-
Dilin Afetleri İmam Gazali
İmam Gazâlî (rah), dilin insan hayatındaki yerini ve gücünü ahlâkî bir bakış açısıyla ele alır. Dilin, doğru kullanıldığında insanı yükselten, yanlış kullanıldığında ise kişiyi felâketlere sürükleyen bir araç olduğunu vurgular. İmam Gazâlî (rah), Kur’an ve hadislerden örneklerle dilin, toplum üzerindeki olumsuz etkilerini, fitne, yalan ve gıybet vb. dilin afetleriyle ilişkili tehlikeleri açıklar. Bu eser, dilin doğru ve ölçülü kullanılmasının insanın dünya ve ahireti üzerindeki önemini hatırlatırken, Müslümanlara dilin sorumluluğunu öğretmeyi amaçlar.
105.00 ₺ -
Emperyalizme Direniş Bilinci Çanakkale
Çanakkale Harbi, vukû bulduğu zamana kadarki iki yüz yıllık ma’kûs tarihî yazgımızın ilk defa iyiye, müsbete döndüğü bir olaydır. Çanakkale Harbi, iki yüz yıllık emperyalist Batı saldırısına karşı ilk defa direnmenin, karşı çıkmanın semeresini zafer olarak aldığımız bir olaydır. Çanakkale Harbi, teknolojilerinin yıkıcı ve kahredici kuvveti ile şımaran, teknolojileri üzerinde yükselttikleri uygarlıklarının gücü ile kibirlenen Batılı mütekebbirlere, kendilerinden daha büyük olanın, “En Büyük” olanın takdiriyle had bildirildiği bir olaydır. Çanakkale Harbi, cihadın izzetinin bu millet tarafından bir düğün şerbeti gibi bir kere daha tadıldığı bir olaydır. Çanakkale Harbi, “Allah’ın izniyle nice sayıca az bir topluluk, kendilerinden daha üstün topluluklara galip gelmişlerdir. Allah sabredenlerle beraberdir.” ve “Gevşemeyin, üzülmeyin. İnanıyorsanız, üstünsünüzdür.” ilâhî vaadlerinin bu ümmet üzerinde bir Cennet nefhası gibi bir kere daha tahakkuk ve tecellî ettiği bir olaydır. Bu yüzdendir ki, Çanakkale Harbi, yüzyıl sonrasını bile o gün olduğu gibi, hatta zamanı dolduran toplumsal ve tarihî tecrübenin de eklenişiyle, daha da kesif bir şekilde nuruyla ışıtan bir olaydır.
130.00 ₺ -
İnsanı Kamil Hazreti Muhammed Sert Kapak
Yazarımız, “Hazreti Muhammed Aleyhisselâtü Vesselam” adlı 4 ciltlik detaylı eserden sonra, bu kez daha SÂDE ve TEK CİLTLİK “İNSAN-I KÂMİL” eseriyle okuyucularının karşısına çıkıyor. Harita ve şemalarla zenginleştirilmiş, ebruları, minyatürleri, kenar süslemeleri, ve yan varaklarıyla göz dolduran eserimiz, sanat ve tarihin eşsiz bir buluşması niteliğinde! Siyerle yeni tanışan okuyucularımız, yoğun tempoya sahip çalışanlarımız, öğrencilerimiz, ev hanımlarımız ve gençlerimiz! Asr-ı Saadet’i gözünüzde canlandırmaya hazır mısınız? Hazreti Muhammed Aleyhis salatü ves-selam kitabı sizleri Peygamber Efendimiz (s.a.s.)’in aydınlık yaşamına doğru muhteşem bir yolculuğa davet ediyor. Bu 4 ciltlik eser, Peygamber Efendimiz (s.a.s.)’in, öğretilerini ve mirasını derinlemesine keşfetmek isteyen okuyucular için unutulmaz bir deneyim sunuyor. Tarihin en büyük şahsiyetinin izini sürerken, her bir sayfası okuyucuları bu büyük yolculuğu derinlemesine anlamaya davet ediyor. Peygamber Efendimiz (s.a.s.)’in ilham verici örnek hayatını keşfetmeye hazır mısınız? Yeni Bir Çağın Başlangıcı İslamİyet'in Doğuşu Şimdi Efendimiz (s.a.s.) bir tarafta, dünya bir taraftaydı. Vazifesi ağır, mesûliyeti büyük, zamanı ise çok azdı. Efendimiz (s.a.s.)’in ilk muhatapları atalarına ve inançlarına körü körüne bağlı bir millet olan Arap Yarımadası sakinleriydi. Bu, gürül gürül akan bir akarsuda suyun akışının tersine yüzmek gibi bir şeydi. Kâinat Efendisi (s.a.s.) işe nereden ve nasıl başlayacaktı? Yeni Bir Başlangıç MEDİNE'YE HİCRET Müslümanlar ne ile karşılaşacaklarını bilmedikleri meçhul bir geleceğe doğru yol alacaklardı. Başlarına her şey gelebilirdi. Geri dönüşü