-
Anılar da Yakılır
Kan davası yüzünden yurtlarını bırakıp bir Akdeniz beldesine yerleşen iki varlıklı aile: Oflazoğulları ve Kozanoğulları... Aşkla bağlanan bir yürek: Melek... Şartlara yenik düşen bir adam: Cuma... İstenmediğini bilmeden evlenen bir genç kız: Zeynep... Gelecek nesillere gölge düşüren imkânsız bir sevda... Anıların pençesinde kıvranan iki genç: Tunahan ve Berceste... İftiralar, tehlikeli sırlar, servet kavgaları, husumetler... Türk edebiyatının en üretken yazarlarından Ahmed Günbay Yıldız, 50. kitabıyla yine derinlikli, aşka ve hayata dair sorularla dolu, etkileyici bir romanla okurlarının karşısına çıkıyor: Anılar da Yakılır… "Ve Allah aşkı yarattı, sevgi, şefkat ve hoşgörüyü yazdı insanların gönüllerine… 'Hayat sevgidir,' dedi, sevmeyi öğretti insanın kalbine… Sonra insanlara kimseye zararı dokunmayan hürriyeti bahşetti! Kendisi çizdi sınırlarını aşkın, ahlakın ve hürriyetin. Sevgi, saygı, hak ve hukuk silsilesinin en ince detaylarıyla işledi mahlûkatın vicdanına ve şefkati ekti duygularına insanın…"
310.25 ₺ -
Görücü Usulü Aşk Vuslat Vakti
Sevgi en az iki kişiliktir. Aşk ise hep tek kişilik… Geniş, ferah bir odanın ortasına koyulmuş yatağın ucunda emanet gibi oturuyordum. Üzerimde beyaz bir elbise, başımda duvak vardı… Başım önümde susuyordum. Geçmişin son zerrecikleri yüreğimde uçuşmaya başladığında, içim acıyla sızlıyor sonra da geçiyordu.Ben kendimden geçiyordum, o benden geçiyordu. Bilmediğimiz bir yoldan birlikte geçiyorduk. Hayat bizden geçiyor, biz yaşamaktan vazgeçmiyorduk. Biz aşktan geçiyor, aşk bizden vazgeçmiyordu. Vakit Vuslat Vakti’ydi.
175.00 ₺ -
Yasak İlmin Kitabı Esrarname I
“Rivayet olunur ki ta fi tarihinde, İranşehr’de bir büyücü ve şair olan Tir-i Danende, tamı tamına yirmi üç sene dört ayda kemâle erdirdiği ve sahibine akıl almaz kabiliyetler bahşeden eserini Şehinşah Ardeşir’e sunmuş, fakat içerisindeki efsunlu kelimelerin kara büyü olduğu anlaşılır anlaşılmaz kellesi vurulup kör kuyuya atılmış, tek nüshadan ibaret zannedilen eseri de oracıkta yakılmıştı. Elbette Esrarname’nin mevcudiyeti böylece nihayete eremezdi çünkü yakılan, eserin aslı de¬ğildi. Aciz bir taklitten başka bir şey olmayan sayfalar çabucak yanıp kül olmuştu. Oysa hakiki Esrarname, Tir-i Danende tarafından çeşit çeşit büyülerle do¬natılıp saklanmış, mevcudiyetini muhafaza etsin diye imhası imkânsız hale getirilmişti.” Ayfer Kafkas’tan fantastik bir dünyaya esrarlı bir bilet: Sadece gidiş için…
127.75 ₺ -
Aşk Cephesi
Rodos’ta bir otelde çalışan Angela’dan bir Ege şehrinde yaşayan Selim’e gönderilen mektupla başlıyor yolculuk… Selim yalnız, kafası karışık, kendisiyle barışmak için işaret bekleyen günümüz insanlarından… Kendisine gelen mektupla beklediği işareti alıyor ve Rodos’a, aynı zamanda kendi içine doğru bir yolculuğa çıkıyor; yanına sadece bir “KİTAP” alarak… Aslında bir emaneti var Angela’nın, savaş ve göçün ayırdığı iki âşığın bir asırdır saklı kalmış özlemiyle dolu mektuplar, dedesine ulaşamasa da Selim’e ulaşarak bu hasreti dindirecek yıllar sonra ve birleştirecek yolunu kaybetmiş iki genci… Selim, kâh yanında taşıdığı “KİTAP”la Çanakkale Cephesi’ne yol alacak, cephede çarpışan Akhisarlı Ali ve Anzak askeri Joe’nun yaşamlarına ortak olup savaş yıllarının acılarıyla anın içinde kaybolacak; kâh savaş nedeniyle Akhisar’dan sürülen Rumlardan biri olan Adara’nın sevgilisi Kerim’e yazdığı bu kalbi kırık mektupların eşliğinde geçmişinin izlerini sürecek. Yıllar önce birbirinden uzak düşmüş sevgililer bugün Selim ve Angela’yı bambaşka bir ateşin içine çekecek. AŞK CEPHESİ, aşkın, ayrılığın, hasretin, kavuşamamanın ve beklenmedik buluşmaların romanı…
233.60 ₺ -
Ahi Evran Efsanesi - Kayıp Zaman
Kaybolan, unutulan bir zaman… Sekiz yüz yıl öncesine yapılan bir yolculuk… Kahramanlarımızla birlikte Ahi Evran’la ve ahilikle tanışacak, dehşet saçan bir ejderhanın alevden soluğunu ensenizde hissedeceksiniz!
