide veriniz. Atım ve kılıcımdan başka bir şeye sahip olmadan öleceğim. Mezarımı, bu kılıcımla kazınız. Kahramanlar kılıç şakırtısından zevk alırlar."
169.00 ₺ -
Emir Sultan Hazretleri
Emir Sultan Hazretleri; Medîne-i Münevvere’den… Rasûlüllah aleyhisselâtü vesselâm Efendimiz’in şehrinden…. Rüyâsında aldığı bir emir üzerine gelmiş Bursa'ya. Aslında Orta Asya şehirlerinden Buhârâ’da doğmuş. Daha genç yaşta parmakla gösterilen biri olmuş. Ahlâkı, edebi, insanlara yardımı, ibadetlerinde titizliği, Kur’an ve sünnete uygun yaşantısı ile dikkat çekmeye başlamış. Geceleri kalkıp Kur’an okuyor, ibâdet ediyor ve zikir yapıyor, gündüzleri ise ilim öğreniyormuş. Çömlek işinde de babasına yardım ediyormuş.Bir gece rüyâsında Hz. Ali’yi görmüş. Hz. Ali ona: “Oğlum! Sana Yüce Allah tarafından deden Rasûlüllah aleyhisselâtü vesselâm’ın sünnetlerini takvâ yoluyla öğretmen için Anadolu’ya gitmen işâret edildi. Sen yola çıktığında önünde, nûrdan üç kandil belirecek. O kandiller nerede gözünden kaybolursa orada kalacaksın. Mezarın da orada olacak.” demiş. Yola koyulmuşlar ve Bursa’ya ulaşınca önündeki üç kandil, bir pınar başında durmuş ve sönerek kaybolmuş. Bunun üzerine Emir Sultan yanındakilere: “Ey kardeşler, bizim ömrümüzün kandili bu şehirde sönecek. Makamım bu şehir olacak” demiş.
61.75 ₺ -
Masallarla Kuran Harflerini Öğreniyorum
Bu kitap, çocuklarımızın kerim kitabımız Kur’an-ı Kerim ile ilk tanışmalarını sevimli, eğlenceli kılmak, Kur’an-ı Kerim’in sonsuz rahmetini soluklamaya başlayacak yavrularımızın Kur’an Elif Ba’sıyla aralarında dostluk bağı kurmalarını sağlamak amacıyla hazırlanmıştır. İnşaallah bu kitap, bir yandan çocuklarımızın masalların büyülü dünyasından yararlanarak Kur’an-ı Kerim ile duygusal bir bağ kurmalarına bir yandan da milli, manevi ve insani değerlerimizi özümsemelerine katkıda bulunacaktır. Masalların her biri Kur’an’la sevgi bağı kurarak, Kur’an Elif Ba’sının yorucu ezberlerle değil başka varlık ve olgularla ilişki kurarak keyifle öğrenilmesini amaçlamaktadır. Bunun yanında her bir masalla; dürüstlük, sözünde durmak, doğa ve hayvan sevgisi, yardımseverlik, çalışkanlık ve birlik beraberlik başta olmak üzere onlarca değerimizi çocuklarımızın benimsemesi de kitabın amaçlarındandır. Okul öncesi dönemde bulunan yavrularımıza da uykularından önce okunacak bu masallar inşaallah onların Kur’an’la yatıp Kur’an’la kalkmalarını, milli manevi değerlerimizin birer tohum gibi saf temiz zihinlerine serpilmesini sağlayacaktır.
97.50 ₺ -
-
Aziz Mahmud Hüdayi Hazretleri
Bir bahar günü Aziz Mahmud Hüdayi' nin hocası Üftade hazretleri ve birkaç talebesi kır gezisine çıkarlar. Her taraf, Allah tarafından rengarenk çiçeklerle donatılmış durumdadır. Üftade hazretleri bir ağacın gölgesine oturunca, bunu fırsat bilen talebeleri, hocalarına en güzel çiçeklerden bir demet getirmek için, adeta yarış ederler. Herkes hediyesini sunar, Üftade hazretleri memnun olur. En son Aziz Mahmud Hüdayi, elinde sapı kırılmış bir çiçekle gelir. Hediyesini Üftade hazrellerine verince, hocası merakla sorar: -Evladım arkadaşların demet demet çiçek getirdiler, sen bize bu çiçeğimi layık gördün? -Efendime ne hediye etsem yine az gelir. Fakat hangi çiçeği koparmak için elimi uzattıysam, Allah'ı tesbih edişini, Allah'ı anışını işitince onu susturmak istemedim. Ancak şu getirdiğim çiçek, sapı kırık olduğu için artık eskisi gibi Allah'ı tesbih edemiyordu.
