-
Mişkatul Mesabih Cilt 4
Takriben hicrî V. (M.11.) asır sonlarından itibaren hadîs ilmi, daha doğrusu “hadîs metinleri üzerindeki çalışmalar” yeni bir renge bürünmüştür. Bu zamana kadar, hadîs metinlerinin zabta geçirilme muamelesi tamamlanmış, hadisler kitaplardaki yerini almış, kitap dışı bir metin pek bırakılmamıştır. Bu müddet zarfında kitaplarda senedleriyle birlikte yer almamış bir metin, şayet son asırlarda “hadis” olarak ortaya çıkmışsa, bunun hadis kabul edilmesi -prensip olarak- şüphe ile karşılanmıştır. Hicrî V. (M.11) asır sonlarına doğru ise yeni bir çalışma dönemine geçilmiştir. Artık eski metodla yapılacak yeni bir iş kalmamış; bütün sistem ve gelenekleriyle bir devir kapanmıştır. Öte yandan, bu devir vazifesini eksiksiz yapmış, fonksiyonunu şerefle icra etmiş ve haleflerine çok zengin bir miras bırakarak, nöbeti başkalarına devretmiştir. Bu yeni dönemin hadis çalışmaları, önceki dönemin çalışmalarından çok farklıdır. Artık çalışmaların esasını, rivayet sistemi usullerine göre şahıslardan senedli hadis toplayarak bunları tasnif edip kitaplaştırmak değil, hazine değerindeki bu malzemenin işlenmesi ve değerlendirilmesi teşkil etmektedir. Şahıs’tan rivayet bırakılarak, “kitap’tan rivâyet”e bu dönemde geçilmiştir. Sayıları oldukça artan hadis kitapları arasında dağınıklık arz eden metinlerin, senedleri atılarak bir araya toplanması ve müşterek metinlerin birleştirilmesi çalışmalarının çığırı bu dönemde açılmıştır. Bu dönemde ilk dikkati çeken çalışma mevcut hadis kitaplarından yapılan seçme hadislerin belli bazı gruplar içinde birleştirilmesidir. Hatîb Et-Tebrîzî’nin bu eseri; meşhur hadis kitaplarından olan; Buhârî, Müslim, Ebu Dâvud, Tirmizî, Nesâi, İbn Mâce, Dârimî, Muvatta, İmam Ahmed b. Hanbel’in “el-Müsned”i, İmam Şâfiî’nin “el-Müsned”i, Dârekutnî’nin “es Sünen”i, Beyhakî’nin “Şuabu’l-İman”ı, Rezîn’in “et-Tecrîd” ve az sayıda diğer kitaplardan seçilmiş, mana ve içerikleri açık ve delaletleri kesin hadisleri kapsamaktadır. Muhteviyatı; iman, ilim, ibâdet, ahlâk, edep, muamelât, siyer-i nebî ve ashabı kiram hakkında bilinmesi gereken îtikâdî ve fıkhî hükümleri kapsamaktadır. En kıymetli hükümleri ihtiva ederek edille-î şer’iyyeden sünneti seniyyenin her çeşidi yazılmış ve zikredilmiştir.
390.00 ₺ -
Mişkatul Mesabih Cilt 3
Takriben hicrî V. (M.11.) asır sonlarından itibaren hadîs ilmi, daha doğrusu “hadîs metinleri üzerindeki çalışmalar” yeni bir renge bürünmüştür. Bu zamana kadar, hadîs metinlerinin zabta geçirilme muamelesi tamamlanmış, hadisler kitaplardaki yerini almış, kitap dışı bir metin pek bırakılmamıştır. Bu müddet zarfında kitaplarda senedleriyle birlikte yer almamış bir metin, şayet son asırlarda “hadis” olarak ortaya çıkmışsa, bunun hadis kabul edilmesi -prensip olarak- şüphe ile karşılanmıştır. Hicrî V. (M.11) asır sonlarına doğru ise yeni bir çalışma dönemine geçilmiştir. Artık eski metodla yapılacak yeni bir iş kalmamış; bütün sistem ve gelenekleriyle bir devir kapanmıştır. Öte yandan, bu devir vazifesini eksiksiz yapmış, fonksiyonunu şerefle icra etmiş ve haleflerine çok zengin bir miras bırakarak, nöbeti başkalarına devretmiştir. Bu yeni dönemin hadis çalışmaları, önceki dönemin çalışmalarından çok farklıdır. Artık çalışmaların esasını, rivayet sistemi usullerine göre şahıslardan senedli hadis toplayarak bunları tasnif edip kitaplaştırmak değil, hazine değerindeki bu malzemenin işlenmesi ve değerlendirilmesi teşkil etmektedir. Şahıs’tan rivayet bırakılarak, “kitap’tan rivâyet”e bu dönemde geçilmiştir. Sayıları oldukça artan hadis kitapları arasında dağınıklık arz eden metinlerin, senedleri atılarak bir araya toplanması ve müşterek metinlerin birleştirilmesi çalışmalarının çığırı bu dönemde açılmıştır. Bu dönemde ilk dikkati çeken çalışma mevcut hadis kitaplarından yapılan seçme hadislerin belli bazı gruplar içinde birleştirilmesidir. Hatîb Et-Tebrîzî’nin bu eseri; meşhur hadis kitaplarından olan; Buhârî, Müslim, Ebu Dâvud, Tirmizî, Nesâi, İbn Mâce, Dârimî, Muvatta, İmam Ahmed b. Hanbel’in “el-Müsned”i, İmam Şâfiî’nin “el-Müsned”i, Dârekutnî’nin “es Sünen”i, Beyhakî’nin “Şuabu’l-İman”ı, Rezîn’in “et-Tecrîd” ve az sayıda diğer kitaplardan seçilmiş, mana ve içerikleri açık ve delaletleri kesin hadisleri kapsamaktadır. Muhteviyatı; iman, ilim, ibâdet, ahlâk, edep, muamelât, siyer-i nebî ve ashabı kiram hakkında bilinmesi gereken îtikâdî ve fıkhî hükümleri kapsamaktadır. En kıymetli hükümleri ihtiva ederek edille-î şer’iyyeden sünneti seniyyenin her çeşidi yazılmış ve zikredilmiştir.