105.85 ₺ -
Ahi Evran Efsanesi - Ejderhanın Dönüşü
Bu kez zaman yolculuğuna çıkan yalnızca Sır Saklayıcılar değil. 21. yüzyılda bir ejderha!.. Ahi Evran, ejderha Ebren’le Sır Saklayıcıları göreve çağırıyor. Kayıp, kutsal bir asanın peşine düşen genç ahiler bu görevi tamamlayabilecek mi? Ebren, Kara Ejder’e karşı girdiği mücadeleden nasıl çıkacak?
105.85 ₺ -
Cinlerin Baronu Azazil
Hamd, âlemlerin Rabb’i Allahu Teâlâ’ya (celle celaluhu); salat ve selam, onun elçisi Muhammed Mustafa (sallallahu aleyhi ve sellem) üzerine olsun. Umulur ki bu ilmî çalışmamız riyadan uzak olur. Biz de Hak Teâlâ’nın fazl-u keremi ile ümmet-i Muhammed’in dualarında oluruz. Üzülerek görüyoruz ki insanımızın derdinden istifade ederek rahatsızlıklarının daha da artmasına vesile olan şarlatanlar her geçen gün artıyor. İyi niyetli olan milletimizin namusuna ve parasına göz diken bu şarlatanları tanıyabilmenin en önemli ve tek yolu Kur’an-ı Kerim’i bilmektir ve çalışmalarımızın kaynağı olan bu mucizevi İlahî armağandan tecrübe edindiğimiz yöntemleri sizlerle paylaşabilmektir. MESUT KALALI
110.00 ₺ -
Mutluluk Bakış Açımızda0
Şöyle hayal edelim: Çocuğunuzun ya da eşinizin bir hareketine çok sinirlendiniz. Kelimeleri taramalı gibi saydıracakken kapının zili çaldı. Çoktan beri görmediğiniz ve çok sevdiğiniz bir arkadaşınızı kapının önünde görüverdiniz. Arkadaşınız da kucağını açmış gülerek size doğru yaklaşıyor. O anda ister istemez psikolojiniz değişecektir. Arkadaşınız birkaç saat kalıp yanınızdan ayrıldıktan sonra, muhatabınızın gönlüne sıkacağınız kelimeleri, yine aynı şekilde kullanabilir misiniz? “Kesinlikle hayır.” değil mi? Peki, sürekli muhatap olduğumuz kişiler, evimizde birkaç saat kalan arkadaşımız kadar değerli değil mi? Hadi bağırdık, çağırdık, karşımızdakinin kalbini paramparça ettik. Daha sonra çok mu rahatladık? Şeytanı güldürdük, meleği üzdük. Bu kitabı okuduktan sonra, sevdiklerinizi ve melekleri daha çok sevindireceksiniz. “Ahir zamanda şükrün, vefanın, mutluluğun ne olduğunu unutan insanların, bu duyguları hatırlayacağı ve sığınabileceği bir liman misali bir kitap.”
