-
Kapına Geldim
Ellerim bağlı bir halde kendime geldiğimde, lüks eşyalarla döşenmiş salonun duvarında loş ışık huzmeleri halime ağlıyor gibiydi. Kendimi paralayan bir çığlıkla haykırdım “Burası da neresi!” diye. Ürkütücü yüzlü, keskin bakışlı, merhamet duygusundan eser olmayan iri yapılı bir kadın anında başıma dikiliverdi. -Sakin ol yavrucak, dedi. Hayatın başındayken, senin gibi genç ve güzel bir kızın erken veda etmesini istemezsin herhalde. Bak güzelim, burası ‘mutluluk evi’dir. Buraya senin gibi güzel kızlar gelir, müşterisini bekler. Beynime şimşek gibi giren bir kıvılcım, bir anda bedenimi ateş topuna çevirmişti. Ondan sonrasını duyamamıştım zaten... El değmemiş kutsal duygularımın katledileceği bu kahrolası mekânda inliyordum kendimi yırtarak “Öldürün de kurtarın beni!” diye. İşte o andan sonra gerçekleşti, akılları durduran hadiseler zinciri...
97.50 ₺ -
İtbarak
Türkler “Barak” derlerdi, kara tüylü köpeğe, Böyle ad verirlerdi, büyük soylu köpeğe. Aslında efsaneler, bir köpek anarlardı. Onu da köpeklerin, atası sayarlardı. Bu köpek soylu idi, çok büyük boylu idi, Av çoban köpekleri, hep onun oğlu idi. Kuzey-batı Asya’da güya “İt-Barak” vardı, Türklerse İç Asya’da, onlara uzaklardı. Başları köpek imiş, vücutları insanmış, Renkleriyse karaymış, sanki Kara Şeytanmış. Kadınları güzelmiş, Türklerden kaçmaz imiş, İlâç sürünürlermiş, ok mızrak batmaz imiş. Destanda denilmiş ki, Oğuz-Han yenilmişti, Bir adaya sığınıp toplanıp derilmişti. On yedi sene sonra, Oğuz onları yendi. Kadınlar yardım etti, orada savaş dindi. Oğuz bu bölgeleri, “Kıpçak-Beğ”e il verdi, Bunun için Türkler de, oraya “Kıpçak” derdi... Oğuz Kağan Destanı
18.75 ₺ -
İkra Fatih Duman
Ben yalnızca derdimden anlayacak bir kişi arıyorum, tek bir kişi... Ve işte tam da onun için yazıyorum. Cânım kâri, sen varsın, biliyorum. Çok uzak bir şehirde belki ya da bir defa yüzünü görme ihtimalim hiç olmasa da ve hiç tanımayacak olsak da birbirimizi ben yine de senin var olduğunu ve bir yerlerde hayalime ortak olduğunu, dualarıma ‘âmin’ dercesine yazdıklarımı okuduğunu biliyorum. Zira, bence yazmak da dua etmek gibi... Ve bizim gibilerin kitaplara sevdası şunun için biliyorum, zira kelamın da, kalemin de ve gönlün de sahibi olan, “Oku” diyor hepimize. Biz, “Neyi?” diye bile sormaktan aciziz oysa. Ya da hadi itiraf edelim; gafiliz... Ama mademki O, sözüne “Oku” diye başladı, işte onun içindir sevdamız kitaplara... Ama ben yine de eski bir İstanbul kıraathanesinde, tahta iskemlelere oturup da ince belliden demli çaylarımızı yudumlarken dertleşip de söylemek isterdim sana bunları... Cânım kâri! Sen var ol, ol ki hayalime bir sırdaş olduğuna inanayım.