390.00 ₺ -
Mişkatul Mesabih Cilt 2
Takriben hicrî V. (M.11.) asır sonlarından itibaren hadîs ilmi, daha doğrusu “hadîs metinleri üzerindeki çalışmalar” yeni bir renge bürünmüştür. Bu zamana kadar, hadîs metinlerinin zabta geçirilme muamelesi tamamlanmış, hadisler kitaplardaki yerini almış, kitap dışı bir metin pek bırakılmamıştır. Bu müddet zarfında kitaplarda senedleriyle birlikte yer almamış bir metin, şayet son asırlarda “hadis” olarak ortaya çıkmışsa, bunun hadis kabul edilmesi -prensip olarak- şüphe ile karşılanmıştır. Hicrî V. (M.11) asır sonlarına doğru ise yeni bir çalışma dönemine geçilmiştir. Artık eski metodla yapılacak yeni bir iş kalmamış; bütün sistem ve gelenekleriyle bir devir kapanmıştır. Öte yandan, bu devir vazifesini eksiksiz yapmış, fonksiyonunu şerefle icra etmiş ve haleflerine çok zengin bir miras bırakarak, nöbeti başkalarına devretmiştir. Bu yeni dönemin hadis çalışmaları, önceki dönemin çalışmalarından çok farklıdır. Artık çalışmaların esasını, rivayet sistemi usullerine göre şahıslardan senedli hadis toplayarak bunları tasnif edip kitaplaştırmak değil, hazine değerindeki bu malzemenin işlenmesi ve değerlendirilmesi teşkil etmektedir. Şahıs’tan rivayet bırakılarak, “kitap’tan rivâyet”e bu dönemde geçilmiştir. Sayıları oldukça artan hadis kitapları arasında dağınıklık arz eden metinlerin, senedleri atılarak bir araya toplanması ve müşterek metinlerin birleştirilmesi çalışmalarının çığırı bu dönemde açılmıştır. Bu dönemde ilk dikkati çeken çalışma mevcut hadis kitaplarından yapılan seçme hadislerin belli bazı gruplar içinde birleştirilmesidir. Hatîb Et-Tebrîzî’nin bu eseri; meşhur hadis kitaplarından olan; Buhârî, Müslim, Ebu Dâvud, Tirmizî, Nesâi, İbn Mâce, Dârimî, Muvatta, İmam Ahmed b. Hanbel’in “el-Müsned”i, İmam Şâfiî’nin “el-Müsned”i, Dârekutnî’nin “es Sünen”i, Beyhakî’nin “Şuabu’l-İman”ı, Rezîn’in “et-Tecrîd” ve az sayıda diğer kitaplardan seçilmiş, mana ve içerikleri açık ve delaletleri kesin hadisleri kapsamaktadır. Muhteviyatı; iman, ilim, ibâdet, ahlâk, edep, muamelât, siyer-i nebî ve ashabı kiram hakkında bilinmesi gereken îtikâdî ve fıkhî hükümleri kapsamaktadır. En kıymetli hükümleri ihtiva ederek edille-î şer’iyyeden sünneti seniyyenin her çeşidi yazılmış ve zikredilmiştir.