203.00 ₺ -
SON ADRES
“İnsan, imtihanlarla saflaşır ve özüne erer. Ruh, imtihan gördüğü nispette olgunlaşır ve büyük işleri göğüsleyebilecek hâle gelir. Geçirilen imtihanın ağırlığı nispetinde fert, insanlık mektebinde sınıf geçmeye hak kazanır. Sabah akşam onların çevrelerinde dolaşıp duran endişeler, sıkıntılar kişiyi istikbale hazırlar. Bunun böyle olduğunu bilen hakikate aşina bir gönül için her imtihan, ona güç ve canlılık kazandıran bir ab-ı hayattır. Böyle birinin nazarında ateşlere atılmak, Yaratıcının dostluğuna doğru atılmış en güçlü bir adımdır.” Bu kitapta; yazar Azra Khara’nın onu uçurumun kenarına kadar götüren yaşadığı imtihanları, kimi zaman duygulanarak okuyacak; umutsuzluktan umuda, isyandan teslimiyete doğru nasıl yol aldığına yakından şahit olacaksınız.
7.00 ₺ -
Sevda Geri Dön
Gören herkesin imreneceği bir evliliğe ve aileye sahipti Sevda. Pırıltılı yaşamları ve debdebeli hayatlarıyla karı-koca cemiyette örnek olarak gösteriliyordu. Fakat Sevda, son zamanlarda his dünyasında garip bir çelişki yaşıyordu. Ve bu garip çelişkiyi kocasının bilmesini hiç arzu etmiyordu. Ruhunun derinliklerinde tahlili imkânsız duyguların bazen onu çok bunalttığını nasıl anlatabilirdi kocasına? Bütün dünyevi saadetler ayaklarının altına serilmişken, neden mutlu olamıyordu? Elinizdeki kitapta; bu soruların cevabını bulacak, genç ve güzel bir kadın olan Sevda’nın hayatının birdenbire nasıl değiştiğini yakından göreceksiniz…
59.50 ₺ -
Korkma Ayrılıktan Aşk Var
Hayat ayrılıkla başlar ve bize verilenler birer birer geri alınır. Bu gerçekten her birimiz haberdar olsak da direniriz var gücümüzle ayrılıkları kabullenmemek için. Ayrılık acısının verdiği hararetten ne koruyabilir ki insanı? Bu romanda Hace’nin yaşadığı ayrılık karşısında bir yaprak gibi nasıl kuruyup kavrulduğuna şahit olacaksınız. Ölüm kısa süreli bir ayrılık olsa da, Hace’nin hayatında bıraktığı derin izleri takip ederken, kendi hayatınıza yolculuğa çıkacaksınız. Onun umutsuzluk dergâhından zincirlerini koparmasına kadarki süreçte, iç dünyasındaki gelgitlerde kendi dünyanızdan bir parça bulacaksınız. Korkma Ayrılıktan Aşk Var ile yazar, sizi hayata bambaşka bir açıdan bakmaya davet ediyor.
24.50 ₺ -
Kabirde İlk Gece 3 Cehennem Yolcuları
Azrail’in nefesi, yaşayanlar için surun birinci üfürülüşüdür. Bu nefesi duyanın, dünya ile bağları kopuverir. Başının üstündeki güneş söner, dağlar un ufak olur. Birinci surun tesiriyle günahkâr ilk gecesinde, mezarından açılan cehennemdeki yerini temaşa ederek acı üstüne acı yaşar. Kahreder geçmişine ve yapması gerekirken yapmadıklarına. Hüzün, ilk gecenin mirası olarak boynuna dolanır. "Kabirde İlk Gece" ve "Sırat Köprüsünde Heyecan" kitaplarında olduğu gibi, bu kitabında da yazar; sizlere farklı bir ufuk açarak düşünmenize katkı sağlamayı amaçlamış, bize sunulan sağlam referanslardan yola çıkarak, insanlığı kendi geleceğiyle yüzleştirmeye çalışmıştır.
33.60 ₺ -
Kabirde İlk Gece 2 Sırat Köprüsünde Heyecan
İnsanların heyecanı yüzlerinden, bakışlarından, duruşlarından okunuyor. Nasıl geçeceğiz, bu kıl gibi sıratın üzerinden? Üzerimden ayakları kaydığında, ağzını açıp beklemekte olan hararetli ateşin tam içine düşecekler. Ölüm kurtuluştur, cehennemde yanmaya göre.