127.50 ₺ -
Hoşça Kal Ülkesi
Doksanlı yılların sonlarında ülkeyi kavuran bir ihtilalin acımasız seyrinde başlayan bir aşkın hikâyesini dinlemek ister misin? İstanbul, Frankfurt ve Bursa üçgeninde “hoşça kal!” ile örülmüş sonsuz bir gidişi anlatacağım sana. Bilmelisin ki çıkmazlarda karşılaşılan çarenin amansız sancısında bir arayıştır bu... Bu hikâyede aşkı asıl sahibine teslim etmeye niyet etmiş, ancak yüreğindeki sevdadan kurtulamayan genç bir kızın hülyasına kapılacaksın. Aynı anda kendi yurdunda unutturulduğu özünü arayan ve korkularıyla yüzleşemeyip yine korkularına kaçan iki genç adam bulacaksın. Doğuda yitirilen canların ardında kendi derdine düşmüşlerin kederini hissedeceksin. Belki olmaz diyeceksin, belki de her sevdanın hakikatine inanıp sürdüreceksin serüvenini.
97.50 ₺ -
Harp Sanatı Muallimi Fatih Sultan Mehmed
Namık Kemal, Tanzimat Dönemi’nde düşünce, sanat ve siyaset alanlarında oldukça önemli bir konuma sahiptir. Namık Kemal’in bu dönemde yapmış olduğu çalışmalar ve vermiş olduğu eserler Türk edebi ve fikir dünyasına yeni boyutlar kazandırmıştır. Namık Kemal’in kaleme aldığı önemli eserleri arasında, Fatih Sultan Mehmed Dönemi’nin siyasi tarihini irdelediği ve nihayetinde nitelikli bir ‘Fatih Sultan Mehmed’ okuması sağlayan çalışması da yer alıyor. Bir Harp Muallimi Fatih Sultan Mehmed kitabında: II. Mehmed’in şehzadeliği sırasındaki eğitim süreci, Sahip olduğu ince zekâsı, Tahta çıkış süreci, Fatih’i fatih eden hâllerinin inceliği, Fatih’in İstanbul’a niyet etmesi ve bunu başarmak için bütün imkânlarını seferber etmesi, Harp sanatında bir deha olduğunu ispat edercesine İstanbul’un fethi esnasında geliştirdiği askerî icatları değerlendirilip aktarılıyor.
22.50 ₺ -
Güneş Batmadan
Dünyama Bahar Geldi adlı kitabın yeni baskıda adı (Güneş Batmadan) olarak değişmiştir. İnsanlar ömür boyu asude bir bahar ülkesinde yaşamak için koşturur dururlar. Kim istemez dünyasına bahar gelmesini? Rengârenk çiçeklerin açtığı, kelebeklerin uçuştuğu, pırıl pırıl ışıkların oynaştığı, yemyeşil güzelliklerin çevreyi kuşattığı bir mutluluk atmosferi herkesin en büyük arzusu. İşte "Dünyama Bahar Geldi", her ruhun aradığı huzur ve mutluluğu bulanların gerçek hikâyeleri.
97.50 ₺ -
İnsanın Mana Anatomisi
Dertlerin var gönlünün dağlarında duman duman, Ağlamaların... Pişmanlıkla gözlerinde kaynayan, Kalpleri sımsıcak sarmalayan gülüşlerin var, Sükutun var, durgun deniz gibi içten çağlayan, Öfkelerinde fırtına bekler gibi dalgaların, Eşyayı delip geçen bakışın var, Okuyuşların, öğrenişlerin var... Derin derin fikirlerin, Sevdaların var... Sevmelerin ve hazin hikayelerin, Ruhunun yüreğinde başka başka renklerin Gönlün var... Kavuşmaya ayrılmış..
152.00 ₺ -
Bir Yürek Masalı
Gemi su alıyor, Son yolcularda kurtarıldı, Gökler dövünüyor bana, Kurtul kurtul diye. Kulağımda geziyor, fırtına, bora, Yelkenler fora, zama asılı rüzgara. Ben… Uzaklığın boğulana kadar buradayım. Ben… Seni (c.c) bulana kadar buradayım.