390.00 ₺ -
Mişkatul Mesabih Cilt 1
Takriben hicrî V. (M.11.) asır sonlarından itibaren hadîs ilmi, daha doğrusu “hadîs metinleri üzerindeki çalışmalar” yeni bir renge bürünmüştür. Bu zamana kadar, hadîs metinlerinin zabta geçirilme muamelesi tamamlanmış, hadisler kitaplardaki yerini almış, kitap dışı bir metin pek bırakılmamıştır. Bu müddet zarfında kitaplarda senedleriyle birlikte yer almamış bir metin, şayet son asırlarda “hadis” olarak ortaya çıkmışsa, bunun hadis kabul edilmesi -prensip olarak- şüphe ile karşılanmıştır. Hicrî V. (M.11) asır sonlarına doğru ise yeni bir çalışma dönemine geçilmiştir. Artık eski metodla yapılacak yeni bir iş kalmamış; bütün sistem ve gelenekleriyle bir devir kapanmıştır. Öte yandan, bu devir vazifesini eksiksiz yapmış, fonksiyonunu şerefle icra etmiş ve haleflerine çok zengin bir miras bırakarak, nöbeti başkalarına devretmiştir. Bu yeni dönemin hadis çalışmaları, önceki dönemin çalışmalarından çok farklıdır. Artık çalışmaların esasını, rivayet sistemi usullerine göre şahıslardan senedli hadis toplayarak bunları tasnif edip kitaplaştırmak değil, hazine değerindeki bu malzemenin işlenmesi ve değerlendirilmesi teşkil etmektedir. Şahıs’tan rivayet bırakılarak, “kitap’tan rivâyet”e bu dönemde geçilmiştir. Sayıları oldukça artan hadis kitapları arasında dağınıklık arz eden metinlerin, senedleri atılarak bir araya toplanması ve müşterek metinlerin birleştirilmesi çalışmalarının çığırı bu dönemde açılmıştır. Bu dönemde ilk dikkati çeken çalışma mevcut hadis kitaplarından yapılan seçme hadislerin belli bazı gruplar içinde birleştirilmesidir. Hatîb Et-Tebrîzî’nin bu eseri; meşhur hadis kitaplarından olan; Buhârî, Müslim, Ebu Dâvud, Tirmizî, Nesâi, İbn Mâce, Dârimî, Muvatta, İmam Ahmed b. Hanbel’in “el-Müsned”i, İmam Şâfiî’nin “el-Müsned”i, Dârekutnî’nin “es Sünen”i, Beyhakî’nin “Şuabu’l-İman”ı, Rezîn’in “et-Tecrîd” ve az sayıda diğer kitaplardan seçilmiş, mana ve içerikleri açık ve delaletleri kesin hadisleri kapsamaktadır. Muhteviyatı; iman, ilim, ibâdet, ahlâk, edep, muamelât, siyer-i nebî ve ashabı kiram hakkında bilinmesi gereken îtikâdî ve fıkhî hükümleri kapsamaktadır. En kıymetli hükümleri ihtiva ederek edille-î şer’iyyeden sünneti seniyyenin her çeşidi yazılmış ve zikredilmiştir.
390.00 ₺ -
Mezhepler Tarihi Hayati Ülkü
Mezhep kelimesinin lûgat mânası; gidilen, tutulan yol; felsefe çığırı veya bir dinin şubelerinden biri, anlamına gelmektedir. Batı dillerinde buna doktrin, ekol veya sistem adı verilir. İstılah’ta ise mezhep; bir Müçtehid’in çıkardığı ahkâmın hepsine denilir. Dinde genel olarak bu anlamda kullanılır. İşte elinizdeki bu kitap, İslâm’da çeşitli sebeblerden dolayı meydana gelen hadiseleri sizlere aksettirmeye çalışmaktadır. İmamet, Fikrî ve Fıkhî sahada münakaşalar ve münazaralar sonunda ortaya çıkan meseleleri, fırkaları ve mezhepleri ele alarak milâdî yedi ile onbeşinci asırlar arasında meydana gelen siyasî olaylara ve siyasî tarihe kısmen de olsa bir ışık tutmaktadır. Cenâb-ı Hakk’ın lütfu ile -Peygamber (sallallahu aleyhi ve sellem) Efendimiz ve O’nun güzide ashabından sonra- yüce dinimizin siyasî olaylar dışında ne gibi güçlüklerle karşılaştıklarını ve bu güçlüklerin, siyasî olaylara nasıl itildiğini anlatabilmek için bu eseri kaleme aldım. Böylece, hemen herkesin, bilhassa İslâm dini ile meşgul olan kimselerin, arzu ettikleri bir sahayı zannımca doldurmaya çalıştım. Maksadım, elinizdeki bu kitabımla sizlere İslâm’da meydana çıkan bütün mezhepler hakkında -kısa da olsa- bir bilgi vermektir. Hayati Ülkü
120.00 ₺ -
Mektubatı Rabbani Arapça Harekeli 1.Cilt
Arapça Mektubat 1.Cilt HAREKELİ Mektubat-ı Rabbani kitabımız Ali kara hocamızın kontrol ve tashihinden geçerek harekeli olarak, Eski matbu nushaya sadık kalınarak sayfa tutar bir şekilde, yeni dizgi (Bilgisayarlı) olarak hazırlanmıştır. Ayet ve Hadis-i Şeriflerin kaynakları sayfanın altına dipnot olarak eklenmiştir. Ayet, hadisi şerif ve şiirler koyu olarak belirtilmiş. Ayrıca 2. cildin sonuna Mebde ve Mead Risalesi harekeli olarak eklenmiştir.