17.50 ₺ -
Kabirde İlk Gece
Kabirde İlk Gece, sıradan bir roman değil. İnsan hayatının en önemli hakikati olan ölümün ilk durağı kabirde geçen ilk geceyi akıcı bir üslupla dile getiren roman, sıradışı bir özellik taşıyor.
28.00 ₺ -
Pertev Beyin Üç Kızı
Sultan Abdülhamid tahttan indirileli birkaç sene olmuş, İttihat ve Terakki Cemiyeti devletin her kanalında etkin rol oynamaya başlamış, İtalyanlar ani bir baskınla Trablusgarp’ı almıştı. Ufukta Balkan Savaşı’nın kara bulutları görünüyor, Osmanlı her cepheden bozgun ve yenilgiyle dönüyordu. Mağlubiyet ve sefalet… Bir devrin çöküşü, yeni bir devrin başlangıcı, yaşanan acılar, aniden türeyen sınıflar, yeni hayat tarzıyla estetiğin ve zarafetin eriyip gitmesi, bir neslin kaybı... Münevver Ayaşlı, Pertev Bey ve ailesinin konaklarda, yalılarda; mürebbiyeler, lalalar, dadılarla süren ışıltılı hayatlarının, Osmanlı İmparatorluğu’nun çöküş sinyallerini vermesiyle altüst oluşunu, duygusal, gerçekçi ve cesur bir üslupla kaleme alıyor. Miralay Pertev Bey’in ailesi üzerinden, toplumsal bozulmuşluğu tahlil ediyor. Tarihsel gerçekliğe yaslanan; okuru Osmanlı’nın son günleri üzerine düşünmeye davet eden Pertev Bey’in Üç Kızı, Münevver Ayaşlı’nın nehir roman olarak kaleme aldığı serinin ilk halkası…
200.75 ₺ -
Ergenekon’un Şifreleri
17 Mayıs günü Danıştay hâkimi Mustafa Yücel Özbilgin makamında güpegündüz, arkadaşlarının gözü önünde öldürülür, mesai arkadaşları yaralanır. Danıştay’daki kameralar, x-ray cihazları bozuktur, çalışmaz. Katilin yakalanmaması için her tedbir alınmıştır fakat polis katili enseler. Düğmeye basılmış, hükümeti alaşağı edecek bir süreç başlatılmıştır. Hâkimin cenaze töreninde katil hükümet sloganları atılır, bakanlar yuhalanır.Ümraniye’de bir gecekondunun çatısında 27 el bombası bulunur. Sonraki günlerde peş peşe cinayetler işlenir. Trabzon’da Rahip Santoro, İstanbul’da gazeteci Hrant Dink, Malatya’da Tilmann Geske, Necati Aydın ve Uğur Yüksel öldürülür. Malatya’da mahkemeye yağan ihbar mektupları, Zirve Yayınevi cinayetinin, jandarma bölüğünde organize edildiği ve azmettirenlerin Albay Mehmet Ülger ve Binbaşı Haydar Yeşil olduğunu ifşa eder. Albay Mehmet Ülger, Binbaşı Haydar Yeşil, Orgeneral Hasan Iğsız, Orgeneral Şener Eruygur, Orgeneral Hurşit Tolon, Tuğgeneral Veli Küçük, Yüzbaşı Muzaffer Tekin içeri atılır. Ülkede kaos çıkarıp darbe yapmak isteyen Ergenekon örgütü üyeleri seri cinayetlerin sanığı olarak tutuklanır...Türkiye tarihinin en karanlık cinayetlerini işleyen örgütün deşifresi. Hiçbir şey göründüğü gibi değil. Kaos üreterek darbe yapmak isteyen örgütün işlediği cinayetlerin esrarengiz ve nefes kesen hikâyesi… “Derin Çete Serisi”nin 5. kitabında yazar, faili meçhul ve malum cinayetlerin sır perdesini anlatıyor.
