-
Kuranı Kerimin Nuzulü ve Kıraatı
Allah’ın kitabı olan Kur’ân-ı Kerîm’in kırâati; müslümanların, İslâmiyetin başlangıcından itibaren meşgul oldukları bir konudur. İbâdetlerinin kabul edilmesinin şartı olan böyle bir mesele ile ilgilenmenin yanında, ayrıca Kırâat İlmini öğrenmek ve öğretmek müslümanlar üzerine farz-ı kifâyedir. İslâmı maddi kuvvetleriyle yıkamayan İslâm düşmanlarının, bugün ilim adı altında Kur’ân-ı Kerîm’e taarruzları için, Kur’ân’ın kırâati ile ilgili yönünü hedef olarak seçmeleri, müslümanların bu konuya hassasiyetle sarılmalarını zaruri kılmaktadır.
134.00 ₺ -
Mukayeseli Dinler Tarihi
Çağımız insanının açmazı ve çıkmazı, madde planında ekonomi ise, mana planında inanç problemidir. Bu problem, toplumların ve fertlerin “kimliği” ile ilgilidir. İnsan eliyle kurulmuş ve tarihe mal olmuş inanç sistemleri insanlara arzulanan kimliği vermekten uzaktır. Bilgi ve iletişim çağına girmiş olan günümüz insanının, maddeye dayalı refah vaadleri ve astroloji tandanslı yollarda avutulabileceği zannedilmemelidir. Zira, kimlik Probleminin halli için gerekli olan ana unsurun temelinde, insanın yaratılışındaki ilahi felsefe yatmaktadır. Bu felsefe ise yaratan’ı tanımak ve o’na kul olmaktan ibarettir. Kimlik sorununun, zaman ve mekan boyutlarının ötesine uzanan problemlerinin çözümü de yine bu felsefenin özünde bulunmaktadır. İşte her inanç ve görüşteki okuyucuya takdim edilen elinizdeki nu mukayeseli dinler tarihi kitabı, insanoğlunun çağlar boyunca doğru-yanlış sahip olduğu tüm inanç ve dinleri, bu ilim dalının metoduyla inceleyerek, o’na çıkmazdan kurtuluşun aydınlık yolunu göstermek ve içinde bulunduğu açmazın gerçek anahtarlarını sunmak gayesiyle hazırlanmıştır.
288.10 ₺ -
Örnek Çeviri Metinlerle Mantık İlmine Giriş
insanın değişmez doğasını oluşturan ‘bilmek’ ne demektir? Bu sorunun yanıtı, insanın bizzat ‘bilmesini’ düşünme konusu yaparak çözümlemekle mümkündür. İlkçağlardan bu yana birçok düşünür bu soru ile ilgilenmiş, bilmenin düşünmeye konu yapılması sonucu insanın nasıl bildiğini inceleyen, mantık adını verdiğimiz bir düşünme bilimi, bir sayma ve ölçme bilimi ortaya çıkmıştır. Böylece bilgeler, bilmenin yöntemini ortaya çıkarınca kendisine, doğaya ve tüm varlığa ilişkin bilgisini yeniden gözden geçirmeye başlamıştır. İslam Felsefesi ve özellikle de Mantık alanlarındaki araştırmalarıyla tanınan değerli yazar Prof. Dr. Ali Durusoy bu eseriyle ilk dönemdeki başlıca Müslüman filozofların mantıkla ilgili görüşleri üzerindeki kapsamlı bir araştırma sunuyor. Esas alınan filozofların görüşlerini içeren ve pek çok farklı kaynaktan derlenmiş metinler yazarın kurguladığı bütüncül çerçevede yerli yerine oturuyor…
221.10 ₺ -
Pratik Arapça Konuşma Kılavuzu
Bu kitap, Arapça’yı pratik olarak kullanmak isteyen; İmam-Hatip Lisesi, İlahiyat Fakültesi, Edebiyat Fakültesi Arapça Bölümleri’nde okuyan öğrenciler, din görevlileri, Hacca ve Umreye gidenlerle, ticari vb. maksatlarla Arap ülkelerine seyahat edenler için hazırlanmıştır. Kitap, Arapça konuşan tüm insanlarla daha kolay anlaşabilmek için, kişinin günlük hayatta en çok karışlaşacağı konulara öncelik verilmiştir. Misallerde, fasih dil kullanılmış, iyi kavranması ve rahat telaffuz edilmesi için, kısa cümleler tercih edilmiştir. Ayrıca Arapça okuma bilmeyenler için de Arapça cümlelerin altına Türkçe okunuşları yazılmıştır.