140.00 ₺ -
Kuran Okumanın Adabı ve Fazileti
İçinde yer alan kıssalar ve haberlerle insanların ibret almalarını sağlamak için düşünce ufuklarını genişleten yegane kitap. Bu sayede en güçlü metodu, en doğru yolu açıklamış, içinde yer alan hükümlerin açıklanmasıyla düşünce alanımızı genişletmiştir. Allah bu kitabında helal ve haramı açık olarak ortaya koymuş, bizzat bir nur ve ziya olarak kitabını önümüze vermiştir. Yanlış saplantılardan kurtuluş ancak bu kitap sayesinde mümkündür. Çünkü bu kitapta gönüllere şifa olacak hükümler yer almaktadır. Rasulullah (sallallâhu aleyhi vesellem) şöyle buyuruyor: “Sizin en hayırlınız Kur’an öğrenen ve öğretendir.”(Buhari) Yine Rasulullah (sallallâhu aleyhi vesellem) şöyle buyuruyor: “Yüce Allah, varlıkları yaratmazdan tam bin yıl öncesinden Taha ve Yasin sûrelerini okudu. Melekler bu okunan Kur’an’ı duyduklarında/dinlediklerinde, dediler ki: “Üzerlerine bu sûreler inecek olan ümmete müjdeler olsun. Bu sûreleri hafızasında ezbere tutanlara müjdeler olsun, bu sûreleri dilleriyle okuyanlara müjdeler olsun.” (Darimi)
84.00 ₺ -
Karanlık Gecelerin Nurlu Sabahı
Ne irfandır veren ahlaka yükseklik, ne vicdandır; Fazilet hissi insanlarda Allah korkusundandır. M. Akif Ersoy
57.00 ₺ -
Delaili Hayrat Şerhi Kara Davud 2Hm
Gerçekten Allah Teâla ve melekleri Peygambere salât ederler. Ey mü’minler siz de O’na salât-u selam edin ve can-u gönülden teslim olun (Ahzab 56). • Kim bana bir salât-u selam getirirse AllâhTeâla ona on misli rahmet eder. Her kim de bana 100 selât-u selam getirirse Allah Teâla onun alnına nifaktan ve cehennemden beraat yazar ve onu kıyamet günü şehitlerle beraber kılar (Taberâni). • Her nerede olursanız olun, bana salât-u selam okuyun. Muhakkak sizin salât-u selamınız bana ulaşır. (Taberâni). • Gerçekten yapılan dua, sema ile arz arasında asılı mahpus kalır. Ondan hiç bir şey Allâh’a yükselmez. Tâ ki nebiniz Hz. Muhammed’e salât-u selam getirinceye kadar (Taberâni). • Yanında ismim zikredilip bana salât-u selam getirmeyen kimse cimrilerin en cimrisidir (Tirmizi, Nesei, Hakim).
390.00 ₺ -
Delaili Hayrat Şerhi Kara Davud Şamua
Gerçekten Allah Teâla ve melekleri Peygambere salât ederler. Ey mü’minler siz de O’na salât-u selam edin ve can-u gönülden teslim olun (Ahzab 56). • Kim bana bir salât-u selam getirirse AllâhTeâla ona on misli rahmet eder. Her kim de bana 100 selât-u selam getirirse Allah Teâla onun alnına nifaktan ve cehennemden beraat yazar ve onu kıyamet günü şehitlerle beraber kılar (Taberâni). • Her nerede olursanız olun, bana salât-u selam okuyun. Muhakkak sizin salât-u selamınız bana ulaşır. (Taberâni). • Gerçekten yapılan dua, sema ile arz arasında asılı mahpus kalır. Ondan hiç bir şey Allâh’a yükselmez. Tâ ki nebiniz Hz. Muhammed’e salât-u selam getirinceye kadar (Taberâni). • Yanında ismim zikredilip bana salât-u selam getirmeyen kimse cimrilerin en cimrisidir (Tirmizi, Nesei, Hakim).
120.00 ₺ -
Kadın Erkek İlişkilerinde Ölçüler
Bu kitap, kadın ile erkek arasındaki ilişkileri İslâm perspektifinden bakarak değerlendirmekte ve iki cins arasındaki üm duygu ve kurallara dair var olan ilişkilerin sağlıklı, düzeyli olabilmesi için tavsiyelerde bulunmaktadır.
9.00 ₺ -
İslami İnanç Değerleri ve Çağdaş Dini Akımlar
'' Akaid İlmi '' denince, İslam’da inanılması gereken “İman Esasları” anlaşılmalıdır. “Amentü” kavramında ifadesini bulan bu inanç esasları; Allah’a, meleklere, kitaplara, peygamberlere, ahiret gününe (gayb âlemine) hayır ve şerrin Allah’tan geldiğine inanmaktır. Bu anlamda din denince İslam kast edildiği için, buna “İslam Akaidi” de denir. Amacı; “insanı, dünya ve ahiret mutluluğuna” ulaştırmaktır. Allah’a iman, insan fıtratının icabıdır. Her insan kendi yaratılışına ve kâinattaki bu mükemmel varlıklara bakarak büyük bir yaratıcının var olduğunu aklen kabul eder. Allah’ın varlığına inanmanın diğer açık bir işareti de kâinatın yaratılışındaki ahenk ve intizamdır. Göklerin, yerlerin, denizlerin yaratılışı, gece ile gündüzün birbirini izlemesi, hikmet ve ibretle üzerinde düşünülmesi gereken olaylardır. Allah’a inanan, O’nun rızasını önde tutar. Hata işlemekten ve başkalarına zarar vermekten kaçınır. İyilikte örnek olur. Kalbinin, ruhunun ve düşüncesinin merkezinde Allah korkusu ve sevgisi bulunur. Diğer taraftan tek Allah’a inanmak, insan ruhunu özgürleştirir. Her şeyin O’nun tarafından yaratıldığını düşünür. O’na ibadet etmekten zevk alır. O’na tevekkül eder ve teslim olur.