100.00 ₺ -
Gülnihal
Kaleme aldığı kitapları büyük bir ilgiyle takip edilen Ferudun Özdemir, bu sefer bir romanla okurlarının karşısına çıkıyor. Gülnihal, dün ile bugün arasında köprü kuran, bugünün insanına dünün atmosferinden esintiler sunan bir roman... Bir şarkının sözlerinden yola çıkarak mazisinde araştırmaya çıkan Murat, İstanbul’a ve özellikle Eyüp Sultan semtine dair bir çok bilinmeyeni keşfediyor. Murat bu yolculuğuna, Ali dedenin ruhaniyetinin bilgelik ve hikmet dolu rehberliğiyle devam ediyor. Ali dede ile Gülnihal’in zamanın ötesine geçen vefa ve sadakat dolu aşkı da gönül dünyasına ışık olmaktan geri durmuyor. Diğer taraftan kalbe ve ruha Allah aşkı sağanaklarını besteleriyle yağdıran İsmail Dede Efendi, Zekâi Dede Efendi gibi gönül ehillerini de tanıma fırsatı sunuyor. Roman ayrıca sıkıntılı ruh hâllerinin çepeçevre sardığı zamanlarda şükretmenin ne kadar büyük bir teselli kaynağı olduğunu gösteriyor ve sıkıntı imtihanını sabır çiçeğiyle süslemenin tatlılığını okuyanların gönlüne nakşettiriyor.
48.75 ₺ -
Gönlüme Hu Düştü
O gecenin esrarında, satırlara damlayan gözyaşlarım içinde heba ettiğim gençliğimi arıyordum. Önümde dolup boşalan çay bardağı, elimde kalem, mazinin dehlizlerine dalıp gitmiştim. Kaleme aldığım bu hikâye o kadar sarsıcıydı ki, yazdıklarımın titreten gerçekliği karşısında kendimden geçiyordum. Yüreğime kor gibi düşen bu hazin hatıraları kâğıda dökmek, dayanılmaz yaşanmışlığı yeniden solumak gibiydi. Aslında bu hikâye yalnız benim değil, hayatını harap etmiş herkesin hikâyesiydi. Kendime geldiğimde sabah ezanları okunuyordu. Penceremi açtım, o mest edici İlâhî kokuyu ciğerlerime çektim. Önümde ise hatıralarımla dolu bir tomar kâğıt, bir de ne zaman doldurduğumu bilemediğim soğumuş bir bardak çayım duruyordu. Altmışı aşkın kitaplarında yaşanmış, ibretli hayatları kaleme alan Halit Ertuğrul, bu defa Gönlüme Hû Düştü eseriyle duyguları yeniden ateşliyor...
112.50 ₺ -
Gemide İsyan Sunguroğlu
Sunguroğlu Gemide isyan romanında kahramanlar, Foça Korsanlarına Karşı macerasından sonra tekrar buluşup Rodos adasındaki korsanlara karşı mücadeleye girişirler. Eser ilk üç eser kadar olmasa da, daha sonra yazılacak diğer Sunguroğlu maceralarına göre hacimli eser sayılabilir. Gemide isyan ve daha sonraki romanlarda maceralar ressam Refet Kartal tarafından yer yer resimlendirilmiştir.
82.50 ₺ -
Fabrika Ayarlarımıza Dönüyoruz
Her insanın fıtratı onu bekleyen yazgıyla uyumludur. Bir kişinin yaşayacaklarını kaldırabilmesinde, hayatta başarıyı ve mutluluğu yakalayabilmesinde; ‘fıtrat’ını, yani ‘fabrika ayarları’nı, ömür boyu muhafaza etmesi önem taşır. Zira, kişi fıtratını muhafaza ettiği ölçüde içsel ve çevresel kaynaklarını sorunlar karşısında verimli bir şekilde kullanabilir. İşte, Fabrika Ayarlarımıza Dönüyoruz adlı bu kitap; kişinin hayatını zorlaştıran, onu gereksiz yere yoran; duygusal ve düşünsel açıdan yük veren ağırlıkları atmaya, hayatın geri kalanında karşılaşılan olaylara sağduyulu ve hikmet boyutunu hatırlayarak bakabilmeye ve bunları fıtrata dönüştürmeye yardımcı olmaya çalışıyor. Ayrıca; kaygılı, stresli ve korku dolu anlarda acil bir müdahale yöntemi olarak ne yapılması gerektiğini EFT (Duygusal Özgürleştirme Tekniği) ve RET (Hızlı Göz Hareketleri Tekniği) uygulamalarıyla anlatıyor...