61.75 ₺ -
Seyyid Abdulkadir Geylani Hazretleri
Abdülkâdir Geylânî hazretleri doğmadan önce, babası rüyasında Rasulüllah Efendimizi görmüş. Peygamberimiz ona: “Ey Ebû Sâlih! Allah Teâlâ bu gece sana kâmil evlâd ihsân etti. O benim oğlum ve sevdiğimdir. Evliyâlar arasında derecesi yüksek olacak.” buyurmuş. 18 yaşında tarlada öküz ile çift sürerken, bir an hayvan ona dönüp; hikmeti ilahiye ile “Sen bunun için yaratılmadın” demesi üzerine annesinden izin alıp ilim tahsili için Bağdat’a gitmiş. Bağdat'ta ilim tahsilinden sonra, Bağdat'tan uzaklaşıp 25 yıl çöllerde uzlete çekilmiş ve kimseyle görüşmemiştir. 25 yıl sonra Bağdat’a dönmüş ve tüm insanlık alemine bir hakikat güneşi olarak doğmuştur. Ömrünün sonuna kadar insalara nasihat etmiş, vaazlar vermiş. On binlerce insanın tövbe edip, İslam’ı güzel yaşamalarına vesile olmuştur.
61.75 ₺ -
Hacı Bayram Veli
Hacı Bayram Veli’nin Osmanlı’da tanınması çok ilginçtir. Edirne’ye bir gidişinde, Sultan II. Murad ona İstanbul’un fethini sorar. O da beşikteki Fatih Sultan Mehmed ve yanındaki çok değerli talebesi Akşemseddîn’i göstererek, onlara nasib olacağı müjdesini verir. Ömrünün sonuna kadar insanlara, Allah Teâlâ’yı ve Peygamberini anlattı, doğru yolu gösterdi. Binlerce güzel insan yetiştirdi. Onlara çalışmayı, kimseye el açmamayı öğütledi. Müridleri arasında imece usulünü yaygınlaştırdı. Onun güzel adetlerinden biri de, tekkesinde sürekli büyük bir kazan kaynardı. Bu kazanda gece-gündüz burçak çorbası yapılırdı. Bu çok cömert insanın ziyaretine gelen herkes ve hatta oradan gelip-geçen yolcular da bu çorbadan içerdi. Ayrıcı o fakirlerin, ihtiyaç sahiplerinin dostuydu. Zenginlerden aldığı para ve malı fakirlere dağıtırdı
61.75 ₺ -
Eyyüb Sultan Hazretleri
Bizans kralının kızı dermansız bir derde tutulmuş. Doktorlar hiçbir çare bulamamışlar. Artık ümitlerin tükendiği bir zamanda kız rüyâsında nur yüzlü, ak sakallı bir dedeyi görmüş.Ona iyileşmesi için, kalenin karşısında bulunan kabrinin aşağı tarafına bir kuyu kazdırmasını, o kuyudan çıkan suyu içmesini ve onunla yıkanmasını tavsiye etmiş. Kız rüyâsını babasına anlatmış. Ona kabrin olduğu yeri göstermiş. Bu kişi Eyyüb Sultan Hazretleri imiş.Kral Hıristiyan olmasına rağmen, başka çaresi kalmadığı için denilenleri yapmış. Kız rüyasındaki tavsiyelere uyunca iyileşmiş.Artık kral Eyyüb Sultan Hazretleri’ne büyük saygı duymaya başlamış. Onun kabrini tamir ettirmiş ve üzerine binâ yaptırarak yanı başına bir de nöbetçi koymuş. Kızın iyileştiğini öğrenen hıristiyanlar, onu ziyâret etmeye başlamışlar. Bizanslılar asırlar boyunca, Eyyüb Sultan Hazretleri’nin kabrini özenle korudular. Ancak, Bizanslılar’ın hakim olduğu son asırlarda, İstanbul’un Latinler tarafından istilâsında onun yeri kayboldu. Fakat sonra terar bulundu, nasıl bulunduğunu ise bu kitaptan öğrenelim.
78.00 ₺ -
Denizler Fatihi Barbaros Kardeşler
Şanlı Akdeniz havzasında ve hatta daha uzak yerlerde Barbaros kardeşlerin mertliği, yigitligi, zaferler kazanmaları Müslümanları sevindirirken, Avrupalı sömürgecileri endişelere sevk ediyordu. Osmanlı'nın Akdeniz'deki gücünün artmasından rahatsız olan Papalık, hızla haçlı donanmasını oluşturarak başına Andrea Doria'yı getirdi. İki donanma Preveze Körfezi önlerinde karşılaştı. Yarım daire şeklinde ilerleyen Osmanlı donanmasının sağ kanadında Salih Reis, sol kanadında Seydi Ali Reis, arkada ihtiyat için Turgut Reis ve merkezde de Barbaros Hayreddin paşa vardı. Mehter marşının çoşturmasıyla ve Allah Allah nidalarıyla patlamaya hazır bir volkan haline gelen leventler hep bir ağızdan zafer marşları söylüyorlardı: Deniz üstünde yürürüz / Düşmanı arar buluruz / Öcümüz komaz alırız / Bize Hayreddinli derler
143.00 ₺