186.00 ₺ -
-
Kavaidil Akaid İnançların Esasları
‘’İslam Akaidi’’ İslam dininde kesinlikle inanılan hususlar manasına gelir ki, bunlara ‘’İman Esasları’’ da denir. Buna göre iman esaslarını ihtiva eden ilme de “Akaid İlmi’’ denir. Akaid İlmi; Allah’ ın varlığından, sıfatlarından, fiillerinden bahseden bir ilimdir. Akaid ilminin gayesi, taklitten kurtulmak ve tahkiki iman derecesine ulaşmaktır. Yüce Allah buyuruyor: «Şüphesiz göklerin ve yerin yaratılmasında, gece ile gündüzün birbiri peşinden gelmesinde, insanlara fayda veren şeylerle yüklü olarak denizde yüzüp giden gemilerde, Allah’ın gökten indirip de ölü haldeki toprağı canlandırdığı suda, yeryüzünde her çeşit canlıyı yaymasında, rüzgarı ve yer ile gök arasında emre hazır bekleyen bulutları yönlendirmesinde düşünen bir toplum için (Allah’ın varlığını ve birliğini ispatlayan) birçok deliller vardır.»(Bakara 2/164) * * * “Gökleri ve yeri yaratan Allah hakkında şüpheniz mi var?”(İbrahim,14/10) * * * “Andolsun ki, onlara, “Gökleri ve yeri kim yarattı?” diye sorsan, mutlaka “Allah...” derler.”(Lokman,31/25)
96.00 ₺ -
İlmin Fazileti İlim Kitabı
İmam-ı Gazali’ nin en büyük eseri olan İhya-u Ulum’id-din, her dönem Müslümanlar için ilk akla gelen başvuru kaynağı olmuş ve bu esere büyük güven duyulmuştur. İhya-u Ulum’id-din içinde yer alan konuların her biri, eserin orjinal anlatımı asla bozulmadan, akıcı ve duru bir dil kullanılarak çevirisi yapıldı ve başlı başına birer kitap haline getirildi. İhya-u Ulum’id-din’ in birinci cildinde yer alan ilk kitap İlim Kitabı’dır. Bu kitapda; ilmin fazileti, ilim öğrenmenin ve öğretmenin fazileti, öğretici ve öğrenci arasındaki ilişkiler ve görevleri, faydalı ve faydasız ilimler, makbul olan ve olmayan ilimler gibi konular ayetler, hadisler ve İslam büyüklerinin sözleriyle açıklanmaktadır. * * * Yüce Rabbimiz şöyle buyuruyor: “Allah sizden iman edenlerle, kendilerine ilim verilmiş olanları derecelerle yükseltir (yükseltsin).” (Mücadele/11) Hz. Peygamber (sallallahu aleyhi vesellem) şöyle buyuruyor: “Kim, ilim isteğiyle bir yola girerse, Allah da O kimseye cennete giden yolu açar.” (Müslim, Ebu Hureyre)
210.00 ₺ -
Hz Yusuf ve Züleyha
Elinizdeki bu kitap bir hikâye, bir roman, bir efsane değil; bir güzel peygamberin, güzel kıssasıdır. Kur’ân-ı Kerîm’de “kısssaların en güzeli” diye zikredilir. Güzel ki, hem ne güzel!.. Buram buram aşk, heyecan, hasret, hicran ve hikmet tüten bir kıssa... Hazret-i Yâkub’un gözyaşları, Hazret-i Yusuf’un çileleri... O nur yumağı çocuğun kuyuya atılışı, sonra köle diye az bir pahaya satılışı ve sonra Züleyhâ... İki güzelliğin cengi... Biri Hakk’ın, biri nefsin emrinde... Zindanları saraylara tercih eden sıddık peygamber Hazret-i Yusuf’un ibret dolu, hikmet dolu hayatı... Gam durağı bu Cihanda gam Yâkubu olan bir Hak peygamberin kırk yıl süren ayrılık ve hasreti... Yusuf Aleyhisselam’ın güzelliği karşısında ellerini kesen Mısır kadınları... Ve güzellik sebebiyle gönlünü kesen Züleyhâ... Züleyhâ’nın mecâzi aşkının hakiki aşka tebdili ve ilâhi devlete ermesi... Aşk nedir? Cevabını bu eserde bulacaksınız..