15.00 ₺ -
Eyvah Çocuğum Bağımlı Mı
Bağımlılık, insanın içinden gelen dürtülerini kontrol edememesi sonrasında, bir nesneye karşı aşırı muhtaç hale gelmesidir. Kişi, bu nesneleri gözünde öylesine büyütür ki; onlar olmaksızın hayatını sürdüremeyeceğini, verimli olamayacağını ve işe yaramayacağını düşünür. Bağımlılık “Aşk gibi bir şey” sanki! Bir insan, tek başına, herkese karşı gelmeyi göze alarak, onun için, onunla daha fazla olabilmek için, o şey elinden gitmesin diye bu kadar çok mücadele verebilir mi? İşte çocuğunuz bunu yapıyor! O, çocuğunuzun içinde büyüttüğü özgür bir şeydir. Dünyasını sarıp sarmalayan, kendi hayal ettikleri içinde hareket eden bir ruhtur. O bağımlı olduğu şey var ya! Cenneti oluyor onun. Sonunun nasıl biteceğini bilmediği masalı. Sadece yaşadığı günlük hayatın sıkıntılarını ıskalamak için dua ettiği inancı oluyor. Onunla kafayı birazcık olsun dinlendirebilme ihtimali için, geri kalan tüm hayatını gözünü bile kırpmadan silebileceği bir sevgi oluyor zamanla. “Rüyamda görsem inanmazdım böyle davranacağıma.” diyen anne babalar olmayın, içinizin penceresinden karanlığa bakmayın, gemileriniz hep umuda yolculuk etsin diye söylediğimiz çoğu öneriyi, devleştirdiğiniz gerekçelerinizin arkasına itiyorsunuz. Bağımlılıkların adı ne olursa olsun zemininde hep aynı mantık var: bilinçsizlik ve yalnızlık! Teknolojinin zirvesine yol aldığı günümüzde, sevgi bağlarımızı hızla büyütelim, ne dersiniz? Ümidim o ki, Rabbimizin emrettiği şekliyle çocuk büyütmenize vesile olabileyim... Yavrularınızı, o emirdeki tarife uygun davranarak büyütün lütfen: “Nadide bir çiçek gibi...” Psikolojik Danışman Mehtap Kayaoğlu’nun yılların tecrübesiyle hazırladığı bu kitap, bir yandan bağımlılıkla mücadele hâlindeki ailelerin başucu kitabı olurken, diğer yandan bu tehlikeye maruz kalma riski olan bütün aileler için yol gösterici bir rehber özelliği taşıyor. Kitapta; Bağımlılık nedir ve neden bağımlı olunur? Bilgisayar ve oyun bağımlılığı, İnternet ve sosyal medya bağımlılığı, Sanal/gerçek cinsel bağımlılığı Uyuşturucu madde ve alkol bağımlılığı, gibi bağımlılık çeşitleri yer alarak, klinik vaka örneklerini görecek ve çocukları bağımlılık tuzaklarından uzak tutacak etkili önerileri okuyacaksınız.
142.50 ₺ -
Esma i Hüsna ile Çocuk Terbiyesi
Ayşegül Akakuş Akgün 9 Ay 99 Esma kitabının devam niteliğini taşıyan yeni kitabı Esmaü'l-Hüsna ile Çocuk Terbiyesi çok yakında raflarda! Esma-i Hüsna ile Çocuk Terbiyesi; çocuklarını tanımak ve gelişim süreçlerini bilmek isteyen aileler için kaleme alındı. Kitapta; bedensel, bilişsel, kişisel, sosyal, duygusal, din ve ahlak gibi pek çok konu irdeleniyor. Çocuklara sünnete ve hadislere göre terbiye vermenin tarihsel ve günümüz örneklerini sunuyor. Çocuklarda olmasını ve olmamasını istediğiniz davranışlar ve dahası bu kitapta…
150.00 ₺ -
DEM Bir Telli Baba Romanı
“Bazı şeylerin hayali güzeldir, kendisi değil... Her şey bir hayalle başladı aslında. Önce aşkı hayal ettim. Sonra bir âşık ve hayalime aşk ettim sonra. Sana anlattıklarım bir hurafeye dönüşmüş garip bir mezarın hikâyesi... İnanmak zor belki, lakin inanmamak daha zor. İstanbul; aşkın gönle düştüğü şehir, aşkın hayalle örtüştüğü, ölümle buluştuğu şehir... Her taşında bir aşkın izi var. Aşk var kâri, aşk var. Şükür ki var. Ve ben işte İstanbul’un bu aşklarının efsaneye düşmüş hâlini anlattım sana. Aşk... Ve ölüm... Ve hikâye... Bil ki aşk için gönül lazımdır, gönlü bilmek lazımdır ve bilmek için de ölmek lazımdır. Demem o ki aşk gönlün, ölüm de ömrün zekâtıdır. Ve aşk gönlün; ölüm de ömrün kirini alır da gider. Bu yazdıklarımın hepsi doğrudur demiyorum sana. Doğru ve gerçek olanları da var elbet. Lakin ben yalnızca hayal ediyorum. Zira bazı şeylerin hayali güzeldir, kendisi değil.” Fatih Duman, Dem’de, sizi, Telli Baba’nın gizem ve hüzün dolu öyküsünü okumaya davet ediyor...
