-
Aşkın Sönmeyen Ateşi Yaman Dede
"Her şeyden ve candan geçtim. Bir damla su, bir damla gözyaşı idim, denize intikal ettim." Arkasında bıraktığı hayat kendisi için cehennemden farksızdı. Yaşayamadığı duyguları, söylemediği sözleri, gerçekleştiremediği hayalleri vardı. Her şeyi arkaya atarak girmişti istediği kapıdan, Mevlevihane’den içeriye. Osmanlı’nın son döneminde ve Cumhuriyet’in başlarında yaşayan, Diyamandî’den Yaman Dede’ye değişen ismiyle birlikte mesleğini, evini ve ailesini, dinini, hayatını kısaca her şeyini baştan kuran bir insanın etkileyici öyküsü… Yüz sürdü gerçi pâyine çok Müslüman Dede Molla-yı Rûm görmedi bundan Yaman Dede Yahya Kemal Beyatlı Türk Tasavvuf Musikisi çalışmalarından ve albümlerinden tanıdığımız Mustafa Demirci, tasavvuf birikimi ile yazdığı yeni kitabında oldukça ilginç bir şahsiyetin hayatını ele alıyor. “Mesnevi’yi bitirdim, daha doğrusu Mesnevi beni bitirdi.” sözü aslında yeni bir doğuşu müjdeliyordu. Diyamandî, iç dünyasında yaşadığı değişimin, değişmesi imkânsız bir zemine dönüştüğünü haber veriyordu. Artık Mevlâna’yı daha iyi anlıyor, İslâm’ın özüne daha güçlü bir inançla nüfuz edebiliyordu. Kendisini hiçbir zaman başka bir dine mensup olarak görmeyen, ancak imanını kemale erdirmek için çırpınıp duran bir gönül vardı içinde. Din değiştirmesiyle ilgili sorulan sorulara; “Ayrı bir varlığım kalmadı ki, ayrı bir dinim olsun.” cevabını veriyordu.
5.92 ₺ -
Aşkın Hükümranlığı
Aşkın hükümranlığından uzak kalanlara sesleniş! Aşk... Hareketsiz sükûn, sükûnetsiz hareket. Aşk... Kelimelere sığmayan bereket. Aşk... Dibi görünmeyen bir derya. Yusuf’un güzelliğine tutulan Züleyha. Kimi zaman Ferhad, kimi zaman Şirin, kimi zaman da Mecnun ile Leylâ... Ne uzunluk ne derinlik, ne de genişlik. Noktanın sonsuzluğu bu! Noktanın sonsuzluğu kadar aşk, aşk’ın sonsuzluğu kadar nokta. Her şey bir noktadan sudur eder, her şey bir noktada sükun bulur. Varını-yoğunu aşk’a verdiren bir yoksulluk macerası bu! Aşk’ın hükmüne râm olan, aşk süvarilerinin yolculuğu bu! “Aşk’ın hükümranlığı” ile aşk’ın kılavuzluğunda...
5.83 ₺ -
Aşk Kağıda Yazılınca
“Aşk yapışkan bir bitkidir. İnsanların sevgisine aşk denmesi, kalbe yapışmasındandır.” (Ferra) Bu yapışkanın adı; “sarmaşık”tır. Ve “Işk” kelimesinden alınmıştır. Sarmaşık sarıldığı yeri nasıl kaplarsa; aşk da girdiği kalbi öylece sarar, sarmalar, kök salar. Kalpte yeşerir, zamanla sararır ve sahibi-i kalbi de sarartır. Aşkın kolları öyle güçlüdür ki; ne aşka tutunanlar, ne de aşkta tutuklu kalanlar ondan kurtulamazlar. Karışan kafalarında aşka dair sonu gelmeyen sorular belirir.
6.17 ₺