96.00 ₺ -
Hz Yar ve Veysel Karani
Yemen illerinden esen rahmet rüzgarı... İsmi Üves'ti... Yemen'in Karen Köyündendi... Annesinden başka kimsesi yoktu... Rasulullah'ı (s.a.v) görmeden Müslüman olmuştu.. Rasulullah (s.a.v) mübarek hırkasının ona verilmesini vasiyet etmiş ve Veysel Karani için; "Yemen tarafından rahmet rüzgarı estiğini duyuyorum." buyurmuştu. Hasretin bağrımı yakar Gözyaşlarım çağlar akar Ya Muhammed, Ey Can Ahmet...
108.00 ₺ -
Hz Peygamberin Hayatı Şamua İbni Kesir Ciltli
“Tarih, peygamberlerin sonuncusu Hz. Muhammed (s.a.v)’ in hayatının ayrıntılarından söz ettiği kadar, dünyada yaşamış hiçbir büyük kişinin hayatından bahsetmemiştir’’ dersek, gerçeği söylemiş oluruz. Bu konudaki en önemli kitaplardan biri; tarih, tefsir ve hadis alanında geniş bir bilgi ve doğru görüş sahibi olan, Hz. Peygamber (s.a.v)’in hayatını ele alan ve kendisine özgü bir üslupla anlatan Hafız İbn Kesîr’in “el-Bidâye ve’n-Nihâye” adlı kitabından derlenmiş olan “es-Siyretu’n-Nebeviyye”, diğer bir adıyla “Sîret-i İbn Kesîr” adlı eseridir. Hafız İbn Kesîr, bu kitabında Hz. Peygamber (s.a.v)’in genel ve özel işlerini; her Müslümanın bilmesi ve araştırması gereken konulardan, karşılaştığı olaylardan ve ele aldığı işlerden bazen detaylı ve bazen de kısa bir şekilde söz eder. Kaynak olarak verdiği tarihî olayları ve konuyla ilgili hadisleri sağlamlık bakımından bütün boyutlarıyla kuşatarak ele alır. Hafız İbn Kesîr’in bu kitabında ortaya koyduğu yöntem; Allah Teâlâ’nın ona bahşetmiş olduğu bir lütfudur. Tarihî olaylara İslâmî yorum getirilmesinde ve tarihin yorumunda, İslâmî düşüncenin önemli ilkelerine temas ederek, İslâm Tarihi’nin araştırılmasında hadisçilerin metodundan nasıl yararlandığını ortaya koyuyor. Neticede de; tarihî rivayetlere, hadisçilerin ölçülerini uygulayarak elde edilen sonuçlara temas ediyor. Böylece gerek konu ve gerekse usûl bakımından takdire layık bir çalışma ortaya çıkmıştır.
390.00 ₺ -
Hz Peygamber sav in Hayatı
“Tarih, peygamberlerin sonuncusu Hz. Muhammed (s.a.v)’ in hayatının ayrıntılarından söz ettiği kadar, dünyada yaşamış hiçbir büyük kişinin hayatından bahsetmemiştir’’ dersek, gerçeği söylemiş oluruz. Bu konudaki en önemli kitaplardan biri; tarih, tefsir ve hadis alanında geniş bir bilgi ve doğru görüş sahibi olan, Hz. Peygamber (s.a.v)’in hayatını ele alan ve kendisine özgü bir üslupla anlatan Hafız İbn Kesîr’in “el-Bidâye ve’n-Nihâye” adlı kitabından derlenmiş olan “es-Siyretu’n-Nebeviyye”, diğer bir adıyla “Sîret-i İbn Kesîr” adlı eseridir. Hafız İbn Kesîr, bu kitabında Hz. Peygamber (s.a.v)’in genel ve özel işlerini; her Müslümanın bilmesi ve araştırması gereken konulardan, karşılaştığı olaylardan ve ele aldığı işlerden bazen detaylı ve bazen de kısa bir şekilde söz eder. Kaynak olarak verdiği tarihî olayları ve konuyla ilgili hadisleri sağlamlık bakımından bütün boyutlarıyla kuşatarak ele alır. Hafız İbn Kesîr’in bu kitabında ortaya koyduğu yöntem; Allah Teâlâ’nın ona bahşetmiş olduğu bir lütfudur. Tarihî olaylara İslâmî yorum getirilmesinde ve tarihin yorumunda, İslâmî düşüncenin önemli ilkelerine temas ederek, İslâm Tarihi’nin araştırılmasında hadisçilerin metodundan nasıl yararlandığını ortaya koyuyor. Neticede de; tarihî rivayetlere, hadisçilerin ölçülerini uygulayarak elde edilen sonuçlara temas ediyor. Böylece gerek konu ve gerekse usûl bakımından takdire layık bir çalışma ortaya çıkmıştır.