120.00 ₺ -
Çocuk Neyi Neden Yapar 2
Sıradan gibi gelen çocuk davranışlarının birçoğu onun duygu dünyasından izler taşır yetişkine... Kimi zaman kardeşini iterken... Kimi zaman köşede bir yerde sessizce oynarken... Kimi zaman huysuzca her söylenene itiraz ederken... Bazen şımarıp, bazen yılışırken... Bazen yemek yiyip bazen yemezken... Bazen ödevlerin yapıp bazen yapmazken... Aslında bir mesajı vardır yetişkine çocuğun. Çocuk davranışlarını okuyabilen ebeveynler, çocukların verdiği mesajları doğru anlarken bir taraftan da birlikte yaşamanın keyfini sürerler. Mesajları doğru okuyamayan ebeveynler ise, çocuğuyla sürekli bir çatışma, huzursuzluk, bağırtı çağırtı içinde bulurlar kendilerini. İşte Pedagog Dr. Adem Güneş, sıradan gibi görünen birçok çocuk davranışının hangi anlamlar içerdiğini ebeveynlerle paylaşarak, çocuk davranışları anlamada çaresiz kalan ebeveynlere pratik bir bilgi kaynağı sunuyor. Çocuk davranışlarının nedenlerini ve çözüm önerilerini yalın ve anlaşılır bir dille anlatıp çözüm önerileri veriyor.
172.50 ₺ -
Çocuk Eğitiminde Pozitif İletişim
Eş eşi ya terapi eder ya da terapiye muhtaç eder. Günümüzde eşler birbirlerini varolduğu hali ile kabul etmedikleri içindir ki, evlilikler incitici bir mücadele alanına dönüşüyor. Kişiler birbirlerini değiştirmek, dönüştürmek ve başkalaştırmak için mücadeleye girerken, koca bir yaşam, yıpranmışlıklar içinde geçip gidiyor. Kimi zaman, kadın erkekleştikçe, erkek pasifleşiyor; erkek pasifleştikçe, kadın agresifleşiyor. Kimi zaman ise, erkek agresifleştikçe, kadın çaresizleşiyor; kadın çaresizleştikçe arada çocuklar eziliyor. Halbuki mutluluğun temel esası ‘koşulsuz saygı’ ve kişinin ‘varolduğu hali ile kabul edilmesi’dir. Ve insan gördüğü, baskı ve zorlamalar kadar değil, ‘kendi olmasına izin verildiği kadar’ insandır. Sağlıklı çocuk da, ceza ile korkutularak veya mükâfat ile yönlendirilerek ‘davranış kazandırılmış’ çocuk değildir. Sağlıklı çocuk; bir davranış ‘yanlış’ olduğu için o davranıştan uzak durabilecek ‘iradeyi’ kazanmış çocuktur. İşte bu kitap bütün bunlardan bahsediyor. Belki de, aile içinde pozitif bir yaşam için gözden kaçırılan ayrıntıları sunuyor.