134.00 ₺ -
Sahabeye Yöneltilen Tenkitler
Hz. Peygamber tarafından “insanlık tarihinin en hayırlı nesli” olarak tanımlanan sahâbe, son dinin mesajını nesilden nesile aktaran râviler zincirinin ilk halkasıdır. Onlar Kur’ân’ı, Sünnet’i ve genel olarak İslâm’ı Efendimizin bizzat kendisinden alıp sonraki nesillere nakleden topluluk oldukları için güvenilir birer râvi olmaları şarttır. Sahâbenin güvenilir olmaması, Kur’ân ve Sünnet’e yalan ve yanlışın karışmış veya bazı şeylerin gizlenmiş olması ihtimalini gündeme getirecek, bu da İslâm’a kuşku ile yaklaşma kapısını aralayacaktır. Bunu dikkate alan Selef-i sâlihîn ve Ehl-i sünnet âlimleri özellikle de muhaddisler, sahâbenin durumunu iyiden iyiye araştırmışlar ve hepsinin adâlet sahibi ve güvenilir birer râvi olduğu sonucuna varmışlardır. Buna karşılık, geçmişte Ehl-i sünnet çizgisinden ayrılan çeşitli fırka ve şahıslar, âdil ve güvenilir olmadıkları iddiasıyla bazı sahâbîleri tenkit etmişler; günümüzde de sözü edilen fırka ve şahısların görüşlerine dayanarak müsteşrikler ve onların çizgisinde yürüyen müslüman kimlikli bazı yazarlar bu tenkitleri yeniden gündeme taşımışlardır. Ümmetin saf ve temiz sahâbe inancı ve sevgisi konusunda şüpheler uyandıran ve zihinleri bulandıran bu şâz anlayışı reddetmeye yönelik ülkemizde yeterince çalışma yapılmadığı görülmektedir. “Sahâbe’ye Yöneltilen Tenkitler” isimli bu çalışma, sahâbe konusundaki tenkitleri araştırmak, bu tenkitlerde haklılık payı bulunup bulunmadığını ortaya çıkarmak ve bu alanda hissedilen boşluğun giderilmesine katkıda bulunmak amacıyla seçilip hazırlanmıştır.
335.00 ₺ -
Şerhül Akaid Sadüddin Taftazani
Şerhu’l-Akaid, Mâtürîdî âlim Ömer Nesefî’nin Akaid-i Nesefî adıyla bilinen meşhur akaid risalesine Eş’arî âlim Sa’düddin Taftâzânî tarafından yazılmış bir şerhtir. Şerh, hacim olarak metne göre geniş olduğu gibi, dil ve problematik itibarıyla da seviye olarak metnin çok üstündedir. Bu bakımdan Taftâzânî’nin Şerhu’l-akaid’i üzerine geçmişten bugüne hayli çalışma yapılmış; gerek şerh, gerek haşiye türünden etrafında yüzlerce eserden oluşan zengin bir literatür oluşmuştur. Söz konusu şerh ve haşiyeler, bir yandan şerhin kapalı ve zor noktalarını açıklayarak diğer yandan Taftâzânî’nin şerhte gündeme taşıdığı bazı soru ve sorunları, getirdiği kimi cevap ve çözümleri tartışarak kelamî düşüncenin gelişimine önemli ölçülerde katkı sağlamışlardır. Nitekim Giritli Sırrı Paşa Şerhu’l-akaid’i tercüme ederken belirtilen şerh ve haşiyelerden önemli bulduklarını da çevirerek bir nevi Osmanlıca “Şerhu’lakaid Külliyatı” ortaya koymuştur. Gerek Şerhu’l-akaid dersi veren hocalar gerek Şerhu’l-akaid üzerine makale, tez çalışması yapan akademisyenler için bu şerh ve haşiyelerden yararlanmak bir mecburiyet olmuştur. Şerhu’l-akaid, günümüzde bazı geleneksel İslamî eğitim kurumlarının müfredatında yer aldığı gibi ilahiyat fakülteleri bünyesinde zaman zaman düzenlenen kelam seminerlerinde de temel metin olarak kabul görmektedir. Yeterli klasik Arapça eğitimi almamış olan bazı kelam okuyucuları ve bilhassa medrese ve ilahiyat talebelerinin metinle daha kolay ve sağlıklı biçimde temas kurabilmeleri için Şerhu’l-akaid’in günümüz Türkçesiyle tercüme edilmesi bir ihtiyaçtı. Elinizdeki çalışma böyle bir ihtiyaca cevap olarak ortaya çıkmıştır.
402.00 ₺ -
Tefsir Tarihi Muhsin Demirci
Ahlaki ve insani değerlerin tamamen kaybolduğu, beşeriyetin cehalet karanlıkları içinde kıvranıp durduğu bir zamanda hidayet ufkundan doğan bir güneş, cihana ilim ve hikmet nurlarını yayarak insanlığı tarihin karanlıklarından aydınlığa çıkarmıştır, Bu güneş, hiç kuşkusuz Kuran-ı Kerim’dir. Onun sahip olduğu semavi feyizleri ve hayati kuvveti ortaya çıkaran bilim dalı ise Tefsirdir, Tefsir bilindiği gibi Kur’an’ın dil bakımından tahlil edilmesiyle ve metnin anlaşılması için gerekli olan verilerin bir araya getirilmesiyle gerçekleştirilen bir faaliyettir. Hz. Peygamber (s.a.v) ve ashab ile başlayan bu faaliyet önceleri şifahi bir tarzda, hicri II. asrın ikinci yarısından itibaren de yazıya geçilerek günümüze kadar devam edip gelmiştir. Kur’an mesajının anlaşılmasına yönelik bütün bu aktiviteler tarihsel bir süreci oluşturmaktadır ki buna “Tefsir Tarihi” denilmektedir. Söz konusu tarihin başlangıçtan bugüne kadar geçirmiş olduğu gelişim sürecinin bilinmesinde elbette ki zaruret vardır, Özellikle İlahiyat öğrencilerinin ve Kur’an üzerine araştırma yapanların bu tarihi süreç içerisindeki Kur’anî yaklaşımları ve bu yaklaşımların sonucunda ortaya çıkan çalışmaların ürünlerini iyi bilmeleri gerekmektedir. İşte tamamen bu espriden hareketle kaleme alınan bu eser, hem Kur’an’ı, İslami geleneğin hassasiyetlerini göz ardı etmeden tanıtmak ve hem de tarihe bir yoluculuk yaparak tefsirle ilgili çabaları özetlemek suretiyle Kur’an’a yönelik hizmetlere bir nebze olsun katkıda bulunmak gibi bir amaç taşımaktadır.