yoktu. Arkalarına bakmadan gidecekler ve gözlerini yepyeni bir memlekette açacaklardı. Sevdikleri, alışkanlıkları, anıları, kopamadıkları, malları ve mülkleri ağır basarken bunlardan Allah rızası için vazgeçmek kolay değildi. Başarabilecekler miydi? Büyük Fetihlere Açılan ESRARENGİZ KAPI Hudeybiye Antlaşması’yla birlikte kılıçlar ikinci bir emre kadar kınına konuldu. Onun yerini ilmî sohbetler aldı. İlim ve irfan Arabistan’ın en ücra noktalarına kadar taşındı. Böylece insanlar adını hep düşman ağızlardan duymaktan ötürü nefret ettikleri algısal İslâm’ı bir kenara bıraktılar. Hakiki İslâm’la tanıştılar. Müslümanların gerçekte nasıl bir yaşantıya sahip olduklarına bizzat şahit oldular. Böylece her şey İslâmiyet’in lehine öyle bir döndü ki nsanlar akın akın İslâm’a koşmaya başladı. Hülâsa, Efendimiz (s.a.s.) dört yıl içinde devletini savaş olmadan, sadece barışçıl yollarla on kat büyüttü. Hemen hemen bütün Arap Yarımadası’nı hâkimiyeti altına aldı. İşte bu da apaçık bir zafer ve fetihlerin en büyüğüydü! Bu yüzden Hudeybiye Muâhedesi İslâm tarihinde bir dönüm noktası teşkil etti. Ve Senelerin Üstüne KÂBE İLE KUCAKLAŞMA O büyük ve nazik an gelmişti. Efendimiz (s.a.s.) karşısında sıralanmış olan Mekkelileri bir müddet öylece seyretti. İslâmiyet’i ve Müslümanları yok etme sadedinde yapılan her hareketin başında bulunan ve Efendimiz (s.a.s.)’in kanını içmek için adeta birbirleriyle yarışan neredeyse tüm Kureyşliler oradaydı. Diğer tarafta da etraf Efendimiz (s.a.s.)’in mübarek iki dudağı arasından çıkacak olan tek bir emre bakan, baştan aşağıya silahlı on bin mücahitle kaynıyordu. Acaba gün, kısasa kısas günü müydü? Efendimiz (s.a.s.), bir zamanlar müşriklerin kendisine ve sahabîlerine reva gördüğü tüm eziyet, işkence ve hakaretlerin intikamını hâlihazırda onlardan alacak mıydı?…
1160.00 ₺ -
Hazreti Muhammed Aleyhisselatu Vesselam 4 Cilt
Hazreti Muhammed Aleyhis salatü ves-selam kitabı sizleri Peygamber Efendimiz (s.a.s.)’in aydınlık yaşamına doğru muhteşem bir yolculuğa davet ediyor. Bu 4 ciltlik eser, Peygamber Efendimiz (s.a.s.)’in, öğretilerini ve mirasını derinlemesine keşfetmek isteyen okuyucular için unutulmaz bir deneyim sunuyor. Tarihin en büyük şahsiyetinin izini sürerken, her bir sayfası okuyucuları bu büyük yolculuğu derinlemesine anlamaya davet ediyor. Peygamber Efendimiz (s.a.s.)’in ilham verici örnek hayatını keşfetmeye hazır mısınız? Yeni Bir Çağın Başlangıcı İslamİyet'in Doğuşu Şimdi Efendimiz (s.a.s.) bir tarafta, dünya bir taraftaydı. Vazifesi ağır, mesûliyeti büyük, zamanı ise çok azdı. Efendimiz (s.a.s.)’in ilk muhatapları atalarına ve inançlarına körü körüne bağlı bir millet olan Arap Yarımadası sakinleriydi. Bu, gürül gürül akan bir akarsuda suyun akışının tersine yüzmek gibi bir şeydi. Kâinat Efendisi (s.a.s.) işe nereden ve nasıl başlayacaktı? Yeni Bir Başlangıç MEDİNE'YE HİCRET Müslümanlar ne ile karşılaşacaklarını bilmedikleri meçhul bir geleceğe doğru yol alacaklardı. Başlarına her şey gelebilirdi. Geri dönüşü yoktu. Arkalarına bakmadan gidecekler ve gözlerini yepyeni bir memlekette açacaklardı. Sevdikleri, alışkanlıkları, anıları, kopamadıkları, malları ve mülkleri ağır basarken bunlardan Allah rızası için vazgeçmek kolay değildi. Başarabilecekler miydi? Büyük Fetihlere Açılan ESRARENGİZ KAPI Hudeybiye Antlaşması’yla birlikte kılıçlar ikinci bir emre kadar kınına konuldu. Onun yerini ilmî sohbetler aldı. İlim ve irfan Arabistan’ın en ücra noktalarına kadar taşındı. Böylece insanlar adını hep düşman ağızlardan duymaktan ötürü nefret ettikleri algısal