142.50 ₺ -
Çocuk Bu İhmale Gelmez
Çocuk, merhametin ve sevginin simgesidir. Günahsızlığın, mutluluğun, enerjinin ve samimiyetin temsilcisidir de... Çocuk yetiştirme biçimi ne olursa olsun; bazen bilerek ya da bilmeyerek çocuğun gelişimi sekteye uğratılabilir. Bazen bencillikler, sorunlar ve ihtiraslar; bazense hayaller çocukları görmezden gelmeye, onları kişisel çıkarlar doğrultusunda, farkında olmadan, kullanmaya neden olabilir... İşte Çocuk Bu İhmale Gelmez tam da bunlardan bahsediyor. Çocuğun gelişimini ve mükemmelliğini sekteye uğratan, yer yer farkında olunmayan ihmal ve istismar vakalarının fark edilmesini sağlayıp; ihmal ve istismarın önlenmesinde bir zırh görevi gören ‘mahremiyet bilinci’nin çocuğa nasıl kazandırılacağını anlatıyor. Ayrıca mahremiyet donanımını elde etmiş çocuklar yetiştirme gayesinde olanlar için de çeşitli yol ve yöntemler sunuyor... “Çocuklarıyla birlikte büyür anne babalar... Sağlıklı büyüyen çocuklarla büyümeli anne babalar...”
142.50 ₺ -
Çare
Hayat birbirinden ilginç ve ibretli olaylarla doludur. Yeni Bir Hayat, tecrübeli bir eğitimcinin karşılaştığı birbirinden güzel ve ders yüklü olayları anlatıyor. Şu karmakarışık dünyada, kendisine bir çıkış yolu bulmuş ve "yeni bir hayat"a başlamış insanların huzur dolu dünyalarını işleyen yazar, henüz ümitlerin bitmediğini, çarelerin tükenmediğini ve keşfedilecek nice cevherin bulunduğunu gösteriyor. Kitapta, başıboş bir genç iken doğru yolu bularak imrenilecek bir hayat yaşayan Düzceli Mehmet'in şehit oluşundan başlayarak Kıbrıs Savaşında pilotumuza yol gösteren Mahzenli Ali Efendi'ye kadar heyecan verici, yaşanmış hayat hikâyeleri bulunuyor. Bu gerçek hikâyeleri, defalarca okuyacak, bıkmayacaksınız.
97.50 ₺ -
Çantacı Necmiden Nükteler
İman hakikatlerini tebessümle takdim eden ve bu asrın dertleri ile daralan kalpleri ferahlatan ‘Genç Bir İhtiyar’ Çantacı Necmi. Edepli mizahın gücünü çok iyi fark edip, iman enerjisinin gücüyle ve seyahatleriyle tanınan Çantacı Necmi, bir gün Edirne’deyse, bir gün Hakkâri’de iman hakikatlerini anlatıyor. Şinasi ıspanaktan mı geldi? Havuzda ders yapılır mı? Haram gol olur mu? Tavuk ibadet eder mi? Çantacı Necmi’den Nükteler’de aykırı soruları sorduran, gündelik hayattaki pek çok konuyu esprili, şakacı ve akıcı bir üslupla anlatan Çantacı Necmi, okuyucularını tebessüm ettirirken düşündürüyor.
90.00 ₺ -
Çanakkalede Üç Muhammed
Amaçsız, başıboş ve asi ruhumla beyhude bir ömür tüketirken, bir grup kafadarla Çanakkale gezisine gitmiştik. Savaşların geçtiği yerlerde dinlediğim, dedelerimin kahramanlık dolu sarsıcı hikâyeleri ve kardeşlik bağı hayatıma anlamlı sayfalar açmıştı. Bütün dünyamı kuşatan bu esrarlı duygu, varoluş nedenimi yeni baştan sorgulamama da sebep olmuştu. Dizginlerini kırmış bir küheylan gibi şahlanan gözü pek Osmanlı torunları; aşklarını, hayallerini ve memleket hasretlerini bir tarafa koyarak yollara düşmüştü. Bu cesur yiğitlerin bizleri yaşatmak için ölümü tercih etmeleri beynimde fırtınalar koparmıştı. Özellikle de yedi düvele meydan okuyan ölümsüz destanları iksirli bir ilaç gibi damarlarıma yayılarak bütün duygularımı yaratılış ayarlarına geri çevirmişti. Allah ve Peygamber aşkının yürükleri ateşleyerek, vatan derdine düşen iki yüz elli bin şehidin içinde; bilhassa da ‘Üç Muhammed’in yürek paralayan hikâyesi beni derin bir uykudan uyandırmıştı. Eminim ki bu kitapta sizin de içinizde yeni “ben”ler doğacak, hayatın anlamı belki de ilk kez yürek kıvrımlarınızda bitmeyen bir heyecana dönüşecektir.