281.40 ₺ -
Cennete Giden Yol
Ülkemizde Namazla Diriliş programlarını başlatan ve yediden yetmişe herkese namazı sevdirmeye çalışan, gençlerin Namaz Abisi Ahmet Bulut, yeni kitabı Cennete Giden Yollar ile ayet ve hadislerin ışığında Allah'ın rızasını arayanlara rehberlik ediyor. Güncel öykülerle okuyucuya ayna tutuyor. Kitaba koyduğumuz isim, Rabbimizden beklentimizdir.
71.50 ₺ -
Cennet Kuşu
“Sen burada yürüyemiyorsun ama cennette koşacaksın, hem bir sürü arkadaşların olacak. O çok sevdiğin hamburgerlerden, hiç boğulacak gibi olmadan istediğin gibi yiyeceksin, canın ne isterse Allah verecek,” diyorum. Seviniyor, hoşuna gidiyor. “Daha çok anlat” diyor. “Melekler yanımızda, bak, bizi görüyorlar onlar,” diyorum. Çok seviniyor. Yetişkin bedeninde bebeksi bir çocuk… Dışarıya ancak bir bebek arabasında çıkabiliyor… Hep gülüyor… Derdini tasasını söyleyemiyor, birisinin onu anlaması gerekiyor… Parkta o da kumda oynamak istiyor ama yapamıyor… Hiçbir kaygı duymadan diğer çocuklar gibi kek yemek, çay içmek istiyor ama yapamıyor… O çok küçükken ölen, aslında hiç hatırlamadığı annesini özlüyor… Tek duası, “Allah'ım beni yürüt!” O, ona sadece Allah’a dayanarak bakan ablası için, Allah’ın, “Bak kulum, sana öyle güzel hediye yolluyorum ki, ömrün boyunca kıyamayacağın, hep saklayacağın, baktıkça beni hatırlayacağın bir hediye” diye gönderdiği bir imtihan. O, ablasının Cennet Kuşu!
20.10 ₺ -
Elfida
Senin yürüdüğün yollarda, yürüdüğün ben olabilmek için. Artık bir hikâyem var, yontulmuş kayaların arasından delice çağlayan bir damlada boğulduğum. Sana çehresini henüz tanıyamadığım bir balığın karnından sesleniyorum. Burası karanlık ve ıssız bir yer. Ve ben karanlıktan çok korkuyorum. Dostça bir el uzatıyorum; senin hikâyende sana ayakkabılarımı sunabilmek için, benim hikâyem de beni anlayabilmen için. Senin yürüdüğün yollarda, yürüdüğün ben olabilmek için. Bu benim hikâyem, bu senin hayalinde canlanacak, kelimelerini senin boyayacağın bir hikâye. Lütfen yanına bir fincan al, mısralar sana çay ısmarlayacak. Bana iyi bakar mısın?
117.25 ₺ -
-
Ruh Beden Zihin Bütünlüğünde Kadınlığın Keşfi
Kadın, bedeniyle, zihniyle, ruhuyla bir bütündür. Yaradılıştan gelen bu bütünlük bozulduğunda ruhsal ve bedensel hastalıklar başlar. Mutsuzluk başlar. Bu kitapta beden-zihin-ruh tevhidini bozan bilinçaltı yazılım ve saplantıların, kadınların hayatını nasıl olumsuz etkilediği, hatta bazen nasıl kâbusa çevirebildiği anlatılıyor. Çözüm önerileri sunuluyor. Nefsin ve dünyevi koşullanmaların köleliğinden kurtuluş, kişinin en büyük özgürlük savaşıdır. Bu savaşı kazanan insan, “Size ruhumdan üfledim” ilahi kelamının anlamına da vakıf olarak yeniden doğar, özgürce tam ve bütün olarak… Kadınlığın Keşfi, kadınları, farklı dönem ve durumlarda (çocukluk, regl, ergenlik, evlilik, cinsellik, doğum, annelik, menopoz vb) yaşadıkları fiziksel ve ruhsal rahatsızlıkların kaynağını keşfetmeye çağırıyor. Onları farkında olmaya, idrak etmeye davet ediyor. Onlara, kendi bedenlerini okumaları için kılavuzluk yapıyor. Fizik bedeninizi idare eden yazılımları düzeltmek… Dönem dönem yaşadığınız ya da kronikleşmiş korkularınızdan kurtulmak… Değişim yetkisinin sizde olduğunu hatırlamak… Evliliğinizi mutlu ve neşeli hale getirmek… Yaratılış programınızı fark edip kadınlığınızdan memnun olmak istiyorsanız bu kitap tam size göre! “Kadınlığın Keşfi”
174.20 ₺ -
Taşlar Yerine Oturdu