9.10 ₺ -
Cehennem Vadisi
“Derin Çete Serisi”nin 4. kitabı olan roman Türkiye’nin derin cinayetlerini anlatıyor. Diyarbakır’da bir öğretmen öldürülür, faili bulunamaz. Cinayet, seri cinayetlerinin habercisi gibidir. İstihbaratçı Yüzbaşı Hüseyin ve polis müfettişi Safa, katilin izini sürmek için Diyarbakır’a giderler. Cinayetin işlendiği sokağa geldiklerinde arabaları havaya uçurulur. Hüseyin ağır yaralanır, müfettiş hafif yaralarla kurtulur ve katili aramaya devam eder. O günlerde efsane Emniyet Müdürü Gaffar Okkan, Sezai Karakoç Bulvarı’nda çapraz ateşe tutularak korumaları ile birlikte öldürülür. Katillerin peşine düşen müfettiş, pusuya düşürülür ve kaçırılır… Faili meçhul cinayetler, bombalamalar, adam kaçırmalar ve istihbaratçı savaşları… İç ve dış istihbarat örgütleri arasındaki kıyasıya kavga ve bu mücadeleye heyecan katan Hüseyin ve Ela’nın aşkı… Ülke gündemini işgal eden cinayetlerin ve olayların perde arkası… Terör olaylarıyla çalkalanan ülkemizin hazin öyküsünü anlatıyor Kavaklı.
9.80 ₺ -
Sabah Yakın Değil mi
Bir silah sesi ve... Başı yavaşça yere düştü Rüveyda'nın. Yeşil gözleri yarı açık. Gözleri gülümsüyor muydu ne? Bir değil bin aklın yetmeyeceği ne dramlara tanık olmuştu bu yemyeşil gözler. Neretva Nehri’ne benziyordu gözleri. O gözler ki Neretva gibi yeşil ve en az Bosna kadar sahipsiz bırakılmış, unutulmuş yaban diyarlarda.. Gülümsüyordu gözleri. Oysa neler gömüştü bu gözler... Babasının tabutuydu ilk gördüğü şey. Sırplar öylesine nefret ediyorlardı ki Müslümanlardan, sadece dirileri değil ölüleri bile kurşuna diziyorlar. Babasının kefeni kurşun iziyle delik deşik. Rüveyda’nın başı dik. Ölüm nedir ki bir mü’min için. Fatıma yengesini dumanların arasından hayal meyal seçebiliyordu; diri diri yakıldığı otobüsün içinden ve can havliyle cama tırmanan o minik bedenleri. Dünya sağır, dünya kör, dünya sessiz... Her gece Bosna’dan yükselen çığlıklara kulaklarını tıkar dünya. İslam’ın boynu büyük, Müslüman zelil ve dağlar Reyhan kokar. Kırlar zambak bahçesine dönerken gözleri gülümser Rüveyda’nın. Gelen ölüm değil müjdedir o kadınlara. Bu yüzden gülümser o gözler. Kendisinin sandığı ama aslında dünyanın günahı olan o büyük utançla yaşadığı onca acı dolu günün üstüne, müjde gelmiştir ötelerden. Kulağında çınlayan annesinin sesidir. Reyhan kokusu ve Hz. Fatıma Annemiz’dir onu çağıran; yanında iffet abidesi Hz. Meryem. Çamurdan karıldığını unutmayan Rüveyda’nın başı yerde, ruhu ise göklerdedir artık. Neretva, Bosna ve yeşil gözler... Modern dünyanın, karnında büyütüp Müslüman Bosna’nın yüreğine kustuğu vahşetin ve nefretin romanıdır bu. Yazması zordu elbette ama susmak daha zor. Bosna’dan yükselen bu ağıtın gelip yüreklerimizi titretmesi temennisiyle.