105.00 ₺ -
Bu Aralar Gelsen
Gözlerimden damla damla aşk süzülürken... Düşecek avuçlarının içinden başka yer bulamazlar sanıyordum! Oysa tek tek yalnızlığa birikiyorlar şimdi... Bir bir sessizliğe yazılıyorlar. “Senin parmağın kanasa benim canım acır!” sözlerin geliyor aklıma... Kalbime doğru gidiyor elim... “Ya-lan-mış... Ya-lan-mış...” diye attığını fark ediyorum. İnanmak gelmiyor içimden! Ben aşk’a inanmayı seçiyorum... Bir kuş uçuyor Bir çiçek dalından kopuyor Bir çakıl taşı denizde sekiyor Ben sensin sanıyorum Millet beni deli sanıyor Bu aralar gelsen hiç fena olmaz...
26.25 ₺ -
Boşlukta Yürümek
Sanat sanat için değil, şunun bunun için de değil inanç içindir. Sanatkar; insanları ezeli ve ebedi Sanatkara yaklaştırabildiği ölçüde başarılıdır. Roman; görüşlerin, düşüncelerin kanaviçesi, fikirlerin kıyasıya vuruştuğu meydan... Romancı; bazen kanaviçe üstünde renkli ipliklerle fikirlerini ören bir nakkaş, bazen kelimeleri mermi yaparak sürekli ateş açan bir savaşçı... Maksat; Hakka ve hakikate hizmet... Kalem; İlahi takdire mazhar bir araç... Eser; iyiyi, doğruyu, güzeli göstermesi şartıyla muhterem bir miras...
12.75 ₺ -
Boğaç Han Dede Korkut Romanları 2
Oğuzların destansı hayatını anlatan ve on iki hikâyeden oluşan Dede Korkut Hikâyeleri Türk edebiyatının eşsiz şaheseri ve millî destanıdır. Boğaç Han, küçüklüğünden beri hor görülen, küçümsenen, aşağılanan bir bey oğlunun dillere destan kahramanlıklarını anlatan Dede Korkut Hikâyeleri’nden birinin romanıdır. Serinin ikinci kitabında Dirse Han’ın oğlu Boğaç Han’ın küçümsenme, alaya alınma, dışlanma ve aşağılanma ile geçen acı dolu yılların ardından gösterdiği ve binlerce yıldır unutulmayan kahramanlıkları anlatılmaktadır. Roman, Oğuz’un kudretli bir beyi olan Dirse Han’ın ‘aşık’ oynamaktan başka bir meziyeti olmadığı düşünülen, herkesçe alaya alınan oğlu Boğaç Han’ın ejderha görünümlü azgın bir boğa ile yaptığı güreşi ve Hristiyanlara esir düşen babasını kurtarmak için verdiği amansız savaşı anlatmaktadır. Yiğitlerin cengi ve yaman bir destanın hikâyesi... *** “Bütün Türk edebiyatını terazinin bir gözüne, Dede Korkut’u öbür gözüne koysanız, yine Dede Korkut ağır basar.” Ord. Prof. M. Fuat Köprülü
15.00 ₺ -
Bir Osmanlı Var İmiş
Koray Şerbetçi’nin kaleme aldığı Bir Osmanlı Var İmiş kitabı Nesil Yayınları’ndan çıktı. Koray Şerbetçi bu kitabında Doğulu fikir ve kültür yapısıyla Batılı fikir ve kültür yapısını kıyaslıyor. Yani, Batı Avrupa kültürü ile Osmanlı kültür yapısını mukayeseli olarak ortaya seriyor. Böylece Osmanlı’yı derinlemesine anlayacak, 600 yıllık bir devlet yapısı ve tecrübesini anlarken bu yapının ardındaki ruh hâllerini de yakalama fırsatını bulacaksınız. Bir Osmanlı Var İmiş kitabında: Osmanlı’nın yalnızca bir devlet olmadığını, Osmanlı’nın bir hayat tarzı, bir insanlık modeli olduğunu bulacaksınız. Aynı zamanda: Osmanlı insanının; devlet kurucu pratik aklını, savaş meydanındaki coşkusunu, ölüm gerçeği karşısındaki kayıtsızlığını, keyiften ne anladığını, diplomasideki kendinden eminliğini, neye iman ettiğini, ekonomide kazanmak ve kaybetmekten ne anladığını, felaket ve neşe karşısında nasıl bir tutum takındığını anlayacaksınız.