294.00 ₺ -
Hz Ömerin 100 Veciz Sözü
Ömrünü Hz. Peygamber’e (s.a.v) hizmette geçiren ve Aşere-i Mübeşşere’den biri olan Hz. Ömer’den bahseden dini eserlerin hemen hepsinde, O, büyük bir halife ve eşsiz bir komutandır. Adaletin timsali olarak insanların sevgisine ve övgüsüne mazhar olmuştur. Bir yönden O’nun sözleri de Hz. Peygamber’in (s.a.v) sözleri gibi değerli bulunmuş ve “Sad Kelime-i Hz. Ömer” olarak kitaplara geçerek eşsizleşmiştir. Hz. Peygamber’in (s.a.v) mübarek sözleri; kırk hadis, yüz hadis, iki yüz elli hadis, beş yüz hadis olarak yaygınlaşmıştır. Buna benzer bir tarzda Hz. Ömer’in ve diğer üç halifenin de sözleri derlenmiştir. Hepsi bir arada “Sad Kelime-i Çıhâr Yâr-ı Güzîn” adı altında bazen müstakil kitap ve bazen de kitap içinde bir bölüm olarak istinsah edilmiş ve hatta şerhleri yapılmıştır. Hz. Peygamber’in (s.a.v) hadislerinden yüz hadis derleyenlerin maksatları ne ise Dört Büyük Halife’nin yüz sözünü derleyenlerin de maksatları aynı olsa gerektir.
90.00 ₺ -
Hz Osmanın 100 Veciz Sözü
Hz. Osman ömrünü Hz. Peygamber’e (s.a.v) hizmette geçiren, O’nun iki kızını nikâhlayarak ‘’Zinnureyn’’ lakabı taşıyan ve Aşere-i Mübeşşere’den büyük bir halifedir. Bir yönden O’nun sözleri de Hz. Peygamber’in (s.a.v) sözleri gibi değerli bulunmuş ve “Sad Kelime-i Hz. Osman” olarak kitaplara geçerek eşsizleşmiştir. Hz. Peygamber’in (s.a.v) mübarek sözleri; kırk hadis, yüz hadis, iki yüz elli hadis, beş yüz hadis olarak yaygınlaşmıştır. Buna benzer bir tarzda Hz. Osman’ın ve diğer üç halifenin de sözleri derlenmiştir. Hepsi bir arada “Sad Kelime-i Çıhâr Yâr-ı Güzîn” adı altında bazen müstakil kitap ve bazen de kitap içinde bir bölüm olarak istinsah edilmiş ve hatta şerhleri yapılmıştır. Hz. Peygamber’in (s.a.v) hadislerinden yüz hadis derleyenlerin maksatları ne ise Dört Büyük Halife’nin yüz sözünü derleyenlerin de maksatları aynı olsa gerektir.
108.00 ₺ -
Hz Muhammedin sav Hayatı
Bu kitap, Resûl-ü Ekrem (s.a.v.)’ e yakıcı aşkımız, kopmaz bağlılığımız ve izinde gidişimizin bir ifadesidir. Ey izinden gittiğimiz liderimiz, önderimiz Peygamberimiz! Zât-ı Risâlet penâhına bağlılığımızın derecesini hiçbir cazibe âleti tespit edemez. Ey hilkat bahçesinin ilk meyvesi; Hutben okunur minber-i iklim-i bekada, Hükmün tutulur mahkeme-i ruz-u ceza da. Gülbank-ı kudümün çalınır Arş-ı Hüdada, Esma-ı şerifin anılır arz-ı semâda. Sen Ahmed-u Mahmud-u Muhammed’sin efendim, Sultan’ı resûl-ü şâh-ı mümeccedsin efendim, Hak’tan bize sultani müeyyedsin efendim. Biçârelere devlet-i sermedsin efendim.
138.00 ₺ -
Hz Meryem ve Hz İsa
Bu eser, yaratılış itibariyle âlemde eşi ve benzeri olmayan bir mübârek peygamberin ibretli hayatından renkler, desenler sunmaktadır. O masum nebi daha kundaktayken Allah’ın izniyle konuşmuş, ağzı şirk kokan inkârcıları susturmuştu: “Ben gerçekten Allah’ın kuluyum, bana kitap verdi ve beni bir peygamber yaptı. Beni her nerede olsam mübarek kıldı ve yaşadığım müddetçe bana namazı, zekatı emretti.” (Meyrem, 30-31) O, Allah’ın kulu ve kelimesidir. Her can taşıyan gibi o da ölecektir. Fakat henüz ölüm vâki olmamıştır. Allah Teâlâ onu yüce makamlara, göklere kaldırmıştır. Çarmıha gerilen o olmadığı gibi, onu öldürecek olanlar da insanlar değildir. Zamanı gelince Rabbi onu öldürecektir.
96.00 ₺ -
Hz Ebubekirin 100 Veciz Sözü
Hz. Ebubekir’den bahseden dinî eserlerin hemen hepsinde, O, büyük bir halife ve eşsiz bir komutandır. Sıddıklık makamına ulaşması sebebiyle insanların sevgisine ve övgüsüne mazhar olmuştur. Bir yönden O’nun sözleri de Hz. Peygamber’in (s.a.v) sözleri gibi değerli bulunmuş ve “Sad Kelime-i Hz. Ebubekir” olarak kitaplara geçerek eşsizleşmiştir. Hz. Peygamber’in (s.a.v) mübarek sözleri; kırk hadis, yüz hadis, iki yüz elli hadis, beş yüz hadis olarak yaygınlaşmıştır. Buna benzer bir tarzda Hz. Ebubekir’in ve diğer üç halifenin de sözleri derlenmiştir. Hepsi bir arada “Sad Kelime-i Çıhâr Yâr-ı Güzîn” adı altında bazen müstakil kitap ve bazen de kitap içinde bir bölüm olarak istinsah edilmiş ve hatta şerhleri yapılmıştır. Hz. Peygamber’in (s.a.v) hadislerinden yüz hadis derleyenlerin maksatları ne ise Dört Büyük Halife’nin yüz sözünü derleyenlerin de maksatları aynı olsa gerektir.