9.80 ₺ -
Esrarı Beka
Selçuklu Haşan Sabbah ve ruhunu ona satan Haşhaşiler dünyayı kara bir zindana çevirirken ona karşı koyabilen yalnızca Nizamülmülk’tür. Lâkin belanın havaya karıştığı yılan yuvasından, Alamut Kalesi'nden Nizamülmülk için kara bir ferman çıkmıştır. İhanetin en kesif hâlini yaşıyordu şimdi. Oğlum diyerek yıllarca göğsüne bastırdığı kişiden gelmiştir ihanet. Aşkın diyarında son nefesini verirken Koca Vezir, ardında tüm dünyanın hayran kalacağı bir teşkilat bırakıyordu. Osmanlı Yalnız bir padişahtı. 33 yıllık saltanatı boyunca kurtlarla çevrilmiş bir cihan devletini ayakta tutmak ancak onun gibi dirayetli birine nasip olabilirdi. Yaşadığı çağdan günümüze mesaj bırakan dahi Sultan... Zeki, vatanperver, imanlı, yalnız adam... Sultan II. Abdülhamid Han... Türkiye Şer şebekeleri hiç durmadan çalışıyordu. Düşmandan gelen ihanetlere alışkındık; ya içimizden gelenlere... Bizden sandığımız oysa koynunda hançer taşıyan hainlere mi kalacaktı meydan. Elbette hayır!. Nizamülmülk’ten Sultan Abdülhamid'e kalan miras elbette yine Sultan’ın dirayetiyle günümüze kadar yaşayacaktı. Üç Hilal Cemiyeti... Nâr, Alamut, Kinolis, Ceylan Gözlü Hayal... Ve bin yıllık büyük sır. Nizamülkmülk'ten Abdülhamid’e oradan Özal'a ve günümüze uzanan, insanın hayal dahi edemeyeceği müthiş bir sır yumağı. Herhangi bir kitapta birçok şey bulabilirsiniz ama ney nağmelerinden dökülen gözyaşlarını, Ceylan Gözlü Hayal olup içimize akan aşkın en katıksız hâlini bu kitapta bulacaksınız.
66.50 ₺ -
Gönül Doktoru
Şehirli bir çocuk olan Orhan yaz tatilinde akrabalarının yaşadığı köye gider, köyü ve köylüleri kısa zamanda çok sever. Kendi yöresel diliyle konuşan temiz kalpli köylüler, tarlalar, bahçeler, yeşillikler, hayvanlar, sürekli çalışmakla geçen bir hayat... Bütün bunlar Orhan’a bambaşka bir dünyayı tanıtmıştır. Orhan, arkadaşı Mıstık’la tarlalarda bahçelerde dolaşırlar, hayvanları otlatırlar. Köyün imamı Selim Hoca, her meseleyi Peygamber Efendimizin hayatından örnekler vererek çözer, yanlışları düzeltir. Selim Hoca ile tanışınca Orhan’ın dünyası değişir. Onun, tatlı diliyle Peygamberimizi anlatarak nice insanları etkileyip değiştirdiğini görür. Selim Hoca, tam anlamıyla bir Gönül Doktoru’dur. Bu romanı okurken, köy hayatını yaşayacak ve Gönül Doktoru olmanın güzelliğini hissedeceksiniz.
125.80 ₺ -
Kayıp Renk
Ayrı dünyalar ve ayrı hülyalar bir yerlerde kesişir; birbirine değer, birbirini ezer ya da yüceltir. Çok sevdiğimiz bir kokuyu bile hissetmeyiz bazen. Bazen de bir nargile dumanı, yeni ve sisli bir ufuk açar önümüze; şimdiki zaman geçmişle harmanlanır. Kendimizi rahatlatmak için kurduğumuz o müthiş soru iç dünyamızda çalkalanıp durur: "Eğer kararları biz vermiyorsak, yaptıklarımızdan nasıl sorumlu olabiliriz?" Şairin dediği gibi, bizi ‘yakıp yıkan bir nazar' ve ‘kaderin üstünde bir kader' mi vardır? Ak ile kara kadar farklıdır beklentilerimiz: O delikli kayanın ötesinde hazine varmış... Kredi almanın püf noktaları varmış... Bu memlekette güpegündüz adam kaçırılırmış... Bu işler telefonda konuşulmazmış... Çoğu zaman o içindeki enerjinin aslında kendisi olduğunu bilir insan. Kalbinde ona doğruları söyleyecek ikincil bir mekanizmayı arar durur.