Bize hep aynı masalları anlatarak kendi kültürümüze uzak durmamızı sağladılar. “Orta Asya’da çobanlık yapıyor ata biniyor, koyun güdüyor, çadırda yaşıyordunuz. Tamam, iyi savaşıyordunuz ama yağmacıydınız, kültürsüzdünüz, medeniyetten uzaktınız, heykelleriniz balballarınız kurganlarınız vardı ama bunlar hep geçici oldu kalıcı bir şey bırakamadınız” dediler. Bu göçebe edebiyatını Anadolu’ya göç sürecine bağladılar. Hatta “Anadolu’ya geldiklerinde doğru dürüst İslam’ı bile bilmeyen yarı şamanist bir duruşları vardı” dediler. Bunun gibi sonu gelmeyen iftira ve iddialara laf kalabalığı ile cevap vermeye gerek yoktur. Onlara verilecek en güzel cevap bizim hem Orta Asya hem de Anadolu’da ortaya koyduğumuz eserlerdir. “Çadırda yaşadığınız için taş ile hiçbir işiniz olmadı” diyenlere inat devasa bir medeniyetin yapılarıyla kapı gibi cevabımız olsun istedik. Elinde tuttuğunuz Taşlar Yerine Oturdu adlı eser Talha Uğurluel’in ilk Sanat Tarihi kitabı özelliğini taşımakta. Taşın hayatımızdaki yerini ve taşı ruhu ile yontan atalarımızın eserlerini bu kitapta en etkili şekilde ortaya koymaya çalıştık. Lütfen susalım! Artık konuşma sırası taşlarda…
16.80 ₺ -
Caferi Sadık
Biz âciz kullarını lûtf u keremiyle yoktan var eden, varlıklar içinde insan, insanlar içinde de ümmet-i Muhammed'den kılan; İslâm, îman ve Kur'ân nîmetleriyle şereflendiren Allah Teâlâ'ya sonsuz hamd ü senâlar olsun! Bu dünyada istikâmet rehberimiz, kıyâmette ise şefâat melceimiz, Sevgili Peygamberimiz Hazret-i Muhammed Mustafâ'ya, O'nun mübârek ehl-i beytine ve ashâbına sonsuz salât ü selâmlar olsun!.. Muhterem kardeşlerimiz! Bu fânî âlemde hepimiz çeşitli sûretlerde ilâhî imtihanlardan geçiyoruz. Hak katında hangi mevkîde bulunduğumuz; bugün karşılaştığımız hâdiselerde sergilediğimiz hâl ve davranışlara göre belirleniyor. Yani asıl hayat olan âhiretin, bizlere ebedî bir saâdet mi, yoksa -Allah korusun- sonsuz bir felâket mi olacağı, bu dünyadaki durumumuza göre şekilleniyor. Rahmeti gazabını geçmiş olan yüce Rabbimiz ise biz kullarını Cennet'ine dâvet ediyor. Bu dâvete liyâkat kazanabilmemiz için de, kitaplarıyla, peygamberleriyle ve peygamber vârisi âlim ve ârif kullarıyla bizlere yol gösteriyor, müstesnâ yardımlarda bulunuyor. Hak dostları, nebevî irşâdın ve davranış mükemmelliğinin âdeta zamanlara yayılmış temsilcileridir. Onların hikmet dolu îkaz ve nasihatleri, Rasûlullah r'in sohbetlerinden akseden bir feyz tecellîsidir. Onların sohbetlerindeki mânevî istifâdenin merkezi, yine Peygamber Efendimiz r'dir. Tarih boyunca toplumlar, hep gönül ehli Allah dostlarıyla huzur bulmuştur. Zira onların dergâhları; yorgun, mahzun, kimsesiz ve yaralı gönüller için âdeta birer rehabilite merkezi vazifesi görmüştür. Vesvese ve şüpheler, o mahfillerden esen rahmet nefesleriyle yerini yakîn ve itmi'nâna bırakmıştır. Nefsânî ihtiraslar, onların feyizli irşâdı bereketiyle yerini mânevî şevk ve gayretlere bırakmıştır. Kalplerdeki kin ve husûmet dikenleri ayıklanmış, muhabbet ve kardeşlik bağları yeşermiştir. Dağılmaya yüz tutan nice yuvalar ve dostluklar ihyâ edilmiş; gönüller arasında merhamet ve fedakârlıkla perçinlenen muhabbet köprüleri inşâ edilmiştir. Velhâsıl toplumlar, gönül ehli âlim ve ârif zâtların irşâdından müstefîd olduğu müddetçe huzur içinde yaşamıştır. Bugün de toplumumuz Hak dostlarının rehberliğine muhtaç. Rasûlullah r Efendimiz'in ilim, irfan ve gönülleri tezkiye vazifesine vâris olan, takvâ ehli âlimlerin irşâdına muhtaç. Gaflet ve cehâlet sebebiyle sâfiyetini yitiren akîdeler, o mâneviyat yıldızlarının istikâmet ölçülerine muhtaç. Açlar ve yoksullar nasıl imâretlere muhtaç ise, rûhî açlık ve mânevî mahrûmiyet içindeki insanlar da Hak dostlarının gönül dergâhlarına hasret. Hastalar nasıl doktorlara muhtaç ise, rûhî ihtilâçlar içerisinde kıvranan insanlık da gönül tabiplerine hasret... Biz de bu mânevî hasreti bir nebze olsun dindirebilmek maksadıyla uzunca bir süredir Altınoluk Dergimizde ?Hak Dostlarından Hikmetler üst başlığıyla yazılar kaleme almaktayız. Bu yazılarımızda, fânî hayat yolculuğumuzu selâmetle tamamlayabilmek için düstur edinmemiz gereken bâzı Hak dostlarının îkaz ve nasihatleriyle gönüllerimizi yoğurmaya gayret etmekteyiz. Tâ ki gönül dünyamız, ?onların âlemindeki güzellikleri yansıtan berrak bir ayna hâline gelsin. Hâl ve davranışlarımız, Allah dostlarının fazîletlerinden hisselerle feyizlensin.