105.00 ₺ -
Bir Günde Nasıl Lider Olunur
Kariyerinize yardım edecek bu hikâyeyi mutlaka okuyunuz! Güzel bir hikâyeyi herkes sever, hele de hayatınıza hemen uygulayabileceğiniz dersler içeriyorsa. Bu kitap işte o hikâyelerden birini anlatıyor: Bir yönetici ile onun akıl hocasını. Bir Günde Nasıl Lider Olunur? daha iyi bir yönetici, daha iyi bir çalışan ve daha iyi bir insan olmanıza yardım etmek üzere emsalsiz öneriler sunuyor. Okuyun, tadını çıkarın ve hayatınıza uygulayın! “Bugünlerde en çok ihtiyaç duyduğumuz şeylerden biri; ‘akıl hocalığı’ ile ilgili harika bir kitap. İşte şimdi o kitabı elinizde tutuyorsunuz.” Charlie “Tremedous” Jones Hayat Harikadır (Life is Tremendous) kitabının yazarı “Eğlendirici ve akılda kolay tutulabilecek bir formatta sunulmuş... Nefis bir kitap.” Ray Biggs, Başkan, Security Finance Corp.
90.00 ₺ -
Beyaz Türk Piramitleri Ve Lolan Güzeli Yada Taşı Efsanesi 2
Mısır Piramitleri’nden daha eski ve Mısır Piramitleri’nin iki katı yüksekliğindeki Türk Piramitleri’nin romanı... Macera başladığı yerden devam ediyor... Bu kitapta, Yada Taşı’nı türlü hilelerle Kayra Kağan’dan almayı başaran Şeytan Erlik Han’ın Orta Dünya’yı istila edebilmek ve insanoğlunu kendisine köle yapabilmek için Karanlık Diyar’dan yola çıkardığı orduları ile Türküt ordularının dehşetli savaşını ve Türk Kağan’ın kahramanlık destanını okuyacaksınız. Tüm zamanların gizemli antik bilgilerini ihtiva eden Bilgelik Kitabı için yapılan savaş, Orta Dünya’nın en muazzam yapıları olan ve içine akla hayale gelmedik sırlar gizlenmiş Beyaz Türk Piramitleri’nin önünde cereyan edecektir. Yüzüklerin Efendisi, Hobbit, Harry Potter ve Açlık Oyunları gibi eserleri sevenlerin mutlaka okuması gereken bir roman...
157.50 ₺ -
Beyaz Diş
Hayatın rengi, her insan için farklıdır ve her gün farklı bir biçimde çıkar karşısına... Peki, başka varlıkların gözünden bakınca nasıldır hayat? Onların da bizler gibi kederleri, sevinçleri ve kavgaları var mıdır? "Beyaz Diş" bu soruların cevabını arıyor. Yarı kurt, yarı köpek Beyaz Diş’in gözüyle dünyayı, yaşamı ve her şeye rağmen ayakta kalma mücadelesini anlatıyor. Her şeyin ortasında sandığımız "insanı" her zamankinden farklı bir yerde buluyorsunuz bu eserde.. Zira insan, bu kitapta bir başka insanın değil, bir kurdun gözlerinden anlatılıyor ve yargılanıyor. Dünya klasiklerinden biri sayılan "Beyaz Diş", dışımızdaki dünyayı bize yaklaştıran, bize farklı açılardan bakmayı öğreten bir eser. Bu romanı okuduktan sonra, hayata bakışınız değişecek ve "diğerlerinin" dünyasını daha iyi anlayacaksınız.
11.25 ₺