114.00 ₺ -
Hz Amine Mustafa Necati Bursalı
Mustafa Necati Bursalı, Kainatın Efendisi’nin Mübarek Annesi Kadınların Seçilmişi Hz. Âmine’nin hayatına anlatırken büyüleyici bir dil kullanarak akıcı üslubuyla bizi o kutlu günlerin iklimine götürüyor. Hz. Âmine’nin hayatını öğrenirken kutlu secere ve Alemin Fahrinin doğumuna kadarki süreci de takip ediyoruz. Gönlü yaprak yaprak açıldı. İki cihanın saâdet güneşi evlâdına tatlı nazarlara baktı. Kâinatın Nûru ve Allah’ın Resulü yine Cennet tebessümleri yağdırıyorlardı. Harikulâdelikler yine devam ediyordu. Şifa Hatun da oradaydı. Onun da gözlerinden perdeler kalktı. Bizzat kendisi şöyle anlatır: Allah’ın Resulü doğdukları zaman ben oradaydım. Kulağıma bir ses geldi: - Allah’ın rahmeti onun üzerine olsun!... Baktım ki, doğudan batıya dek her yer baştan başa nurla kaplı. Hatta Rum illerinin saraylarını gördüm. Sonra bu halden silkinip Kâinatın Yaradılış Sebebi olan yavruyu emzirdim. Üzerime öyle müthiş bir hal daha geldi ki, titremeye başladım. Gözlerim karardı. Yavrucağı göremez oldu…”
108.00 ₺ -
Hz Ali Mustafa Necati Bursalı
Bazı kimseler evlerindeki süs bitkilerine plastik çiçekler veya meyvalar takarak, onları daha başka şekilde görmeye ve göstermeye çalışırlar. Meselâ deve tabanı bitkisinin üzerinde gül veya portakal görürseniz, hiç şaşmayın… Çünkü ev sahibesi, böyle istemiştir. Hazret-i Ali (radıyallah anh) de sanki olduğu gibi kabul edilmemiş de, daha başka kabul edilmek için kimisi onun faziletlerine yenilerini eklemek istemiş, kimisi de iftira ziftiyle onun nur yüzünü boyamaya kalkışmıştır. Yani bir yanda Hazret-i Ali (r.a.)’ye kılıç çekecek hatta onu vuracak kadar düşman zırhına bürünenler, öte yanda aynı şahsı Sahabe dairesinden alıp güya nübüvvet, hatta daha ileriye götürmeye çalışanlar… Mustafa Hocamız, bu eserinde Hazret-i Ali (radıyallahu anh)’nin İslâma bağlılığını dile getirip, Hazret-i Ali (r.a.)yi sevenlerin, İslâmı yaşamaları gerektiğini çok iyi belirtmiş durumdadır. Ümit ederim bu eserin, bu yönden faydası büyük olacaktır. Allah, dünya ve ahiret saadetini İslâmı öğrenip, anlayıp ve yaşayanlara vermiştir, yine verecektir. Böyle olmamızı dilerim. Hekimoğlu İsmail
180.00 ₺ -
Hz Aişe Mustafa Necati Bursalı
Elinizdeki bu eser, öyle bir sultan annenin nurla hayatından ışıklar sunmaktadır ki, Müslümanlığın kadınlık âleminde neler yaptığını, kadınlığı hangi şahikalara yükselttiğini Hazret-i Âişe (r.anha)’nin şahsında göreceksiniz. Eserimizde bazı tarihi hâdiseler konuşma lisanı haline getirilip nazarlara öyle verilmiştir. Ve topyekün hakikat ifade etmektedir. Esere, akıcı ve sürükleyici bir üslûp kazandırmak gayesiyle romanî bir hava ve edebî bir üslup hakim kılınmıştır. Hz. Âişe (r.anha.) gibi mümtaz bir şahsın hayatını hiç eksiksiz yazmak elbette mümkün değildir. Biz, bütün gönlümüz ve samimiyetimizle mümkün olanı yapmaya gayret gösterdik. İman peteğimizin muhabbet balını damla damla her satır üzerine düşürdük. Ve ömür nefeslerimizin incilerini bu yolda heba ettik. Azîz ve Celîl olan Allah buyuruyor ki: “Peygamber, mü’minlere öz nefislerinizden evlâdır. Zevceleri (mü’minlerin) analarıdır.” (Ahzâb:6) İki cihanda da annemiz O… Evlâdın anneye karşı her zaman sönmez bir muhabbeti vardır. İşte muhabbetimizin sönmez bir nuru olarak bu eseri hayat ağacımızın en tatlı meyvesi hâlinde vücuda getirdik.
156.00 ₺