12.60 ₺ -
Yandık Elhamdülillah
Rüya görür müsün ey kâri? Rüyalarla yaşar mısın bazı vakitler? Sonra yanaklarından kulaklarına doğru süzülen iki damla yaş ile uyanır mısın gecenin o en ıssız, en sessiz, en kimsesiz vaktinde? Dünyanın bir rüya âlemi olabileceğine inanır mısın? Gel bir başkasının rüyasına dalalım şimdi seninle. Hakikate uyanalım. Pervane olalım. Bedenimizi yakacak ateş arayalım. Evvela Şiraz'a çırpalım kara ipekten kanatlarımızı, ateşi bilen aşk erlerinin yanında konaklayalım. Aşk ateştir diyelim lisansız ve sessiz ve hatta harfsiz kelimelerle. Aşka yanalım, başka yanalım. Sonra Mevlana dergâhına düşürelim kara bedenlerimizi, bizi kavuracak bir şem arayalım. Aşk arayalım. Göğe yükseltelim feryadımızı. Aşka ağlayalım. Bir dağ başında dua eden Yunus'u bulalım sonra. Ona aşkı soralım dilersen, aşkına şahit olalım. Aşkı üç âşıktan dinleyelim biz. Biri; "Aşka uçarsan kanatların yanar" desin bize, diğeri "Aşka uçmazsan kanat neye yarar" diğeri temmet çeksin düşlerimize; "Aşka vardıktan sonra kanatları kim arar" desin, susalım. Açma sakın gözlerini, bu rüya âşıkların rüyasıdır. Uyanırsan rüyaları unutacaksın.
8.40 ₺ -
Paradokya Sırlar Geçidi
Gecenin gizemli oyunu devam ediyor! Kitabı eline aldığın an yolculuğun başladı. Kim bilir şimdi nerdesin. Tanımadığın insanlar beliriyor yanı başında. Bir an önce çıkmalısın bu rüyadan. Birbirine bağlanan şifreler, bulmacalar, oyunlar seni kurtuluşa mı götürecek yoksa tuzaklara mı kapılacaksın? Anahtara sahip olmak yeterli değil, doğru kapının kilidini açmalısın. Riske girmeye hazır mısın? Paradokslarla çevrili rüyalar âlemi, seni bu defa bambaşka zaman ve mekânlara götürecek. Paradokya, Sırlar Geçidi ile yeniden karşında!
182.50 ₺ -
Kabil
Aşk için ölmek kadar, öldürmenin de masum olduğu bir coğrafya… Aydınlıktan ümidini kesmiş, gözüne ölüm kaçan insanlar… Bursa’daki aşkın İstanbul’daki maktulleri… Şimdi gözlerini kapat ve en son ne zaman âşık olduğunu düşün! Ve ne zaman ölmek istediğini… Kabil’e kardeşini öldürten aşk, sence sana neler yaptırabilir? İçindeki Kabil’den kurtulmak için bir şansın var! Ama okuyacakların, gözünü korkutacaksa insanların arasına asla karışma! Bundan sonra öldürülen herkes, ondan sorulacak…
168.00 ₺ -
Aşk ile An Seyretmek
Bu toprağın manevi mimarlarından Erzurumlu İbrahim Hakkı Hazretleri, ilim ile irfanı, akıl ile kalbi, zahir ile bâtını kendisinde birleştirmiş bir ulu kişidir. İki kanatlıdır; bu yüzden uçar, uruc eder, başka yerlerden haberler getirir. Maneviyat âleminde bir yıldızdır, şiirleri okuruna ruh üfler, Marifetname’si şaşırtıcı bir evrendir. Aşk ile An Seyretmek’te, Türk hikâyesinin önemli isimlerinden Melek Paşalı soruyor, Belkıs İbrahimhakkıoğlu, büyük dedesi Erzurumlu İbrahim Hakkı Hazretleri’ni anlatıyor. Kitapta, sadece aile içinde kalmış anlatılara, kitaplara girmemiş menkıbelere değil, kuşaktan kuşağa geçen bir Hazret sevgisine de şahit olacaksınız.