85.00 ₺ -
Bir Nasihat Binbir İbret
Fazîlet dolu gönüllerini insanlığa sergileyerek toplumlara rehberlik eden Hak dostlarının ömürleri, fânî hayatlarından sonra da devam eder. Onların kabirleri, insanlığın sînesindedir. Onların rûhâniyet ve nasihatleri varlığımıza karıştıkça, sefih kimselerin zehirleri bizlere zarar veremez. Onların rûhânî dokusundan mahrum gönüller ise çorak çöller hâline gelir. Ne mutlu, günümüzde Peygamber Efendimiz (sallallahu aleyhi ve sellem)in ve Onun sevgili ashâbının muhabbet çağlayanından bir nasip alarak gönüllerine îmânın vecdini, sadırlarına Kurânın rûhâniyetini, ruhlarına hizmet ve gayretin heyecanını, vicdanlarına güzel ahlâkın letâfetini yerleştirip ebedî saâdetin bitip tükenmez mânevî hazzı içinde ömür süren müminlere
105.00 ₺ -
Bir Günün Muhasebesi
İnsanoğlu aslında her gece ve gündüz, farkında olarak veya olmaksızın, sayısız ölüm sebepleri ile karşı karşıyadır. Ölüm, insanı her an pusuda beklemektedir. Hazret-i Mevlânâ Mesnevî’sinde şöyle buyurur: “Ey insan! Aynadaki son nakşa bak! Bir güzelin ihtiyarlığındaki hâlini ve bir binânın günün birinde harâbe hâline geleceğini düşün de aynadaki yalana aldanma!..” Gerçekten her gün şu fânî hayattan bir gün daha uzaklaşırken kabre bir adım daha yaklaşmıyor muyuz? Her gün ömür takvimimizden bir sayfa kopmakta değil midir? Cenâb-ı Hakk’ın bahşettiği ömür nimetini gaflet içinde ziyan edenlerin hâli, bir define üzerinde yaşayıp da aç ölen bedbahtların durumundan farksızdır. Necip Fâzıl, ömürlerini gafletle tüketenlere îkaz mâhiyetinde ne güzel söyler: Tam otuz yıl saatim işlemiş ben durmuşum; Gökyüzünden habersiz, uçurtma uçurmuşum...
85.00 ₺ -
Ayrıldıkça Kavuşanlar
Burada Kur'ân ve Sünnet ölçülerine göre düzenlenmesi gereken örnek bir Müslüman aile hayatı ile, gündelik hayatımızı iç içe işlemeye gayret ettik. Aynı zamanda da, işine ağırlık verip, eşini ihmal edenlere; ya da eşine ağırlık verip, işini ihmal edenlere, iş ve eş hayatı öyle değil, böyle olmalı diyecek kadar, çok örnek vermeye çalıştık. Bu kitabı okuduktan sonra, Böyle bir hayatı ne kendi ailemizde ve ne de çevremizde görmedik, duymadık, yaşamadık diyerek, doğru ve haklı bir tespit yapan okuyucularımızı; Günümüzden örnek aramayacak, biz yaşayıp örnek olmaya çalışacağız diyecek bir hedefe davet ediyoruz.
210.00 ₺ -
Aşk Yolcusu
Aşk Yolcusu Aşk yolcusu, zahmeti rahmet bilip sözün evvelini söyleyerek dua ile başladı seferine: “Rabbim! Kolaylaştır, güçleştirme. Rabbim! Hayırla sonuçlandır!” Yol boyunca inancın, iyiliğin, güzelliğin, huzurun, uyanış ve dirilişin kapılarından haber verdi uğradığı gönüllere. Kendine özgü sesiyle söyledikleri, söylemek istedikleri asırlardır kulaklarda çınlarken kendisi bir sis bulutu içerisinde dolanıp durdu. Gönül dünyamızın bahçıvanlarından olan Yunus Emre’yi, seferini ve söylediklerini okuyanlar, duyanlar, düşüneler; sözün özü, aşk derslerine devam edenler, onun “İşitin ey yârenler, aşk bir güneşe benzer / Aşkı olmayan gönüller, misâl-i taşa benzer” mısralarının esintisiyle gönül ülkesinde baharı yaşamaktan geri kalmadı. Aşk Yolcusu’nda Yunus Emre’nin hayatı, gönül dünyası, istikameti, seferi, aşk dersleri, vuslatı, insana-insanlığa dair mesajları roman ve hikâye tadında şiirsel bir dille anlatılmaktadır.