İslâm’ı bir kenara bıraktılar. Hakiki İslâm’la tanıştılar. Müslümanların gerçekte nasıl bir yaşantıya sahip olduklarına bizzat şahit oldular. Böylece her şey İslâmiyet’in lehine öyle bir döndü ki nsanlar akın akın İslâm’a koşmaya başladı. Hülâsa, Efendimiz (s.a.s.) dört yıl içinde devletini savaş olmadan, sadece barışçıl yollarla on kat büyüttü. Hemen hemen bütün Arap Yarımadası’nı hâkimiyeti altına aldı. İşte bu da apaçık bir zafer ve fetihlerin en büyüğüydü! Bu yüzden Hudeybiye Muâhedesi İslâm tarihinde bir dönüm noktası teşkil etti. Ve Senelerin Üstüne KÂBE İLE KUCAKLAŞMA O büyük ve nazik an gelmişti. Efendimiz (s.a.s.) karşısında sıralanmış olan Mekkelileri bir müddet öylece seyretti. İslâmiyet’i ve Müslümanları yok etme sadedinde yapılan her hareketin başında bulunan ve Efendimiz (s.a.s.)’in kanını içmek için adeta birbirleriyle yarışan neredeyse tüm Kureyşliler oradaydı. Diğer tarafta da etraf Efendimiz (s.a.s.)’in mübarek iki dudağı arasından çıkacak olan tek bir emre bakan, baştan aşağıya silahlı on bin mücahitle kaynıyordu. Acaba gün, kısasa kısas günü müydü? Efendimiz (s.a.s.), bir zamanlar müşriklerin kendisine ve sahabîlerine reva gördüğü tüm eziyet, işkence ve hakaretlerin intikamını hâlihazırda onlardan alacak mıydı?…
3280.00 ₺ -
Riyazüs Salihin Kelime Manalı 5 Cilt Takım
Riyazüs Salihin Tercümesi Geniş İzahlı ve Kelime Manalı olarak hazırlanmıştır. Bu kitap, kutup yıldızı gibi insanlara gideceği yönü gösteren bir rehberdir. Ayet ve hadislerle Allah yolunu tarif eden bu kitaba uyanlar, Allah ve Resûlünün yolunda devam ederler. Riyâzü’s Sâlihîn, sâlihlerin bahçeleri demektir. Salihler, hakkıyla Allah’a kul ve resûlüne ümmet olarak yaşayan kimseler demektir. Bu güzide kitabı tercüme etmekle, sizlere sâlihlerin bahçelerine girmenin ve o güzel insanların amelleri gibi amel etmenin tarifini vermiş oluyoruz. Riyazüs Salihin'i kaleme alan zatın nasıl mübârek bir zat ve nasıl bir alim olduğunu ise önsözde görebilirsiniz.
1400.00 ₺ -
Kuranı Kerim Tefsiri 7 Cilt Ömer Nasuhi Bilmen
Kuranı Kerimin Meali ve Tefsiri Son dönemin kıymetli âlimlerinden Ömer Nasuhi Bilmen Hoca Efendi, İslâmî ilimler alanında çok sayıda değerli eserler bırakmıştır. Bu eserlerden biri de “Kur’an-ı Kerîm’in Türkçe Meâl-i Âlîsi ve Tefsiri” isimli eseridir. Bu tefsirinde Ömer Nasuhi Bilmen Efendi muhtasar ve özlü bir eser meydana getirmiştir. Eserin içeriğine bakıldığında tefsirde, önce sureler ve içerikleri hususunda kısa bilgi verildikten sonra ayetlerin meali yer almakta, ardından her ayetin izah ve tefsiri yapılmaktadır. Bu kıymetli eserin dili, yazıldığı zamana göre değil, müfessirin yetiştiği döneme göredir. Bu itibarla günümüz insanlarının anlayacağı şekilde, anlaşılır bir dille sadeleştirilmesi kaçınılmaz olmuştur. Nitekim bu tür çalışmalar da yapılmıştır. Halkımızın, Ömer Nasuhi Efendinin eserlerine karşı muhabbet dolu bir tutum içerisinde olduğu herkesin malumudur. Bu tefsirle ilgili çalışmayı yaparken elimizden gelen gayreti sarf ettik ve çalışmayı tamamladık. Tevfik Allah’tandır. Fatih Kalender Hüsamettin Vanlıoğlu
2242.50 ₺ -
Osmanlıca Türkçe Ansiklopedik Lugat
Bu eser, Osmanlıcada, kullanılan Arapça ve Farsça asıllı kelimeleri ihtiva etmektedir; türkçe kelimelerle Osmanlıca'ya batı dillerinden geçmiş kelimelere yer verilmemiştir. Buna mukabil: hâk, berg, hacer... gibi dilimizde kullanılmış ve alenî; âlemşümûl; beşûş; mütenekkiren... gibi kullanılmakta olan bütün osmanlıca (Arapça-Farsça) kelimeler alınmış, bu sûretle 60 bin kelimelik lûgat hazırlanmış bulunmaktadır
937.50 ₺