157.50 ₺ -
İlk Osmanlılar ve Batı Anadolu Beylikler Dünyası
Osmanlı Beyliği’nin kurucularının kimliği ve devlete adını veren ailenin menşei hakkında bugün doğrudan dönemin çağdaş kaynaklarına dayalı olarak çok az şey bilinmektedir. Bu durum haliyle bu konu üzerinde çalışan araştırmacılar için ciddi bir problem oluşturmuştur. İlk dönem Osmanlı tarihiyle ilgilenen tarihçilerin çoğu bu sağlam kaynaklara dayalı bilgi boşluklarını, teorik çıkarımlara kapatma yolunu tercih etmişlerdir. Bununla beraber mevcut kaynaklardan elde edilen menkıbevi bilgiler, bazı tarihçiler için gerçek bir bilgi gibi algılanıp bir ölçüde kurgulanmış bir tarih yazımına da yol açmıştır. O kadar ki bunlar bazen genel kabullerle benimsenerek iyice yerleşmiş, hatta ders kitaplarına kadar yansımıştır. Aslında bu kaynaklardan tarihi gerçekliğe tam anlamıyla erişmek pek de kolay görünmemektedir. Feridun M. Emecen • Moğol istilâsı Osmanoğulları’nın kaderini nasıl belirledi? • Anadolu’nun kuzeybatı ucunda ortaya çıkan Osmanoğulları’nın ataları kimlerdi? • Kayı boyuna mensubiyetleri sonradan uydurulmuş bir bilgiye mi dayanıyordu? • Osmanoğulları’nın coğrafî konumları, sınırlarını genişletip bir cihan devleti haline gelmelerinde nasıl bir rol oynadı? • Birçok Anadolu Beyliği arasında Osmanoğulları’nı öne çıkaran unsurlar neydi? • Osmanoğulları’nın küçük bir beylikten üç kıtaya hükmeden bir imparatorluğa dönüşmesinde gazâ/cihad ideolojisinin rolü var mıydı? 2012 yılına damgasını vuran Fetih ve Kıyamet 1453 kitabının yazarı, Osmanlı İmparatorluğu’nun Klasik Çağı alanında uzman Prof. Feridun M. Emecen, İlk Osmanlılar ve Batı Anadolu Beylikler Dünyası kitabıyla; Osmanlı Devleti’nin kaynakları itibariyle “karanlık/bilinmeyen çağı” olarak adlandırılan kuruluş dönemini aydınlatıyor ve zihinlerde oluşan bütün sorulara cevap veriyor.
20.28 ₺ -
Yesrib'de Bahar Müslümanlığın Doğuş Öyküsü
“O gece Zeyd, hayatındaki en mucizevi deneyimi yaşadı. Zeyd’in, her bir heceyi her bir vurguyu hafızasına kazıyabilmesi için Cebrail okuyor ve Hz. Muhammed(sav) tekrarlıyordu. Karanlık, yerini güneşin ilk ışıklarına terk edinceye kadar devam ettiler.” Okur, Zeyd’in rehberliğinde; İslam’ın ilk yıllarına, Medine’ye doğru bir yolculuğa çıkıyor. İslam’ın doğuşundan kısa bir süre sonra Medine(Yesrib)’de dünyaya gelen Zeyd, babasının Buas savaşında ölmesiyle yetim kalınca; annesi ve abisiyle hayatın zorluklarını aşmaya çalışıyor. İslam’la tanışması ve Hz. Peygamber’le karşılaşması ise hayatının tümüyle değişmesini sağlıyor. Hikayenin başında sekiz yaşında olan Zeyd, daha 12 yaşında iken vahiy katibi oluyor. Kur’an’ın en önde gelen koruyucularından ve yorumcularından biri olan bu çocuk, aklı ve hafızasıyla küçük yaşlarından itibaren herkesin hayranlığını kazanıyor. Kur’an’ın kitap haline gelmesi ve değişmeden çoğalmasında Zeyd’in rolü oldukça büyüktür. İtalya’nın en büyük Müslüman kültürü uzmanlarından biri olan Vincenzo, İslam’ın ilk yıllarını akıcı bir romanla okura sunuyor. Yazarın söylediği gibi “Batı romanının akıcılığını ve Doğu bilgeliğinin içeriğini haiz” bu eser Hz. Muhammed(sav)’in hayatından bir kesiti, vahiy katiblerinden Zeyd Bin Sâbit’in gözünden anlatıyor.
12.17 ₺ -
Sufi Bir Aşk Yolcusu
O ana kadar her şey sıradandı onun için...Bütün bir hayatı öylesine yaşıyor, dünya deyince sadece kendisini, kendi hazlarını ve tutkularını biliyordu.Ama bir gün, bir insan çıktı karşısına ve her şey değişti. Bir sûfî miydi acaba onu değiştiren, yoksa Rahmân’ın bir lütfu muydu onu gerçeklerle tanıştıran?Bilmiyordu...Bildiği tek şey, artık bambaşka bir insan olduğuydu.Gönül denizine bir yol açılmıştı artık nihayet.Dur yoktu, durak yoktu...İbrahim Baz’ın kaleminden Sûfî, işte bu yolculuğun öyküsünü anlatıyor...
24.50 ₺