129.50 ₺ -
Mevlanadan Aşk İncileri Fihi Ma Fih
Aşktır denizi tencere gibi kaynataN Aşktır dağı ezen kum gibi yapan Aşktır göğü yüz yerden yaran Aşktır arza vasıtasız damlayan - Mevlana Hak aşığı mevlana celaleddin-i rumi, rasûlüllah aleyhissalatü vesselam'dan aldığı ilahi aşk incilerini bütün insanlığın üzerine saçtı. Bu sebeple dünyanın her yerinde insanlar hangi kültür ve medeniyete sahip olursa olsunlar, O'nun aşk dolu sözlerinde kendilerinden çok şey buldular. Açmış olduğu Muhammedi kucağa koştular.Engin gönlünden kaynayan ilahi pınarın sularından kana kana içtiler...
122.50 ₺ -
Hayatımıza Yön Veren 111 Hayat Ölçüsü
Hayatımıza Yön Veren 111 Hayat Ölçüsü (4 kitaplık Set) - Erkam Yayınları Ürün Kodu: 9789944838375 Hayatımıza Yön Veren 111 Hayat Ölçüsü (4 kitaplık Set) Yayınevi: ERKAM YAYINLARI Yazar: Dr.Murat Kaya Karton Kapak Kitap Kağıdı,Tek Renk Baskı Hz.Ebubekir 111 Hayat Ölçüsü ; 264 Sayfa Hz.Ömer 111 Hayat Ölçüsü ; 272 Sayfa Hz.Osman 111 Hayat Ölçüsü ; 232 Sayfa Hz.Ali 111 Hayat Ölçüsü ; 256 Sayfa Hz. Ebubekir'den 111 Hayat Ölçüsü İki Cihan Güneşi Efendimizin en yakınında bulunmuş yol arkadaşları, can yoldaşları... Birbirinden değerli bu üç kitapta, reşîd halifelerin şemailini, kısaca hayatlarını ve özenle seçilmiş hatıralarını bir arada bulacaksınız... Kalplerimizde taht kurmuş güzel insanların hatıraları bu kadar yalın anlatılmamıştı. Mesajları bu netlikte ümmete aktarılmamıştı. Murat Kaya'nın akıcı üslubuyla, gül kokulu hatıraları bir çırpıda okuyabilirsiniz. Hz. Ömer'den 111 Hayat Ölçüsü 111 Hâtıra Serisi İki Cihan Güneşi Efendimizin en yakınında bulunmuş yol arkadaşları, can yoldaşları... Birbirinden değerli bu üç kitapta, reşîd halifelerin şemailini, kısaca hayatlarını ve özenle seçilmiş hatıralarını bir arada bulacaksınız... Kalplerimizde taht kurmuş güzel insanların hatıraları bu kadar yalın anlatılmamıştı. Mesajları bu netlikte ümmete aktarılmamıştı. Murat Kaya'nın akıcı üslubuyla, gül kokulu hatıraları bir çırpıda okuyabilirsiniz. Hz. Osman'dan 111 Hayat Ölçüsü 111 Hâtıra Serisi İki Cihan Güneşi Efendimizin en yakınında bulunmuş yol arkadaşları, can yoldaşları... Birbirinden değerli bu üç kitapta, reşîd halifelerin şemailini, kısaca hayatlarını ve özenle seçilmiş hatıralarını bir arada bulacaksınız... Kalplerimizde taht kurmuş güzel insanların hatıraları bu kadar yalın anlatılmamıştı. Mesajları bu netlikte ümmete aktarılmamıştı. Murat Kaya'nın akıcı üslubuyla, gül kokulu hatıraları bir çırpıda okuyabilirsiniz. Hz. Ali'den 111 Hayat Ölçüsü Hz. Ali taçocukluğundan itibaren Peygamber Efendimiz’in elinde yetişen; ilmi, hikmeti, ameli, ahlâkı ve hizmetiyle gönüllere taht kuran nâdide bir İslâm bahâdırıdır. Allah’ın şerefli bir kulu, Peygamber Efendimiz’in en yakın akrabalarından biri, dâmâdı ve dördüncü halîfesi; ümmet-i Muhammed’in de gözbebeğidir. Hz. Ali’nin, Rasûlullâh Efendimiz’in terbiyesiyle kemâle eren mâneviyat âlemi engin bir derya hâlini almış, ilâhî aşkla dalgalandıkça fazilet ve kemâlinden bütün ümmet-i Muhammed istifâde etmiştir. Elinizdeki eserde Hz. Ali’nin faziletini, ilmini ve ahlâkını gösteren bazı hâtıralar okuyacaksınız. Bunları zihnimizde topladığımızda, onun ruh portresi ana hatlarıyla ortaya çıkmış olacaktır.
245.00 ₺ -
Rahle Boy Mavi Renkli Kuranı Kerim 124M
Özellikle gençlere hitap eden renk ve tasarım, - Okuması çok kolay bilgisayar hattı - Mavi Renkli özel tasarım, 616 Sayfa - Pembe ve mavi özel cilt tasarım - Kolay okunuşlu hat - Uzun ömürlü cilt
307.20 ₺ -
Amentü Şerhi Feraidül Fevaid
Çeviri esnasında kitabın ifâdesine hiç dokunulmamış, ancak sâdeleştirme yapılmıştır. Bu bakımdan halkımızın anlıyacağı ve çok istifade edecekleri bir kitâbdır. Hele sonsuz seadeti elde etmeğe vesîle olan Ehl-i Sünnet vel-cemaat itikadını, îmânın altı şartını en sağlam delillere dayanarak, bir mes’elede çeşitli rivayet ve haberleri alarak, Cennet ve Cehennemi uzun uzun, âyet ve hadîslerle göz önüne sererek, birinden kaçmağı, diğerine kavuşmağı teşvîk ederek bildirdiği için, kıymeti siz okuyucuların takdirine bırakılıp, bu kıymetli bilgilerle baş-başa kalınız diyorum. imân denizine dalınız. En kıymetli eşsiz inciler alınız. Sonsuz seâdet ve devlete kavuşup, Cennette nimet ve ihsan içinde, sonsuz yaşayınız. Feraid-ül Fevaid Fi Beyan-il Akaid
105.00 ₺ -
Abdulkadir Geylani ve Şahı Nakşibend
Seyyid Abdulkadir-i Geylani hazretleri ve Şah-ı Nakşibend hazretlerinin hal tercümelerini ve bazı menkıbelerini içerir. “Evvelki güneşlerin, hepsi battı ve gitti, Bizim güneşimizse, batmayacak ebedi.” Seyyid Abdulkâdir Geylanî
42.00 ₺ -
Mektubat Tercümesi 1.Cilt Kırık Manalı
İmam-ı Rabbânî (kuddise sirruhû) hazretlerinin kadîm eseri “Mektûbât”ın, Farsça asıl nüshasıyla kontrol edilerek, terimlerinin açıklandığı ve Mahmud Efendi (kuddise sirruhû) hazretlerimizin sohbetlerinden kesitlerin yer aldığı tercümesidir. İmâm-ı Rabbânî (kuddise sirruhû)’nun en geniş hacimli eseri Mektûbât'tır. Eser genel olarak Ehl-i Sünnet inancının vazgeçilmez sabiteleri ekseninde kelâmî, fıkhî ve tasavvufî çok önemli bilgiler içermektedir. İmam-ı Rabbânî (kuddise sirruhû) mektuplarında yer yer sorulan sorulara cevap vermiş, bazen gördüğü bir hatayı ikaz etmiş, kimi zaman da İslâm’ın o dönemde bulunduğu durum hakkında müslümanları uyarıcı ve bilgilendirici bir dil kullanmıştır. Dolayısıyla asırlardır başta mutasavvıflar olmak üzere kelâmcılar, fıkıhçılar, hatta tarihçiler bu eserden istifade etmişlerdir. Muhterem üstadımız Hacı Mahmud Efendi (kuddise sirruhû) Mektûbât’ın her âlime gerekli olduğu konusunda şöyle buyurmuştur: “Mektubatsız hoca, silahsız askere benzer.” Eser, İmam-ı Rabbânî (kuddise sirruhû)’nun farklı zamanlarda müridlerine, dostlarına ve yakınlarına yazdığı mektuplar derlenerek oluşturulmuştur. Birinci cilt, on yedi yıl içerisinde yazılmış olan 313 mektubun 1025 (1616) yılında Yâr Muhammed Cedîd Talekânî tarafından derlenmesiyle meydana getirilmiştir. İkinci cilt 1028 (1619) yılında Mevlânâ Muhammed Masum (kuddise sirruhû)’nun emriyle Abdülhay Hisârî tarafından Esmâ-i Hüsnâ’ya muvafık olarak 99 mektuptan oluşacak şekilde derlenmiştir. Mektûbât’ta bu zata gönderilmiş olan birkaç adet mektup bulunmaktadır. Üçüncü cilt ise 1031 (1622) yılında Berekât-ı Ahmediyye sahibi Muhammed Haşim Kişmî tarafından derlenmiştir. Bu ciltte de 124 mektup bulunmaktadır. 1302 (1887) yılında Muhammed Murad Kâzânî tarafından iki cilt olarak Arapça’ya çevrilen eser 1316 (1901) yılında Mekke’de basılmış, 1963 yılında da İstanbul’da tıpkıbasımı yapılmıştır. Gulam Mustafa Hân’ın Farsça olarak neşrettiği nüshanın da 1977 yılında İstanbul’da tıpkıbasımı gerçekleştirilmiştir.
220.00 ₺ -
Türklerin Tarihi İlber Ortaylı Kutulu Set
Türkler tarih boyunca Orta Asya′dan Asya′nın her köşesine, oralardan da diğer kıtalara göç ederek yeni yurtlar ve yeni devletler kurdu. Bunun içindir ki Türk tarihi zor bir tarihtir. Mısırlılar′ı Mısır′da, İngilizler′i Britanya′da takip edebilirsiniz. Türk tarihi ise anlaşılmak için sizi üç kıtada dolaşmaya mecbur eder. Bu kitap öncelikle Türk tarihini tek bir fotoğrafta görmek isteyen, tarihin doğru öğrenilmesi kadar do ru anlaşılmasına da önem veren okurlar için yazıldı. Kitap, tarihimiz hakkında bundan sonra okunacak diğer kitapların yerleştirilebileceği zihinsel bir raf görevini de yapacaktır. Eser, tarihimizin önemli olayları sırasında Avrupa′da neler yaşandığını da hatırlatıyor. Böylece olayları daha doğru anlamlandırabiliyoruz. Şüphesiz tarih okumak ömrü yalnızca geçmişe doğru değil, geleceğe doğru da uzatıyor. Gelecek üzerinde bir iddiası olanlar da okumak ve okutmak için ellerinde şu anda buna uygun bir kitap tutuyor. Türk Tarihinin keskin dönemeçlerini o günkü heyecanla dönmeye ve önümüzdeki dönemeçleri görmeye hazırsanız sizi eserle baş başa bırakalım.
51.00 ₺ -
En Sevgili Efendimiz ve Sevdalıları
Envâr ile kâinat doldu İşte o gece sabah oldu! O’nun yüzü suyu hürmetine yaratıldı âlemler! Güneş, O’nun için sarıp sarmaladı dünyayı sıcaklığıyla. Ay, O’nun muhabbetiyle kâh dolunay oldu kâh hasretiyle yay gibi kaldı. O’nun sancağını dalgalandırınca kendini buldu rüzgâr… O, risaletle şereflenen bir kul; devlet kuran mütevazı bir hükümdar; fetihler yapan muzaffer bir komutan; cehalet karanlığına düşmüş dünyayı ilim ve irfanla süsleyen bir muallim; ümmetine hudutsuz sevgi gösteren Hatemü’l-Enbiya Hazreti Muhammed Aleyhisselam idi. O’nu anlatmak ve övmek isteyenler hep aciz kaldıklarını anladılar. Zira O’nu bütün âlemleri yaratan Rabbi övüyordu. O’nunla, yazılarını, eserlerini kıymetlendirmeye çalıştılar. Türkler O’nun yolunu tanıyınca başka aşk başka sevda tanımaz oldular. O’nu sevmek, saadetin; unutmak, bahtsızlığın alameti oldu. Üslubuyla yediden yetmişe herkese tarihi sevdiren Prof. Dr. Ahmet Şimşirgil, bu çalışmasında iki cihan serveri Hazreti Muhammed’in hayatını, şahsiyetini ve O’nun yoluna baş koyan ve hayatlarını O’nun yoluna adayan Peygamber sevdalılarını anlatıyor. Hoca Ahmed Yesevi’den Süleyman Çelebi’ye, Yazıcızade Muhammed’den Mevlana Halid-i Bağdâdî’ye kadar sevdasını mısralara dökenler; Gazneli Mahmud’dan Osmanlı akıncılarının piri Mihal Gazi’ye, Satuk Buğra Han’dan İstanbul’un fatihi Sultan Mehmed Han’a, Hadimü’l-Haremeyn Yavuz Sultan Selim’den II. Abdülhamid Han’a kadar aşk ve gayretle Resul’ün sancağını yüceltenler; O’nun sevgisini kazanabilmek için gözyaşları ile na’tını yazanlar; Ummandan bir katre misali ve daha nice Peygamber sevdalıları bu kitapta… O sevginin milletimizde daim kalması dileğiyle…
229.40 ₺ -
Hatırlı Satırlar
Kardeşlerim, niyetleri düzeltmeye yönelin. Amacımız Hakkın yanında istikamet olsun. Selef işte bununla yükseldi ve mutlu oldular. Bugün insanların içinde bulunduğu hallerden sakının. Bir ilim adamı örnekliğinde, modern zamanların üstün imkanlarına sahip ilim yolcularını hayrete düşürecek bir performansın sahibi olan İbnül Cevzi, bereket kavramını kendi şahsında temsil edebilen örnek şahsiyetlerdendir. Hayatının ileri yaşlarında kaleme aldığı Saydul Hatr isimli eserinden 130 başlığın tercüme edilmesi ile elde edilmiş bir eserdir Hatırlı Satırlar.
98.60 ₺ -
Mağaradan Arşa
Nasıl ki Ashabı Kehf bir mağaraya sığınarak Arşa yükselmiş ve Allah Teala onları kıyamete kadar peygamberlerin dahi hepsinin adını koymadığı kitabına sure ismi olarak koymuş, yüceltmiş ve bütün gençlerin örneği yapmışsa bu demektir ki ey genç kardeşlerim ve bacılarım; Allah size tıpkı namazda Fatihayı unutmamanızı buyurduğu gibi her cuma günü on ayetini okumayı buyurduğu Kehf suresini de unutmamanızı istiyor demektir. Onlar İsa aleyhisselama iman etmiş delikanlılardı. Jüpiterin ilah olmadığını söyledikleri için zamanlarının jandarma-polisiyle kovalandılar. Bugünün gençlerini de Allah, Kehf suresinde delikanlı olmanın en güzel örneğini veren bu yedi adamı taklit etmeye çağırıyor. Onları saray zevki hapsetmek istiyordu; sizi de diplomalar, şehvetiniz, internet hapsetmek istiyor. Onların putu saraydı, sizin veya başka bir neslin putu değişebilir; ama Allah aynı Allah, imtihan aynı imtihandır. Allahı arıyor ve onun cennetine girmek istiyorsanız, kıyamet günü herkesin liderleriyle ve hayran olduklarıyla çağrıldığı anda dizi-film aktörleriyle dirilenler olacağı gibi siz de üç yüz yıl uyumuşlarla dirilmek arzusundaysanız; bu kimseler aynanın karşısında saatler geçirenler ya da bir böcek maruz kalsa zehirleneceği kadar yoğun parfüm kullananlar, merhaba demek için açtığı telefonu namaz vakti geçtiği hâlde hâlâ kapatmayanlar olmayacaktır herhalde...
88.40 ₺